Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

K A R A R Taraflar arasındaki tapu iptal tescil-tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda davanın tapu iptal tescil talebi yönünden reddine, terditli tazminat talebi yönünden kısmen kabulüne karar verilmiş olup, verilen kararın davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine Yargıtay (Kapatılan) 6. Hukuk Dairesince 2021/1029 Esas 2021/1395Karar sayısı ile yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir....

    Asliye Hukuk Mahkemesinin 2006/219 Esas-2007/669 Karar sayılı dosyası ile orman olduğundan bahisle kısmen iptal edildiğini, iptal kararının kesinleşip tapuya tescili üzerine taşınmazın davacının elinden çıktığını ve yeni tapu kaydından sonra ... ada ... parsel sayılı taşınmazın 12.570,65 m2, 200 parsel sayılı taşınmazın da 5.976,28 m2 olarak tapuya tescil edildiğini, davacının ... parsel sayılı taşınmazında 6.131,29 m2, 200 parsel sayılı taşınmazında da 12.725,48 m2' lik tapunun orman olduğundan bahisle iptal edildiğini, taşınmaz ile ilgili sicilin tutulması ve taşınmaz ile ilgili sınırlama varsa bunları tapu siciline yazdırması gereken davalı Hazinenin davacı adına tapu düzenlendikten bir süre sonra taşınmazın orman niteliğinde olduğuna ya da öncesinin orman olduğuna ilişkin tapu kaydında bir sınırlama ve şerh bulunmadığı halde, aynı yerin orman niteliğinde olduğunu ileri sürerek düzenlediği tapuyu iptal ettirmiş bulunduğundan taşınmazı elinden çıkan davacıya tazminat...

      Zarara uğrayan kişinin gerçek zararı ise, tazminat miktarının belirlenmesinde esas alınacak değerlendirme tarihine göre belirlenecek olup, bu tarih ise zararın meydana geldiği tarihtir. TMK.705/2. maddesi uyarınca tapu iptal ve tescil istekli davaların kesinleştiği tarih itibariyle mülkiyet hakkı sona ereceğinden bu tarih itibariyle tapusu iptal edilen gerçek ve tüzel kişilerin zararı oluşacaktır. Dolayısıyla bu tür bir dava, taşınmazların mülkiyetlerinin yitirilmesine ilişkin iptal ve tescil davasının kesinleştiği tarihten sonra açılabileceğinden, mülkiyetin kaybedildiği tarih itibariyle de taşınmazların değerinin tespit edilmesi gerektiği kuşkusuzdur. Zararın meydana geldiği tarihe göre, tapusu iptal edilen gayrimenkulün niteliği ve değeri belirlenmelidir.Taşınmazın niteliği arazi ise gelir metodu yöntemiyle değerlendirme yapılarak gerçek değer belirlenmelidir....

      Tapu kaydının iptali nedeniyle tapu sahibinin oluşan gerçek zararı neyse, tazminatın miktarı da o kadar olmalıdır. Gerçek zarar; tapu kaydının iptali nedeniyle, tapu malikinin mal varlığında meydana gelen azalmadır. Tazminat miktarı, zarar verici eylem gerçekleşmemiş olsaydı, zarar görenin mal varlığı ne durumda olacak idiyse, aynı durumun tesis edilebileceği miktarda olmalıdır. Zarara uğrayan kişinin gerçek zararı ise, tazminat miktarının belirlenmesinde esas alınacak değerlendirme tarihine göre belirlenecek olup, bu tarih ise zararın meydana geldiği tarihtir. TMK.705/2. maddesi uyarınca tapu iptal ve tescil istekli davaların kesinleştiği tarih itibariyle mülkiyet hakkı sona ereceğinden bu tarih itibariyle tapusu iptal edilen gerçek ve tüzel kişilerin zararı oluşacaktır....

      Kamu mallarından farklı olarak mütegayip kişilerden kalan taşınmazlar için Hazineye süreye bağlı olmaksızın tapu iptal tescil davası açma hakkı tanınmamaktadır. Bu açıklamalardan da anlaşılacağı üzere Hazine özel mülkü için kadastro çalışmaları sırasında uygulanmayan tapuya dayalı olarak Kadastro Kanunun 12/3 maddesinin vermiş olduğu dava açma yetkisini kullanarak tapuyu iptal ettirmiştir. Bu durum kadastro uygulaması ve tapunun oluşumu içerisinde yer alan kanunun öngördüğü doğal bir süreçtir. Nasıl ki gerçek bir kişinin diğer bir gerçek kişiye kadastro tespitinin kesinleşmesinden itibaren kadastro öncesi sebebe dayanarak 10 yıl içinde tapu iptal davası açması sonucunda tapusu iptal edilen kişiye TMK'nın 1007. madde gereğince tazminat ödenmemekte ise, burada da aynı durum söz konusu olduğundan tazminata konu olması mümkün değildir. Bir tarafın Hazine olması bu yeri kamu malı niteliğine getirmez....

        Gerçek zarar; tapu kaydının iptali nedeniyle, tapu malikinin mal varlığında meydana gelen azalmadır. Tazminat miktarı, zarar verici eylem gerçekleşmemiş olsaydı, zarar görenin mal varlığı ne durumda olacak idiyse, aynı durumun tesis edilebileceği miktarda olmalıdır. Zarara uğrayan kişinin gerçek zararı ise, tazminat miktarının belirlenmesinde esas alınacak değerlendirme tarihine göre belirlenecek olup, bu tarih ise zararın meydana geldiği tarihtir. TMK.705/2. maddesi uyarınca tapu iptal ve tescil istekli davaların kesinleştiği tarih itibariyle mülkiyet hakkı sona ereceğinden bu tarih itibariyle tapusu iptal edilen gerçek ve tüzel kişilerin zararı oluşacaktır. Dolayısıyla bu tür bir dava, taşınmazların mülkiyetlerinin yitirilmesine ilişkin iptal ve tescil davasının kesinleştiği tarihten sonra açılabileceğinden, mülkiyetin kaybedildiği tarih itibariyle de taşınmazların değerinin tespit edilmesi gerektiği kuşkusuzdur....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL, TAZMİNAT Taraflar arasında görülen davada; Davacı, kayden malik olduğu 3 ve 7 parsel sayılı taşınmazlarını, vekil olan davalı ...'in değerlerinin çok altında bir bedelle diğer davalılara satarak vekalet görevini kötüye kullandığını, bedellerini de kendisine ödemediğini ileri sürerek, tapu iptal ve tescil, mümkün olmadığı takdirde taşınmazların değerinin davalı ...'ten tahsiline karar verilmesini istemiş, yargılama sırasında tapu iptal ve tescil isteği yönünden davasını atiye bıraktığını bildirmiştir. Davalı ..., iddiaların doğru olmadığını, satış bedellerini ödediğini, dava zamanaşımı süresinin geçtiğini belirterek, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, iddianın sabit olduğu gerekçesiyle davalı ... yönünden açılan bedel isteğinin kabulüne, tapu iptali tescil davasının atiye terkedilmesi sebebi ile diğer davalılar hakkında hüküm tesisine yer olmadığına karar verilmiştir....

          Değerlendirme ve Gerekçe Dava; tapu kaydının mahkeme kararıyla iptal edilmesi sonrası uğranılan zararın TMK m.1007 gereğince tazminine ilişkindir. Yalova 3.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2016/31 Esas-2018/504 Karar sayılı kararının incelenmesinde; davacının Orman Genel Müdürlüğü davalının T1 olduğu, davanın tapu iptal ve tescil talebine ilişkin olduğu, davanın kabulüne, dava konusu taşınmazın tapu kaydının iptali ile orman olarak terkinine karar verildiği, kararın 27/06/2019 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır. Türk Medenî Kanununun 1007. maddesi gereğince, tapu sicilinin yanlış tutulması sebebiyle zarara uğrayan kişinin bütün zararlarından Devlet sorumludur. Tapu kaydının iptali nedeniyle tapu sahibinin oluşan gerçek zararı neyse, tazminatın miktarı da o kadar olmalıdır. Gerçek zarar; tapu kaydının iptali nedeniyle, tapu malikinin mal varlığında meydana gelen azalmadır....

          ün ispat edilemeyen tapu iptal ve tescil davalarının reddine, çekişme konusu taşınmaza masraf yaptıklarının sabit olduğu gerekçesi ile tazminat istemlerinin kabulüne karar verilmiştir. Karar, davacı- birleşen dosyadan davalı Mahmut Orhan vekili, davalı- birleşen dosyadan davacı Ahmet Aygün ile davacı İlknur Aygün vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi Gamze Ünal'ın raporu okundu. Düşüncesi alındı. Dosya incelendi. Gereği görüşülüp, düşünüldü. -KARAR- Dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi ve ecrimisil, birleşen dava, tapu iptali ve tescil, uygun görülmediği takdirde tazminat isteğine ilişkindir. Mahkemece, elatmanın önlenmesi isteğinin kabulüne, ecrimisil isteğinin reddine, birleşen dosyadan tapu iptali ve tescil isteğinin reddine, tazminat isteğinin kabulüne karar verilmiştir....

            Gerçek zarar; tapu kaydının iptali nedeniyle, tapu malikinin mal varlığında meydana gelen azalmadır. Tazminat miktarı, zarar verici eylem gerçekleşmemiş olsaydı, zarar görenin mal varlığı ne durumda olacak idiyse, aynı durumun tesis edilebileceği miktarda olmalıdır. Zarara uğrayan kişinin gerçek zararı ise, tazminat miktarının belirlenmesinde esas alınacak değerlendirme tarihine göre belirlenecek olup, bu tarih ise zararın meydana geldiği tarihtir. TMK.705/2. maddesi uyarınca tapu iptal ve tescil istekli davaların kesinleştiği tarih itibariyle mülkiyet hakkı sona ereceğinden bu tarih itibariyle tapusu iptal edilen gerçek ve tüzel kişilerin zararı oluşacaktır. Dolayısıyla bu tür bir dava, taşınmazların mülkiyetlerinin yitirilmesine ilişkin iptal ve tescil davasının kesinleştiği tarihten sonra açılabileceğinden, mülkiyetin kaybedildiği tarih itibariyle de taşınmazların değerinin tespit edilmesi gerektiği kuşkusuzdur....

            UYAP Entegrasyonu