Noterliği’nce düzenlenen 18.05.1995 gün ve 24760 yevmiye nolu sözleşmeyle ..., 519 numaralı parsel üzerine 168/208 payı karşılığında bina inşa etmeyi yükümlenmiştir. Yüklenici aynı noterlikçe düzenlenen 15.11.1994 gün ve 56008 yevmiye nolu sözleşmeylede, yapacağı inşaattan 42/166 arsa paylı 3 daire ve 1 dükkanı 10 milyon TL. bedelle davacı ...’a satış vaadinde bulunmuştur. Asıl davada ... bu sözleşmeye dayanarak tapu devri istemiş, yüklenici ise aralarındaki asıl ilişkinin kat karşılığı inşaat sözleşmesine dayalı olduğunu, ...’nin inşaat alanındaki arsa payının şuyulandırma sonucu başka parsele gittiğinden tapu devri yapılamayacağını savunmuştur. İnşaat yapımı kararlaştırılan 519 parsele ait tedavüllü tapu kaydının incelenmesinde, ... adına arsa payı bulunmadığı, arsa maliklerinin ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... olduğu, daha sonra ...’a satıldığı, imar uygulamasıyla da 519 parselin 1056 ada 20 parsele dönüştüğü anlaşılmaktadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 7.9.2006 gününde verilen dilekçe ile beyanlar hanesindeki kaydın iptali ve kendi adına yazılması istenmiş, birleştirilen davada da Hazine tarafından aynı iştemde bulunulması üzerine yapılan duruşma sonunda; ilk davanın kabulüne birleştirilen davanın reddine dair verilen 14.2.2007 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı (davacı) Hazine vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne duruşma isteminin dava değeri yönünden reddine karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, beyanlar hanesindeki muhdesat kaydının satın alma nedeniyle iptali ve davacı adına yazılması birleşen dava ise beyanlar hanesindeki muhdesatın 10 yılı aşkındır kayyum aracılığıyla idare edilmesi nedeniyle gaiplik kararı verilmesi ve muhdesatın hazine adına yazılması istemine ilişkindir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Tüketici Mahkemesi Sıfatıyla) Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 11.05.2007 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 01.03.2011 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar ..., ... vekili ve davalı ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, yüklenicinin temliki işlemine dayalı tapu iptali ve tescil, ıslah suretiyle ikinci kademede öne sürülen istek ise tazminat taleplerine ilişkindir. Davalı yüklenici davaya yanıt vermemiş, arsa sahibi olan davalılar eserin tamamlanmadığını, açılan davanın reddini savunmuştur....
Ceza Dairesince 13.11.2012 gün ve 12520-33946 sayı ile; "Sanık hakkında hazineye ait taşınmaza, restaurant, oturma alanı, bahçe ve şezlong yerleri yapmak suretiyle tecavüz ettiğinden bahisle dava açılmış ise de, dosyada tapu kaydı, ayrıntılı kroki, ada ve parseli gösteren pafta örneği bulunmadığından, tecavüze konu olan taşınmazın varsa tapu kaydı, pafta örneği getirtilerek, gerektiğinde refakate inşaat mühendisi bilirkişi de alınarak yeniden keşif yapılıp, taşımazın niteliği, bina vasfında olup olmadığı, yapımı için ruhsat gerekip gerekmediği ve imar mevzuatı kapsamında kalıp kalmadığı tespit edilmek suretiyle, sanığın tecavüz ettiği iddia olunan taşınmazın kıyı kanununa göre kıyıda ya da uygulama imar planı varsa sahil şeridinde kalıp kalmadığı, tecavüze konu olan binanın belediye sınırları içinde veya özel imar rejimine tâbi yerde olup olmadığı ve yapım tarihi de araştırılarak sonucuna göre gerekirse belediye başkanlığı da duruşmadan haberdar edilerek imar kirliliğine neden olma ve kıyı...
Ancak; TCK'nın 184/1. maddesinde "yapı ruhsatiyesi alınmadan veya ruhsata aykırı olarak bina yapan ve yaptıran" kişilerin cezalandırılması öngörülmüş olup, İmar Yasasının 5. maddesinde de bina kavramının "Bina; kendi başına kullanılabilen, üstü örtülü ve insanların içine girebilecekleri ve insanların oturma, çalışma, eğlenme veya dinlenmelerine veya ibadet etmelerine yarayan, hayvanların ve eşyaların korunmasına yarayan yapılardır." şeklinde açıklanması karşısında; 28/12/2012 tarihli yapı tatil zaptı ile mahallinde yapılan keşif sonucu düzenlenen bilirkişi raporuna göre, işyerine ilave edilen 13 metrekare etrafı alçıpan duvarlarla çevrili sundurma çatılı kapalı alan oluşturma eyleminin, ruhsata tabi esaslı nitelikte bina yapımı olduğu ve yasanın yürürlük tarihinden sonra yapıldığı gözetilmeden, "sundurma niteliğinde olup bina vasfında olmadığı" biçimindeki bilirkişi raporu esas alınarak, yetersiz ve yerinde görülmeyen gerekçeyle beraat kararı verilmesi, Kanuna aykırı ve katılan ... vekilinin...
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: İstinaf yoluna başvuran davalı T11 vekili istinaf dilekçesinde özetle; davanın kabulüne yönelik yasal şartların oluşmadığını, davacının iyi niyetli olmadığını, taşınmazın başkasının mülkü olduğunu bildiğini, müvekkilin rızası olmadığı gibi arazinin davacıya verileceğine ilişkin sözünün bulunmadığını, hisseli yerde bir paydaşının rızasının da yeterli olmadığını, mahkemece davalıya düşen hissenin tescili bu kısmın ifrazının mümkün olmasının gerektiğini, mevcut arsa yüzölçümü ve malik sayısı dikkate alındığında ifrazın mümkün olmadığının açıkça görüldüğünü belirterek davalıdır şerhinin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER ve GEREKÇE: Taraflar arasındaki dava, Başkasının Taşınmazına Bina Yapımı Nedeniyle TMK.nın 724. Maddesi Kapsamında Tapu İptali ve Tescil, olmadığı takdirde tazminat istemine ilişkindir....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 09/11/2022 NUMARASI : 2020/165 ESAS, 2022/602 KARAR DAVA KONUSU : Tapu İptali ve Tescil olmadı Tazminat (Taşkın Bina Yapımı Nedeniyle) KARAR : Turhal 2....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Tüketici Mahkemesi Sıfatıyla) Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 22.07.2014 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil ikinci kademede tazminat talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; tapu iptali ve tescil talebinin reddine, tazminat talebinin kabulüne dair verilen 19.12.2017 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava yükleniciden temlik alınan şahsi hakka dayalı tapu iptal ve tescil ikinci kademede tazminat istemine ilişkindir. Davacı vekili I blok 11 nolu dairenin alımı konusunda ......
Dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi ve kal; karşı dava ise Türk Medeni Kanununun 725. maddesine dayalı tapu iptali ve tescil istemlerine ilişkindir. Yasal ayrıcalıklar dışında, Türk Medeni Kanununun 684/1 ve 718/2 maddeleri hükümlerine göre, arazinin mülkiyeti ve buna bağlı olan tasarruf hakkı o arazide kalıcı olmak koşuluyla yapılan şeyleri de kapsar. Türk Medeni Kanununun 725. maddesinde bu kuralın istisnalarından birisi düzenlenmiştir. Malzeme sahibinin TMK’nun 725. maddesine dayanarak tescil talebinde bulunabilmesi için, öncelikli koşul iyiniyettir. Malzeme sahibinin, zeminin kendisine ait olduğu ya da 05.07.1944 tarihli ve 12/26 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında da belirtildiği gibi mülkiyetin ileride kendisine geçirileceği inancıyla hareket etmesi halinde iyiniyetinin varlığından söz edilebilir....
Mahkemece; yargılama ve delillere göre tapuda davalı adına kayıtlı taşınmaza davalının rızası ile dahi olsa davacının bina yapması halinde davacının iyiniyetli sayılamayacağı, TMK. 706 ve BK. 213 maddelerine göre tapuda devir borcunu doğuran sözleşmelerin resmi şekilde yapılması gerektiği, davalının bina yapımına rızası olduğu iddiasının resmi nitelikli sözleşmeye dayanmadığı nedeniyle dinlenemeyeceği, olayın TMK. 724. madde şartlarına uymadığı, davanın ispat edilemediği, bundan ayrı TMK. 712 madde de yazılı 10 yıllık zamanaşımının da geçirildiği hükme gerekçe yapılmak suretiyle davanın reddine karar verilmiş, hükmü davacı vekili temyiz etmiştir. Dava, TMK. 724. maddesine dayalı tapu iptali tescil istemine ilişkindir....