WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar, arasındaki tapu iptali tescil veya tazminat davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairemizin 20.11.2009 gün ve 2009/12331-13253 sayılı ilamı ile temyiz isteminin süreden reddedilmesine karar verilmişti. Süresi içinde davacı vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, 31.07.2006 tarihli yapı ortaklığına kabul sözleşmesi nedeni ile ödenmeyen bir kısım borcun varlığı tespit edilirse bunun da depo edilmesi koşuluyla tapu iptali ve tescil, ikinci kademedeki istek tazminat taleplerine ilişkindir. Davalı, davacının ödemesi gereken borcunu ödediği takdirde bağımsız bölüm mülkiyetini davacıya verileceğini belirtmiştir. Mahkemece, harici satışa değer tanınamayacağından tapu iptali tescil istemi reddedilmiş, ikinci kademedeki tazminat istemi hüküm altına alınmıştır....

    Dava; bankacılık işleminden doğan alacağa dair başlatılan icra takibinden sonra açılan menfi tespit istemine ilişkin olduğu ve tüm dosya kapsamından anlaşılacağı üzere, davaya konu alacağın, davacının davalı bankanın, bankacılık kanununda düzenlenen, bankacılık faaliyetinden doğan, Genel Ticari Kredi Sözleşmesi ve kefalet sözleşmelerinden doğan alacağına ilişkin başlatılan icra takibi ile satılan taşınmazlarına istinaden açtığı menfi tespitten ibaret olduğu, bankacılık işleminden doğan ve bu nedenle de ticari dava niteliğindeki uyuşmazlığın esası hakkında karar verme yetkisinin, Hakimler ve Savcılar Kurulu Birinci Dairesi'nin 1232 sayılı kararının birinci ve üçüncü bentlerinde düzenlenen ve bu nedenle de ihtisas mahkemesi olarak görevlendirilen İzmir 6. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin görev alanı kapsamında kaldığı, HSK iş bölümü kararı gereği, uyuşmazlığın çözümünde mahkememizin görevli olmadığı anlaşılmakla, dava dosyasının görevli ve yetkili İzmir 6....

      nin davacı şirkete 3.551,90 TL borçlu olduğunun tesbiti ile davacının açtığı tasarrufun iptali davasının kabulü ile bu miktar alacak ile sınırlı olarak haciz ve satış isteme yetkisi verilmiş; hüküm, davacı ...Ltd.Şti vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava İİK'nun 277 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemi ile ayrı bir dava olarak açılmış menfi tespit istemine ilişkindir. Tasarrufun iptali davaları basit yargılama usulüne tabi menfi tespit davası ise yazılı yargılama usulüne tabidir. Ayrıca tasarrufun iptali davasının temyiz inceleme yeri ile menfi tespit davasının temyiz inceleme yerinin farklı olması nedeniyle ayrı bir dava olarak açılan menfi tespit davasının tasarrufun iptali ile birleştirilmesi hatalı olmuştur....

        Bunun için, takip devam ederken alacaklıya karşı menfi tespit davası açabileceği gibi, böyle bir menfi tespit davası açmamış ve borcu cebri icra tehdidi altında ödemiş ise ödemiş olduğu paranın kendisine verilmesi için alacaklıya karşı istirdat davası açabilir (Kuru, Baki: İcra ve İflâs Hukukunda Menfi Tespit Davası ve İstirdat Davası, Ankara 2003, s. 233). İspat yüküne ilişkin bu genel kural, menfi tespit davaları için de geçerlidir. Yani, menfi tespit davalarında da tarafların sıfatları değişik olmakla beraber, ispat yükü bakımından bir değişiklik olmayıp, bu genel kural uygulanır. Bu davalarda da bir vakıadan kendi lehine haklar çıkaran (iddia eden) taraf o vakıayı ispat etmelidir. Menfi tespit davasında borçlu ya borçlanma iradesinin bulunmadığını ya da borçlanma iradesi bulunmakla birlikte daha sonra ödeme gibi bir nedenle ortadan kalktığını ileri sürebilir. Borçlu borcun varlığını inkâr ediyorsa, bu durumlarda ispat yükü davalı durumunda olmasına karşın alacaklıya düşer....

        Asliye Hukuk Mahkemesi Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı menfi tespit davasına dair karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, kiracının açtığı kira sözleşmesinden kaynaklanan menfi tespit talebi istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. 6100 sayılı HMK'nın 4/1-a maddesinde, Sulh Hukuk Mahkemeleri, dava konusunun değer veya tutarına bakılmaksızın; kiralanan taşınmazların, 9/6/1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanun'una göre ilamsız icra yoluyla tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dâhil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davaları görürler, hükmüne yer verilmiştir. Somut olayımızda; dava, kira sözleşmesinden kaynaklanmakta olup dava 02.05.2012 tarihinde açılmıştır....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Menfi tespit Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı menfi tespit davasına dair karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, kiracının açtığı kira sözleşmesinden kaynaklanan kira bedeline karşılık olarak verilmiş bono nedeniyle borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. 6100 sayılı HMK'nın 4/1-a maddesinde, Sulh Hukuk Mahkemeleri, dava konusunun değer veya tutarına bakılmaksızın; Kiralanan taşınmazların, 9/6/1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanun'una göre ilamsız icra yoluyla tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dâhil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davaları görürler, hükmüne yer verilmiştir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Menfi tespit Dava, abonelik sözleşmesinden kaynaklanan menfi tespit istemine ilişkindir. Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun 21.01.2013 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 26.01.2013 tarih ve 28540 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak 01.02.2013 tarihinde yürürlüğe giren Hukuk Dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca hükmün, temyiz incelemesi Yargıtay 3.Hukuk Dairesine ait bulunduğundan, dosyanın görevli Daire Başkanlığına gönderilmesine, 10/02/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              Mahkemece,davaya konu meskende abonelik öncesinde de su tüketildiği gerekçe gösterilmek ve bilirkişi raporu esas alınmak suretiyle davanın reddine karar verilmiş;hüküm,davacı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Davacı,29.9.2004 gününde açtığı bu davasında talep edilen kadar su tüketmediğini,takılan sayacın bozuk olabileceğini ileri sürerek borçsuzluğun tespitine karar verilmesini istemiştir.Bu durumda mahkemece,sayacın sökülerek Ölçü ve Ayarlar Müdürlüğüne gönderilerek bozuk olup olmadığı,bu nedenle fazla tahakkuk yapılıp yapılmadığı tespit edildikten sonra sayacın bozuk yada fazla ölçüm yaptığının anlaşılması halinde konusunda uzman bilirkişi aracılığı ile hesaplama yapılıp,davacının gerçek borç miktarının tespitiyle sonucuna göre bir karar verilmesi...

                İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili 31/03/2022 tarihli istinaf dilekçesinde; 1- Açılan davada ispat yükünün davacıda olduğunu, ancak buna rağmen yazılı belge ile ispatlayamadığı halde davanın kabulüne karar verilmesinin yerinde olmadığını, 2- Yerel mahkeme kararının gerekçe kısmında, ispat yükünün davacıda olduğunu ve bununda yazılı belge ile olması gerektiğini kabul etmesine rağmen davalı müvekkilinin ispata yarar belge sunamadığı için davayı kabul ettiğini, yani gerekçe ile hüküm arasında dahi çelişki olduğunu belirterek, Sonuç itibariyle; Yerel mahkemece verilen kararın usul ve yasaya aykırı olarak verildiğinden mahkemenin kararının kaldırılmasını talepleri doğrultusunda karar verilmesini istemiştir. DELİLLER : İstinaf incelemesine esas; Yerel mahkemenin dosyası içerisinde bulunan belge ve kayıtlar. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE; Dava; Satıcının Açtığı Menfi Tespit davasıdır....

                Mahkemece iddia, savunma ve toplanan delillere göre davalı şirket tarafından davacı ve dava dışı ... hakkında kambiyo senetlerine mahsus takip yapıldığı, takibin dayanağı iki adet çekin keşidecisinin ..., lehdarın ise davalı şirket olup, çeklerin davalı şirket tarafından davacıya ciro edildiği ve davacı tarafından geriye ciro ile davalı şirkete ciro edildiği, davacının takibin iptali için dava açtığı, ......

                  UYAP Entegrasyonu