Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

HUKUK DAİRESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL-İPOTEĞİN FEKKİ Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil, ipoteğin fekki davası sonunda, yerel mahkemece asıl ve birleştirilen davanın kabulüne karar verilmiş, asıl davada davacı ve davalı ... Bankası vekilinin istinafı üzerine, Adana Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun, 6100 sayılı HMK'nın 353/1.b.1 maddesi gereğince esastan reddine ilişkin verilen karar, davalı ... Bankası vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'nın raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Asıl davada davacı, 182 ada 3 ve 4 parsel, 181 ada 5 parsel ve 180 ada 7 parsel sayılı taşınmazların adına kayıtlı iken tapu memuru tarafından evrakta sahtecilik yapılarak dijital ortamda ve tapu kaydında malik adının ... olarak değiştirildiğini ve ......

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu İptali ve Tescil Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalılar tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı, "aile konutu" olarak kullandıkları taşınmazın "açık rızası" alınmadan muvazaalı olarak davalı eşi tarafından, taşınmazın 4/5 payının diğer davalı oğluna devredildiğini ileri sürerek tapu kaydının iptali ile yeniden 4/5 payının davalı eş ... adına tesciline karar verilmesini talep etmiş, mahkemece taşınmazın aile konutu olduğu, taşınmazın 4/5 payının davalı eş tarafından diğer davalı ...’a yapılan devir işleminin TMK 194. maddesine aykırı olduğu gerekçesiyle davanın kabulü ile taşınmazın 4/5 oranında paylı maliki ...’a ait tapunun iptali ile davalı eş ... adına tesciline karar verilmiştir....

      Değerlendirme ve Gerekçe Dava; tapu kaydının mahkeme kararıyla iptal edilmesi sonrası uğranılan zararın TMK m.1007 gereğince tazminine ilişkindir. Mustafakemalpaşa Asliye Hukuk Mahkemesinin 2008/76 Esas sayılı dosyasının incelemesinde; davanın tapu iptali ve tescil talebine ilişkin olduğu, davanın kısmen kabulüne karar verildiği, dava konusu Bursa ili Mustafakemalpaşa ilçesi Güvem Köyü 107 ada 179 parsel sayılı taşınmazın toplam 14.769 m²'lik kısmının davalı adına olan tapu kaydının iptali ile orman vasfı ile hazine adına tesciline karar verilmiş, hükmün 02.05.2011 tarihinde kesinleştiği görülmüştür. Türk Medenî Kanununun 1007. maddesi gereğince, tapu sicilinin yanlış tutulması sebebiyle zarara uğrayan kişinin bütün zararlarından Devlet sorumludur. Tapu kaydının iptali nedeniyle tapu sahibinin oluşan gerçek zararı neyse, tazminatın miktarı da o kadar olmalıdır. Gerçek zarar; tapu kaydının iptali nedeniyle, tapu malikinin mal varlığında meydana gelen azalmadır....

      Artık değere katılma alacağı; eklenecek değerlerden (TMK 229.m) ve denkleştirmeden (TMK 230.m) elde edilen miktarlar da dahil olmak üzere, eşin edinilmiş mallarının (TMK 219.m) toplam değerinden, bu mallara ilişkin borçlar çıktıktan sonra kalan artık değerin (TMK 231.m) yarısı üzerindeki diğer eşin alacak hakkıdır (TMK 236/1.m). Somut olayda ise, taraflar, 06.06.2004 tarihinde evlenmiş; 23.12.2009 tarihinde açılan boşanma davasının kabulüne ilişkin hükmün, 05.12.2012 tarihinde kesinleşmesiyle boşanmışlardır....

        Dava konusu taşınmazın tapu kayıtlarında kim oldukları belli olmadığından TMK 713/2 maddesi gereğince tapu iptal ve tescil talebinde bulunmuş ise de dosyada kendisini vekille temsil ettiren davalılardan T9 (Fırıncıoğlu) beyanı ve Kanunda aranan maliki tapu kütüğünden anlaşılmayan şartı gerçekleşmemiş olduğundan tapu iptal ve tescil talebi yönünden davanın reddi gerekmiştir....

        Kumluk mevkii 213 parselde kayıtlı taşınmazın 306,50 m² lik kısmının kıyı kenar çizgisi içerisinde kaldığı ve tapu kaydının iptali ile tescil harici bırakılmasına karar verildiği ve hükmün 08/09/2016 tarihinde kesinleştiği görülmüştür. Dava konusu taşınmazların tapusunun iptaline ilişkin kararların kesinleşme tarihine göre, niteliği belirlenip değer biçilmiştir. Dava konusu taşınmazların arazi niteliğinde olduğu ve buna göre gelir metoduna göre değer biçilmiş ve tazminata karar verildiği anlaşılmıştır. Davalı istinaf sebepleri incelendiğinde; Türk Medenî Kanununun 1007. maddesi gereğince, tapu sicilinin yanlış tutulması sebebiyle zarara uğrayan kişinin bütün zararlarından Devlet sorumludur. Tapu kaydının iptali nedeniyle tapu sahibinin oluşan gerçek zararı neyse, tazminatın miktarı da o kadar olmalıdır. Gerçek zarar; tapu kaydının iptali nedeniyle, tapu malikinin mal varlığında meydana gelen azalmadır....

        Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2014/301 Esas ve 2014/575 Karar sayılı dosyasının incelenmesinde; davalı adına kayıtlı olan Bursa İli, Karacabey İlçesi, Boğazköy Köyü 508 parsel sayılı taşınmazın kıyı kenar çizgisi içerisinde kalan 17,00 m²'lik kısmının tapu kaydının iptali ile tescil harici bırakılmasına karar verildiği ve hükmün 30/11/2015 tarihinde kesinleştiği görülmüştür. Karacabey 2. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2014/302 Esas ve 2016/78 Karar sayılı dosyasının incelenmesinde; Davalı adına kayıtlı olan Bursa İli Karacabey İlçesi Boğazköy Mah./Köy Fındıklıaltı Mevkii 885 parsel sayılı taşınmazın kıyı kenar çizgisi içerisinde kalan 2120,39 m²'lik kısmının tapu kaydının iptali ile tescil harici bırakılmasına karar verildiği ve hükmün 07/06/2016 tarihinde kesinleştiği görülmüştür. Türk Medenî Kanununun 1007. maddesi gereğince, tapu sicilinin yanlış tutulması sebebiyle zarara uğrayan kişinin bütün zararlarından Devlet sorumludur....

        Türk hukuk sisteminde tapu kayıtlarının oluşumunda “illilik”, diğer bir anlatımla “hukuki sebebe bağlılık” prensibi esas alınmış olup, bu prensip uyarınca tescilin geçerli ve haklı bir sebebe dayanması zorunluluğu bulunmaktadır. Hukuki sebebe dayanmayan işlemler geçerli değildir. TMK’nın 1024. maddesi bu tescili yolsuz tescil olarak ifade eder. Türk Medeni Kanununun 705/1. ve 1022. maddeleri hükümlerine göre taşınmaz mülkiyetinin kazanılması sicile tescil koşuluna bağlıdır. Ayni haklar kütüğe tescil ile doğar, sıralarını ve tarihlerini tescile göre alır.( TMK 1022/1 m.) kurulması kanunen tescile tabi ayni haklar, tescil edilmedikçe varlık kazanamaz.(TMK 1021/1 m.) Değinilen yasa hükümlerinde öngörüldüğü üzere, hukukumuzda ayni hakkın doğumu veya kaldırılması tescil işleminin yapılmış olmasına bağlıdır. Başka bir değişle hak tescil edilmedikçe ayni hak niteliğini kazanamaz; mülkiyetin nakledildiğinden söz edilemez....

        Sadece mal rejimi sona erdiğinde, eşlerin edinilmiş mallara ilişkin artık değerler üzerinde karşılıklı alacak hakkı vardır (TMK.236.m). Diğer yandan 07.10.1953 gün 8/7 sayılı YİBK'na göre de; mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan katkı ya da katılma alacağı nedeniyle taşınmazlara ait tapu kayıtlarının iptali ile tescili istenemez. Bu açıklamalara göre değer artış payı ve katılma alacağı ile ilgili talep bakımından ayın isteme imkanı bulunmayıp alacak istenebildiğine, davacının alacaklarının tahsili bakımından tapu iptali ve tescil davasının dinlenebilme imkanı bulunmakta ise de davacı tarafından tapu kaydının yarı payının iptali sonunda ancak boşandığı eşi Şerife adına tescil istenebilmesi mümkün olup, somut olayda davacı, tapu iptali sonunda adına tescil isteğinde bulunduğuna göre davanın bu gerekçe ile reddine karar verilmesi gerekirken değişik gerekçeyle reddi doğru değil ise de, hüküm sonucu itibarı ile doğru olmaktadır....

          HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/1252 KARAR NO : 2022/1270 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : ARDAHAN SULH HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 22/01/2020 NUMARASI : 2018/1189 ESAS 2020/29 KARAR DAVA KONUSU : Tapu İptali Ve Tescil (Zilyetliğe Dayalı) KARAR : GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı dava dilekçesinde özetle; Ardahan İli, Merkez İlçesi, Halilefendi Mah. Bulunan 132 ada 140, 141, 142 parseller ve yine Halilefendi Mah....

          UYAP Entegrasyonu