WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 04.12.1996 tarihli ve 1996/14-763-864 sayılı Kararında da belirtildiği gibi, tapu tahsis belgesi bir mülkiyet belgesi olmayıp yalnızca fiili kullanmayı belirleyen ve ilgilisine kişisel hak sağlayan bir zilyetlik belgesidir. Tapu tahsis belgesinin varlığı tahsis edilen yerin adına tahsis yapılan kişi veya mirasçıları adına tescili için yeterli değildir....

    a satıldığını, üzerinde kendisine ait muhdesatlar bulunduğunu ileri sürerek tapu iptali ve adına tescil veya muhdesat bedelinin tazmini isteğinde bulunmuştur. Davalılar, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir. Bilindiği üzere, Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 04.12.1996 tarihli ve 1996/14-763-864 sayılı Kararında da belirtildiği gibi, tapu tahsis belgesi bir mülkiyet belgesi olmayıp yalnızca fiili kullanmayı belirleyen ve ilgilisine kişisel hak sağlayan bir zilyetlik belgesidir. Tapu tahsis belgesinin varlığı tahsis edilen yerin adına tahsis yapılan kişi veya mirasçıları adına tescili için yeterli değildir....

      Davacı vekili istinafa cevap dilekçesinde özetle, yargılama aşamasındaki beyanlarını tekrarla verilen kararın usul ve yasaya uygun olduğunu belirterek istemin reddine karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE HUKUKİ GEREKÇE : Dava, tapu tahsis belgesine dayalı tapu iptali ve tescil talebine ilişkindir. Tapu tahsis belgesi, imar ve gecekondu mevzuatı çerçevesinde; Hazine, Belediye, Vakıflar Genel Müdürlüğü ve İl Özel İdarelerinin müstakilen sahip oldukları taşınmazlar üzerinde 2981 sayılı kanuna göre belirlenen çerçevede ilgili kişilere tanınan bir belgedir. Tapu tahsis belgesi bir mülkiyet belgesi olmayıp, yalnızca fiili kullanımı belirleyen ve ilgilisine kişisel hak sağlayan bir zilyetlik belgesidir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 4.12.1996 tarihli ve 1996/14- 763- 864 sayılı kararında da belirtildiği gibi, tapu tahsis belgesi bir mülkiyet belgesi olmayıp yalnızca fiili kullanmayı belirleyen ve ilgilisine kişisel hak sağlayan bir zilyetlik belgesidir....

      Mahkemece davadaki istemin Genel Mahkemelerin görevi kapsamında bulunmayıp İdari Yargı yerinin görevinde olduğundan dava dilekçesinin yargı yolu nedeniyle reddine karar verilmiş, hükmü davacılar vekili temyiz etmiştir. Gerçekten, 2981 sayılı Yasaya dayanılarak ilgilileri adına tapu tahsis belgesi verilmesi veya verilen belgelerin iptaline ilişkin açılacak davaların görüleceği yer İdari Yargı yeridir. Ancak davada davalı adına olan tapu tahsis işleminin iptali değil bu işleme dayanılarak yine davalı adına tescil edilen tapu kaydının miras yoluyla geçen mülkiyet hakkına dayanılarak kısmen iptal ve tescili talep edilmiştir. Bu iddia şekline göre davanın görüleceği yargı yeri Genel Mahkemelerdir. O yüzden mahkemenin dava dilekçesinin yargı yeri nedeniyle reddine karar vermiş olması yasaya aykırıdır....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 13.01.2011 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan muhakeme sonunda; davanın kabulüne dair verilen 04.04.2013 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, tapu tahsis belgesine dayalı tapu iptali ve tescili isteğine ilişkindir. Davacı vekili, tapu tahsis belgesi gereğince müvekkilinin gecekondusunun bulunduğu 307 ada 4 parsel sayılı taşınmazın tahsis edilmesi gerekirken yanlışlıkla 307 ada 26 parsel sayılı taşınmazın 187 m2'sinin müvekkiline tahsis edildiğini ileri sürerek müvekkiline ait tapu kaydının "307 ada 4 sayılı parsel" ve alanının da 187 m2 olarak düzeltilmesine karar verilmesini istemiştir....

          Mahkemece, davanın davalı Hazine yönünden husumet nedeniyle reddine, davalı Toplu Konut İdaresi Başkanlığı yönünden kabulüne karar verilmiştir. Hükmü, davalı Toplu Konut İdaresi Başkanlığı vekili temyiz etmiştir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 04.12.1996 tarihli ve 1996/14-763-864 sayılı kararında da belirtildiği gibi, tapu tahsis belgesi bir mülkiyet belgesi olmayıp yalnızca fiili kullanmayı belirleyen ve ilgilisine kişisel hak sağlayan bir zilyetlik belgesidir. Tapu tahsis belgesinin varlığı tahsis edilen yerin adına tahsis yapılan kişi veya mirasçıları adına tescili için yeterli değildir....

            Mahkemece, davanın davalı Hazine yönünden husumet nedeniyle reddine, davalı Toplu Konut İdaresi Başkanlığı yönünden kabulüne karar verilmiştir. Hükmü, davalı Toplu Konut İdaresi Başkanlığı vekili temyiz etmiştir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 04.12.1996 tarihli ve 1996/14-763-864 sayılı kararında da belirtildiği gibi, tapu tahsis belgesi bir mülkiyet belgesi olmayıp yalnızca fiili kullanmayı belirleyen ve ilgilisine kişisel hak sağlayan bir zilyetlik belgesidir. Tapu tahsis belgesinin varlığı tahsis edilen yerin adına tahsis yapılan kişi veya mirasçıları adına tescili için yeterli değildir....

              Mahkememizce, davacıların dayandığı tapu tahsis belgesinin hâla hukuki kıymetini koruduğu, ilgili şartları taşıdığı ve hem tanık hem de T10nın 215 sayı ve 26/08/1987 tarihli yazısı ile Tekman Tapu Müdürlüğünden ilgili tapu tahsis belgesi geregince tapunun beyanlar hanesine işlenmesini talep etmesinden dolayı davacının tapu tahsis belgesinin bedelini tamamen ödediği anlaşılmış olmakla buna dayalı olarak açılan tapu iptali ve tescil davasının kabulüne karar verilerek aşağıda belirtildiği şekilde hüküm tesis edilmiştir....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 07.07.2009 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 09.02.2012 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, tapu tahsis belgesine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmü, davalı vekili temyiz etmiştir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 04.12.1996 tarihli ve 1996/14-763-864 sayılı kararında da belirtildiği gibi, tapu tahsis belgesi bir mülkiyet belgesi olmayıp yalnızca fiili kullanmayı belirleyen ve ilgilisine kişisel hak sağlayan bir zilyetlik belgesidir....

                Bu çarpık yapılaşmanın önlenmesi için 1984 yılında 2981 sayılı İmar Affı Kanunu çıkarılmış; bu düzenleme ile kamu arazileri üzerine 1984 yılından önce yapılmış olan gecekonduların sahiplerine tapu tahsis belgesi verilmiştir. Bu şekilde ileride imar uygulaması gerçekleştiğinde tahsis sahiplerine gecekondularının üzerinde bulunduğu imar parselinin tapusunun verilmesi öngörülmüştür. Diğer taraftan kamu arazilerini işgal ederek bedelli veya bedelsiz olarak uzun yıllar kullanan, üzerine işyeri veya mesken yaparak rant elde eden tahsis sahiplerinin açtıkları davalarda tahsis koşullarının gerçekleşmemesi nedeniyle tapu iptali ve tescil taleplerinin reddi halinde ödemiş oldukları tahsis bedelini dava tarihindeki rayiç üzerinden geri istemeleri TMK’nın 2. maddesindeki dürüst davranma kuralına aykırıdır....

                  UYAP Entegrasyonu