WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde dava tarihinden önce 14.04.1997 tarihinde ilân edilerek kesinleşen orman kadastrosu ve 2/B madde uygulaması bulunmaktadır. 1) İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi tarafından kesinleşmiş orman tahdit haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan uygulama ve araştırmada çekişmeli taşınmazın kısmen orman tahdidi içinde kalan yerlerden olduğu anlaşıldığına ve yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığından, davalı gerçek kişiler vekilinin tapu iptali ve tescil davası yönündeki temyiz itirazlarının reddi ile hükmün onanması gerekmiştir. 2) Davalı gerçek kişiler vekilinin elatmanın önlenmesi davasına yönelik temyiz itirazlarına gelince; Dava konusu taşınmazlar, davalılar tarafından dava tarihine kadar tapu kaydına dayanılarak tasarruf edildiğinden ve bu tarihe kadar davalılar tarafından çekişmeli taşınmazlara haksız elatma sözkonusu olmadığından, nin elatmanın önlenmesine ilişkin talebinin...

    Mahkemece, çekişmeli 103 ada 450 nolu parselin, resmî belgelerde çalılık simgeli yeşile boyalı alanda kaldığı, eğiminin % 12'den fazla olduğu, bu haliyle taşınmazın orman sayılan yerlerden olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne ve 103 ada 450 nolu parselin davalı adına olan tapu kaydının iptali ile orman vasfıyla Hazine adına tesciline karar verilmiş, hüküm davacı Hazine vekili tarafından taşınmazın niteliğine yönelik olarak, davalı ... vekili tarafından esasa yönelik olarak temyizi üzerine Dairenin 18/06/2012 gün ve 2012/7284 E. – 9221 K. sayılı kararıyla; [''İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi tarafından eski tarihli hava fotoğrafları ve memleket haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırmada, çekişmeli taşınmazın orman sayılan yerlerden olduğu anlaşıldığına ve yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün...

      Mahkemece, taşınmazın orman içi açıklık niteliğinde olduğu, üzerinde orman ağaçları bulunduğu gerekçesiyle davanın kabulüne, dava konusu taşınmazın tapu kaydının iptal edilerek orman niteliği ile Hazine adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Dava, 3402 Sayılı Yasanın 12/3 maddesi uyarınca 10 yıl içinde açılan tapu iptali ve tescil niteliğindedir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede 1994 yılında yapılıp kesinleşen orman kadastrosu vardır. İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve çekişmeli taşınmazın komşuları ile birlikte 6831 Sayılı Yasanın 17/2. maddesi hükmüne göre orman içi açıklığı niteliğinde olduğu, 15.07.2007 günlü Resmi Gazetede yayınlanan Orman Kadastrosunun Uygulanması Hakkındaki Yönetmeliğin 26/a maddesi gereğince orman olarak sınırlandırılmasının zorunlu bulunduğu, H.G.K.'...

        Davacı ... ve müşterekleri vekili çekişmeli 184 ada 18 parsel sayılı taşınmazı davacıların 2981 sayılı Kanun uyarınca bedelini ödeyerek tapu tahsis belgesi ile belediyeden satın alarak üzerine ev yaptıkları iddiasıyla kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak tapu iptali ve davacılar adına tescili istemiyle, davacı Hazine vekili ise 184 ada 7 parselin ifrazen ve şuyulandırması yoluyla oluşan çekişmeli 184 ada 18 parsel sayılı taşınmazın orman sınırları içinde iken 6831 sayılı Kanunun 2/B uygulamasıyla Hazine adına orman sınırları dışına çıkarılan yerlerden olması nedeniyle imar uygulamasına tabi tutulamayacağını belirterek tapu kaydının iptali ve Hazine adına tescili istemiyle dava açmışlardır....

          Tapulama Mahkemesinin 1986/44-1987/115 sayılı kararı ile taşınmazın 9000 m2'liik bölümünün kesinleşen orman sınırları içinde kaldığı, 9100 m2'lik bölümünün ise orman sınırları dışında kaldığı belirlenerek bu şekilde hüküm kurulmuş, kararın kesinleşmesi üzerine infaz edilerek 1059 sayılı parsel 9100 m2 yüzölçümü ile davalı adına tapuya tescil edilmiştir. Mahkemece çekişmeli taşınmazın hükmen orman sayılmayan yerlerden olduğu gözönünde bulundurularak 5841 sayılı Yasa ile değişik 3402 sayılı Yasanın 12/3 maddesi gereğince hak düşürücü sürenin geçmiş olması nedeniyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm Hazine tarafından temyiz edilmiştir. Dava, kesinleşen orman kadastrosu sınırları içinde kalıp nitelik kaybı nedeniyle Hazine adına orman rejimi dışına çıkartılan taşınmazın tapu kaydının iptali ve tescil istemine ilişkindir....

            Mahkemece; davanın kısmen kabulüne, çekişmeli taşınmazın (A) ile işaretli 459.36 m2'lik kısmının davalı adına olan tapu kaydının iptali ile orman niteliği ile Hazine adına tesciline karar verilmiş, hüküm davacı Hazine tarafından temyiz edilmiştir. Dava, tapu iptali ve tescil niteliğindedir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 3402 Sayılı Yasanın 4. maddesine göre orman kadastrosu yapılmıştır. İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve uzman bilirkişi raporuna göre, mahkemece çekişmeli parselin (A) ile işaretli 459.36 m2' sinin tapusunun iptali ile orman niteliğinde Hazine adına tapuya tescili yolunda kurulan hükümde bir isabetsizlik bulunmamaktadır....

              Davacı, davasında haklı bile olsa hak düşürücü süre davanın özünü ortadan kaldırmış olduğundan o davanın esasına girilemez ve dava dinlenemez. Mahkemece hak düşürücü sürenin geçmiş olması ve önce görülen dava güçlü delil olduğundan davanın reddine karar verilmesi gerektiği" gereğine değinilmiştir. Mahkemece, bozma kararına uyulduktan sonra davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, tapu iptali tescil ile birlikte orman kadastrosunun iptali niteliğindedir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 3402 Sayılı Yasanın 4. maddesi gereğince yapılan ve kesinleşen orman kadastrosu bulunmaktadır. Dosya kapsamına ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince işlem yapılarak hüküm kurulmuş olduğuna göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 13/03/2006 gününde oybirliği ile karar verildi....

                İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve çekişmeli taşınmazın öncesinin 79 sayılı parselden ifrazen ayrıldığı, kısmen 3116 Sayılı Yasaya göre 1938 yılında yapılan ve kesinleşen orman kadastro sınırları içinde kaldığı gibi geriye kalan bölümlerin tamamının orman toprağı olduğu ve halen üzerinde eylemli olarak meşe, gürgen gibi orman ağaçları ile toprağında humus bulunduğu ve orman toprağı olduğu, taşınmazın ortalama eğiminin % 30 olup, hiç bir zaman ... arazisi olarak kullanılmadığı, 13.07.1945 tarihinde yürürlüğe giren 4785 Sayılı Yasa özel ve tüzel kişilere ait tüm ormanları hiç bir bildirime gerek kalmadan devletleştirdiği, persele revizyon gören ... 1955 tarih 15 ve K.sani1927 tarih 32 sayılı tapu kaydı tarla cinsli olup dava konusu taşınmaz hiç bir zaman tarla olarak kullanılmadığı için 3402 Sayılı Yasanın 20/B maddesi gereğince parselin bu tapu kaydı kapsamında kaldığının kabul edilemeyeceği bir an için aksi düşünülse bile tapu kaydının 4785 Sayılı Yasa karşısında...

                  bir itiraz olmadan orman kadastrosunun kesinleştiğini, ancak 3402 Sayılı Yasaya göre 1990 yılında uygulamalar başlayıp bu uygulamalara esas olmak üzere 6831 Sayılı Orman Kanunu'nun 3302 Sayılı değişik 2/B Maddesi uygulamaları için görevlendirilen komisyonun kesinleşmiş orman kadastrosu tutanakları dikkate alınmadan sehven taşınmazın özel mülkiyete konu olmasına sebep olduğunu belirterek; bu nedenlerle dava konusu yerde kesinleşmiş orman kadastrosu mevcut olması sebebi ile hatalı tutulan tapu kayıtların iptali ve dava konusu taşınmazın orman vasfıyla hazine adına tescilini, dava konusu taşınmazın 3....

                  bir itiraz olmadan orman kadastrosunun kesinleştiğini, ancak 3402 Sayılı Yasaya göre 1990 yılında uygulamalar başlayıp bu uygulamalara esas olmak üzere 6831 Sayılı Orman Kanunu'nun 3302 Sayılı değişik 2/B Maddesi uygulamaları için görevlendirilen komisyonun kesinleşmiş orman kadastrosu tutanakları dikkate alınmadan sehven taşınmazın özel mülkiyete konu olmasına sebep olduğunu belirterek; bu nedenlerle dava konusu yerde kesinleşmiş orman kadastrosu mevcut olması sebebi ile hatalı tutulan tapu kayıtların iptali ve dava konusu taşınmazın orman vasfıyla hazine adına tescilini, dava konusu taşınmazın 3....

                  UYAP Entegrasyonu