Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 13.04.2011, 25.04.2011 ve 19.02.2013 gününde verilen dilekçeler ile tapu iptali ve tescil veya tazminat istenmesi üzerine yapılan muhakeme sonunda; asıl ve birleştirilen 2011/262 Esas sayılı davaların tazminat yönünden; birleştirilen 2013/101 Esas sayılı davanın tapu iptali ve tescil yönünden kabulüne dair verilen 10.03.2015 günlü hükmün Yargıtayca duruşmalı olarak incelenmesi davacı ... vekili tarafından istenilmekle tayin olunan 23.02.2016 günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davacı vekili Av. ... geldi. Karşı taraftan gelen olmadı. Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelenlerin sözlü açıklamaları dinlendi. Duruşmanın bittiği bildirildi. İş karara bırakıldı. Bilahare dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _ K A R A R _ Davacı ..., davalı ... ile ......

    Hükmü, davacılar mirasçıları vekili ve davalı mirasçılardan ... ve ... temyiz etmiştir. 1-Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya kapsamına göre davalılar ... ve ...'un tüm temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir. 2- Davacı vekilinin 10 yıllık hak düşürücü süre geçmiş olmakla tapu iptali ve tescil istemi ile gerçek değer istemine yönelik davacı vekilinin ıslah dilekçesindeki miktar dikkate alınarak temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir. 3- Diğer temyiz itirazlarına gelince; tapu iptali ve tescil talebinin 3402 sayılı Yasanın 12/3 maddesi gereğince hak düşürücü süre yönünden reddine karar verilmesi doğrudur. Ancak davacılar bu isteğin reddi halinde kademeli olarak tazminat talebinde bulunmuştur. Tazminat isteği bakımından zamanaşımına ait hükümlerin uygulama yeri yoktur....

      Davaya konu Mersin ili, Mut İlçesi, Geçimli Mahallesi, 101 ada, 823 parsel sayılı taşınmazın davacı adına tescil edilmiş iken Mut Orman İşletme Müdürlüğünce Mut Asliye Hukuk Mahkemesinin 2013/167 E- 2013/363K sayılı dosyası ile açılan tapu iptal ve tescil davası sonucunda taşınmazın tapu kaydının iptali ile orman vasfı ile hazine adına tapuya kayıt ve tesciline karar verildiği ve kararın 30/12/2014 tarihinde kesinleştiği anlaşılmakla taşınmazın kadastro tespitinin yapılması ile buna göre tapu sicilinin oluşturulması ve tutulmasından doğan zararlardan TMK 1007 maddesi uyarınca devletin sorumluluğu bulunmaktadır....

      "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalı aleyhine 04.03.2005 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil, kademeli olarak tazminat istenmesi üzerine yapılan muhakeme sonunda; davanın reddine dair verilen 24.06.2008 günlü hükmün Yargıtayca, duruşmalı olarak incelenmesi davacı vekilleri tarafından istenilmekle, tayin olunan 07.07.2008 günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davacı ... vekili Av.... ile davacı ... vekili Av.... geldiler. Karşı taraftan gelen olmadı. Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelenlerin sözlü açıklamaları dinlendi. Duruşmanın bittiği bildirildi. İş karara bırakıldı....

        DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER ve GEREKÇE: Taraflar arasındaki dava, Yolsuz Tescile Dayalı Tapu İptali ve Tescil istemine ilişkindir. Türk hukuk sisteminde tapu kayıtlarının oluşumunda "illilik", diğer bir anlatımla "sebebe bağlılık" prensibi esas alınmıştır. Ayni haklar tescil ile doğmakla beraber (TMK. m.705/1, 1021), tescilin ayni bir hüküm ve sonuç doğurabilmesi için geçerli bir hukuki sebebe dayanması gerekir. Bu bakımdan tescil illi bir hukuki muameledir. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (TMK) 1015. maddesinin birinci fıkrasına göre tapu sicilinde tescil, terkin ve değişiklik gibi tasarruf işlemlerinin yapılabilmesi, istemde bulunanın, tasarruf yetkisini ve hukuki sebebi belgelemiş olmasına bağlıdır. Tescilin geçerli ve haklı bir sebebe dayanması zorunluluğu, TMK'nın 1024. maddesinin ikinci fıkrasında "Bağlayıcı olmayan bir hukuki işleme dayanan veya hukuki sebepten yoksun bulunan tescil yolsuzdur" şeklinde açıklanmıştır....

        Dava dilekçesindeki açıklamalar ve dosya kapsamına göre; davacı, davada davalı eş ... tarafından diğer davalı ...’e yapılan satışların muvazaalı olduğu iddiası ile iptali; davalı eşe dönecek tapu kaydının eşler arasındaki mal rejimi gereğince tasfiye edilerek tapu kaydının iptali ile davacı ile davalı eş adına müştereken tesciline karar verilmesini talep etmiştir. Davacının davalı 3.kişi ... geçen taşınmazlara ait tapu kaydının iptali ile eski malikine yani davalı eş ....dönüşünün sağlanması ile ilgili davayı açmakta davacının hiç şüphesiz hukuki yararı bulunmaktadır. Anılan taşınmazların tapu kaydının iptali ile eski malike dönüşü sağlandığında açılacak edinilmiş mallara katılma alacağının tahsili sağlanmış olacaktır....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 06.04.2004 ve 18.08.2006 gününde verilen dilekçeler ile tapu iptali ve tescil olmadığı takdirde tazminat istenmesi üzerine yapılan muhakeme sonunda; tapu iptali ve tescil davasının reddine, tazminat isteminin kabulüne dair verilen 27.12.2007 günlü hükmün Yargıtayca, duruşmalı olarak incelenmesi davacı vekili, duruşmasız olarak davalı vekili tarafından istenilmekle, tayin olunan 08.07.2008 günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davacı vekili Av.... geldi, karşı taraftan gelen olmadı. Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelenlerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi. İş karara bırakıldı....

            Devletin sorumluğuna ilişkin davalar tapu sicilinin bulunduğu yerin mahkemesinde görülür denildiğini, yapılan tapu sicili işleminin hukuka aykırılığının tayininde sadece Medeni Kanunun tapu siciline ilişkin hükümleri ve tapu sicil nizamnamesi hükümleri değil 3402 sayılı kadastro kanununun ve 2644 sayılı tapu kanununun tapu sicilinin tutulmasıyla ilgili hükümleri ve Yargıtay 4....

            Değerlendirme ve Gerekçe Dava; tapu kaydının mahkeme kararıyla iptal edilmesi sonrası uğranılan zararın TMK m.1007 gereğince tazminine ilişkindir. Türk Medenî Kanununun 1007. maddesi gereğince, tapu sicilinin yanlış tutulması sebebiyle zarara uğrayan kişinin bütün zararlarından Devlet sorumludur. Tapu kaydının iptali nedeniyle tapu sahibinin oluşan gerçek zararı neyse, tazminatın miktarı da o kadar olmalıdır. Gerçek zarar; tapu kaydının iptali nedeniyle, tapu malikinin mal varlığında meydana gelen azalmadır. Tazminat miktarı, zarar verici eylem gerçekleşmemiş olsaydı, zarar görenin mal varlığı ne durumda olacak idiyse, aynı durumun tesis edilebileceği miktarda olmalıdır. Zarara uğrayan kişinin gerçek zararı ise, tazminat miktarının belirlenmesinde esas alınacak değerlendirme tarihine göre belirlenecek olup, bu tarih ise zararın meydana geldiği tarihtir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL-TAZMİNAT Taraflar arasında birleştirilerek görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece tapu iptal ve tescil isteminin reddine ilişkin olarak verilen karar davacı vekili, davalı Hazine vekili ve davalılar ... mirasçıları tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ... 'nin raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Asıl ve birleştirilen dava, yolsuz tescil hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, mümkün olmazsa bedel tahsili isteğine ilişkindir....

              UYAP Entegrasyonu