Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Dava, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. 3.2. İlgili Hukuk 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3 maddesi “Bu tutanaklarda belirtilen haklara, sınırlandırma ve tespitlere ait tutanakların kesinleştiği tarihten itibaren on yıl geçtikten sonra, kadastrodan önceki hukuki sebeplere dayanarak itiraz olunamaz ve dava açılamaz.” hükmünü içermektedir. 3.3. Değerlendirme Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinin yerinde bulunmasına göre, (IV.3) numaralı paragrafta yer verilen Bölge Adliye Mahkemesi kararında isabetsizlik bulunmamaktadır. VI. SONUÇ: Açıklanan nedenlerle; davacılar vekilinin yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 6....

    "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL KANUN YOLU : TEMYİZ Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Kadastro sonucu, ... Köyü çalışma alanında bulunan 105 ada 22 parsel sayılı 1.069.750.00 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerden olduğu belirtilerek, ham toprak vasfıyla Hazine adına tespit edildikten sonra, hükmen yine Hazine adına 105 ada 62 parsel numarasını alarak 1.035.120.01 metrekare yüzölçümü ile tapuya tescil edilmiştir. Davacı ... ve arkadaşları, tapu kaydı, irsen intikal, taksim, satın alma ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak, taşınmazın bir bölümüne yönelik tapu iptali ve adlarına tescili istemiyle dava açmışlardır....

      HUKUK DAİRESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Dava tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Kadastro sonucunda Divriği/Mursal Köyü çalışma alanında bulunan 103 ada 34 parsel sayılı 890,28 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz ... adına ve 144 ada 8 parsel sayılı 365,14 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz ise ... adına, kazandırıcı zamanşımı zilyetliği nedeniyle tespit ve tescil edilmiştir. Davacı ..., dava konusu 103 ada 34 ve 144 ada 8 parsel sayılı taşınmazların, davalı tarafla müşterek murisleri olan babaları Abdullah’dan geldiğini, taşınmazlarda kendi miras payının da olduğunu, davalıların dava konusu taşınmazları muvazalı şekilde adlarına tespit ve tescil ettirdiklerini ileri sürerek, taşınmazların miras payı oranında iptali ile adına tescili istemiyle dava açmıştır....

        Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Kadastro sonucu, ...,... Mahallesi çalışma alanında bulunan 952 parsel sayılı 23.240,00 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, hükmen ... ve ... oğlu ... adlarına tescil edilmiştir. Davacı ... ve arkadaşları, irsen intikal, satın alma ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak, taşınmazın tapu kaydının iptali ve taşınmazın adlarına tescili istemiyle dava açmışlardır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, çekişmeli taşınmazın tapu kaydının iptali ile payları oranında davacı ... ve arkadaşları adına tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı ... davalı Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nı temsilen Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir....

          Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin 21/12/2020 tarihli ve 2020/892 Esas, 2020/905 Karar sayılı kararıyla; dava konusu 981 ada 40 parsel sayılı taşınmazın kadastro tespitinin itiraz edilmeksizin 03/04/2001 tarihinde kesinleştiği ve davacının talebinin de kadastro tespitinden önceki nedene dayandığı, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12. maddesi uyarınca kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali isteğinin kadastro tespitinin kesinleşmesi tarihinden itibaren 10 yıllık hak düşürücü süre içinde ileri sürülmesinin zorunlu olduğu, dava konusu taşınmazın kadastro tespitinin 03/04/2001 tarihinde kesinleştiği, davanın ise 22/09/2014 tarihinde açıldığından hak düşürücü süre nedeniyle reddine karar verilmesi ve buna göre de kendisini vekille temsil ettiren davalı yararına, dava dilekçesindeki değer de dikkate alınarak vekalet ücreti takdir edilmesi gerektiği gerekçesiyle, davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesinin kararının kaldırılarak, yeniden hüküm tesisisi ile...

            Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Dava; kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 1. 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3. maddesi; “Bu tutanaklarda belirtilen haklara, sınırlandırma ve tespitlere ait tutanakların kesinleştiği tarihten itibaren on yıl geçtikten sonra, kadastrodan önceki hukuki sebeplere dayanarak itiraz olunamaz ve dava açılamaz.” hükmünü içermektedir. 2. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 02/03/1996 tarihli ve 1995/20-1086 Esas, 1996/174 Karar sayılı kararında belirtildiği üzere; “…Bu sürenin doğrudan doğruya kamu düzenini ilgilendirmesi nedeniyle davanın hangi aşamasında olursa olsun, mahkemece kendiliğinden gözetilmesi gerekir. Bu nitelikleriyle dava engellerinden olup, ilk önce incelenmesi icap eder. Davada hak düşürücü süre söz konusu ise dava dinlenilemez, işin esası incelenemez." 3. Değerlendirme 1....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu İptali ve Tescil ... ile Hazine aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının reddine dair ...Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 10.03.2010 gün ve 75/51 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü: KARAR Davacı ... vekili, dava konusu 165 ada 2 parselin davacı tarafından 24.12.1979 tarihli harici satış senediyle satın ve devralındığını, o tarihten beri malik sıfatıyla davasız, aralıksız, 20 yılı aşkın süreden beri zilyet olunduğunu, ancak tapu sicilinde takyid olması nedeniyle tapu devrinin yapılamadığını ileri sürerek davalı adına olan tapu kaydının iptali ile vekil edeni adına tapu siciline tesciline karar verilmesini istemiştir. Davalı ...’in (...) son mirasçısı olan Hazine vekili, davanın reddine karar verilmesini savunmuştur....

                Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, genel kadastro tespitinden önceki nedene dayalı, tapu iptal tescile ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu ... köyünde  1940 yılında 3116 sayılı Yasa hükümlerine göre yapılıp, 1941 yılında kesinleşen orman kadastrosu mevcuttur. Daha sonra, 1744 sayılı Yasa hükümlerine göre 3 numaralı Orman Kadastro Komisyonunca 1978 yılında yapılıp,ekip çalışmaları 09.06.1980, itirazların incelenmesinden sonra komisyon çalışmaları da 10.12.1980 tarihinde ilan edilen aplikasyon ve 1744 sayılı Yasa ile değişik 6831 sayılı Yasanın 2. madde uygulaması ile 1987 yılında 36 numaralı Orman Kadastro Komisyonunca yapılıp, 10.12.1989 tarihinde ilan edilen, aplikasyon, henüz sınırlandırması yapılmamış ormanların kadastrosu ve 3302 sayılı Yasa ile değişik 6831 sayılı Yasanın 2/B madde uygulaması  vardır....

                  Temyiz Nedenleri Davacılar vekili, taşınmazın davacılar tarafından malik sıfatı ile zilyet edildiğini, mülkiyet hakkının zamanaşımına uğramayacağını ve Anayasal koruma altına alındığını, Yerel ve Bölge Adliye Mahkemesi kararlarının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek kararının bozulmasını talep etmiştir. 3. Gerekçe 3.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Dava, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. 3.2. İlgili Hukuk 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 12/3. maddesi, “Bu tutanaklarda belirtilen haklara, sınırlandırma ve tespitlere ait tutanakların kesinleştiği tarihten itibaren on yıl geçtikten sonra, kadastrodan önceki hukuki sebeplere dayanarak itiraz olunamaz ve dava açılamaz.” hükmünü içermektedir. 3.3. Değerlendirme 3.3.1. 3402 sayılı Yasa’da kadastro öncesi nedene dayalı mülkiyete ilişkin talepler yönünden hak düşürücü süre öngörülmüş olup, bu durum yargılamanın her aşamasında re’sen gözetilecektir. 3.3.2....

                    Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Dava, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. 3.2. İlgili Hukuk 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3. maddesi “Bu tutanaklarda belirtilen haklara, sınırlandırma ve tespitlere ait tutanakların kesinleştiği tarihten itibaren on yıl geçtikten sonra, kadastrodan önceki hukuki sebeplere dayanarak itiraz olunamaz ve dava açılamaz. ” hükmünü içermektedir. 3.3. Değerlendirme Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinin yerinde bulunmasına göre, (IV/3) numaralı paragrafta yer verilen Bölge Adliye Mahkemesi kararında isabetsizlik bulunmamaktadır. VI. SONUÇ: Açıklanan nedenlerle; davacılar vekilinin yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 10....

                      UYAP Entegrasyonu