Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bu durumda, ilamların aynen infaz edileceği, icra mahkemesinin ilamın hüküm fıkrasını yorum yoluyla değiştiremeyeceği, az yukarıda açıklanan tasarrufun iptali ilamının hüküm kısmında açıkça 118 ada, 20 parsel sayılı taşınmaz üzerinde haciz ve satış isteme (cebri icra) yetkisi verilmesine karar verildiğinden, alacaklının iş bu taşınmaza ilişkin kıymet takdiri yapılması ve satış kararı verilmesi talebinin icra müdürlüğünce kabulü gerektiği sabittir. O halde, mahkemece şikayetin kabulüne karar verilmesi gerekirken hatalı değerlendirmeyle reddi yönünde hüküm tesisi isabetsiz olup, davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK'nun 353/1- b(2) maddesi uyarınca kabulü ile İzmir 7. İcra Hukuk Mahkemesinin 09/11/2021 gün, 2021/460 esas, 2021/691 karar sayılı kararının kaldırılmasına, şikayetin kabulü ile İzmir 7. İcra Müdürlüğünün 2016/13034 esas sayılı dosyasından verilen 03/08/2021 tarihli icra müdürlüğü kararın iptaline karar vermek gerekmiştir....

İhtiyati tedbir kararının kapsamı belirlenirken iki tarafın hak ve yarar dengesinin gözetilmesi gerekir. Dava konusu taşınmazların daire niteliği ile davalı adına tapuda kayıtlı bulunduğu, davacı ile davalı arasında dava konusu taşınmaza ilişkin düzenleme şeklinde ön ödemeli taşınmaz satış vaadi sözleşmesi imzalandığı, taşınmazların tapu kaydında dava dışı alacaklıların haciz ve ipotek şerhleri bulunduğu sabittir. Davacı tarafından davalı aleyhine açılan düzenleme şeklinde taşınmaz satış satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali tescil, istemine ilişkin davada mahkemece cebri icraya yönelik icra satışları ile üçüncü kişilere satışının önlenmesine ilişkin talebin reddine karar verilmiştir. Cebri icra ile ilgili olarak temel yasa niteliğindeki İİK menfi tesbit davalarında bile icranın durdurulmasını özel koşullara bağlamıştır....

Maddeleri uyarınca cebri icra yetkisi tanınmasına karar verilmesi gerekirken Adana 13. İcra Müdürlüğü'nün 2014/6499 Esas, Adana 13. İcra müdürlüğü'nün 2014/6597 Esas sayılı dosyalarındaki takip tarihi itibariyle toplam 16.986,49 TL alacak bakımından cebri icra yoluyla hakkını alma yetkisi tanınmasının hatalı olduğunu, gerekçeli kararda dava değeri 41.000,00 gösterilmesine rağmen dava değerinin 16.986,49 TL olarak kabul edilerek, bu dava değeri üzerinden vekalet ücretine hükmedilmesi usul ve yasalara aykırı olduğunu belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir. Karara karşı davalı vekili istinaf dilekçesi sunmuş ise de, 02.11.2021 tarihli dilekçesi ile davalı tarafla anlaşmış olduğundan dolayı İstinaf başvurusundan vazgeçtiğini bildirmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, İİK'nun 277 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir....

Anılan ihtiyati tedbir kararları rızai devirleri önleyici mahiyette olup, kesinleşen takip sonucunda mahcuzların satışını ve cebri icra yoluyla devrini engellemez. İhtiyati tedbir kararlarının davada taraf olmayan üçüncü kişilerin ayni ve şahsi haklarına zarar verici mahiyette olmaması gerektiği de açıktır. Cebri icra ile ilgili temel yasa niteliğindeki İcra İflas Kanununda menfi tespit davalarında bile icranın durdurulması özel ve ağır koşullara bağlamıştır. Hal böyle iken davacı ile aralarında hukuki ya da sözleşme ilişki bulunmayan alacaklıların takip hukukuna ilişkin haklarının ihtiyati tedbir yoluyla engellenmesinin hak ve yarar dengesini bozacağı ortadadır. Güncel ve somut bir cebri icra varlığı da bulunmadığı dosya kapsamı ile bellidir. Bu nedenle davacının dava konusu taşınmazların icra yoluyla satışının önlenmesi yönündeki ihtiyati tedbir talebinin reddine..." karar verilmiştir....

tarafından konulan ve tapu kaydında mevcut tüm ipoteklerin ve varsa diğer takyidatlar ile varsa haciz kayıtlarının paraya çevrilmesine yönelik yapılacak her türlü yasal takibin ve icra işlemlerinin dava sonuçlanıncaya ve karar kesinleşinceye kadar durdurulması mahiyetinde HMK 389 ve devamı maddeleri uyarınca teminatsız olarak cebri satışların durdurulması mahiyetinde ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep ve dava etmiştir....

kooperatif hissesini diğer davalı Kemal’e satışına ilişkin tasarrufun iptalini ve cebri icra yetkisi tanınmasını talep etmiş birleşene davada ise davalı borçludan aldığı kooperatif hissesinin davalı Kemal adına olan kaydının iptali ile kendi adına tesciline karar verilmesini istemiştir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacılar, 117 ada 588 parsel sayılı taşınmazındaki paylarının ... İcra Müdürlüğünün 2009/3596 sayılı takip dosyası ile cebri icra yoluyla usulsüz olarak satıldığını, taşınmazın yolsuz olarak davalı adına tescil edildiğini ileri sürerek, tapu kaydının iptali ile adlarına karar verilmesini istemişlerdir. Davalı, satışın usulüne uygun olarak yapıldığını belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, işlemden kaldırılan dosyanın 6100 Sayılı yasanın 150/5 maddesi gereğince 3 aylık yasal süre içerisinde yenilenmediği gerekçesiyle davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir. Karar, davacılar vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla Tetkik Hâkimi ...’un raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hırsızlık HÜKÜMLER : Beraat Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü: Sanıklar ... ve ...'ın, mülkiyeti cebri icra akabinde satışla müştekiye geçen fındık tarlalarından fındıkları toplamalarından ibaret eylemleri hakkında, tapu kayıtlarında yer alan satış tarihi esas alınarak yapılan değerlendirme ile beraat kararı tesis edilen dosyada; Türk Medeni Kanunu'nun 705. maddesi'nde yer alan " Taşınmaz mülkiyetinin kazanılması, tescille olur. Miras, mahkeme kararı, cebri icra, işgal, kamulaştırma halleri ile kanunda öngörülen diğer hallerde, mülkiyet tescilden önce kazanılır....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı, mirasçı olmasına rağmen kardeşi davalı ... aleyhine yapılan icra takibi sırasında miras bırakanı adına kayıtlı 1513 ada 4 parsel sayılı taşınmazın, yetki verilen alacaklılar tarafından alınan veraset belgesine dayalı olarak davalılar ... ve ... adlarına intikalen tescil edildiğini, bilahare ...'in miras payının ihale ile davalı ...'e satıldığını ve taşınmazın davalılar ... ile ... adına verasette iştirak halinde kaydedildiğini öğrenmesi üzerine açtığı dava sonucu intikale esas veraset ilamı iptal edilerek kendisinide mirasçı olarak gösteren yeni veraset kararı aldığını, davalı ...'in kendisini ve ailesini tanıması nedeniyle iyiniyetli olmadığını ileri sürerek, miras payı oranında tapu iptal ve ve adına tescile karar verilmesini istemiştir....

          İhtiyati tedbir kararının kapsamı belirlenirken iki tarafın hak ve yarar dengesinin gözetilmesi gerekir. Elbette cebri icra ile ilgili olarak temel yasa niteliğindeki İİK menfi tespit davalarında icranın durdurulmasını özel koşullara bağlamıştır. Genel nitelikte yasaklama ile alacaklıların takip haklarının engellenmesinin hak ve yarar dengesini bozacağı ortadadır. Ancak somut olayda ipotek alacaklıları ile ipotek borçlusunun işbu davada davalı olarak taraf bulundukları, davacının işbu dava dosyasındaki talebinin satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve takyidatlardan ari tescil olduğu, ayrıca mahkemece verilen tedbir kararının tüm icra işlemlerini değil sadece cebri icra yoluyla satış işlemini engeller nitelikte olduğu dolayısı ile icranın diğer yönlerden satış aşamasına kadar devamında yasal bir engel bulunmadığı, davalı aleyhine hak ve yarar dengesinin bozulmayacağı değerlendirilmiştir....

          UYAP Entegrasyonu