WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; davacı şirketin 2010 yılı Kurumlar Vergisi beyannamesinde göstermiş olduğu 4.216,25 TL'lik zararın davalı kurumun sözleşmeyi feshinden kaynaklandığının kabulünün gerektiği, diğer taraftan davacı şirketin fiili olarak elde edebileceği iş deneyim belgesini zamanında elde edememiş olması sebebiyle muhtemel aynı nitelikte bir iş kaybı ile yaklaşık 2008 yılı kârı kadar bir kazanç kaybına uğradığının kabul edildiği, bu nedenle davalı idarenin eylemi ile davacı şirketin 15.000,00 TL maddi zarara uğradığı gerekçesiyle, tazminat ve tedbir taleplerinin kabulü ile kurum işleminin iptali isteminin ise mahkemenin görev alanı dışında olduğundan reddine karar verilmiştir. Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir. 1- Dava, hizmet sözleşmesinin haksız feshinden kaynaklı tazminat istemine ilişkindir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ:ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ: TAPU İPTALİ VE TESCİL - TENKİS - TAZMİNAT Taraflar arasında görülen tapu iptal ve tescil- tazminat- tenkis davası sonucunda; yerel mahkemece kısmen kabul kısmen reddine dair verilen karar davalılar Necdet-Necla-Mehmet vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...'ın düzenlemiş olduğu rapor okundu, açıklamaları dinlendi, dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü; KARAR Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil, olmazsa tazminat, olmazsa tenkis isteğine ilişkindir.Mahkemece, davanın davacı ... yönünden açılmamış sayılmasına, davalı ... yönünden iyiniyetli üçüncü kişi olduğu gerekçesiyle reddine, diğer davalılar yönünden temlikin muvazaalı olduğu gerekçesiyle tazminat ve tapu iptal tescil isteğinin kabulüne karar verilmiştir....

      Yapılan yargılama, toplanan ve sunulan delilleri, keşif sonucu alınan bilirkişi raporu, tapu kaydı, uyuşmazlık konusu ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Taraflar arasındaki uyuşmazlık; taraflardan davacı ve davalı ... arasındaki eser sözleşmesi kapsamında ödeme yöntemi olarak taşınmaz devrinin öngörülmesi sebebiyle davacının sözleşme kapsamında yükümlülüklerini yerine getirip getirmediği, tapu iptaline hak kazanıp kazanmadığı, taraflar arasındaki sözleşmesinden kaynaklı tapu iptali ve tescil isteminin yerinde olup olmadığı, davalılar arasında adi ortaklık ilişkisinin bulunup bulunmadığı, davalı ... şirketinin tapu iptali talebi ve alacak talepleri yönünden sorumluluğunun olup olmadığı, tapu iptali ve tescil koşullarının olmadığı taktirde davacının alacak talebinin iadesi koşullarının oluşup oluşmadığı noktasında toplanmaktadır....

        Mahkemece davanın kabulüne, imar uygulaması sonucu oluşan 10049 ada 10 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının iptali ile davacılar adına eşit hisseler ile tapuya tesciline karar verilmiştir. Hükmü, davalı vekili temyiz etmiştir. Dava, tapu tahsis belgesine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Tapu tahsis belgesine dayalı tescil isteğinin kabulü için yasal koşulların oluştuğu kabul edildiği takdirde, 3290 sayılı Yasa ile değişik 2981 sayılı Yasanın 10/c-2 maddesi gereğince tahsise konu yerde uygulanan düzenleme ortaklık payının (DOP) davacıyı da bağlayıcı nitelikte olduğu dikkate alınarak tahsis miktarından bu oranda yapılacak indirimden sonra kalan miktarın tesciline karar verilmelidir. Somut olayda; tapu tahsis belgesine dayalı olarak tescil hükmü kurulurken imar nedeniyle ayrılması gereken düzenleme ortaklık payının dava konusu taşınmazın yüzölçümünden ayrılmadan tamamı hakkında tescil hükmü kurulması doğru görülmemiştir....

          Aidat ödemelerini tam yerine getirmeyen üyenin tapu talep etme hakkı yoktur. Ödenmeyen aidatların depo edilmesi marifetiyle de tapu iptalinin talep edilmesi mümkün değildir” denmektedir. Bu açıklamalar göre, davacının tasarrufun iptali davasını kazanmış alacaklı olarak, kooperatif taşınmazının tapusunun, ortak adına tescil edilmesini isteme imkanı yoktur. Her ne kadar davacı alacaklı, davalı ortağın aidat borcunu ödemeyi teklif etmiş ise de, davacı olarak ortak dahi dava açsa kabul edilemeyecek bir tescil talebinin davacı alacaklının açacağı davada kabul edilmesi mümkün değildir. ---- çok açık olmakla, davacı ancak ve ancak----dağılması halinde ortağa ödenecek ortaklık payı üzerinde haciz yetkisini kullanabilir. Açıklanan sebeplerle tapu iptal tescil ve haczin tapuya şerh edilmesi istemli davanın reddine karar vermek gerekmiştir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 25.08.2010 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 23.06.2011 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne duruşma isteminin değerden reddine karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _K A R A R_ Dava, 30.06.1999 tarihli satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, çekişme konusu 31 ada 9 parsel sayılı taşınmazda elbirliği mülkiyeti rejimi hakim olduğundan ve dayanak satış vaadi sözleşmesinin ifa olanağı bulunmadığından söz edilerek dava reddedilmiştir. Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 22.12.2011 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 16.12.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, davalı yükleniciden temlik alınan kişisel hakka dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Davacı vekili, davalı yüklenici ... ile arsa sahibi olan diğer davalılar arasında yapılan kat karşılığı inşaat sözleşmesi uyarınca müteahhite kalacak 8 nolu bağımsız bölüm hakkında müteahhitle......

                ün peşin ödemeli ortak olup olmadığı ve sonuç itibariyle bu davalıdan hisse devir alan davacının statüsü ve kooperatiften bağımsız bölüm talep edip edemeyeceği, peşin ödemeli ortaklık durumu yoksa davacının davalı kooperatife borcunun olup olmadığı hususu belirlenerek sonucuna göre menfi tespit, tapu iptal ve tescil olmadığı takdirde talep edilen tazminatla ilgili Dairemizin yerleşmiş içtihatları ve oluşan müktesep hak dikkate alınarak bir karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle kararın bozulmasına karar verilmiştir. B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla, davalı ...'ün davalı kooperatiften iki ortaklık hisse aldığı ve sahibi olduğu ortaklık hisseleri için kooperatife kısmi ödeme yaptığı, davacının davalı ...'ın sahibi olduğu ortaklık hisselerinden birisini usulüne uygun olarak devir aldığı devir senedi kooperatif yönetimince onaylandığı, davacının ortaklığının yasal hale geldiği, ...'...

                  ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2021/248 Esas KARAR NO : 2021/630 DAVA : Tapu İptali Ve Tescil (Satın Almaya Dayalı) DAVA TARİHİ : 29/04/2021 KARAR TARİHİ: 12/10/2021 Mahkememizde görülmekte bulunan Tapu İptali Ve Tescil (Satın Almaya Dayalı) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili mahkememize verdiği dava dilekçesinde özetle; Davacı müvekkilinin davalı Kooperatifin kayıtlı üyesi olduğunu,. ...Noterliğinin ... tarih ve ... yevmiye numaralı “Düzenleme Suretiyle ......

                    Davalı vekili, her ne kadar müvekkilinin davacıya 1995 yılında noterden tasdikli devir sözleşmesi ile kooperatif ortaklık hissesinin %50'sini devretmiş ise de davacının hiç bir zaman aidat ödemesi yapmadığını, kooperatife sadece davalı tarafından ödemeler yapıldığını, kaldı ki alacak davasının zamanaşımına uğradığını savunarak, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, dosya kapsamı ve benimsenen bilirkişi raporlarına göre; kooperatif üyeliğinin bir pay olup yarısının başkasına devri mümkün değil ise de davacı, 1995 yılında noterden yapılan devir sözleşmesine dayanarak davasını ferdileştirme ve tescil işlemlerinden sonra açmış olduğundan noterden yapılan pay devri sözleşmesinin geçerli olduğu gerekçesiyle tapu iptali ve tescil isteminin kabulüne karar verilmişitr. Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir. Dava, kooperatif ortaklığının yarı hissesinin devrine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir....

                      UYAP Entegrasyonu