WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava kazanmayı sağlayan zilyetlik ve muristen intikal hukuksal sebeplerine dayalı olarak TMK. nun 713/1 ve 3402 sayılı Kadastro Kanununun 14. maddesi gereğince açılan mülkiyetin aktarılmasına ilişkin tapu iptali ve tescil davasıdır. Mahkemece, dava koşulundan davanın reddine karar verilmiş ise de, mahkemenin bu görüşüne katılma olanağı bulunmamaktadır. Taşınmazların ortak miras bırakan Mustafa Güzel’den kaldığının saptanması halinde her mirasçının diğer mirasçıya karşı açacağı tapu iptali ve tescil davası ile miras payı oranında iptal ve tescil isteğinde bulunma hakkı vardır. Davacıların dava dilekçesinde anılan parsellerin tapu kayıtlarının iptali ile muris Mustafa Güzel adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesi yolundaki isteklerinin kendilerinin miras payı oranında iptal ve tescilini istedikleri şeklinde anlamak, yorumlamak ve kabul etmek gerekir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu İptali ve Tescil ... ile ... aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının reddine dair İnebolu Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 12.05.2010 gün ve 229/153 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacı tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Davacı ... dava dilekçesinde, 127 ada 3, 131 ada 10 sayılı parsellerin esasen ortak miras bırakan babaları Mehmet'den kalan yerler olduğunu, kadastro çalışmaları sırasında mirasçılardan Sadık adına tespit ve tescil edildiğini, yapılan tespitin hatalı olduğunu açıklamış ve anılan parsellerin tapu kayıtlarının iptali ile mirasçılar adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesini istemiştir....

      İleri Sürülen İstinaf Sebepleri : Davalı Hazine Vekili İstinaf Dilekçesinde; eksik inceleme ile hüküm kurulduğunu, davanın reddi gerektiğini, kapitalizasyon faiz oranının ve objektif değer artış oranının taşınmazın değerini arttıracak şekilde fahiş uygulandığını, taşınmazın tamamı için tazminata hükmedilmesinin hatalı olduğunu, ıslah tarihinden itibaren faiz uygulanması gerekirken dava tarihinden itibaren faizin hatalı olduğunu belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir. Değerlendirme ve Gerekçe : Açılan dava TMK 1007. Maddede düzenlenen tapu sicilinin tutulmasından kaynaklı maddi tazminat davasıdır. Türk Medenî Kanununun 1007. maddesi gereğince, tapu sicilinin yanlış tutulması sebebiyle zarara uğrayan kişinin bütün zararlarından Devlet sorumludur. Tapu kaydının iptali nedeniyle tapu sahibinin oluşan gerçek zararı neyse, tazminatın miktarı da o kadar olmalıdır. Gerçek zarar; tapu kaydının iptali nedeniyle, tapu malikinin mal varlığında meydana gelen azalmadır....

      Türk Medenî Kanununun 1007. maddesi gereğince, tapu sicilinin yanlış tutulması sebebiyle zarara uğrayan kişinin bütün zararlarından Devlet sorumludur. Tapu kaydının iptali nedeniyle tapu sahibinin oluşan gerçek zararı neyse, tazminatın miktarı da o kadar olmalıdır. Gerçek zarar; tapu kaydının iptali nedeniyle, tapu malikinin mal varlığında meydana gelen azalmadır. Tazminat miktarı, zarar verici eylem gerçekleşmemiş olsaydı, zarar görenin mal varlığı ne durumda olacak idiyse, aynı durumun tesis edilebileceği miktarda olmalıdır. Zarara uğrayan kişinin gerçek zararı ise, tazminat miktarının belirlenmesinde esas alınacak değerlendirme tarihine göre belirlenecek olup, bu tarih ise zararın meydana geldiği tarihtir. TMK.705/2. maddesi uyarınca tapu iptal ve tescil istekli davaların kesinleştiği tarih itibariyle mülkiyet hakkı sona ereceğinden bu tarih itibariyle tapusu iptal edilen gerçek ve tüzel kişilerin zararı oluşacaktır....

      Dosyada bulunan kanıt ve belgelerden; .... köyünde 1969 yılında yapılan tapulama çalışmaları sırasında ilk maliki adına tespit ve tescil edilen 299 parsel sayılı taşınmazı, davacıların 1985 yılında satın almak suretiyle iktisap etmesinden sonra, taşınmazın kesinleşen ... sınırları içerisinde kaldığı gerekçesi ile .... Asliye Hukuk Mahkemesinin 26.02.2009 tarihinde kesinleşen 2002/1044-2007/115 sayılı kararı ile tapu kaydının iptali üzerine davacıların tazminat istemli işbu davayı açtıkları anlaşılmıştır. Dosyada bulunan kanıt ve belgelere göre davalılardan .... vekilinin temyiz itirazları yerinde değildir. Davacı vekili ile davalılardan ... Genel Müdürlüğü vekilinin temyizine gelince; 4721 sayılı TMK.'nun "sorumluluk" kenar başlığını taşıyan 1007. maddesinde "Tapu sicilinin tutulmasından doğan bütün zararlardan Devlet sorumludur....

        Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2005/492 E. 2008/219 K. sayılı kararının incelenmesinde; davacı Orman Genel Müdürlüğüne izafeten Yalova Orman İşletme Müdürlüğü tarafından iş bu dosyanın davacısı aleyhine tapu iptal ve tescil davası açıldığı, davacı murisi adına olan tapu kaydının iptal edilerek Hazine adına Orman vasfı ile yeniden tapuya kayıt ve tesciline karar verildiği, kararın 20.02.2009 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır. Taraflar arasındaki uyuşmazlık konuları; davacıya ait taşınmazın tapu kaydının iptalinden kaynaklı zarardan davalı T3'nin sorumlu olup olmadığı, tazminat miktarı ve hesaplama yöntemine ilişkindir. Türk Medenî Kanununun 1007. maddesi gereğince, tapu sicilinin yanlış tutulması sebebiyle zarara uğrayan kişinin bütün zararlarından Devlet sorumludur. Tapu kaydının iptali nedeniyle tapu sahibinin oluşan gerçek zararı neyse, tazminatın miktarı da o kadar olmalıdır. Gerçek zarar; tapu kaydının iptali nedeniyle, tapu malikinin mal varlığında meydana gelen azalmadır....

        Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle ; Davada Maliye Bakanlığı veya Maliye Hazinesinin ve Defterdarlığın taraf sıfatı bulunmadığından müvekkili idareye husumet tevcihi 1 ve 4 sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararnamelerine ve 5018 sayılı kanuna aykırı olduğunu, 6292 sayılı yasa uyarınca Hazine husumet tevcihinin mümkün olmadığını, davanın idari olarak gerekli yasal başvuruların yapılmadan açıldığını, TMK.1007 maddesi gereğince hukuki değerini yitiren tapu kaydına dayanılarak tazminat talep edilemeyeceğini ve zamanaşımının da geçtiğini, taşınmazın maliki tarafından orman kadastrosuna itiraz edilmediğini, bu nedenle davacılara ait tapu kaydının hukuki değerini yitirdiğini, belirterek davanın yasal ön başvuru şartları yerine getirilmediğinden reddine, husumet, zamanaşımı ve esastan haksız ve yersiz olduğundan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....

        Türk Medenî Kanununun 1007. maddesi gereğince, tapu sicilinin yanlış tutulması sebebiyle zarara uğrayan kişinin bütün zararlarından Devlet sorumludur. Tapu kaydının iptali nedeniyle tapu sahibinin oluşan gerçek zararı neyse, tazminatın miktarı da o kadar olmalıdır. Gerçek zarar; tapu kaydının iptali nedeniyle, tapu malikinin mal varlığında meydana gelen azalmadır. Tazminat miktarı, zarar verici eylem gerçekleşmemiş olsaydı, zarar görenin mal varlığı ne durumda olacak idiyse, aynı durumun tesis edilebileceği miktarda olmalıdır. Zarara uğrayan kişinin gerçek zararı ise, tazminat miktarının belirlenmesinde esas alınacak değerlendirme tarihine göre belirlenecek olup, bu tarih ise zararın meydana geldiği tarihtir. TMK.705/2. maddesi uyarınca tapu iptal ve tescil istekli davaların kesinleştiği tarih itibariyle mülkiyet hakkı sona ereceğinden bu tarih itibariyle tapusu iptal edilen gerçek ve tüzel kişilerin zararı oluşacaktır....

        Davalı-karşı davacı vekili 07.04.2010 tarihli cevap dilekçesinde davaya konu taşınmazın 100 yıllık aile zeytinliği olduğunu bu nedenle bu taşınmazın yaklaşık 1500 m2 kısmının davacı adına olan tapusunun iptali ile adına tescilini talep etmiştir. Mahkemece elatmanın önlenmesi davasının kabulüne, karşı davanın reddine karar verilmiştir. Hüküm; karşı davacı vekilince temyiz edilmiştir. İlk dava çap kaydına bağlı TMK.683. maddesine dayalı elatmanın önlenmesi talebine ilişkindir. Karşılık dava TMK. 713/1 maddesine dayalı tespit öncesi sebebe bağlı tapu iptal tescile yöneliktir. Kural olarak çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi davalarındaki müdahalenin belirlenmesi tapu fen memuru yetki ve yeteneğine haiz uzman bilirkişiye düzenlettirilecek ölçekli kroki ile saptanır. TMK.713/1 maddesine dayalı tescil ya da tapu iptali ve tescil davalarında ise davacı iddiasını her türlü delille kanıtlayabilir. Ancak, her iki dava türünde de emlakçı bilirkişinin dinlenmesine gerek yoktur....

          "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 05/09/2011 gününde verilen dilekçe ile TMK 713. maddesine göre tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde TMK 724. maddesi gereğince tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine Yargıtay 8. Hukuk Dairesinin bozma ilamına uyularak yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 23/05/2019 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili, davalı ... Belediye Başkanlığı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: Mahkemece, Yargıtay 8....

            UYAP Entegrasyonu