"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın reddine ilişkin olarak verilen karar davacı tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'in raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, kesinleşmiş cebri ihale sonucu satın alınan taşınmaza yönelik tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir. Dosya içeriği ile eksiğin tamamlanması yoluyla getirtilen kayıt ve belgelerden; davaya konu 575 sayılı parselin 3/24 ve 823 sayılı parselin 700/15400 oranındaki payları davalı ... adına kayıtlı iken; davacı ... tarafından davalı ...'...
Değerlendirme ve Gerekçe Dava; tapu kaydının mahkeme kararıyla iptal edilmesi sonrası uğranılan zararın TMK m.1007 gereğince tazminine ilişkindir. Bilecik 2.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2019/38 Esas 2019/232 Karar sayılı dosyasının incelenmesinde; Davalı adına kayıtlı olan Bilecik ili, Merkez ilçesi, Selbükü köyü, 1571 parselde kayıtlı 2.500 m²'lik taşınmazın tamamının orman vasıflı arazi içerisinde kaldığı ve tapu kaydının iptali ile tescil harici bırakılmasına karar verildiği ve hükmün 11.07.2019 tarihinde kesinleştiği görülmüştür. Türk Medenî Kanununun 1007. maddesi gereğince, tapu sicilinin yanlış tutulması sebebiyle zarara uğrayan kişinin bütün zararlarından Devlet sorumludur. Tapu kaydının iptali nedeniyle tapu sahibinin oluşan gerçek zararı neyse, tazminatın miktarı da o kadar olmalıdır. Gerçek zarar; tapu kaydının iptali nedeniyle, tapu malikinin mal varlığında meydana gelen azalmadır....
Kabule göre ise ; Türk Medenî Kanununun 1007. maddesi gereğince, tapu sicilinin yanlış tutulması sebebiyle zarara uğrayan kişinin bütün zararlarından Devlet sorumludur. Tapu kaydının iptali nedeniyle tapu sahibinin oluşan gerçek zararı neyse, tazminatın miktarı da o kadar olmalıdır. Gerçek zarar; tapu kaydının iptali nedeniyle, tapu malikinin mal varlığında meydana gelen azalmadır. Tazminat miktarı, zarar verici eylem gerçekleşmemiş olsaydı, zarar görenin mal varlığı ne durumda olacak idiyse, aynı durumun tesis edilebileceği miktarda olmalıdır. Zarara uğrayan kişinin gerçek zararı ise, tazminat miktarının belirlenmesinde esas alınacak değerlendirme tarihine göre belirlenecek olup, bu tarih ise zararın meydana geldiği tarihtir. TMK.705/2. maddesi uyarınca tapu iptal ve tescil istekli davaların kesinleştiği tarih itibariyle mülkiyet hakkı sona ereceğinden bu tarih itibariyle tapusu iptal edilen gerçek ve tüzel kişilerin zararı oluşacaktır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu İptali, Tescil ve tazminat ... ve müşterekleri ile ... ve müşterekleri aralarındaki tapu iptali, tescil ve tazminat davasının reddine dair Urla Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 04.02.2010 gün ve 232/86 sayılı hükmün duruşma yapılması suretiyle Yargıtay'ca incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmiştir. Dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 05.10.2010 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü temyiz eden davacılar vekili Avukat ... ve karşı taraftan davalı ... vekili Avukat Deniz Yüksel geldiler. Duruşmaya başlanarak temyiz isteğinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan ve hazır bulunanların sözlü açıklaması dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek, dosya incelendi gereği düşünüldü: KARAR Davacılar vekili, 650 ada 30 ve 32 sayılı parsellerin davalıların miras bırakanı ......
Değerlendirme ve Gerekçe Dava; tapu kaydının mahkeme kararıyla iptal edilmesi sonrası uğranılan zararın TMK m.1007 gereğince tazminine ilişkindir. Mustafakemalpaşa Asliye Hukuk Mahkemesinin 2008/76 Esas sayılı dosyasının incelemesinde; davanın tapu iptali ve tescil talebine ilişkin olduğu, davanın kısmen kabulüne karar verildiği, dava konusu Bursa ili Mustafakemalpaşa ilçesi Güvem Köyü 107 ada 179 parsel sayılı taşınmazın toplam 14.769 m²'lik kısmının davalı adına olan tapu kaydının iptali ile orman vasfı ile hazine adına tesciline karar verilmiş, hükmün 02.05.2011 tarihinde kesinleştiği görülmüştür. Türk Medenî Kanununun 1007. maddesi gereğince, tapu sicilinin yanlış tutulması sebebiyle zarara uğrayan kişinin bütün zararlarından Devlet sorumludur. Tapu kaydının iptali nedeniyle tapu sahibinin oluşan gerçek zararı neyse, tazminatın miktarı da o kadar olmalıdır. Gerçek zarar; tapu kaydının iptali nedeniyle, tapu malikinin mal varlığında meydana gelen azalmadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 20.12.2002 gününde verilen dilekçe ile yükleniciden temlik alınan hakka dayalı tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 30.01.2013 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, yüklenicinin temliki işlemine dayalı tapu iptali ve tescil, ikinci kademedeki istek ise tazminat taleplerine ilişkindir. Davalılardan arsa malikleri İsmail ve ... davacı ile aralarında herhangi bir hukuki ilişkinin söz konusu olmadığını, davalılardan yüklenici şirket, temlik sözleşmesini şirket yetkilisinin imzalamadığını, şirketi bağlamadığını ve davacının sözleşmede sahtecilik yaptığını, davanın reddini savunmuşlardır. Dahili davalı ......
Mahkemece, davanın kabulü ile Arıl Köyü 231 parsel sayılı taşınmazın davalı adına olan tapu kaydının ½ hissesinin iptali ile davacı adına tapuya tesciline karar verilmesi üzerine, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Dava, kayıt malikinin ölümü nedeniyle kazanmayı sağlayan zilyetlik hukuksal sebeplerine dayalı olarak TMK. nun 713/2 ve 3402 sayılı Kadastro Kanununun 13/B-c maddelerine gereğince açılan mirasın aktarılmasına yönelik tapu iptali ve tescil davasıdır. Mahkemece, davacı yararına TMK. nun 713/2. maddesindeki koşulların oluştuğu benimsenerek davanın kabulüne karar verilmiş ise de, yapılan araştırma ve inceleme hüküm vermeye yeterli bulunmamaktadır....
a ondan da kendilerine gelen payın iptali ile adlarına tesciline karar verilmesini talep ve dava etmişlerse de; satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan davaların kabulüne karar verebilmek için sözleşmenin ifa olanağı bulunmalıdır. Elbirliği mülkiyetine (TMK m.701) konu bir taşınmazda elbirliği (iştirak halinde) ortaklarından birinin, ortaklık dışı bir kişiye satım vaadinde bulunması halinde, sözleşme bir taahhüt muamelesi olarak geçerli olmakla birlikte elbirliği ortaklığı çözülünceye kadar sözleşmenin ifa olanağının varlığından söz edilemez. Bu nedenle tapu iptali ve tescil isteminin reddine karar verilmesi doğru görülmüştür. Ancak, davacı vekili dava dilekçesinde tapu iptali ve tescil mümkün olmadığı takdirde tazminat isteminde bulunmuştur. Davacının terditli olarak açtığı tazminat istemi hakkında inceleme ve araştırma yapılarak olumlu veya olumsuz bir karar verilmek üzere hükmün bozulması gerekmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 03.07.2015 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil, olmazsa tazminat talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; tescil talebinin reddine, tazminat talebinin kabulüne dair verilen 16.12.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, harici satış nedeniyle tapu iptali ve tescil, olmazsa bedel iadesi isteğine ilişkindir....
Vaat alacaklısı, taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile mülkiyet devir borcu yüklenen satıcıdan edim yerine getirilmediğinde Türk Medeni Kanununun 716. maddesi uyarınca açacağı tapu iptali ve tescil davasında borcun hükmen yerine getirilmesini isteyebilir. Satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan davaların kabulüne karar verebilmek için sözleşmenin ifa olanağı bulunmalıdır. Elbirliği mülkiyetine (TMK m. 701) konu bir taşınmazda elbirliği (iştirak halinde) ortaklarından birinin, ortaklık dışı bir kişiye satım vaadinde bulunması halinde, sözleşme bir taahhüt muamelesi olarak geçerli olmakla birlikte elbirliği ortaklığı çözülünceye kadar sözleşmenin ifa olanağının varlığından söz edilemez. Davacının satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil talebinin reddine ilişkin verilen karar yerinde ise de davacının terditli olarak ayrıca zilyetliğe dayalı tescil ve tazminat talepleri de bulunduğu halde bu talepler hakkında olumlu ve olumsuz bir karar verilmemiştir....