WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Tapu kaydının iptali nedeniyle tapu sahibinin oluşan gerçek zararı neyse, tazminatın miktarı da o kadar olmalıdır. Gerçek zarar; tapu kaydının iptali nedeniyle, tapu malikinin mal varlığında meydana gelen azalmadır. Tazminat miktarı, zarar verici eylem gerçekleşmemiş olsaydı, zarar görenin mal varlığı ne durumda olacak idiyse, aynı durumun tesis edilebileceği miktarda olmalıdır. Zarara uğrayan kişinin gerçek zararı ise, tazminat miktarının belirlenmesinde esas alınacak değerlendirme tarihine göre belirlenecek olup, bu tarih ise zararın meydana geldiği tarihtir. TMK.705/2. maddesi uyarınca tapu iptal ve tescil istekli davaların kesinleştiği tarih itibariyle mülkiyet hakkı sona ereceğinden bu tarih itibariyle tapusu iptal edilen gerçek ve tüzel kişilerin zararı oluşacaktır....

Taraflar arasındaki uyuşmazlık konuları; davacıya ait taşınmazın tapu kaydının iptalinden kaynaklı zarardan davalı Maliye Hazinesi'nin sorumlu olup olmadığı, tazminat miktarı ve hesaplama yöntemine ilişkindir. Türk Medenî Kanununun 1007. maddesi gereğince, tapu sicilinin yanlış tutulması sebebiyle zarara uğrayan kişinin bütün zararlarından Devlet sorumludur. Tapu kaydının iptali nedeniyle tapu sahibinin oluşan gerçek zararı neyse, tazminatın miktarı da o kadar olmalıdır. Gerçek zarar; tapu kaydının iptali nedeniyle, tapu malikinin mal varlığında meydana gelen azalmadır. Tazminat miktarı, zarar verici eylem gerçekleşmemiş olsaydı, zarar görenin mal varlığı ne durumda olacak idiyse, aynı durumun tesis edilebileceği miktarda olmalıdır. Zarara uğrayan kişinin gerçek zararı ise, tazminat miktarının belirlenmesinde esas alınacak değerlendirme tarihine göre belirlenecek olup, bu tarih ise zararın meydana geldiği tarihtir....

Türk Medenî Kanununun 1007. maddesi gereğince, tapu sicilinin yanlış tutulması sebebiyle zarara uğrayan kişinin bütün zararlarından devlet sorumludur. Tapu kaydının iptali nedeniyle tapu sahibinin oluşan gerçek zararı neyse, tazminatın miktarı da o kadar olmalıdır. Gerçek zarar; tapu kaydının iptali nedeniyle, tapu malikinin mal varlığında meydana gelen azalmadır. Tazminat miktarı, zarar verici eylem gerçekleşmemiş olsaydı, zarar görenin mal varlığı ne durumda olacak idiyse, aynı durumun tesis edilebileceği miktarda olmalıdır. Zarara uğrayan kişinin gerçek zararı ise, tazminat miktarının belirlenmesinde esas alınacak değerlendirme tarihine göre belirlenecek olup, bu tarih ise zararın meydana geldiği tarihtir. TMK.705/2. maddesi uyarınca tapu iptal ve tescil istekli davaların kesinleştiği tarih itibariyle mülkiyet hakkı sona ereceğinden bu tarih itibariyle tapusu iptal edilen gerçek ve tüzel kişilerin zararı oluşacaktır....

Mahkeme kararıyla tapu iptali üzerine, TMK 1007 maddesi gereğince devlet sorumluluğuna ilişkin davalarda, tapu iptaline ilişkin kararın kesinleştiği tarihe göre zararın tazmini gerektiğinden ve taşınmazın iptaline ilişkin kararın kesinleşme tarihi 25.05.2018 yılı olduğundan 2018 yılı ilçe tarım verilerine göre tazminat miktarı belirlenmesi gerekirken, karara esas alınan bilirkişi raporu 2019 yılı ilçe tarım verilerini alarak tazminat miktarını hesapladığından karara esas bilirkişi raporu karar vermeye yeterli değildir. Yukarıdaki açıklamalar ışığında kararın kaldırılarak 2018 yılı ilçe tarım verileri celp edilerek ek rapor alınmalı ve sonucuna göre karar verilmesi için dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir....

Dava, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 22.maddesinin (a) bendi uyarınca yapılan yenileme çalışmalarından kaynaklanan davacıya ait taşınmazın çapında bir azalma meydana geldiğinden bahisle açılan tapu iptal ve tescil, istemin yerinde görülmemesi halinde TMK'nın 1007. maddesi gereğince doğan zarardan Devletin sorumluluğu ilkesi gereğince tazminat istemlerine ilişkindir. HSK'nın 02/06/2021 tarih 431 sayılı kararının 13. Hukuk Dairesine ilişkin (6- 15) nolu bentleri gereğince 3402 Sayılı Kanun'un 22/2- a uyarınca yapılan uygulama kadastrosundan kaynaklanan davalar ile tapu sicilinin tutulmasından kaynaklanan tazminat davaları (TMK m. 1007) sonucu verilen hüküm ve kararların istinaf incelemesi görevi Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Bu nedenle dosyanın Ankara Bölge Adliye Mahkemesi (13.) Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, dosya üzerinde yapılan ön inceleme sonunda oybirliği ile karar verildi....

Davaya konu Mersin ili, Mut İlçesi, Geçimli Mahallesi, 101 ada, 587 parsel sayılı taşınmazın davacı adına tescil edilmiş iken Mut Orman İşletme Müdürlüğünce Mut Asliye Hukuk Mahkemesinin 2013/166 E- 2013/337 K sayılı dosyası ile açılan tapu iptal ve tescil davası sonucunda taşınmazın tapu kaydının iptali ile orman vasfı ile Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline karar verildiği ve kararın Yargıtay incelemesinden geçerek 18.11.2014 tarihinde kesinleştiği anlaşılmakla taşınmazın kadastro tespitinin yapılması ile buna göre tapu sicilinin oluşturulması ve tutulmasından doğan zararlardan TMK 1007 maddesi uyarınca devletin sorumluluğu bulunmaktadır....

Değerlendirme ve Gerekçe : Dava; tapu kaydının mahkeme kararıyla iptal edilmesi sonrası uğranılan zararın TMK m.1007 gereğince tazminine ilişkindir. Türk Medenî Kanununun 1007. maddesi gereğince, tapu sicilinin yanlış tutulması sebebiyle zarara uğrayan kişinin bütün zararlarından Devlet sorumludur. Tapu kaydının iptali nedeniyle tapu sahibinin oluşan gerçek zararı neyse, tazminatın miktarı da o kadar olmalıdır. Gerçek zarar; tapu kaydının iptali nedeniyle, tapu malikinin mal varlığında meydana gelen azalmadır. Tazminat miktarı, zarar verici eylem gerçekleşmemiş olsaydı, zarar görenin mal varlığı ne durumda olacak idiyse, aynı durumun tesis edilebileceği miktarda olmalıdır. Zarara uğrayan kişinin gerçek zararı ise, tazminat miktarının belirlenmesinde esas alınacak değerlendirme tarihine göre belirlenecek olup, bu tarih ise zararın meydana geldiği tarihtir....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu iptali ve tescil Hazine ile ... ve müşterekleri aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının kabulüne dair .... Asliye Hukuk Mahkemesi'nden verilen 19.02.2013 gün ve 3/112 sayılı hükmün duruşma yapılması suretiyle Yargıtay'ca incelenmesi davalılar ... ve ... vekili, davalılar Neşe Akpınar ve ... vekili ile duruşmasız olarak davacı Hazine vekili taraflarından istenilmiştir. Dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 31.03.2015 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü temyiz eden davalılardan ... ve ... vekili Avukat ..., davacı Hazine vekili Avukat ....., ...... ve karşı taraftan davalılardan ... ve ...... vekili Av. ........geldiler....

    vasfının tespitine ve TMK madde 1007 gereğince tapu sicilinin yanlış tutulması nedeniyle değeri belirsiz alacak davası sayılmak üzere ve fazlaya ilşikn hakları saklı kalmak üzere şimdilik 25.000,00 TL nin tapu iptali ve tecil kararı kesinleşme tarihi olan 19/03/2009 tarihinde itibaren işlemiş ve işleyecek Anayasanın 46/son fırkası gereği kamu alacaklarına yürütülen en yüksek faizi, avukaltık ücreti ve yargılama giderleriyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

    Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalı aleyhine 31/12/2014 tarihinde verilen dilekçeyle TMK 724. maddesine dayalı tapu iptali ve tescil, mümkün olmadığı takdirde tazminat talep edilmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın tazminat talebi yönünden kısmen kabulüne dair verilen 28/11/2017 tarihli hükmün istinaf yoluyla incelenmesi davacılar vekili ve davalı vekili tarafından talep edilmiştir. İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesince istinaf talebinin davacılar vekili yönünden esastan reddine, davalı vekili yönünden kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, tapu iptali ve tescil ile tazminat taleplerinin reddine dair verilen kararın davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içeriğindeki tüm kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü....

      UYAP Entegrasyonu