Birleştirilen dosya davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 1462 ada 1 parsel sayılı taşınmaza bina yapılması konusunda davalı arsa sahipleriyle davalı yüklenicinin 15.03.2005 tarihli kat karşılığı inşaat sözleşmesi yaptığını yüklenicinin kendisine düşen N Blok 1 nolu dükkanın 1/2 hissesini kendisine 22.03.2006 tarihli satış vaadi sözleşmesiyle satmayı vaadettiğini belirterek tapu iptali ve tescil talep etmiştir. Davalı arsa sahipleri, duruşmadaki beyanlarında kat karşılığı inşaat sözleşmesi gereği inşaatın tam olarak yapılıp bitirilmediğini, yüklenicinin edimlerini yerine getirmediğini belirterek davanın reddini talep etmiştir. Davalı yüklenici davaya cevap vermemiştir. Mahkemece, asıl dava yönünden tapu iptali ve tescil talebinin reddine, 15.000 TL cezai şart alacağının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı ... Yapı Ltd. Şti'den tahsili ile davacı ...'ye ödenmesine, birleştirilen dava yönünden tapu iptali ve tescil talebinin reddine karar verilmiştir....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ: 17/11/2020 NUMARASI: 2017/853 Esas, 2020/689 Karar, DAVANIN KONUSU: Tapu İptali Ve Tescil KARAR TARİHİ: 01/04/2021 Taraflar arasında görülen davanın yerel mahkemece yapılan yargılaması sonucunda verilen hükme karşı istinaf yoluna başvurulmuş olup, dosya üzerinde yapılan ön inceleme sonucunda; GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ : Taraflar arasında eser sözleşmesi bulunmamaktadır. Dava, davacılar kooperatif ortakları olup, davalı kooperatif tarafından kooperatif ortağı olan davacılara tahsis edilen taşınmazın tahsis belgesine göre eksik miktarlı olduğu belirtilerek tapu iptali ve tescil, aksi halde alacak istemine ilişkin olduğundan ve dava 1163 sayılı Kooperatifler Kanunundan kaynaklığından Hâkimler ve Savcılar Kurulu Birinci Dairesi' nin 25.06.2020 gün ve 564-586 sayılı iş bölümü kararı gereği istinaf incelemesi yapma görevi İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17-45. Hukuk Dairesi'ne aittir....
Mahkemece, kararın aynı hukuki nedenlere ve vakıalara dayalı olduğu, taraflarının ve konusunun aynı olduğu, dolayısıyla kesin hüküm oluştuğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de bu tür davalarda tapu iptali ve tescil talebi yönünden yükleniciden temlik alınan kişisel hakka dayalı olarak açılan tescil isteğinin kabulü için yüklenicinin veya onun halefi olan davacının arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine göre binayı sözleşmeye, amacına, fen vesanat kurallarına uygun imal ederek arsa sahibine teslim etmesi halinde şahsi hak kazanılmış olacağından önceki kararın kesin hüküm teşkil ettiğinden söz edilemez. Başka bir anlatımla, arsa payı karşılığı inşaat yapım sözleşmesi nedeniyle yüklenicinin temlikine dayalı olarak açılan davalarda yapılan inşaatlar devamlılık gösterdiğinden ve her an inşaatın fiziki oranında değişiklik olabileceğinden bu konuda açılmış iki ayrı davada önceki dava sonraki dava için kesin hüküm oluşturmaz....
Yukarıda belirtilen ilkeler ve yapılan açıklamaların ışığında somut olaya gelince; Dava, yükleniciden alınan temlike dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkin olup arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi hükümleri çerçevesinde incelenip değerlendirilmesi gerekirken mahkemece, tapulu taşınmazın haricen satın alınmasına dayalı tapu iptali ve tescil davası olarak nitelendirilmek suretiyle ve haricen satın almanın geçersiz olduğu gerekçesiyle tapu iptali ve tescil isteminin reddine karar verilmesi doğru değildir. Bu durumda mahkemece, Dairemizin yukarıda açıklanan ilkeleri doğrultusunda gerekli araştırma ve incelemeler yapılarak; dava konusu taşınmazın tapu kaydı getirtilerek ve çekişmeli taşınmazın yapı malikine de husumet yöneltilmek suretiyle taraf teşkili tam olarak sağlandıktan sonra işin esasına girilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir....
a karşı açmış olduğu alacak davasının ayrılan bu dosya üzerinden yürütülmesine karar verilmiş, elde kalan talepler yönünden ise, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, davacının tapu iptali ve tescil istemiyle açtığı ilk davadan sonra mevcut imar planlarında ve inşaat seviyesinde herhangi bir değişmenin bulunmadığı, bu sebeple davalı arsa sahipleri ile davalı yükleniciye karşı iş bu dava ile talep edilen tapu iptali ve tescil isteminin kesin hüküm dava şartı nedeni ile reddi gerektiği, ayrıca yükleniciden bağımsız bölüm satın alan davacının arsa sahibi veya mirasçılarından sözleşme hukuki ilişkisine dayalı olarak bir istekte bulunamayacağı, satış bedeli olarak dava konusu edilen alacak istemi yönünden arsa sahibi ve mirasçılarına husumet yöneltilemeyeceği gerekçesiyle, davanın tapu iptali ve tescil istemi yönünden kesin hüküm nedeniyle, alacak istemi yönünden husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki alacak davası hakkında ... 9. Asliye Hukuk ve ... 5. Tüketici Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, kat karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. ... 9. Asliye Hukuk Mahkemesince, uyuşmazlığın taraflar arasında düzenlenen eser sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkin olduğu bu nedenle; 6502 sayılı Kanun kapsamına girdiği ve tüketici mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. ... 5....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 12.05.2009 gününde verilen dilekçe ile yükleniciden temlik alınan hakka dayalı tapu iptali ve tescil, tescil mümkün olmadığında alacak istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 08.07.2010 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, arsa sahibi ile yüklenici arasındaki arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi gereğince yükleniciden bağımsız bölüm satın alan davacının tapu iptali ve tescil, ikinci kademede ise tazminat talebine ilişkindir. Davalı arsa sahipleri vekili, yüklenicinin sözleşme gereğince edimlerini yerine getirmediğini belirterek davanın reddini savunmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL,ALACAK -KARAR- Dava, eser sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil, alacak isteğine ilişkindir. Davanın açıklanan bu nitelendirmesine göre, 2797 Sayılı Yargıtay Yasasının 14.maddesi uyarınca temyiz incelemesi Yüksek 15.Hukuk Dairesine ait bulunduğundan dosyanın ilgisi yönünden anılan Daire Başkanlığına gönderilmesine, 20.12.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL, ALACAK -KARAR- Dava, eser sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil, alacak isteğine ilişkindir. Davanın açıklanan bu nitelendirmesine göre, 2797 Sayılı Yargıtay Yasasının 14.maddesi uyarınca temyiz incelemesi Yüksek 15.Hukuk Dairesine ait bulunduğundan dosyanın ilgisi yönünden anılan Daire Başkanlığına gönderilmesine, 28.01.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Mahkemece, kararın aynı hukuki nedenlere ve vakıalara dayalı olduğu, taraflarının ve konusunun aynı olduğu, dolayısıyla kesin hüküm oluştuğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de bu tür davalarda tapu iptali ve tescil talebi yönünden yükleniciden temlik alınan kişisel hakka dayalı olarak açılan tescil isteğinin kabulü için yüklenicinin veya onun halefi olan davacının arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine göre binayı sözleşmeye, amacına, fen ve sanat kurallarına uygun imal ederek arsa sahibine teslim etmesi halinde şahsi hak kazanılmış olacağından önceki kararın kesin hüküm teşkil ettiğinden söz edilemez. Başka bir anlatımla, arsa payı karşılığı inşaat yapım sözleşmesi nedeniyle yüklenicinin temlikine dayalı olarak açılan davalarda yapılan inşaatlar devamlılık gösterdiğinden ve her an inşaatın fiziki oranında değişiklik olabileceğinden bu konuda açılmış iki ayrı davada önceki dava sonraki dava için kesin hüküm oluşturmaz....