Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Tüm bu açıklamalar ışığında mahkemece davacı yanın dayanağı tapu kaydı kapsamında kalan taşınmazın tapusunun orman olduğu gerekçesi ile iptal edilerek Hazine adına tescil edilmesi ve aynı yerin daha sonra yapılan 2/B madde uygulaması ile orman sınırları dışına çıkarılması halinde iptaline karar verilen tapu maliki ve halefinin süresi içinde 6292 sayılı Kanuna dayalı olarak tapu iptal ve tescil istemiyle dava açabileceği yorumu ile davacının tapu malikinin halefi olduğu somut olayda davanın kabulüne karar verilmesi yerinde değildir....

    İdarelerin tapu iptali ve tescil davalarına dayanak yaptığı, Kamulaştırma Yasasının 38. maddesi Anayasa Mahkemesi'nin 04.11.2003 tarihli Resmi Gazete'de yayınlanan kararı ile iptal olmuştur. 30.06.2010 tarihinde yürürlüğe giren 5999 sayılı Yasa ile 2942 sayılı Kamulaştırma Yasasına eklenen Geçici 6. madde ile; Kamulaştırma işlemleri tamamlanmamış veya kamulaştırması hiç yapılmamış olmasına rağmen 09.10.1956 tarihi ile 04.11.1983 tarihi arasında fiilen kamu hizmetine ayrılan veya kamu yararına ilişkin bir ihtiyaca tahsis edilerek üzerinde tesis yapılan taşınmazlara veya kaynaklara kısmen veya tamamen veyahut irtifak hakkı tesis etmek suretiyle malikin rızası olmaksızın fiili olarak el konulması hallerinde, hak sahiplerine idare ile uzlaşma ve uzlaşılmaması halinde dava açma hakkı tanınmış olup, idarenin Kamulaştırma Yasasının 38. maddesine dayalı olarak tapu iptal ve tescil davası açma imkanı kalmamıştır....

      İdarelerin tapu iptali ve tescil davalarına dayanak yaptığı, Kamulaştırma Yasasının 38. maddesi Anayasa Mahkemesi'nin 04.11.2003 tarihli Resmi Gazete'de yayınlanan kararı ile iptal olmuştur. 30.06.2010 tarihinde yürürlüğe giren 5999 sayılı Yasa ile 2942 sayılı Kamulaştırma Yasasına eklenen Geçici 6. madde ile; Kamulaştırma işlemleri tamamlanmamış veya kamulaştırması hiç yapılmamış olmasına rağmen 09.10.1956 tarihi ile 04.11.1983 tarihi arasında fiilen kamu hizmetine ayrılan veya kamu yararına ilişkin bir ihtiyaca tahsis edilerek üzerinde tesis yapılan taşınmazlara veya kaynaklara kısmen veya tamamen veyahut irtifak hakkı tesis etmek suretiyle malikin rızası olmaksızın fiili olarak el konulması hallerinde, hak sahiplerine idare ile uzlaşma ve uzlaşılmaması halinde dava açma hakkı tanınmış olup, idarenin Kamulaştırma Yasasının 38. maddesine dayalı olarak tapu iptal ve tescil davası açma imkanı kalmamıştır....

        nın kim olduğu anlaşılamadığını, kimliği tapu kaydından anlaşılamayan kişi adına kayıtlı olması nedeniyle zilyetliğe dayalı tapu iptal ve tescil davasını açtıklarını belirtmişlerdir. Hal böyle olunca; davanın, TMK'nin 713/2 maddesi uyarınca açılan tapu kütüğünden malikinin kim olduğunu anlaşılamaması hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil isteğine ilişkin olduğu gözetilerek buna göre irdelenmesi ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yanlış niteleme ile hak düşürücü sürenin dolduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi doğru değildir....

          Asliye Hukuk Mahkemesinin 2005/54 sayılı tapu iptal ve tescil dosyasının eklenerek birlikte gönderilmek üzere dosyanın mahalli mahkemesine İADESİNE oybirliğiyle karar verildi. 26.05.2009 sa....

            Hukuk Dairesi'nin ortaklar arasında eşitlik ilkesini gözeten ve borcu olduğu halde tapusunu almış olduğu ortakların varlığı halinde, dava açan ortağa da tapusunun verilmesi gerektiğini içtihat ettiğini, bu nedenle davanın reddine karar verilmesinin hatalı olduğunu belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir. E)DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇESİ: Dava, yolsuz tescil hukuksal nedenine dayalı tapu iptal, tescil ve alacak istemine ilişkindir. İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiş, karar davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir. 1-Kooperatife karşı parasal hükümlerini yerine getirmeyen, başka bir anlatımla kooperatife borcu bulunan ortakların tapu iptal ve tescil istemi hakları bulunmamaktadır. Ancak 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu'nun 23. maddesinde karşılığını bulan eşitlik kuralı gereğince kooperatif ortakları hak ve yükümlülüklerde eşit olup, kooperatif aynı durumdaki ortaklarına eşit işlem yapmak zorundadır....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : İPTAL,TESCİL -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre dava; harici satın almaya dayalı tapu iptal tescil istemine ilişkin olup, yargılama sırasında alacak isteğine dönüştürülmüştür. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 24.01.2014 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 29.01.2014 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 01.02.2014 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 14.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hal böyle olunca, yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın ilgisi yönünden anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE,13.10.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL,ALACAK,ELATMANIN ÖNLENMESİ,ECRİMİSİL Taraflar arasında birleştirilerek görülen davada; Davacılar, kayden paydaş oldukları 118 parsel sayılı taşınmazdaki 5 ve 6 nolu bağımsız bölümleri ticari işlerinin bozulması nedeniyle borçların ödenmesi ve işbirliği yapmak üzere anlaştıkları davalılara kredi kullanabilmek amacıyla satış göstermek suretiyle temlik ettiklerini ve buna ilişkin protokol düzenlendiğini, davalılardan Sertaç'ın tutumundan kaynaklanan sıkıntılar nedeniyle ortaklık ilişkilerine son verilmek çekişmeli taşınmazların temliki ve kullanılan paranın akıbeti ile ilgili görüşmek isteğinden sonuç alamadıklarını ve taşınmazların davalı ...'...

                  Dava, muvazaa nedeniyle tapu iptal tescil ve katılma alacağı istemine ilişkindir. Somut olayda, bozma öncesinde Aile Mahkemesi tarafından katılma alacağına yönelik verilen kararın taraflarca temyiz edilmemesi üzerine 10.07.2013 tarihinde kesinleştiği, 26.09.2014 tarihli bozma kararından sonra Aile Mahkemesi tarafından katılma alacağına yönelik talep hakkında yeniden hüküm kurulmadan tapu iptal tescil davası yönünden mahkemenin görevsizliğine karar verildiği, Asliye Hukuk Mahkemesinin gerekçesinde katılma alacağına yönelik değerlendirme yapılarak buna ilişkin yeniden hüküm kurulduğu anlaşılmaktadır. Katılma alacağına yönelik talebin Aile Mahkemesinde değerlendirilerek karara bağlandığı ve kesinleştiği anlaşıldığına göre Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından sadece tapu iptali ve tescil talebi yönünden değerlendirme yapılarak hüküm kurulması gerekirken, katılma alacağına yönelik değerlendirme yapılarak buna ilişkin hüküm kurulması doğru görülmemiştir....

                    yerine getirmeyerek temerrüde düştüklerini, sonuç olarak tapu iptal-tescil isteği kabul edilmediği takdirde, taşınmazın dava tarihindeki rayiç değeri üzerinden bedele hükmedilmesi gerektiğini belirterek, hükmün bozulmasını istemiştir. 6....

                      UYAP Entegrasyonu