Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yerde 1943 yılında yapılıp kesinleşen orman kadastrosu bulunmaktadır. Daha sonra 14/12/1994 tarihinde ilan edilerek dava tarihinde kesinleşen aplikasyon ve 2/B uygulaması vardır. Genel arazi kadastrosu işlemi 30/07/1968 tarihinde kesinleşmiştir. İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve çekişmeli taşınmazın 1968 yılında yapılan arazi kadastrosu sırasında Haziran 1945 tarih 945 numaralı tapu kaydı nedeniyle ... ve arkadaşları adına tesbit ve tescil edildiği, ancak 1943 yılında 11 sayılı parselin (B) ile işaretli 8520 m2 bölümünün orman kadastro sınırları içinde bırakıldığı ve aynı bölümün 1994 yılında yapılan aplikasyon ve 2/B madde uygulamasında 31/12/1981 tarihinden önce orman niteliğinin yitirilmiş olması nedeniyle orman sınırı dışına çıkarıldığı, bu işleme karşı ... tarafından açılan orman tahdidine itiraz davasının Kadastro Mahkemesinin 21/03/2003 gün ve 2002/1-2 sayılı kararıyla reddedildiği ve 20....

    İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve çekişmeli taşınmazın, uzman orman bilirkişi tarafından kesinleşen orman kadastrosu ile ve 2/B madde uygulaması, harita ve tutanaklarının uygulanması sonucu dava konusu taşınmazın 1968 yılında yapılıp kesinleşen orman kadastrosu sınırları içinde kaldığını, 31.12.1981 tarihinden önce bilim ve ... bakımından orman niteliğini yitirmesi nedeniyle ve Hazine adına orman sınırları dışına çıkartılma işleminin kesinleştiği, taşınmaz orman kadastro sınırları içinde iken ikinci kadastro sonucu yolsuz olarak tapu kaydı oluşturulmuşsa da, 766 Sayılı Yasanın 46/2 ve 3402 Sayılı Yasanın 22/1. maddeleri gereğince ikinci kadastronun yolsuz (T.M.Y.nın 1025. md.) ve bütün sonuçlarıyla hükümsüz olması nedeniyle malikine mülkiyet ... kazandırmayacağı ve T.M.Y.nın 1026 (E.M.Y.nın 934....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılardan Hazine tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Kadastro sırasında .... Köyü 102 ada 268 parsel sayılı 29630.47 m² yüzölçümündeki taşınmaz, Mart 1965 tarih 7 nolu tapu kaydının sınırları içerisinde kaldığı, ancak; tapunun tesisi tarihinden beri taşınmazın çalılık ve ham toprak niteliğinde olması nedeniyle çalılık ve ham toprak niteliğiyle Hazine adına tesbit ve tescil edilmiştir....

        ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 11/10/2021 NUMARASI : 2020/309 2021/371 DAVA KONUSU : Tapu İptali Ve Tescil (Taşınmazın Orman Niteliğinin Çekişmeli Olması Nedeniyle) KARAR : Taraflar arasında görülmekte olan T Tapu İptali Ve Tescil (Taşınmazın Orman Niteliğinin Çekişmeli Olması Nedeniyle) istemine ilişkin açılan dava hakkında kurulan hükmün istinaf incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle dosya incelendi; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle ; Denizli İli, Honaz İlçesi, Aydınlar Mahallesi, Hoyna mevkii, 281 ada 1 parselde yer alan taşınmazın arazi kadastrosu yapılırken orman kadastrosu dikkate alınmaksızın tapuda kayıt ve tescil yapıldığı iddiasıyla orman tahdit sınırları içinde kalan kısımların yolsuz tescil niteliğinde olup taşınmazın tapusunun iptaline, şerhlerin kaldırılmasına ve orman vasfı ile hazine adına kayıt ve tesciline kararı verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı davaya da cevap vermemiştir....

        Mahkemece; dava konusu taşınmazın, orman sayılmayan yerlerden olduğu, üzerinde yetiştirilen kavak ve fıstık ağaçları ile bir vejetasyona sahip olduğu bundan dolayı memleket haritasında yeşil olarak göründüğü, dere yatağı üzerinde açık alan olduğu, en eski tarihten itibaren dere yatağı üzerinde açıklık olduğundan bu alanların tapu ve zilyetlikle kazanılamayacağı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, taşınmazın orman niteliğinin çekişmeli olması nedenine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Yaylımlı köyünde orman kadastrosu çalışması henüz yapılmamış olup, çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 3402 sayılı Kanunun 4. maddesi hükmüne göre yapılmış orman kadastrosu vardır, yapılan bu çalışmada çekişmeli parsel orman alanı içinde bırakılmıştır....

          Bu davada, "Çekişmeli taşınmazların orman olması nedeniyle tapu kayıtlarının iptal edilip, orman vasfıyla ... adına tesciline karar verilmesi gerektiği" hususları dava sebebi (vakıa) olarak ileri sürülmemiş ve mahkemece de tapu kayıtlarının iptalinin gerekip gerekmediği hususu tartışılmamıştır. Temyize konu dava ise, çekişmeli taşınmazların orman sayılan yerlerden olmadığı iddiasına dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Kadasto Mahkemesince verilen ve şekli anlamda kesinleştiği anlaşılan kararda, davacının davasının reddine, her iki taşınmazın da tapu kayıtlarının iptali ile tamamının orman vasfıyla ... adına tesciline karar verilmiş ise de; dava, orman sınır hattının doğru tespit edilip edilmediğine ilişkin olduğundan verilen karar, orman tahdit hattı yönünden kesin hüküm olup, orman tahdit hattı bu kararla kesinleşmiştir....

            Karara dayanak alınan bilirkişi raporu bu yönüyle çekişmeli taşınmazın orman olup olmadığını ve hukuki durumunu belirlemeye yeterli ve kanaat verici olmayıp, bu rapora dayanılarak hüküm kurulamaz. Öte yandan davalı gerçek kişi Andırın Asliye Hukuk Mahkemesinin 03/12/1996 tarih ve 1988/521-1996/323 sayılı tescil ilamına dayandığı halde, mahkemece, tescil dosyası ve bu tescil ilamı ile oluşan tapu kaydı getirtilmemiştir. Tapu kaydı getirtilmeden keşifte davalı kişinin sunduğu tescil ilamının fotokopisi üzerinde yapılan uygulama yetersiz olduğu gibi tapu kaydı getirtilmeden yapılan uygulama usule de uygun değildir....

              Mahkemece davanın kabulü ile çekişmeli taşınmazın davacı adına tapuya tesciline karar verilmiş, bu hükmün Orman Yönetimi ve Hazine tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 17.05.1993 tarih ve 1992/1/220 -4422 sayılı ilamı ile "uzmanlığına başvurulan bilirkişinin orman mühendis muavini olduğu, ayrıca çekişmeli taşınmazın ... yaylası içinde bulunduğu anlaşılmakla uzman orman mühendisleri ile çekişmeli taşınmazın kesinleşen orman kadastro çalışmasına göre konumunun belirlenmesi, orman sınırları dışında kaldığı anlaşıldığında ise ... kavramı üzerinde durulması" gereğine değinilerek hüküm bozulmuştur....

                Aksi halde, yani taşınmazın orman niteliğini yitirmediği belirlendiği takdirde ise, çekişmeli yerin orman sınırları içine alınmasına ve kullanım kadastro tesbitlerinin iptali ile kullanım kadastro parsellerinin orman niteliğiyle tapuya tescillerine karar verilmeli, şayet çekişmeli taşınmaz hakkında kullanım kadastro tutanağı düzenlenmemiş ve çekişmeli taşınmazın orman niteliğini kaybettiği belirlendiği takdirde ise, davanın reddine, aksi halde ise, yani çekişmeli taşınmaz hakkında kullanım kadastro tutanağı düzenlenmemiş ve çekişmeli taşınmazın orman niteliğini kaybetmediği yukarıda açıklanan hususlar gözetilerek belirlendiği takdirde ise, çekişmeli taşınmazı kapsayan 2/B madde uygulaması iptal edilerek çekişmeli taşınmazın orman sınırları içine alınmasına ve tescil talebi yönünden ise, genel mahkemeler görevli olduğundan görevsizlik kararı verilmeli ve son olarak şayet çekişmeli taşınmaz hakkında kullanım kadastro tutanak veya tutanakları düzenlenmemiş ise, her halükarda (yani taşınmazın...

                  Anayasanın 169, 3402 Sayılı Yasanın 17/1 ve 18/2. maddeleri gereğince ormanlar, 6831 Sayılı Yasaya 5831 Sayılı Yasa ile eklenen ek 10. maddesi uyarınca orman sınırları dışına çıkarılan yerler zilyetlikle kazanılamayacağı, bir an için dayanak tapu kaydının uyduğu düşünülse dahi dava konusu taşınmazın öncesi orman olmaması nedeniyle 1744 Sayılı Yasanın 2/2 maddesi hükmü gereğince orman sınırının düzeltilmesi sonucu orman sınırı dışına çıkarılmayıp aynı yasanın 2/1 maddesi hükmüne göre öncesi orman olduğu; ancak, orman niteliğini kaybettiğinden orman rejimi dışına çıkartıldığından yine bu taşınmazın orman sınırları içine alınmasından önce oluşturulan bir tapu kaydı bulunsa dahi, özel mülkiyete konu olmayan ve asıl niteliği orman olan taşınmaz için oluşturulan tapu kaydının yolsuz tescil niteliğinde bulunduğu ve sahibine hiç bir zaman mülkiyet hakkı kazandırmayacağından bu tür kayıtlara 1744 Sayılı Yasa uygulamasında yine değer verilemeyeceği ve 6831 Sayılı Yasanın 1744 Sayılı...

                    UYAP Entegrasyonu