maddesinin (e) bendi hükmünü iptal eden Anayasa Mahkemesinin 27.09.1995 gün ve 1995/13-51 Sayılı kararı ve H.G.K.'...
maddesinin (e) bendi hükmünü iptal eden Anayasa Mahkemesinin 27.09.1995 gün ve 1995/13-51 Sayılı kararı ve H.G.K.'...
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yerde tesbit tarihinden önce orman kadastrosu yapılmamıştır. Genel arazi kadastrosu işlemi ise, 04.01.2005 tarihinde kesinleşmiştir. Hazinenin temyizi davanın reddedilen kısmına, yani 108 ada 47 parselin (B) bölümüne, 109 ada 4 ve 6 parsellere yöneliktir. Mahkemece, taşınmazların orman sayılmayan kültür arazisi olduğu ve davalıların tutunduğu Ekim 1976 tarih 12 numaralı tapu kaydının 108 ada 47 parselin (B) bölümü ile 109 ada 4 parseli birlikte kapsadığı, 47 parselin (A) bölümünün kayıt miktar fazlası olduğu gerekçesiyle hüküm kurulmuşsa da, yapılan araştırma ve inceleme hükme yeterli değildir....
Dairenin bozma kararında özetle; "yörede yapılan makiye ayırma işleminin geçerli olmadığı, taşınmazın öncesinin tapuda kayıtlı Devlet Ormanı olup, kadastro sırasında bu kesinleşen orman kadastro sonucu oluşturulan tapu kaydı revizyon gösterilerek 1081 sayılı parsel olarak tesbit tutanağı düzenlendiği, kişilerin açtığı dava sonucu 1951 yılında yapılan maki işlemine değer verilmeyerek hükmen orman tapu kaydı oluşturulduğu, davacıların tutunduğu tapu kaydının orman parseli içinde ... tevzi yoluyla oluşmuşsa da 4753 Sayılı Yasada ormanların tevzi edileceğine ilişkin bir hüküm bulunmadığından ... tevzi tapusunun yolsuz tescil niteliğinde bulunduğu gibi, 3402 Sayılı Yasanın 45. maddesinin bir kısım hükümlerinin Anayasa Mahkemesince iptal edildiği, iptal edilmeyen hükümlerinin de 5403 Sayılı Yasa ile tamamen yürürlükten kaldırıldığı, öncesi orman olan taşınmazın nitelik kaybı nedeniyle 1988 yılında Hazine adına orman dışına çıkartılmasının yasaya uygun olduğundan, davanın reddine karar...
Köyü 21/04/1993 tarih 1 sayılı ve 10.000 m2 yüzölçümündeki Hazineye ait tapu kaydının kadastro çalışmaları sırasında herhangi bir parsele revizyon görmediğini, bu tapu kaydının 112 ada 1 parsel sayılı orman parseli içinde kaldığını, yine ... köyü sınırları içerisinde 20.01.1992 tarih 4 numaralı ve 1298 m2 yüzölçümündeki sağlık ocağı ve arsası niteliğindeki Hazineye ait tapu kaydının kadastro çalışmaları sırasında eksik uygulanarak 112 ada 30 parsel numarası ile 932,76 m2 yüzölçümünde tescil edildiğini,tapu miktarından geri kalan 365,24 m2 yüzölçümündeki bölümünün 112 ada 1 sayılı orman parseli içinde kaldığını ileri sürerek, 112 ada 1 parsel sayılı taşınmazın, 21/04/1993 tarih 1 sayılı tapu kapsamı kadar alan ile yine, 20.01.1992 tarih 4 numaralı tapu kaydının revizyon gördüğü 112 ada 30 parsel numarası ile tescil edilen kısmından geri kalan 365,24 m2 yüzölçümündeki bölümlerinin tapusunun iptali ile Hazine adına tapuya tescili istemiyle dava açmıştır....
Mahkemece davanın kabulüne ve çekişmeli parselin tapu kaydının beyanlar hanesinde yer alan “bu parsel 1174 sayılı orman parseli içinde kalmaktadır” şeklindeki şerhin kaldırılmasına karar verilmiş, hüküm davalı ... ve Hazine tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, tapunun beyanlar hanesindeki orman ile ilgili şerhin silinmesine ilişkindir. Yörede 1946 yılında yapılan orman kadastro çalışması ile daha sonra 1979 ve 1988 yıllarında yapılan aplikasyon ve 2. madde ile 2/B maddesi uygulamaları bulunmaktadır. İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve Hazinenin açtığı tapu iptal tescil davasının Asliye 6. Hukuk Mahkemesinin 16.4.2002 günlü ve 2001/677- 409 sayılı kararıyla, Çekişmeli ......
Bu nedenlerle, mahkemece: öncelikle, var ise Hazinenin tutunduğu tapu kaydının tescil krokisi, komşu 284, 285, 286, 287, 278 ve 279 sayılı parsellerin kadastro tesbit tutanakları ve var ise tesbitlerine esas alınan tapu ve vergi kayıtları, kadastro tesbitleri hükmen kesinleşenlerin hüküm dosyaları ve en eski tarihli memleket haritası, hava fotoğrafı ve amenajman planı ilgili yönetimlerden getirtilmeli, önceki bilirkişiler dışında serbest orman mühendisleri arasından seçilecek üç uzman orman mühendisi ve bir fen elemanı bilirkişi vasıtasıyla yeniden yapılacak keşifte, en eski tarihli memleket haritası, amenajman planı ve hava fotoğrafları, ada bazında, çekişmeli taşınmazlar ile birlikte çevre araziye de uygulanmak suretiyle, taşınmazların öncesinin bu belgelerde ne şekilde nitelendirildiği belirlenmeli; … Hazinenin tutunduğu tapu kaydı ve var ise tescil krokisi ile davalı gerçek kişinin tutunduğu tapu kaydı ve mahkeme kararı uygulanmalı, yerel bilirkişi sözleri komşu parsel kayıtları ile...
Dairenin bozma kararında özetle; "yörede yapılan makiye ayırma işleminin geçerli olmadığı, taşınmazın öncesinin tapuda kayıtlı Devlet Ormanı olup, kadastro sırasında bu kesinleşen orman kadastro sonucu oluşturulan tapu kaydı revizyon gösterilerek 1099 sayılı parselin tesbit tutanağı düzenlendiği kişilerin açtığı dava sonucu 1951 yılında yapılan maki işlemine değer verilmeyerek hükmen orman niteliğiyle tapu kaydı oluşturulduğu, davacıların tutunduğu tapu kaydı orman parseli içinde ... tevzi yoluyla oluşmuşsa da 4753 Sayılı Yasada ormanların tevzi edileceğine ilişkin bir hüküm bulunmadığından ... tevzi tapusunun yolsuz tescil niteliğinde bulunduğu gibi, 3402 Sayılı Yasanın 45. maddesinin bir kısım hükümlerinin Anayasa Mahkemesince iptal edildiği, iptal edilmeyen hükümlerinin de 5403 Sayılı Yasa ile tamamen yürürlükten kaldırıldığı, öncesi orman olan taşınmazın nitelik kaybı nedeniyle 1988 yılında Hazine adına orman dışına çıkartılmasının yasaya uygun olduğundan, davanın reddine karar...
Dairenin bozma kararında özetle; "yörede yapılan makiye ayırma işleminin geçerli olmadığı, taşınmazın öncesinin tapuda kayıtlı Devlet Ormanı olup, kadastro sırasında bu kesinleşen orman kadastro sonucu oluşturulan tapu kaydı revizyon gösterilerek 1081 sayılı parselin tesbit tutanağı düzenlendiği kişilerin açtığı dava sonucu 1951 yılında yapılan maki işlemine değer verilmeyerek hükmen orman niteliğiyle tapu kaydı oluşturulduğu, davacıların tutunduğu tapu kaydı orman parseli içinde ... tevzi yoluyla oluşmuşsa da 4753 Sayılı Yasada ormanların tevzi edileceğine ilişkin bir hüküm bulunmadığından ... tevzi tapusunun yolsuz tescil niteliğinde bulunduğu gibi, 3402 Sayılı Yasanın 45. maddesinin bir kısım hükümlerinin Anayasa Mahkemesince iptal edildiği, iptal edilmeyen hükümlerinin de 5403 Sayılı Yasa ile tamamen yürürlükten kaldırıldığı, öncesi orman olan taşınmazın nitelik kaybı nedeniyle 1988 yılında Hazine adına orman dışına çıkartılmasının yasaya uygun olduğundan, davanın reddine karar...
Dairenin bozma kararında özetle; "yörede yapılan makiye ayırma işleminin geçerli olmadığı, taşınmazın öncesinin tapuda kayıtlı Devlet Ormanı olup, kadastro sırasında bu kesinleşen orman kadastro sonucu oluşturulan tapu kaydı revizyon gösterilerek 1100 sayılı parselin tesbit tutanağı düzenlendiği kişilerin açtığı dava sonucu 1951 yılında yapılan maki işlemine değer verilmeyerek hükmen orman niteliğiyle tapu kaydı oluşturulduğu, davacıların tutunduğu tapu kaydı orman parseli içinde ... ... yoluyla oluşmuşsa da 4753 Sayılı Yasada ormanların ... edileceğine ilişkin bir hüküm bulunmadığından ... ... tapusunun yolsuz tescil niteliğinde bulunduğu gibi, 3402 Sayılı Yasanın 45. maddesinin bir kısım hükümlerinin Anayasa Mahkemesince iptal edildiği, iptal edilmeyen hükümlerinin de 5403 Sayılı Yasa ile tamamen yürürlükten kaldırıldığı, öncesi orman olan taşınmazın nitelik kaybı nedeniyle 1988 yılında Hazine adına orman dışına çıkartılmasının yasaya uygun olduğundan, davanın reddine karar verilmesi...