WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tanıma ve Tenfiz Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı tarafından duruşmalı olarak temyiz edilmişse de; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununa 31.03.2011 tarihli 6217 sayılı kanunu'nun 30. maddesiyle ilave edilen geçici 3. madde hükmü uyarınca, uygulanması gereken 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 438. maddesinde; tanıma ve tenfize ilişkin verilen davaların Yargıtay'da duruşmalı inceleceğine ilişkin hüküm bulunmadığından duruşma isteminin reddine, evrak üzerinde inceleme yapılmasına karar verilip, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı harcın temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın...

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tanıma ve Tenfiz Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı erkek tarafından duruşmalı olarak temyiz edilmişse de; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununa 31.03.2011 tarihli 6217 sayılı kanununun 30. maddesiyle ilave edilen geçici 3. madde hükmü uyarınca, uygulanması gereken 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 438. maddesinde; tanıma ve tenfize ilişkin verilen davaların Yargıtay'da duruşmalı inceleneceğine ilişkin hüküm bulunmadığından duruşma isteminin reddine, evrak üzerinde inceleme yapılmasına karar verildi....

      ve tenfiz koşullarının oluşup oluşmadığının tartışılmadığını, tanıma ve tenfiz koşulları bulunmamasına rağmen Mahkemece davanın kabulüne karar verildiğini, tenfiz istemine konu yabancı Mahkeme kararının müvekkiline herhangi bir tebligat yapılmaksızın müvekkilinin yokluğunda verildiğini ve kararın Türk kamu düzenine açıkça aykırılık teşkil ettiğini, davacının soyut beyanlarına göre inceleme yapılmadan karar verildiğini, tebligatların Türkiye ile Gürcistan arasındaki anlaşmalara aykırı olduğunu, bahse konu Mahkeme kararı ile adil yargılanma hakkının açıkça ihlal edildiğini belirterek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasını istemiştir....

        Tarafların hem Türk hem de Hollanda vatandaşlığına sahip oldukları, yurtdışında evlendikleri ancak evliliklerine dair kaydın Türkiye nüfus kayıtlarında gözükmediği ne var ki tanıma ve tenfiz kararı verilmesi için bu evliliğin nüfus kayıtlarına işlenmesine dair yasal bir zorunluluk bulunmadığı gibi Yargıtay 2....

        veya yokluğunda hüküm verilmiş ve bu kişinin yukarıdaki hususlardan birine dayanarak tenfiz istemine karşı --------- itiraz etmemiş olması”....

          MÖHUK'a göre ilamın tanınıp tenfiz edilebilmesi için ön koşullar ile esas koşulların öngördüğü şartların sağlanması gerekir. MÖHUK m. 50'ye göre tanıma veya tenfiz kararının verilebilmesi için gerekli olan ön koşullar; (a)yabancı bir mahkeme tarafından verilmiş ilamın bulunması, (b) yabancı mahkeme ilamının hukuk davalarına ilişkin olması ve (c) kararın kesinleşmiş olmasıdır. Tanıma ve tenfiz talebinin kabul edilebilmesi için gereken esasa ilişkin şartlar ise MÖHUK m. 54'te düzenlenmiştir. Buna göre hükmün verildiği yer ile Türkiye arasında mütekabiliyetin bulunması, ilamın, Türk mahkemelerinin münhasır yetkisine girmeyen bir konuda verilmiş olması veya davalının itiraz etmesi şartıyla ilamın, dava konusu veya taraflarla gerçek bir ilişkisi bulunmadığı halde kendisine yetki tanıyan bir devlet mahkemesince verilmemiş olması, ilamın kamu düzenine açıkça aykırı olmaması ve ilamın davalının savunma haklarına riayet edilerek verilmiş olmasıdır....

            (Yargıtay İçt.Birl.K.10.02.2012 gün ve 1/1 K) Her ne kadar davalı yan zamanaşımı itirazında bulunmuş ise de olayda, henüz Türkiye Cumhuriyeti'nde tanınmış bir yabancı mahkeme ilamı bulunmadığından ilam zamanaşımının başladığından söz edilemeyecektir. Zira, yabancı mahkemece verilen kesinleşmiş kararların iç hukukta hukuki sonuç doğurması tenfiz ya da tanıma kararına bağlıdır. (MÖHUK.md.50, 58) Henüz tanınmayan ve iç hukukta sonuç doğurmayan karar nedeniyle zamanaşımı süresinin başlangıcı yabancı ilamın kesinleşme tarihine yürütülemez ve zamanaşımı süresi tanıma ya da tenfiz hakkındaki kararın kesinleşmesi tarihinden itibaren başlar. (benzer mahiyette Yargıtay 2. HD'nin 2011/923 E., 2012/6745 K. sy., 19 HD'nin 2014/6245 E., 2014/9137 K. sy., Ankara BAM 4. HD 2017/2284 E., 2018/1119 K. sy. ilamları )..."...

            Bölge Adliye Mahkemesince, Adalet Bakanlığı Dış İlişkiler ve Avrupa Birliği Genel Müdürlüğü'ne ve Dış İşleri Bakanlığı Konsolosluk İşleri Genel Müdürlüğü'ne yazılan müzekkere ile MÖHUK'un 54/1-a maddesi uyarınca ülkemiz ile Lübnan arasında mahkeme kararlarının tanıma ve tenfizi konusunda ikili veya çok taraflı bir anlaşma olup olmadığı veyahut fiili uygulamanın bulunup bulunmadığının sorulduğu, verilen her iki müzekkere cevabında da iki ülke arasında tanıma ve tenfiz konusunda bir anlaşma olmadığı gibi fiili mütekabiliyet bulunmadığının bildirildiği davacının istinaf dilekçesinde belirtmiş olduğu Lahey Sözleşmesinin ve Suriye ile Dostluk ve Komşuluk Mükavelanamesinin mahkeme kararlarında tanıma ve tenfiz için uygulanmasının da mümkün olmayacağının gelen müzekkere cevaplarından anlaşıldığı gerekçesiyle davacı vekilinin yerinde bulunmayan istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK'nun 353/(1)-b-1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir....

              Buna göre ihtisas mahkemeleri olan Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi olup, somut olayda tanıma ve tenfize konu olan ilam içeriğinde yer alan en azından bir kısım alacakların özel görevli mahkeme konumundaki Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesinin görev alanı içinde kaldığı, taraflar arasındaki lisans sözleşmesinden doğan telif hakkı ve telif ücreti kaynaklı alacakların varlığı sebebiyle 5846 sayılı yasadan kaynaklı bu haklar sebebiyle tenfiz ve tanıma davasına konu ilam nedeniyle bu davada görevli mahkeme Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi olduğu kabul edilmiştir. Bu halde söz konusu ilam ile ilgili tenfiz ve tanıma noktasında fikri ve sınai haklar hukuk mahkemesinin görevli olduğu sonucuna varılmıştır. Nitekim Yargıtay 11....

                HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/1266 KARAR NO : 2022/1004 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : YUNAK ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 04/02/2022 NUMARASI : 2021/90 ESAS 2022/21 KARAR DAVA KONUSU : Tanıma Ve Tenfiz KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı Hollanda ülkesinde 08/12/2020 tarihinde boşandığı, söz konusu kararın 05/03/2021 tarihinde kesinleştiği, yabancı mahkeme ilamının tanınarak (tarafların boşanmalarına) karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

                UYAP Entegrasyonu