Arazi niteliğindeki ...Köyü 411 ve 412 sayılı zilyetlik tespiti yapılan taşınmazlara gelir metodu esas alınarak değer biçilmesinde ve tespit edilen bedelin bloke ettirilerek hükmün kesinleşmesi beklenmeden davalı tarafa ödenmesine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir....
Ancak; 1- Taşınmazın kuru tarım arazisi niteliği, konumu ve yüzölçümü dikkate alındığında değeri belirlenirken kapitalizasyon faiz oranının % 5 uygulanması gerekirken, bu oranın % 6 kabulü ile az bedel tespiti 2-Dava konusu taşınmazın bilirkişi raporunda yazılı özelliklerine göre objektif değer artışı % 200 oranında uygulanması gerekirken, daha düşük oranında uygulanmak suretiyle eksik bedel tespiti, 3-Taşınmazın 9145,50 m2si kamulaştırıldığı halde, tüm alan (18.291 m2) üzerinden hesaplama yapılmak suretiyle fazla bedel tespiti, 4-Faiz başlangıç tarihinin 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine 6459 sayılı Yasanın 6. maddesi ile eklenen hüküm uyarınca, dava dört ay içerisinde sonuçlandırılamadığından, Anayasa Mahkemesi’nin 19.12.2013 tarih ve 2013/817 başvuru numaralı 1....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK (AİLE)MAHKEMESİ Taraflar arasındaki kişisel eşyanın tespiti davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, tespit isteminin reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde talep eden tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Talep, delil tespiti istemine ilişkindir. 6100 sayılı HMK'nın 10. kısım 2. bölümünde 400. ve devamı maddelerinde " Geçici Hukuki Korumalar" başlığı altında düzenlenen delil tespiti; ileride açılacak veya açılmış olan bir dava ile ilgili delillerin bazı şartlar altında zamanından önce toplanıp emniyet altına alınmasını sağlamak için kabul edilmiş bir kurumdur. 6100 sayılı HMK'nın geçici 3. maddesi gereğince, bölge adliye mahkemelerinin göreve başlama tarihinden önce aleyhine temyiz yoluna başvurulmuş olan kararlar hakkında, kesinleşinceye kadar 1086 sayılı HUMK 427 ila 454. madde...
Köyü 341 ve 342 sayılı zilyetlik tespiti yapılan taşınmazlara gelir metodu esas alınarak değer biçilmesinde ve tespit edilen bedelin bloke ettirilerek hükmün kesinleşmesi beklenmeden davalı tarafa ödenmesine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir....
Köyü 148 ve 212 sayılı zilyetlik tespiti yapılan taşınmazlara gelir metodu esas alınarak değer biçilmesinde ve tespit edilen bedelin bloke ettirilerek hükmün kesinleşmesi beklenmeden davalı tarafa ödenmesine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.Ancak; 1)Kamulaştırma bedelinin hüküm fıkrasında açıkça belirtilmemesi, 2) Kamulaştırma bedeline karar tarihine kadar faiz işletilmesi gerekirken, infazda tereddüt oluşturacak şekilde faiz bitiş tarihinin gösterilmemesi, Doğru değil ise de; bu yanılgıların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, Gerekçeli kararın hüküm fıkrasının, a)1 no’lu bendindeki (148 DSİ no’lu ile zilyetlik tespiti yapılan taşınmazın) kelimesinden sonra gelmek üzere, (kamulaştırma bedelinin 23.610,63-TL olduğunun TESPİTİNE,) cümlesinin eklenmesine, b)1 no’lu bendindeki (212 DSİ no’lu ile zilyetlik tespiti yapılan taşınmazın) kelimesinden sonra gelmek üzere, (kamulaştırma bedelinin 5.585,12-TL olduğunun TESPİTİNE, dava konusu taşınmazların...
ın imza ve yazı örnekleri aldırılarak çekin ön yüzünde yer alan imza ve yazılar ile çek arkasında ilk ciranta olarak yer alan ... ve ikinci ciranta olarak yer alan ...isimleri altında yer alan imzalar tüm yazı ve rakamların karşılaştırılarak sanığın ve ciranta ...’ın eli ürünü olanların tespiti, ayrıca sahtecilik suçlarında aldatma yeteneğinin bulunup bulunmadığının takdir ve tayininin hakime ait olduğu da dikkate alınarak suçun unsurlarının oluşup oluşmadığının tespiti amacıyla söz konusu çekin duruşmaya getirtilip özellikleri zapta geçirilerek iğfal kabiliyeti bulunup bulunmadığının belirlenmesi ve toplanan tüm deliller değerlendirildikten sonra sanığın hukuki durumunun tayin ve tespiti gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması, Kanuna aykırı olup, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebeplerden dolayı 5320 Sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 Sayılı CMUK'nun 321.maddesi uyarınca BOZULMASINA, 15...
nin davalı ... ile evlilik dışı beraberliğinden 23.02.2014 tarihinde doğan,.... babasının davalı ... olduğunun tespiti istenilmiş; mahkemece, davanın kabulüne dair verilen karar, baba olduğu iddia edilen Hüseyin'in mirasçıları .... vekili ile Cumhuriyet Savcısı tarafından temyiz edilmiştir. Dava, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunun 301. maddesi kapsamında anne tarafından açılan evlilik dışı beraberlikten doğup annenin kızlık hanesine kayıtlı çocuğun babasının tespiti istemine ilişkindir. 1-Hüseyin'in mirasçıları ....vekilinin temyizi yönünden; Karar temyiz edildikten sonra kanun yollarından feragat yetkisi bulunan ve geri çevirme kararı ile usulüne uygun kimlik tespiti yapılan davalılar vekili Av. ......
Hukuk Dairesinin 2015/13497 Esas – 2015/12582 Karar sayılı bozma ilamına; 1-Sulu tarım arazisi niteliğindeki taşınmazların değeri belirlenirken Dairemizin yerleşmiş uygulamalarına göre %4 oranında kapitalizasyon faizi uygulanması gerekirken, bu oranın %5 olarak kabulü ile az bedel tespiti, 2-Hükme esas alınan bilirkişi kurulu raporunda dava konusu taşınmazın değeri belirlenirken üretim masraflarına sermaye faizi, idarecilik giderleri ve bilinmeyen masraflar eklenmek suretiyle az bedel tespiti, Bentlerinin eklenmesine, diğer bozma bentlerinin aynen MUHAFAZASINA, Karardaki bu değişikliğin karar aslına da İŞLENMESİNE, davalıdan peşin alınan karar düzeltme harcının istenildiğinde iadesine, 21/09/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Köyü 339 ve 340 sayılı zilyetlik tespiti yapılan taşınmazlara gelir metodu esas alınarak değer biçilmesinde ve tespit edilen bedelin bloke ettirilerek hükmün kesinleşmesi beklenmeden davalı tarafa ödenmesine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir....
Köyü 251 ve 260 sayılı zilyetlik tespiti yapılan taşınmazlara gelir metodu esas alınarak değer biçilmesinde ve tespit edilen bedelin bloke ettirilerek hükmün kesinleşmesi beklenmeden davalı tarafa ödenmesine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir....