İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; MÖHUK'un 57/2. maddesinde tenfiz kararının temyizinin kararın yerine getirilmesini durduracağının düzenlendiği, bu husus kamu düzenine ilişkin olup, mahkemece re'sen göz önünde bulundurulması gerektiği, ilamlı takibe konu yapılan tanıma ve tenfiz ilamının takip tarihinde henüz kesinleşmediği ve istinaf yasa yoluna başvurulduğu sabit olup, temyiz edilmesi hususu aslında karara itiraz edilmesi alanını kapsayacağından, istinaf edilmesinin de tenfiz kararının infazını kendiliğinden durduracağı, kaldı ki; tarafları ve konusu aynı olan ve aynı icra takip dosyasına ilişkin olarak davacı tarafından mahkemelerinde açılan 2021/195 Esas, 2021/555 Karar sayılı 13.07.2021 tarihli karar ile şikayetin reddine karar verildiği anlaşıldığından, şikayetin derdestlikten reddine karar verilmiştir. IV. İSTİNAF A....
Buna karşılık, MÖHUK’da kabul edilen sisteme göre, tenfiz hakimince yabancı mahkeme kararı esastan incelenemez ve hukuka uygunluğu denetlenemez. Somut olayda, Türkiye Cumhuriyeti ile Polonya Halk Cumhuriyeti arasında Hukuki ve Ticari Konularda Adli İşbirliği Anlaşması nedeniyle mahkeme kararlarının tanınması ve tenfizine ilişkin karşılıklılık esasının bulunduğu anlaşılmaktadır.Davalı tarafça, arabuluculuk dava şartının yerine getirilmediği ileri sürülmekte ise de tenfiz yargılamasında uyuşmazlığın esasına dair yargılama yapılmadığından arabuluculuğa başvuru zorunluluğu tanıma ve tenfiz davalarında geçerli değildir.Davalı tarafından, savunma hakkının kısıtlandığı, bunun dışında davalı gerekçeli kararın tebliğ edilmeden hükmün kesinleştirildiği, kanunyolu hususunda bilgilendirilmediği iddia edilmektedir....
kesinleştiğini, yabancı mahkeme kararının Kayseri Genel İcra Müdürlüğünce kesinleşen tenfiz kararından sonra icraya konulduğunu, tenfiz kararının icra takibine dayanak olarak sunulduğunu, tespit kararlarına ilişkin hüküm ve esasların tenfiz kararları için geçerli olmadığını, kesinleşen tenfiz kararının icrasının engellenmesi sonucunu doğuran mahkeme kararının kanuna aykırı olduğunu, mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir....
(Banu Şit, Kurumsal Tahkim ve Hakem Kararlarının Tanınması ve Tenfizi, Ankara 2005, sh.194) 5718 Sayılı Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanunun 60-63. maddelerinde yabancı hakem kararlarının tenfizi düzenlenmiştir. Buna göre, “kesinleşmiş” ve “icra kabiliyeti kazanmış” veya “taraflar için bağlayıcı olan” yabancı hakem kararlarının tenfiz şartlarını yabancı mahkeme kararlarının tenfizi şartlarından farklı olarak ayrıntılı olarak düzenlenmiştir. MÖHUK'un 60/1. maddesinde "Kesinleşmiş ve icra kabiliyetini kazanmış veya taraflar için bağlayıcı olan yabancı hakem kararları tenfiz edilebilir."...
Tenfize ilişkin yasal düzenlemelere bakılacak olursa, 5718 sayılı MÖHUK’un Tenfiz İstemi başlıklı 52. maddesinde; (1) Kararın tenfiz edilmesinde hukukî yararı bulunan herkes tenfiz isteminde bulunabilir. Tenfiz istemi dilekçe ile olur. Dilekçeye karşı tarafın sayısı kadar örnek eklenir. Dilekçede aşağıdaki hususlar yer alır: a) Tenfiz isteyenle, karşı tarafın ve varsa kanunî temsilci ve vekillerinin ad, soyad ve adresleri. b) Tenfiz konusu hükmün hangi devlet mahkemesinden verilmiş olduğu ve mahkemenin adı ile ilâmın tarih ve numarası ve hükmün özeti. c) Tenfiz, hükmün bir kısmı hakkında isteniyorsa bunun hangi kısım olduğu. 5718 sayılı MÖHUK’un Dilekçeye eklenecek belgeler başlıklı 53. Maddesinde; (1) Tenfiz dilekçesine aşağıdaki belgeler eklenir: a) Yabancı mahkeme ilâmının o ülke makamlarınca usulen onanmış aslı veya ilâmı veren yargı organı tarafından onanmış örneği ve onanmış tercümesi....
Davalı vekili cevap dilekçesinde ÖZETLE; Türkiye’de vergi, ticaret, SGK kaydı olmayan ve yerleşik üçüncü kişilerden hiçbir alacağı olmayan internet üzerinden paket tur pazarlayan dijital internet şirketi olan davacı tarafın, dava nedeniyle uğrayacakları olası zarar ve ziyana karşı haklarını saklı tutarak, MÖHUK Md. 48 gereğince, şimdilik toplam 372.829 TL yargılama giderini karşılayacak şekilde dava şartı olan teminatın yatırmasına, usul, şekil ve esas yönünden MÖHUK Md. 54’te yer alan tenfiz şartlarını taşımayan, yasal dayanaktan yoksun tenfiz davasının reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesini beyan etmiştir....
Kanuni karşılıklılık ve fiili uygulama ile ilgili olarak Türkiye'de tenfiz edilecek kararın türü ve hukuki niteliği açısından özel bir engelin olup olmadığı hususu araştırılmalıdır. Bu bakımdan Adalet Bakanlığı Uluslararası Hukuk ve Dış İlişkiler Genel Müdürlüğünce dosyaya gönderilen 23.01.2015 tarihli cevap; kararın verildiği Eyalet itibarıyla, Türkiye'de tenfiz edilecek kararın türü ve hukuki niteliği bakımından yasal bir engelin bulunup bulunmadığını ve fiili uygulamanın ne yönde olduğunu gösterir mahiyette değildir. Öyleyse Amerika Birleşik Devletlerindeki yasal düzenlemeye göre ilamın verildiği New Jersey Eyaletinde, yabancı ilamların tenfizini mümkün kılan bir kanun hükmü veya fiili uygulamanın bulunup bulunmadığının, ilamların türü ve hukuki niteliği bakımından bir engel olup olmadığının ayrıntılı olarak sorulup tespiti ve hasıl olacak sonucu uyarınca karar verilmesi gerekirken açıklanan yönler gözetilmeden eksik inceleme ile hüküm kurulması doğru bulunmamıştır....
Mahkemece davalı şirketin ikametgahının Kayseri’de olduğu, sicil adresi Niğde’de bulunsa bile ticari iş ve işlemlerini Kayseri’de yürüttüğü, davalının yetki itirazının bu nedenle yerinde olmadığı, tenfizi istenen kararının aslının sunulduğunu, kararın kesinleştiği, Almanya ile ikili anlaşma bulunduğundan teminat gösterilmesinin talep edilemeyeceği, kararın kamu düzenine aykırı olmadığı, tenfiz için gerekil koşulların bulunduğu gerekçesiyle yabancı mahkeme kararının tenfizine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 5718 Sayılı Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanun’un 51.maddesine göre yabancı mahkeme kararının tenfizinde yetkili mahkeme kendisine karşı tenfiz istenen kişinin Türkiye’deki yerleşim yeri, yoksa sakini olduğu yer mahkemesi, Türkiye’de yerleşim yeri veya sakini olduğu bir yer mevcut değilse Ankara, İstanbul ve İzmir Mahkemelerinden biridir. Aleyhine tenfiz istenen kişi Anonim Şirkettir....
Aile Mahkemesince verilen boşanma kararının tanınmasını istemiş, mahkemece, "davalının adresinin meçul olarak gösterildiği her ne kadar bu celse ilanın yayınlandığı gazete verilmiş ise de; Türkiye'de yayınlanan bir gazete olmadığı ve davalının savunma hakkının kısıtlandığı anlaşılmakla yargılamanın gıyabında yapıldığı davalının haberi olduğuna dair herhangi bir belge bulunmadığı" gerekçesiyle istek reddedilmiştir. 5718 sayılı Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanunun, yabancı mahkeme kararlarının tanınmasında da aranan 54'ncü maddesinin (ç) bendinde, "o yer kanunları uyarınca, kendisine karşı tenfiz istenen kişinin hükmü veren mahkemeye usulüne uygun olarak çağrılmamış veya o mahkemede temsil edilmemiş yahut bu kanunlara aykırı bir şekilde gıyabında veya yokluğunda hüküm verilmiş olması, bu kişinin bu hususlardan birine dayanarak tenfiz istemine karşı Türk Mahkemesinde itiraz etmiş olması" koşuluyla tenfıze ve tanımaya engeldir....
veya yokluğunda hüküm verilmiş olması, bu kişinin bu hususlardan birine dayanarak tenfiz istemine karşı Türk Mahkemesinde itiraz etmiş olması" koşuluyla tenfize ve tanımaya engeldir....