AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 05/03/2020 NUMARASI : 2019/695 ESAS - 2020/144 KARAR DAVA KONUSU : Tanıma İşleminin Hükümsüzlüğünün Tespiti KARAR : İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonunda verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen karara karşı, istinaf başvurusunda bulunulmakla, Hukuk Muhakemeleri Kanununun 355. maddesi gereğince; dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI İLE YARGILAMA SÜRECİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; T5 tarafından 10/09/1999 doğumlu T8 tanınmasına yönelik İzmir 17.Noterliği'nin 04/10/1999 tarihli 24561 yevmiye numaralı düzenleme şeklinde tanıma senedi ile yapılan tanıma işlemi kesin hükümsüz olduğunu, bu hususun mahkemece tespit edilmesi gerektiğini, tanıma işleminin kanunen geçerli bir tanıma olmadığını, tanımanın hukuki sonuçlarını doğurabilmesi için geçerlilik şartlarının mevcut olması gerektiğini, geçerlilik şartlarının eksik olması durumunda tanımanın gerçekleşemeyeceğini, ana rahmine düşme ve...
gittiği, katılan tarafından yapılan deponun kontrolünde depo kapağının ve taşıt tanıtma sisteminin kırılarak 346 litre motorinin eksik olduğunun tespit ettiği, sanığın 346 litre mazotu mal edindiği iddia olunan olayda; sanığın suçlamaları kabul etmediği, araç depo kapağının daha önceden açılmaması nedeni ile tanık...ile birlikte katılan ...’in arandığı ve onun onayı ile birlikte kırıp bu durumu tutanak altına aldıkları ve tutanağın tanık ...ta kaldığını ayrıca kullandığı aracın yakıt tanıma sisteminde bir kaç kez arıza olduğunu, yakıt tanıma sistemindeki arızaların arıza kaydı ile Shell firması tarafından tutanaklara bağlanmış olduğu, arıza sebebi ile ölçümlerin yanlış olabileceğini beyan etmesi, katılan vekilinin de araçlarda Canbus olarak bilinen araç takip sistemini kullandıklarını, bu sistem sayesinde aracın yakıt deposuna hangi saatte ve yerde müdahale edildiğinin belli olduğunu beyan etmesi karşısında, gerçeğin kuşkuya yer bırakmayacak şekilde tespiti bakımından; tanık ...ın depo...
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Tanıma Beyanının Tespiti İLK DERECE MAHKEMESİ : Bakırköy 6. Aile Mahkemesi Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Bakırköy 6. Aile Mahkemesinin 26.01.2018 tarihli ve 2016/878 Esas, 2018/42 Karar sayılı kararıyla davanın reddine karar verilmiş, Mahkeme hükmüne karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 11....
MÖHUK. m. 58/1) Tanıma halinde de, yabancı ilamın kesin hüküm veya kesin delil etkisi, yabancı mahkeme kararının kesinleştiği andan itibaren hüküm ifade eder (5718 s. MÖHUK. m. 59). Başka bir ifade ile, yabancı mahkeme ilamı boşanmaya ilişkin ise, taraflar, tanıma kararının kesinleştiği anda değil, yabancı mahkeme kararının kesinleştiği anda boşanmış sayılırlar. Boşanma kararının inşai etkisi, tanıma kararıyla değil, yabancı ilamın kesinleştiği andan itibaren doğar. Şu halde, yabancı mahkeme kararının tanınmasına ilişkin istekler, yabancı ilamın kesin hüküm ve kesin delil olarak kabulünün "tespiti" talebinden ibarettir. Dolayısıyla, bu bir boşanma davası olmadığına göre, Türk Medeni Kanununun 181/2. maddesinde yer alan boşanma davası sırasında eşlerden birinin ölümü halinde, ölen eşin mirasçılarına tanınan "diğer eşin kusurunun tespiti" bakımından davaya devam edebileceklerine ilişkin hüküm, "tanıma" davalarına teşmil edilemez....
Tanıma; genetik babanın, nüfus memuruna, mahkemeye, noter veya konsolosluğa yazılı başvurarak düzenlenen resmi senette ya da vasiyetnamede belirtilen evlilik dışı çocuğun kendisinden olduğunu beyan etmesidir. Tanıma, kurucu yenilik doğuran, tek taraflı bir işlemdir. Rızaya bağlı olmayan, şarta ya da vadeye bağlanmayan, süreye bağlı olmayan, serbest olarak geriye alınamayan, önceden feragat edilemeyen bir işlemdir. Dolayısı ile tanıma beyanının ana ya da çocuğa yöneltilmesi de gerekmediği için onların kabul beyanına da ihtiyaç yoktur. Tanıma kurucu yenilik doğuran tek taraflı bir hukuksal işlem olduğundan genetik baba tarafından gerçekleştirilen irade beyanı ile çocuğun babası ile olan soybağı ilişkisi değişmektedir. Tanıma için davacının ehil olması, çocuğun başka bir erkekle soybağının bulunmaması ve çocuğun anasının belli olması gereklidir. Tanıma koşulları bulunmadığı taktirde ana veya çocuk, çocuğun ölümü halinde onun alt soyu tanımanın iptalini dava edebilirler....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle davalı ...'in duruşmadaki beyanının Türk Medeni Kanununun 295. maddesi gereğince ...'i "tanıma" niteliğinde olduğunun ve ...'...
"İçtihat Metni" İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : Aile Mahkemesi Tanıma ve Tenfize ilişkin davada Küçükçekmece 1. Asliye Hukuk ve Küçükçekmece 6. Aile Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeniyle yargı yeri belirlenmesi için gönderilen dosya incelendi,gereği düşünüldü: K A R A R Dava, yabancı mahkemelerce verilen boşanma kararlarının tanınması ve tenfizi, müşterek çocuk ...'in annesinin davacı olduğunun tespiti istemine ilişkindir. Asliye Hukuk mahkemesince, Aile Hukukuna ilişkin yabacı mahkeme kararlarının tanıma ve tenfizinde aile mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Aile Mahkemesi ise, davacının ...'in annesi olduğunun tespiti ve evliliklerin tanınmasına ilişkin istemin tefriki ile yeni esasa kaydedilmesine karar verdikten sonra istemlerin nüfus kayıt düzeltilmesi niteliğinde olduğundan görevsizlik kararı vermiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Vesayet Hasımsız görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş olup hükmün ihbar eden Aksaray İl ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. KARAR Dava, evlilik dışı dünyaya gelen ve baba ile soybağı tanıma ile kurulmuş küçüklerin annelerinin vefat etmesi nedeniyle ... tarafından küçüklere MK’nun 404. maddesi uyarınca vasi atanması talebine ilişkindir. Vasi tayini istenilen ... 15/06/2001 tarihinde; ... ise 27/04/2004 tarihinde evlilik dışı olarak dünyaya gelmiş, babaları ... ile soybağı, babalarının MK'nun 295. maddesi uyarınca küçükleri 14/06/2007 tarihinde tanıması ile kurulmuştur....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Tanıma Beyanının Tespiti Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalılar tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davalılar vekili Av. ...’ın dosya içerisinde bulunan vekâletnamesi genel vekâletnamedir. Açıkça yetki verilmemiş ise vekil, kişiye sıkı sıkıya bağlı haklarla ilgili davaları açamaz ve takip edemez (HMK m. 74). TMK'nin 301. maddesine göre, evlilik haricinde doğan çocukla baba arasındaki soybağı hakim hükmüyle kurulabilir. Bunu sağlayan dava ise babalık davasıdır. Babalık davası, şahsa sıkı sıkıya bağlı bir hakkın kullanımı niteliğindedir....
Başka bir ifade ile davacı, davalı ile evlilik dışı ilişkisinden doğan çocuğu Medeni Kanun hükümlerine (m. 295) göre tanıyabilir ve soybağının bu suretle kurulması sağlanabilir. Tanıma; babanın, resmi senetle veya vasiyetnamesinde yapacağı beyanla mümkün olduğu gibi, nüfus memuruna veya mahkemeye yazılı başvuruda bulunmasıyla da yapılabilir. (TMK. m. 295/1) Davacı tarafından açılan ve kişisel ilişki tesisine dair dava ile birleştirilen “soybağının tespiti” isteğine ilişkin dava; mahkemeye yapılmış yazılı tanıma başvurusu niteliğinde görülebilir ise de, bu dava, davacı tarafından değil vekili tarafından açılmıştır. Tanıma beyanı, şahsa sıkı sıkıya bağlı haklardan olup, tanıyan kişi tarafından bizzat kullanılması zorunludur. Akdi ya da kanuni temsil burada geçerli değildir. Bu bakımdan davacının vekilinin açtığı “soybağının tespiti” isteğine ilişkin davayı, babanın yazılı “tanıma beyanı” olarak nitelendirmek olanağı da yoktur....