"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Uyuşmazlık, tenfiz ve tanıma istemine ilişkindir. Davanın bu niteliğine göre inceleme görevi Yargıtay 2. Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 2. Hukuk Dairesine gönderilmesine, 08.03.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2023/118 Esas KARAR NO : 2023/159 DAVA : TANIMA-TENFİZ DAVA TARİHİ : 13/08/2021 KARAR TARİHİ : 22/02/2023 Mahkememizde görülmekte olan Tanıma Ve Tenfiz davasının yapılan açık yargılaması sonunda, D A V A : Davacı-----vekilince ------ Asliye Hukuk Mahkemesine hitaben sunulan dava dilekçesinde özetle; ------Sulh Hukuk Mahkemesi tarafından verilen 09/03/2020 tarihli ve ------- sayılı onaylı ve kesinleşmiş yabancı mahkeme kararının tercümesinin yapılarak tanıma ve tenfizini talep ettiklerini, söz konusu mahkeme kararında müvekkili hakkında borç ödemeden aciz ve iflas kararı verildiğini, Türkiye'de devam eden yargılama dosyalarına sunmak ve idari mercilerde işlem tesis etmek için anılan mahkeme kararının tanınması gerektiğini belirterek ilgili kararın Türkiye'de de geçerli olabilmesi için tanıma ve tenfizini talep ve dava etmiştir....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/844 KARAR NO : 2022/457 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : ALAPLI ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2022/104 ESAS 2022/194 KARAR DAVA KONUSU : Tanıma Ve Tenfiz KARAR : Taraflar arasında görülen tanıma ve tenfiz davası sonucu ilk derece mahkemesince verilen hükme yönelik davacı vekili tarafından süresi içerisinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacının kısıtlı T3'nin eşi olduğunu, Almanya Recklinghausen Yerel Mahkemesi'nin Dosya-No:63 XVI 8/19 T sayılı kararı ile T1 eşi T3'nin vasisi olmasına karar verildiğini, kararın aslı ve tercümesini sunduklarını, Alman Mahkemesi kararının Türkiye'de geçerli olması ve vasinin kısıtlı lehine işlemleri yapabilmesi için Mahkemede tanıma tenfiz talepli dava açmalarının zorunlu olduğunu, izah edilen nedenlerle...
Tenfiz davalarında---- ------ kararının esasına girmeden ---- kapsamında tanıma-tenfiz şartları olup olmadığının değerlendirilmesi gerekir. --- tanıma ve tenfiz şartları V 'inci maddede düzenlenmiştir....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO: 2022/98 Esas KARAR NO: 2024/34 DAVA: Tanıma Ve Tenfiz DAVA TARİHİ: 18/11/2020 KARAR TARİHİ: 17/01/2024 Mahkememizde görülmekte olan Tanıma Ve Tenfiz davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İDDİA, SAVUNMA ve DOSYA KAPSAMI:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; ---------- Bölge Anayasa Mahkemesi’nde, müvekkili ... aleyhine, ... ve -------- tarafından dava açıldığını, yapılan yargılama sonucunda müvekkili ... haklı olduğuna karar verildiğini. karar sonucunda müvekkili ..., karşı taraftan 233.252,78 USD ve dava tarihi itibariyle faizi ile birlikte alacaklı olduğuna karar verildiğini ve bu kararın kesinleştiğini, bahsedilen yabancı mahkeme kararının --------- geçerli olabilmesi için mahkemenize tanıma ve tenfiz talebiyle başvuru zorunluluğu doğduğunu, tüm bu nedenlerle -------- Bölge Anayasa Mahkemesi’nin --------- dava numaralı 29.04.2014 tarihli kesinleşmiş kararının --------- tanınması ve tenfizine, yargılama giderleri ve vekalet...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tanıma ve tenfiz davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Dava ticari satıştan kaynaklanan alacağın tahsili hakkında İsrail Sulh Hukuk Mahkemesi tarafından verilen kararın tenfizi istemine ilişkindir. Davalı vekili, müvekkili şirketin ...'...
Dava; tanıma tenfiz istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince yapılan yargılama neticesinde davanın reddine karar verilmiş, davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur....
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Öncelikle davanın görev yönünden reddi gerektiğini, zira; MÖHUK m.51 uyarınca tenfiz davalarında Asliye Mahkemelerinin görevli olduğunu, tenfiz davası sırasında revizyon yasağı gereği Türk hâkiminin yabancı mahkeme kararını esastan incelemesi yasaklandığını, dolayısıyla tanıma ve tenfiz davasını gören mahkemenin uzmanlık alanının fark yaratmayacağı için her ne kadar tenfize konu yabancı ilamının, bir ticari dava mahiyetinde de olsa Asliye Ticaret Mahkemeleri’nin uzmanlık alanını ilgilendiren bir inceleme yapılmayacağı için tanıma ve tenfiz davalarında Asliye Hukuk Mahkemeleri görevli olduğunu, bu sebeplerle davanın görevsiz mahkemede açılması nedeniyle reddine karar verilmesini talep ettiklerini, Harçlar Kanunu12 m.4 uyarınca, “Yabancı bir mahkeme tarafından verilen ilamların tenfizi için açılacak davalardan, bu ilamlarda hükmolunmuş şeyin değeri, nevi ve mahiyetine göre (1) sayılı tarife gereğince harç alınır”. (1) sayılı Tarife III....
Aynı kesinleşme koşulu yurtdışında verilmiş boşanmaya ilişkin mahkeme kararları hakkında Türkiye'de verilecek tanıma kararları içinde aranmaktadır. Yabancı mahkeme kararlarının tenfizi ve tanınması, 5718 sayılı Milletlerarası Özel hukuk ve usul Hukuku hakkında Kanun'un (MÖHUK'un) m. 50-63 maddeleri hükümleri ile düzenlenmiştir. Yabancı mahkeme kararının Türkiye'de icra olunabilmesi, yetkili Türk mahkemesi tarafından Tenfiz kararı verilmesine bağlıdır. Tenfizine karar verilen yabancı ilamlar;Türk mahkemelerinden verilmiş ilamlar gibi icra olunur.(MÖHUK m. 57,I), yani, İİK m. 24 vd hükümlerine göre icra edilir. Somut olayda; Mahkemece, davacı tarafın tanıma ile birlikte istediği hususların bu yargılamada görülemeyeceği gerekçesi ile reddi doğru olmakla birlikte mal rejimine ilişkin yabancı mahkeme kararının tanıma isteminin yazılı gerekçe ile reddi doğru değilir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Tanıma-Tenfiz Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, 22.12.2011 tarihli ek karar yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı Marburg yerel mahkemesinin 12.01.1998 tarih 19 F 361/97 sayılı dosyasında davalı ile boşandıklarını, kararın 21.01.1998 tarihinde kesinleştiğini belirtip, belirtilen boşanma ilamının tanıma ve tenfizine karar verilmesini istemiştir. Yerel mahkemece yapılan yargılama neticesinde 20.10.2000 tarih 2000/146 esas, 2000/498 karar sayılı ilamla talebin kabulüyle tarafların boşanmalarına ilişkin yabancı mahkeme ilamının aynen tenfizine karar verilmiştir. Mahkemece verilen karar kesinleşmeden davalı ... 09.11.2000 tarihinde vefat ettiğinden yasal mirasçıları olan ... (annesi) ......