Her ne kadar dava dilekçesinde borca itiraz ile birlikte icra emrinin ve takibin iptali talebinde bulunulmuş ise de; Dairemizce HMK 33.maddesi uyarınca yapılan hukuki nitelendirmede takibin, ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamsız icra takibi olması nedeniyle dava, borca itiraz ile birlikte ödeme emrinin iptali ve takibin iptali olarak nitelendirilmiştir. Ancak Mahkemece davanın sadece borca itiraz olarak değerlendirilip, inceleme yapıldığı ve hüküm kurulduğu, dava dilekçesinde ileri sürülen ödeme emri ekinde dayanak belgelerin gönderilmediği iddiası ile ödeme emrinin iptali ve takibin iptali taleplerine yönelik herhangi bir değerlendirme yapılmadığı gibi hüküm de kurulmadığı, bu durumun 6100 sayılı HMK'nun 297/2. maddesine aykırı olduğu görülmektedir....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 15/02/2019 NUMARASI : 2018/932 ESAS - 2019/122 KARAR DAVA KONUSU : Takibin Taliki Veya İptali KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı İcra Hukuk Mahkemesince verilen karara karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yolu başvurusunda bulunulmakla; dosyadaki tüm kayıtlar okunup gereği düşünüldü; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Eskişehir 1. İcra Müdürlüğünün 2018/9886 Esas sayılı dosyası ile müvekkili hakkında ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile icra takibi başlatıldığını, müvekkiline gönderilen ödeme emrinde ipotek akit tablosu ve resmi sened bulunmadığından ödeme emrinin iptalini talep ettiğini, ödeme emrinde hesap özetinin bulunduğunu ve bu kısmın da iptali gerektiğini, taraflar arasında faiz olmamasına rağmen alacaklı tarafça faiz talep edildiğini belirterek, ödeme emrinin ve takibin iptalini talep ve dava etmiştir....
Bu ödeme emri ile ilgili olarak da İstanbul 3.İdare Mahkemesinin ... Esas sayılı dosyasından ödeme emrinin iptali davası açılmıştır. Bu durumda, belirtilen idare mahkemesindeki yargılama sonunda ödeme emrinin iptali talebinin reddi talibi red edildiği takdirde takip kesinleşeceğinden,... 3.İdare Mahkemesinin ... Esas sayılı dosyasının kesinleşen sonucunun bekletici mesele yapılarak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken hatalı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykıdır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedinlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA 18.04.2017 günü oybirliğiyle karar verilmiştir....
Somut olayda; davanın kambiyo senetlerine ilişkin takipte tedbir kararı nedeniyle ikinci ödeme emrinin iptali ve ödeme emrindeki faizin takip talebine aykırı olduğu nedenle takibin iptaline yönelik olduğu dosyanın incelenmesinde Malatya 2....
Yine her ne kadar davalı ödeme emrinin 13/01/2020 tarihinde tebliğ edildiğini belirtmişse de ödeme emrinin 15/01/2020 tarihinde tebliğ edildiği icra dosyasından anlaşıldığı, dolayısıyla iş bu dava süresinde açıldığı, bu nedenle davacı ve davalının sayılan itirazlarının dikkate alınmadığın, takibin iptali talebinin reddedildiği, icra dosyası arasında borçlulara gönderilen tebligat kapağında "örnek 10 ödeme emri vardır" yazdığının görüldüğü, senet örneğinin tebliğ edilmediği anlaşıldığından ödeme emrinin iptali talebi kabul edildiği anlaşıldığından takibin iptali talebinin reddine, ödeme emrinin iptali talebinin kabulüne, kötü niyet tazminatı talebinin reddine" şeklinde karar verilmiştir. İş bu kararı davalı vekili süresinde istinaf etmiştir....
İcra Dairesinin 2020/1835 esas sayılı takip dosyasından ödeme emri gönderildiğini, müvekkili şirket hakkında konkordato ilan edildikten sonra 29/01/2020 tarihinde düzenlenen ödeme emrinin kanuna aykırı olduğunu, geçici mühlet kararı verildikten sonra müvekkiline ödeme emri gönderilemeyeceğini, takip talebi ve ödeme emrinin usulüne uygun olarak düzenlenmediğini, takip talebinin İİK.nun 58. maddesine uygun şekilde düzenlenmediğini, taraflarına takibin dayanağı belgelerin gönderilmediği gibi bir suretinin icra müdürlüğüne de ibraz edilmediğini, ödeme emrinin alacaklı tarafından düzenlenen takip talebine uygun olmadığını, ödeme emrinde icra müdürünün mührünün olmamasının da yasaya aykırı olduğunu belirterek ödeme emrinin ve takibin iptaline karar verilmesini talep etmiştir....
İcra Müdürlüğünün 2019/11580 Esas sayılı dosyasıyla, davacıların takip konusu alacağa ilişkin sözleşmede kefil olmaları nedeniyle takip başlatıldığını, ancak el yazısı ile sorumlu olunan miktar, kefalet tarihi ve müteselsil kefalet beyanının yazılmaması nedeniyle kefalet akdinin hükümsüz olduğunu, icra mahkemesinin bu hususu resen gözetmesi gerektiğini, ödeme emri ekinde dayanak belgenin tebliğ edilmediğini, ödeme emrinde alacaklının iban numarasının bulunmadığını, ödeme emrine el yazısıyla eklemeler yapıldığını, bu eklemelerin paraflanmadığını, ödeme emrinin tebliği işleminin usulsüz olduğunu bildirerek kefalet akdinin geçersizliği nedeniyle takibin iptaline, bu mümkün görülmezse dayanak belgenin tebliğ edilmemesi, alacaklının iban numarasının bulunmaması ve el yazısıyla eklemeler yapılması nedeniyle ödeme emrinin iptaline, ödeme emrinin iptali istemi kabul görmezse ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğinin tespiti ile tebliğ tarihinin öğrenme tarihi olan 09/06/2020 olarak kabulüne karar...
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Tüm dosya kapsamına göre davacı aleyhine kira alacağından dolayı tahliye talepli icra takibine gidildiği davacının ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğinden bahisle şikayette bulunduğu ayrıca kefaletin geçersiz olduğu iddiası ile takibin iptalini istediği ve takibe dayanak belgelerin eksik olduğu iddası ile ödeme emrinin iptalini istediği, davacıya çıkartılan ödeme emri tebligat parçasının incelenmesinde TK21/1 maddesine göre ödeme emrinin davacıya tebliğ edildiği, ancak beyanı alınan kişinin kim olduğunun tebligat parçasına yazılmadığı, ödeme emrinin davacıya usulsüz tebliğ edildiği, davacının 10/10/2018 tarihinde itirazını içerir dilekçe verdiği, yasal süre içerisinde 17/10/2018 tarihinde de davayı açtığı, bu nedenle davalı tarafın istinaf talebinin esastan reddi gerektiği, her ne kadar davacı taraf katılma yolu ile vermiş olduğu istinaf dilekçesinde takibin iptali ve ödeme emrinin iptaline yönelik talepleri hakkında bir karar verilmediğini beyan...
YANIT : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, borçlu tarafından ödeme emrinin haricen öğrenilmesi üzerine 26/08/2020 tarihinde borca itiraz edildiğini, icra memurluğunca "tebligat parçası döndüğünde itirazın süresinde olması halinde itiraz süresinde ise takibin durdurulmasına, süresinde değil ise takibin devamına" şeklinde karar verildiğini, icra dosyasında takibin durdurulması yönünde bir işlem bulunmadığını, itirazın iptali davası açmalarında hukuki yarar bulunmadığını, itirazın iptali davasının görülebilmesi için ödeme emrinin tebliği üzerine borçlunun süresinde ve usulüne uygun bir itirazının bulunması ve bu itiraz üzerine takibin durmasının şart olduğunu belirterek, davanın reddini istemiştir. İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI : İlk derece mahkemesince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, şikayetin kısmen kabulü ile, Bodrum 1....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : Tüm dosya kapsamı uyarınca, Şikayet, müteveffa borçlu (T3) ile davacılardan T2 aleyhine başlatılan ilamsız icra takibinde, borçlu T3'in takipten önce öldüğünün anlaşılması üzerine, davacı mirasçılara gönderilen 28/02/2019 tarihli ödeme emrinin ve takibin iptali istemine, yine davacılar T3 ve T1 de mirası reddetmeleri nedeniyle kendilerine gönderilen ödeme emrinin usulsüz tebliği şikayeti ile takibin iptali istemlerine ilişkindir....