Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Sayılı ve 21.11.2019 tarihli kararı ile imzaya itiraz kabul edilerek takibin durdurulmasına, kötüniyet tazminatına, vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin müvekkilinden tahsiline karar verildiğini, kararının istinaf edildiğini ve henüz kesinleşmediğini, anılan icra mahkemesi kararının kesinleşmeden alacaklı tarafça takibe konulduğunu, tazminat alacağı, menfi tespit davası sonunda alınan ilama bağlı bir alacak olduğundan, ancak kesinleşmesi halinde talep edilebileceğini, takipte talep edilen alacakların icra takibine yapılan imzaya itiraz davasının eklentisi olup, takibe konulmasının mümkün olmadığını ileri sürerek ödeme emri ve takibin iptali ile alacaklının %20 oranında icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir....

duruma Adem Tufan'ın şahit olduğunu, davacının haksız yere borcuna ve imzasına itiraz ederek müvekkilini zor duruma düşürdüğünü ve müvekkilinin kendi ihtiyaçlarını karşılayamayacak duruma geldiğini, anılan nedenlerle davacı tarafın, takibin tedbiren durdurulması ve takibin iptali isteminin mesnetsiz olduğunu, reddi gerektiğini, davacı tarafın haksız ve kötü niyetli olarak bahse konu borca ve imzaya itiraz ettiğini, bu nedenle takibi tedbiren durdurma talebinin ve takibin iptali davasının reddine karar verilmesini, haksız ve kötü niyetli borçlunun takip konusu alacağın %20'sinden aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatına mahküm edilmesini talep etme zorunluluğu hâsıl olduğunu belirterek davacının(borçlunun) haksız nedenle takibe konu bonolardaki imzalarına ve borca itiraz etmesi nedeniyle, davacının takibi tedbiren durdurma talebinin reddine, borçlunun takibin iptali davasının reddi ile %20'den aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatına mahküm edilmesine, davacının İİK madde 68/a gereğince...

Gerekçe ve Sonuç İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; alacaklının takip talebinde adresinin ve vergi numarasının bulunmaması her zaman tamamlanabilecek bir eksiklik olduğu, bu durumun ödeme emrinin ve takibin iptali sebebi olmadığı, çeklerin yasal süre içerisinde muhatap bankaya ibraz edildiği, takibe konu çeklerin kambiyo vasfını taşıdığı, keşideci borçludan çek komisyonu talebinin usul ve yasaya uygun olduğu, işlemiş faize ve çek tazminatına açıkça itiraz edilmediği bu nedenle bu yönden inceleme yapılmadığı, mahkemece alınan18.02.2019 tarihli bilirkişi raporu hükme esas alınmak suretiyle takip konusu çeklerdeki imzaların borçluya ait olduğu belirtilerek, borçlunun imzaya ve borca itirazının reddine, alacaklının icra inkar tazminatı talebinin yasal koşulları oluşmadığından reddine, borçlunu ödeme emrinin ve takibin iptali isteminin reddine karar verilmiştir. IV. İSTİNAF A....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla başlatılan takibe karşı borçlunun, senetteki imzanın kendisine ait olmadığını ileri sürerek takibin iptali istemi ile icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, itirazın kabulü ile takibin iptaline ve tazminat talebinin reddine karar verildiği anlaşılmaktadır. İİK'nun 170/3. maddesi gereğince imzaya itirazın kabulü halinde takibin durdurulmasına karar verilmesi gerekirken, iptali doğru değil ise de, temyiz edenin sıfatı nedeniyle belirtilen husus aleyhe bozma nedeni yapılmamıştır....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İtiraz Uyuşmazlık, kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla yapılan takibe, yetkiye ve imzaya itiraz ile takibin iptali istemine ilişkindir. Bu durumda temyiz incelemesi dairemizin görevi dışında bulunduğundan dosyanın görevli Yargıtay 12. Hukuk Dairesine gönderilmesine, 14.03.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından borçlu aleyhine bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla başlatılan icra takibi üzerine, borçlunun, kendisine yapılmış usulüne uygun bir ödeme emri tebliğ işlemi bulunmadığını ve imzaya itiraz ettiğini ileri sürerek takibin iptali istemiyle icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece; itirazın kabulü ile takibin iptaline karar verildiği anlaşılmaktadır....

          Bu durumda, itiraz hakkında İİK'nun 170. maddesinin uygulanması gerekmekte olup; anılan maddenin .... fıkrasında; “İtirazın kabulü kararı ile takip durur.” hükmüne yer verilmiştir. Hal böyle olunca, mahkemece, borçlunun imzaya itirazı kabul edildiğine göre, İİK'nun 170/.... maddesi uyarınca takibin durdurulmasına karar verilmesi gerekirken, takibin iptali yönünde hüküm tesisi isabetsiz olup, hükmün bu nedenle bozulması gerekir ise de, anılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını zorunlu kılmadığından, kararın düzeltilerek onanması yoluna gidilmiştir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile........

            Bu durumda, itiraz hakkında İİK'nun 170. maddesinin uygulanması gerekmekte olup; anılan maddenin 3. fıkrasında; “İtirazın kabulü kararı ile takip durur” hükmüne yer verilmiştir. Mahkemece, borçlunun imzaya itirazı kabul edildiğine göre, İİK'nun 170/3. maddesi uyarınca takibin durdurulmasına karar verilmesi gerekirken, takibin iptali yönünde hüküm tesisi isabetsiz olup, hükmün belirtilen nedenle bozulması gerekir ise de, anılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını zorunlu kılmadığından, kararın düzeltilerek onanması gerekmiştir. SONUÇ: Alacaklının temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile ......

              DAVA KONUSU : İMZAYA İTİRAZ KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı-borçlu vekili dava dilekçesinde özetle; takibe konu bonolardaki imzanın müvekkile ait olmadığı belirtilerek, takibin iptali ve %20 tazminat ve %10 para cezasına hükmedilmesine karar verilmesi talep ve dava edilmiştir. Davalı-alacaklı vekili cevap dilekçesinde özetle; daraflar arasında bayilik ilişkisi bulunduğunu, davacının bayilikten kaynaklanan borçlarını ödemekte gecikmeye ve ödememeye başladığını, borcuna istinaden takibe konu bonoların düzenlenmeye başlandığını, senetlerin müvekkilin huzurunda imzalandığını belirterek, davanın reddi ve %20 tazminata hükmedilmesini talep etmiştir İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece 16/07/2020 gün, 2017/1276 E., 2020/907 K....

              Davalı alacaklı vekili istinafa karşı cevap dilekçesinde özetle; cevap dilekçesindeki hususlar tekrar edilerek, kararın usul ve yasaya uygun olduğunu beyan etmiş, istinaf başvurusunun reddine karar verilmesini talep etmiştir. GEREKÇE: Dava, T3 tarafından kredi sözleşmesi ve borç senetlerine binaen başlatılan ilamlı takibin, imzaya itiraz ve kefaletin geçersizliğine dayalı olarak iptali taleplidir. 1581 sayılı Kanun'un 12. maddesine göre, kooperatiflerin kredi ile ilgili alacak senetleri, kayıtları ve her türlü taahhütname ve sözleşmeler ortağın oturduğu veya kooperatifin bulunduğu köy veya mahalle ihtiyar heyetleri tarafından parasız olarak tasdik olunur. Bu suretle tasdik olunan senetler ve belgeler İİK'nun 38. maddesinde yazılı belgeler hükmündedir....

              UYAP Entegrasyonu