Dolayısıyla, ilk derece mahkemesince, yukarıda açıklanan nedenlerle, meskeniyet şikayetinin reddine karar verilmesi gerekirken, hatalı ve oluşa uygun düşmeyen gerekçeler ile yazılı şekilde karar verilmesi hukuka aykırı olduğundan, davalı tarafın istinaf başvrusunun kabulü ile, HMK'nun 355. ve 353/1- b-2 maddeleri gereğince ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, hüküm kurulması yeniden yargılama yapılmasını da gerektirmediğinden, meskeniyet şikayetinin reddine oy birliği ile karar verilmiştir....
Bölge Adliye Mahkemesi kararında; meskeniyet şikayetinin, İİK'nın 16/1. maddesinde öngörülen yasal 7 günlük süreden sonra olduğu, borçlu hakkında ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takibe geçildiği için haciz safhası bulunmadığından ve meskeniyet şikayetine konu edilecek bir “haciz işlemi” de olmadığından, meskeniyet iddiasının dinlenmesinin mümkün olmadığı tespiti üzerine, İlk Derece Mahkemesi'nin ipoteğin zorunlu ipotek olmadığı ve şikayetçinin lehine ipotek kurulan bankaya kredi borcu olduğu gerekçesi ile meskeniyet şikayetinin reddi kararına ilişkin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353/1-b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmesi isabetsizdir....
karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
nin ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takibe geçtiği ve takibin derdest olup, ipotek konusu borcun ödenmediğinin anlaşıldığı, bu durumda ipotek zorunlu ipotek olmadığından ve şikayet tarihinden önce de ipoteğe konu borcun ödenmemiş olduğu açık olduğundan mahkemece şikayetin reddine karar verilmesi gerekirken, kısmen kabulüne karar verilmesinin isabetsiz olduğu gerekçesiyle kararın HMK'nın 353/1- b-2. maddesi gereğince kaldırılarak şikayetin reddine karar verildiği görülmüştür. Davacının birden fazla takip dosyasına yönelik açtığı aynı taşınmaza yönelik meskeniyet şikayeti üzerine tefrik edilip ayrı esasa kaydedilen dosyalarda verilen kararların istinaf incelemesinin Dairemizin 2019/1678 esas, 2019/2753 esas ve 2020/743 esas sayılı dosyaları ve İstanbul BAM 20.Hukuk Dairesi'nin 2020/879 esas sayılı dosyaları ile yapıldığı ve tüm meskeniyet şikayetlerinin taşınmazdaki ipoteğin varlığı nedeniyle reddedildiği görülmüştür....
İcra Müdürlüğünün 2012/12945 esas sayılı dosyası, İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ: Davacının aleyhine tasarrufun iptali davası açılan kişi olduğu anlaşıldığından, bu kişinin meskeniyet şikayeti davası açma yetkisi bulunmadığından, şikayetin aktif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiştir. İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili tarafından, dava dilekçesindeki nedenler tekrarlanarak ve dava konusu taşınmazların tapuda malikinin müvekkili olduğu, ayrıca müvekkilinin icra dosyasında borçlu olarak görünmesi sebebiyle aktif husumet ehliyetinin bulunduğu belirtilerek istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İstinaf konusu, tasarrufun iptali davasının davalısı tarafından açılan meskeniyet şikayetine ilişkindir....
Şikayete konu taşınmaz üzerindeki ipoteğe ilişkin resmi senette yer alan; “....... namına açılmış ve açılacak bilcümle borçlu hesaplardan veya senetlerinin Bankaca iskonto ve iştirasından veya teminat alınmasından yahut yurt içi ve yurt dışı her türlü resmi daire , müessese, mahkeme ve icra dairelerine, gerçek ve tüzel kişilere, bankalara ve bankaca uygun görülecek diğer muhataplara hitaben borçlu lehine veya talimatıyla üçüncü kişiler lehine bankaca verilen teminat mektuplarından, kontragarantilerden…..adi ve müteselsil kefaletlerden ve diğer her türlü sözleşmelerden…gibi diğer her türlü sebeplerden Bankanın Merkez ve Şubelerine karşı doğmuş ve doğacak tüm borçlarının 240.000-TL sına kadar olan borçları ile bu meblağa ilaveten ve ayrıca bu borçlarla ilgili olarak doğmuş ve doğacak akdi faizler, vekalet ücreti, icra takip ve yargılama giderleri ve temerrüt faizleri ile …” şeklindeki kayıtlar nedeniyle, söz konusu ipoteğin, takibin diğer borçlusunun kullandığı/kullanacağı her türlü...
Mahkemece T2 istenilen kayıtlara göre, davacı borçluya T2 kullandırılmış ve kullandırılacak dövize endeksli kredilerde de dahil, gerek asaleten veya gerekse de kefaleten açılmış veya açılacak her nevi kredilerin teminatı olarak hacze konu taşınmaz 04/05/2015 tarihinde ipotek edilmiş olup, söz konusu ipoteğin paraya çevrilmesi istemiyle davalı tarafından davacı aleyhine Aydın İcra Müdürlüğünün 2017/19950 Esas sayılı dosyası ile takibe geçildiği ve takibin derdest olduğu anlaşılmıştır. Haciz tarihi olan 15/05/2019 tarihinden önce ipoteğe konu borcun ödenmemesi ve söz konusu ipoteğin zorunlu ipoteklerden olmaması nedeniyle, haczedilmezlik şikayetine engel teşkil edeceğinden, meskeniyet şikayetinin reddine karar verilmesinde herhangi bir isabetsizlik görülmemiştir....
O halde mahkemece, şikayete konu taşınmazın ipotek resmi senedi celbedilerek, taşınmazda bulunan ipoteğin niteliğinin değerlendirilmesi, zorunlu olarak kurulan ipoteklerden olmadığının anlaşılması halinde haciz tarihi itibariyle ipoteğe konu borcun ödenip ödenmediği tespit edilerek ve ödenmiş ise meskeniyet şikayetinde bulunulabileceği, ödenmemiş ise meskeniyet iddiasına engel olacağı değerlendirilmek suretiyle oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi ve bu karara yönelik istinaf başvurusunun Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddedilmesi isabetsiz olmakla, Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar vermek gerekmiştir. SONUÇ : Alacaklının temyiz isteminin kabulü ile yukarıda yazılı nedenlerle 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK'nin 364/2. maddesinin göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK'nun 373/1. maddesi uyarınca, ... Bölge Adliye Mahkemesi 32....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE: Uyuşmazlık, kıymet takdirine itiraz ve meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayetine ilişkindir. Karacabey İcra Müdürlüğünün 2019/308 Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; alacaklı tarafından davacı borçlu aleyhine takip başlatıldığı, ödeme emrinin davacıya 13/02/2019 tarihinde tebliğ edildiği, takibin kesinleştiği, akabinde alacaklı vekilinin talebi üzerine borçlu adına kayıtlı Bursa ili Karacabey ilçesi 190 ada 11 parselde kayıtlı taşınmazın tapu kaydına 01/03/2019 tarihinde haciz konulduğu, 103 davetiyesinin borçlu davacıya 03/05/2019 tarihinde tebliğ edildiği tespit edilmiştir. İİK'nun 82/12.maddesinde düzenlenen meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayetlerinin İİK 16/1.maddesi uyarınca 7 günlük süre içerisinde yapılması gerekir....
Borçlunun meskeniyet şikayetinde bulunabilmesi için, bizatihi meskeniyet iddiası nedeniyle haczedilmezlik şikayetinde bulunduğu evde oturması gerekmediği gibi, birden fazla evi var ise, istediği taşınmazla ilgili haczedilmezlik şikayetinde bulunmasına engel bir yasal düzenleme de mevcut değildir. Somut olayda, hacze ve şikayete konu taşınmazda şikayetçinin ikamet etmediği, şikayete konu evde oturan kişinin manevi annesi olduğu, evi hakkında meskeniyet iddiasında bulunamayacağı gerekçesiyle şikayetin reddine karar verildiği görülmektedir....