maliki ve sürücüsünden tahsili için davalı hakkında Babaeski Asliye Hukuk Mahkemesinin 2016/46 Değişik iş ile 28.07.2016 tarihinde ihtiyati haciz kararı alındığını, kararın Babaeski İcra Dairesinin 2016/814 esas sayılı dosyası ile takip edildiğini, borçlu-davalının süresinde ihtiyati hacze ve borca itiraz ettiğini, takibin durduğunu ve durdurma kararının 22.08.2016 tarihinde tebliğ edildiğini belirterek, itirazın iptaline ve takibin devamına fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile % 20 oranında icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir....
KARŞI OY İtirazın iptali davası, takip alacaklısı tarafından takip borçlusuna karşı itirazla, duran takibin devamını sağlama amacı ile açılan bir davadır. Alacaklı davayı kazanır ise borçlunun itirazı da iptal edilmiş olur. İtirazın iptali ile alacak (tahsil-eda) davası birbirinden farklıdır. Bu nedenle itirazın iptali davasında itirazın iptali ve inkar tazminatı talebi ile tahsil isteminin bir arada dava edilmesi mümkün değildir. İtirazın iptali davası tahsil hükmünü içermemesi dolayısı ile ilamlı icraya konu edilemez. Bu karar ile itirazla duran ilamsız icra takibine devam edilmesi sağlanabilir. İtirazın iptali davası icra takibine sıkı sıkıya bağlı dava türlerindendir. İlamsız icra takibinde borçlu, kendine tebliğ edilen ödeme emrine karşı 7 günlük süre içinde icra dairesinde, borca, işlemiş faize ve takip talebinden sonra işleyecek faiz oranına itiraz edebilir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : Dava İİK 67 maddesi gereğince İtirazın İptaline ilişkindir. Borçlunun icra dairesinin yetkisine ve borca itiraz etmesi halinde, itirazın iptali davasının dinlenebilmesi için, yetkili icra dairesinde mevcut bir takip bulunmalıdır. Dolayısıyla, mahkemenin önce icra dairesinin yetkili olup olmadığını incelemesi, icra dairesinin yetkili olmadığını tesbit etmesi halinde, borcun esasına ilişkin itirazın incelemesine geçilmeksizin takibin yetkili icra dairesinde yapılmadığı ve geçerli bir icra takibi bulunmadığı gözetilerek itirazın iptali davasının da salt bu nedenle reddine karar vermesi gerekmektedir....
İcra Müdürlüğünün 2020/6863 Esas sayılı icra dosyasına yapmış olduğu yetki ve borca itiraz üzerine Müdürlüğünüz esasına kaydedilmiştir. İcra takibinin ilk açıldığı yer olan yetkisiz İzmir 25. İcra Müdürlüğüne Müvekkilimiz tarafından sunulan itiraz dilekçesi dosya kapsamında yer almakta olup dosya kapsamında yer alan itiraz dilekçemiz gözetilerek icra takibinin durdurulmasına karar verilmesini " talep ettiği dilekçedeki beyanın yukarıda açıklanan anlamda yeni bir borca itiraz beyanı olmadığı açıktır....
Dava konusu Ankara ...İcra Müdürlüğünün ... sayılı icra takip dosyasının incelenmesinde; davacı şirket tarafından davalı şirket hakkında faturaya dayalı olarak 14.968,01 TL alacağın tahsili amacıyla icra takibi başlatıldığı, davalının süresi içinde sunmuş olduğu borca itiraz dilekçesinde "şirketimizin alacaklıya böyle bir bulunup vadesi dolmadığı için ödeme yapılmamıştır. Ödeme vadesi dolduğunda ödemenin yapılacağını bildiririz. Bu nedenle dosyanın tamamına, faizlerine, avukatlık ücretlerine itiraz eder yapılan icra takibinin durdurulmasını" denilerek itiraz edilmesi üzerine takibin durduğu ve itirazın iptali talebiyle süresi içinde itirazın iptali amacıyla eldeki davanın açıldığı açıldığı anlaşılmıştır....
, itiraz ve ödeme müddetinin gösterilmediğini, asıl alacağa istenen faizin nev'i ve devrelerinin gösterilmediğini, senetteki imzanın müvekkillerine ve şirket yetkililerine ait olmadığını ileri sürerek ödeme emrinin ve takibin iptali ile tazminata karar verilmesini talep etmiştir....
nin bankanın sorumluluk tutarı olan 1.600,00 TL bedeli kaşesi ve imzası karşılığında müvekkiline ödediğini, Selinsan Ltd Şti.'nin icra takibi sırasında ihtirazı kayıt koymaksızın ödeme taahhüdü vererek borcu kabul ettiğini ve 24.000,00 TL'yi ödediğini, şirketin kayıtsız ve şartsız olarak borcu kabul etmesine rağmen, takibin iptali için dava açmasının TMK'nın 2/2. maddesi uyarınca çelişkili olduğunu belirterek, kararın kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilmesini istemiştir. DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 170/a. maddesi uyarınca alacaklının yetkili hamil olmadığı iddiasıyla takibin iptali ve İİK'nın 169/a. maddesi uyarınca borca itiraz istemine ilişkindir. TTK'nın 790. maddesinde; "cirosu kabil bir çeki elinde bulunduran kişi, son ciro beyaz ciro olsa bile, kendi hakkı müteselsil ve birbirine bağlı cirolardan anlaşıldığı takdirde yetkili hamil sayılır. Çizilmiş cirolar yazılmamış hükmündedir....
mahkeme kararının kaldırılarak, davacı tarafından sunulan borca ve yetkiye itirazın haksız, hukuka aykırı ve kötü niyetli olması nedeni ile takibin iptali talebinin reddi ile takibin devamına, davacı tarafından haksız, hukuka aykırı ve kötü niyetli olarak müvekkilini zarara sokma ve icrai işlemleri engelleme kastı ile borca ve yetkiye itiraz edildiğinden davacının asıl alacağın %20'sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına ve takip konusu alacağın %10'undan az olmamak üzere para cezasına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ : TARİHİ : 02/12/2014 NUMARASI : 2014/849-2014/331 Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, müvekkili şirketin davalı borçluya kitap, test vs. yayın ürünleri sattığını, davalının borcunu ödememesi üzerine aleyhine icra takibi başlatıldığını, davalının yetki ve borca itirazı üzerine takibin durduğunu ileri sürerek itirazın iptaline, takibin devamına, icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davanın reddini istemiştir....
Bu durumda, her nekadar borçlu itiraz dilekçesinde teminat senedi iddiasını ileri sürmemiş ve imza itirazı ile çelişecek bir itiraz da ileri sürülemez ise de; itiraz dilekçesinde süresi içinde borca da itiraz edilmiş olduğu ve teminat iddiasının da borca itiraz niteliğinde olup, alacaklının senedin teminaten verildiğine ilişkin kabulü karşısında HMK'nun 141/2. maddesi gereğince iddianın genişletilmesi söz konusu olmayıp, teminat iddiasının sürede olmadığından da bahsedilemez. O halde mahkemece, İİK'nun 169/a-5. maddesi gereğince teminat senedi iddiasının kabulü ile takibin durdurulmasına karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile istemin reddi isabetsizdir....