Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Öte yandan meskeniyet şikayeti yönünden mahkemenin kabulüne göre ; İcra ve İflas Kanunda taşınmaz üzerine konulan haczin yenilenmesi diye bir müessese mevcut olmayıp, aynı takip dosyasından olsa da konulan her haciz yeni bir haciz olup borçlunun her hacze yönelik olarak şikayet hakkı vardır. Somut olayda, borçlunun meskeniyet şikayetine konu ettiği taşınmaza son haczin 30/09/2011 tarihinde konduğu, bu hacze dair kıymet takdir raporunun borçluya 07/05/2013 tarihinde tebliğ edildiği görülmektedir. Buna göre, borçlunun 09/05/2013 tarihinde icra mahkemesine yaptığı başvuru, 30/09/2011 tarihli haciz yönünden İİK. nun 16/1 maddesinde öngörülen 7 günlük yasal sürede olmasına rağmen mahkemece meskeniyet şikayetinin süresinde yaplmadığının kabulü de doğru görülmemiştir....

    Dolayısı ile, tarafımızca da izah ve iştirak olunan bu gerekçelerle ilk derece mahkemesinin meskeniyet şikayeti hakkında verilen kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından, davacı tarafın meskeniyet şikayeti hakkında verilen karara yönelik istinaf başvurusunun HMK‘nun 353/1- b-1 maddesi gereğince esastan reddine oy birliği ile karar verilmiştir....

    İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI; Mahkemece, takibin ipotek alacağına dayalı olarak başlatıldığı, borçlunun ipotek kurulurken bu evi mesken olarak kullanmaktan vazgeçmiş sayılacağı, İİK'nun 82/1- 12. maddesinde yer alan borçlunun haline uygun meskeninin haczedilemeyeceğine dair düzenlemenin haczedilmezlik şikayeti olduğu, haciz yoluyla yapılan takipler hakkında uygulanacağı, ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamlı icra takibinde haciz safhası bulunmadığı gibi meskeniyet şikayetine konu haciz bulunmadığından haczedilmezlik (meskeniyet) şikayetinde bulunma olanağı olmadığı gibi, mevcut ipoteğin de zorunlu olarak kurulmuş ipoteklerden olmadığı, ticari ilişkiye dayalı genel krediden kaynaklandığı belirtilerek, şikayetin reddine karar verilmiştir....

    Açıklanan nedenlerle davacının meskeniyet şikayetine ilişkin istinaf taleplerinin HMK 353(1)-b/1 maddesi gereğince esastan reddine, İlk derece mahkemesince satışın durdurulması talebinin reddine ilişkin kısmı yönünden ise, davacının talebinin istinafa tabi olmadığı anlaşılmakla, İİK'nun 363/1 , HMK352 ve HMK 346 maddeleri gereğince istinaf dilekçesinin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir. HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere, 1- Meskeniyet şikayeti yönünden İstanbul 11....

    Dava İİK.nun 82/12 maddesi uyarınca meskeniyet şikayeti ile birlikte İİK'nun 85/son maddesi uyarınca aşkın haciz şikayetinde bulunmuştur. 1- Davacı vekilinin aşkın hacze ilişkin istinaf başvurusunun incelenmesinde; İcra Mahkemesi kararlarından hangilerine karşı istinaf yoluna başvurulabileceği özel hükümlerle ayrıca hangi kararlara karşı istinaf yoluna başvurulamayacağı İİK 363. madde de gösterilmiş olup buna göre icra mahkemesince 85. maddenin uygulanma biçimi, icra dairesi tarafından hesaplanan vekalet ücreti 103. maddenin uygulanma biçimi ve bu maddede düzenlenen davetiyenin içeriği, yediemin ücreti, yedieminin değiştirilmesi, hacizli taşınır malların muhafaza şekli, kıymet takdirine ilişkin şikayet, ihaleye katılabilmek için teminat yatırılması ve teminatın miktarı, satışın durdurulması, satış ilanının iptali, süresinde satış istememesi nedeniyle satışın düşürülmesi, 263. maddenin uygulanma biçimi, iflas idaresinin oluşturulması, icra mahkemesinin iflas idaresinin işlemleri hakkında...

    Dairemizce yapılan değerlendirmede; Mahkemece takip borçlusunun eşi davacı T2'in icra takibinde borçlu sıfatının olmadığından meskeniyet şikayetinin İİK'nın 82/12 maddesi gereğince yalnız borçlu tarafından ileri sürülebileceği gerekçesiyle davacı T2 yönünden meskeniyet şikayetinin aktif husumet yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verilmesi yerinde ise de, Şikayete konu hacze ilişkin olarak icra dosyasından takip borçlusu T1'e 103 davet kağıdının bizzat imzasına 08/03/2021 tarihinde tebliğ edilmesine rağmen borçlunun Yahyalı İcra hukuk Mahkemesine 23/11/2021 tarihinde meskeniyet şikayeti ile kıymet takdir raporuna itirazda bulunduğu, şikayetinde 103 davet kağıdı tebligatındaki imzanın kendisine ait olmadığına ilişkin herhangi bir tebliğ usulsüzlüğü iddiasında bulunulmadığı da anlaşıldığından, meskeniyet şikayetinin 7 günlük yasal süresinde yapılıp yapılmadığı kamu düzenine ilişkin olup, bu hususun mahkemece re’sen gözetilmesi ve davacı borçlunun meskeniyet şikayetinin süre aşımı nedeniyle...

    Açıklanan nedenlerle, tarafların istinaf başvurularının kısmen kabulü ile HMK'nın 353/1- b-2. bendi gereğince ilk derece mahkemesi kararının meskeniyet şikayeti yönünden kaldırılmasına, davacının konusu kalmayan meskeniyet şikayeti hakkında karar verilmesine yer olmadığına, tarafların sair istinaf taleplerinin esastan reddine karar vermek gerekmiştir....

    İstinaf Sebepleri Yerel mahkemece, davaya konu ipoteğin konut finansman kredi sözleşmesi gereğince banka lehine kurulan zorunlu ipotek niteliğinde olduğu nazara alınmadan meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayetlerinin reddi kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu ileri sürerek ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasını ve şikayetin kabulüne karar verilmesini talep edilmiştir. C. Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; İİK'nın 82/12. maddesine dayalı olarak yapılacak meskeniyet iddiasının haczedilmezlik şikayeti olup, davacı/borçlu hakkında ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takibe geçildiği, bu tür takiplerde haciz safhası bulunmadığından ve meskeniyet iddiasına konu edilecek bir haciz işlemi de olmadığından meskeniyet iddiasının dinlenmesi mümkün olmadığı gerekçesiyle istinaf başvurunun reddine karar verilmiştir. V. TEMYİZ A....

      Meskeniyet şikayeti ancak tapuda söz konusu mesken kimin adına kayıtlı ise ancak onun tarafından yapılabilir, somut olayda meskeniyet şikayetinin borçlunun eşi tarafından yapıldığı görülmekle, ilk derece mahkemesince şikayetin aktif husumet yokluğundan reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Verilen kararda kamu düzenine aykırılık teşkil eden bir hatanın da yapılmadığı anlaşıldığından istinaf başvurusunun esastan reddi gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

      Davacı/3. kişi T1 takibin tarafı olmadığından haczedilmezlik şikayeti bakımından aktif husumet ehliyeti bulunmamaktadır. İİK'nın 82/1- 12. maddesinde yer alan borçlunun haline uygun meskeninin haczedilemeyeceğine ilişkin haczedilmezlik şikayeti, haciz yoluyla yapılan takipler hakkında uygulanır. İpoteğin paraya çevrilmesi yolu ile yapılan icra takibinde haciz safhası olmadığından, bir diğer anlatımla haciz bulunmadığından, haczedilmezlik (meskeniyet) şikayetinde bulunma olanağı taşınmaz maliki davacı/borçlu bakımından da mümkün değildir. Taşınmaz üzerindeki ipoteğin de meskeniyet iddiası nedeniyle veya TMK'nın 194. maddesine dayalı olarak icra mahkemesinde terkini yasal olarak mümkün değildir. Bu nedenlerle mahkemece şikayetin reddine karar verilmesinde isabetsizlik bulunmamaktadır....

      UYAP Entegrasyonu