İlçesi 363 parsel ve 376 parselde bulunan taşınmazlar üzerinde kurulan aynı ipotek senetleri nedeniyle başlatılan takibin iptalini talep ettiği, ilk derece mahkemesince; iptali istenen takibin tahsilde tekerrür olmamak üzere başlatıldığı ve taraflar arasında kurulu ipoteğin fekki bildirilinceye kadar davacı borçlunun doğmuş doğacak tüm borçlarının teminatı olacağı gerekçesiyle talebin reddedildiği, Bölge Adliye Mahkemesince ise; istinaf dilekçesinde ileri sürülen ödeme iddiası dava dilekçesinde ileri sürülmediğinden bu iddianın incelenemeyeceği ayrıca, takibin aynı alacaktan kaynaklanmadığı hallerde ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla yapılan ikinci takibin mükerrerlik nedeni oluşturmayacağı, ilk takipte yapılan ödemenin başka bir alacak için yapılan yeni takipte ileri sürülmesinin mümkün görülmediği gerekçeleriyle istinaf isteminin esastan reddine karar verildiği görülmektedir. Somut olayda, alacaklı tarafından ilk olarak... 1....
Somut olayda davacının dava dilekçesinde bildirdiği ödeme tarihleri dikkate alındığında takibe konu nafaka borcu nedeniyle yapıldığı iddia edilen ödemelerin takibin kesinleşmesinden önceki döneme ait olduğu ve bu durumda icra emri tebliğinden itibaren 7 günlük yasal sürede itfa nedeniyle icranın geri bırakılması isteminde bulunulması gerektiği açıktır. Dava yasal sürede açılmamıştır. Davacı vekili dava dilekçesinde takip öncesinde haricen yapılan ödemeler ile ilam gereği ödenmesi gereken nafaka alacağından fazlasının ödendiğini beyanla, bunların faizi ile birlikte hesaplanarak istirdadını talep etmiş, dava dilekçesinde ayrıca fazladan ödenen bu meblağın takipten sonraki aylar nafakasına mahsubunu talep etmiştir. Davacının bu talebinin dinlenilmesi de mümkün değildir. Zira öncelikle takipten önceki itfa ve fazladan ödeme yapıldığı iddiası yasal sürede ileri sürülmemiştir. Diğer taraftan takip hukukunda ödenen paranın iadesine ilişkin İİK 40. Ve 361. Maddelerinde düzenleme yapılmıştır....
Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan delillere göre, taraflar arasındaki akaryakıt istasyonu kira sözleşmesi uyarınca dava ve takip konusu 2 adet toplam 50.000 USD bedelli bonoların davalıya verildiği, bilahare bonoların icra takibine konulması üzerine taraflar arasında düzenlenen protokoller ile her biri 34.800.00 YTL bedelli 3 adet bono verilerek borcun yenilendiği davalının borcun yenilenmesi üzerine verilen bonoları takibe koyması gerekirken önceki takibe konu bonoları takip konusu yapmasının borcun itfa edilmiş olması nedeniyle yerinde olmadığı icra hukuk mahkemesince sonraki takibin itfa nedeniyle iptal edildiği borcun yenilenmesi üzerine verilen bonolar ödenmediğinden davalının takibinde haksız ve kötüniyetli kabul edilemeyeceği gerekçesiyle davacıların davalıya dava konusu bonolar nedeniyle borçlu olmadıklarının tesbitine, iptal edilen takip nedeniyle yeniden karar verilmesine...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından borçlu şirket aleyhine ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamlı icra takibi yapıldığı, borçlunun takibe yönelik şikayetleri ile birlikte borcun kısmen itfa edildiğini belirterek takibin iptali talebiyle icra mahkemesine başvurduğu, mahkemenin icra emrinin henüz borçlu şirkete tebliğ edilmediğinden ve mahkemeye başvurmakta hukuki yararın bulunmadığından bahisle istemin reddine karar verdiği anlaşılmaktadır....
HÜKMÜN AÇIKLANMASIHÜKMÜN AÇIKLANMASININ GERİ BIRAKILMASI 5271 S. CEZA MUHAKEMESİ KANUNU [ Madde 231 ] 5271 S. CEZA MUHAKEMESİ KANUNU [ Madde 33 ] 5271 S....
İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki kambiyo senedine dayalı takipte takibin kesinleşmesinden sonraki devreye ilişkin itfa itirazı üzerine yapılan yargılama inceleme sonucunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulü ile İstanbul 30. İcra Müdürlüğünün 2019/33063 Esas sayılı takip dosyasında davacı yönünden İİK.71/2.maddesi uyarınca icranın geri bırakılmasına karar verilmiştir. Kararın alacaklı tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince alacaklı tarafın istinaf başvurusunun reddi ile HMK 353 (1)-b-2 maddesi gereğince ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın kabulü ile İstanbul 30. İcra Müdürlüğünün 2019/33063 Esas sayılı takip dosyasında başlatılan takibin davacı yönünden İİK 71/1 maddesi uyarınca icrasının geri bırakılmasına karar verilmiştir....
Mahkemece, borçlunun borca itirazı kabul edildiğine göre, İİK'nun 169/a-5. maddesi uyarınca kabul edilen miktar ve ferileri için takibin durdurulması yerine, takibin iptali yönünde hüküm tesisi de doğru bulunmamıştır. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 02/06/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Nolu 24.12.2008 tarihli hisse devrinden doğan alacak bedeli" açıklaması ile borçlu aleyhine genel haciz yoluyla ilamsız takip başlatıldığı, örnek 7 ödeme emrinin borçlu ...’a 02.01.2013 tarihinde tebliğinden sonra borçlunun 08.01.2013 tarihinde takip dosyasına verdiği dilekçe ile borca itiraz ettiği, ayrıca icra mahkemesine başvurarak, takip dayanağı belgenin kayıtsız şartsız bir para borcuna ilişkin olmayıp ödeme makbuzu niteliğinde olduğunu, alacaklının alacağını nakden ve tamamen aldığını noter huzurunda kabul ettiğini, bu sözleşmenin borcun bulunmadığının delili olduğunu, ödeme emri düzenlenmesinin yerinde olmadığını ileri sürerek ödeme emrinin ve takibin iptaline karar verilmesini istediği, mahkemece, borçlunun başvurusu, takibin kesinleşmesinden sonraki döneme ilişkin itfa itirazı olarak değerlendirilip icranın geri bırakılmasına karar verildiği anlaşılmıştır....
sürerek itfa nedenine dayalı olarak icranın geri bırakılması ile hacizlerin kaldırılmasını talep ettiği, İlk Derece Mahkemesince, istemin reddine karar verildiği, borçlu tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine Bölge Adliye Mahkemesi’nce istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve istemin kısmen kabulü ile itfa nedeniyle icranın geri bırakılmasına, aylık nafakanın 20.000 TL olarak devamına, dayanak ilamdaki artış oranlarının dikkate alınmasına ve hacizlerin kaldırılmasına hükmedildiği, kararın alacaklı tarafından temyiz edildiği görülmektedir....
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 33/1. maddesi uyarınca takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde itfa nedeniyle icranın geri bırakılması istemine ilişkindir. İzmir 21. İcra Müdürlüğünün 2021/1577 Esas sayılı dosyası ile İzmir 16. Aile Mahkemesinin 2013/403 Esas, 2014/745 Karar sayılı ilamına dayalı olarak davacı borçlu aleyhine 7.500,00 TL maddi tazminat, 5.000,00 TL manevi tazminat, 291,60 TL yargılama gideri, 1.500,00 TL ilam vekalet ücreti alacakları ile talep edilen alacak kalemlerinin işlemiş faizleri ile birlikte toplam 15.799,85 TL alacağın tahsili istenilmiş, davacıya icra emri 22/01/2016 tarihinde tebliğ edilmiştir. Açılan davada davacı tarafından 14/11/2016 tarihli sulh sözleşmesine dayanılarak takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde itfa iddiasında bulunulmuştur. Davacı tarafından sunulan 14/11/2016 tarihli "sulh sözleşmesidir" başlıklı belgenin incelenmesinde sözleşmenin İzmir 7....