WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

. - 2015/213 K. sayılı dosyasında ödeme emri tebligatının usulsüzlüğüne yönelik olarak 10.8.2015 tarihinde şikayette bulundukları, bu dosyada mahkemece talebin gecikmiş itiraz olarak değerlendirilerek borçlu ... yönünden itirazın kabulü ile adı geçen yönünden takibin durdurlmasına, diğer borçlular yönünden ise itirazın reddine karar verildiği, mahkeme kararının temyiz aşamasında olup kesinleşmediği görülmektedir. Somut olayda haciz, şikayete konu ödeme emirlerinin tebliğ tarihine göre takibin kesinleşmesinden sonrasına ilişkin ise de; usulsüz tebligat şikayetleri nedeniyle haczin geçerli olup olmayacağı, tebligat usulsüzlüğü şikayeti üzerine verilen kararın kesinleşmesi ile açıklık kazanacaktır....

    Davalı alacaklı vekili cevap dilekçesinde özetle; tebliğ işleminin usule uygun olduğunu, takibin belgeye dayanmaması sebebiyle ödeme emri ile birlikte tebliği gereken bir belgenin bulunmadığını beyan etmiş, şikayetin reddine karar verilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesi kararında; bilinen adrese gönderilen ödeme emri tebligatının iade gelmesi üzerine mernis adresine TK'nın 21/2 maddesine göre tebligat yapılmış olmasının usule uygun olduğu, mazbata içeriklerinin aksinin aynı kuvvette delil ile ispat edilemediği gerekçesiyle usulsüz tebliğ şikayetinin reddine karar verilmiştir. Davacı borçlu vekili istinaf dilekçesinde özetle; şikayet dilekçesinde ileri sürülen iddia ve vakıalar aynen tekrar edilerek usulsüz tebliğ şikayetinin kabulünün gerektiğini, dayanak belgenin tebliğ edilmemesi sebebiyle takibin iptali talebi hakkında ise mahkemece hiç değerlendirme yapılmadığını beyan etmiş kararın kaldırılmasına ve şikayetin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla başlatılan takibe karşı borçlunun, ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğini, alacaklıya borcu olmadığını, işletilen yıllık % 27 ticari faizin hatalı ve fahiş olduğunu, bonoda çift vade bulunduğunu ileri sürerek ödeme emri tebliğ tarihinin düzeltilmesi, takibin ve ödeme emrinin iptali istemi ile icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiği, ancak beyan edilen öğrenme tarihine göre süresinde yapılan borca itirazın ise ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verildiği...

      Borca itiraz hakkında uygulanması gereken İİK'nun 169/a maddesinin 6. fıkrasında borca itirazın esasa ilişkin nedenlerle reddi halinde takibin muvakkaten durdurulmuş olması koşuluyla alacaklının isteği üzerine borçlunun takip konusu alacağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere tazminata mahkum edileceği hükme bağlanmıştır. Somut olayda mahkemece, boçluların takibi öğrendiklerini beyan ettikleri tarihten daha önceki bir tarihte haberdar oldukları tespit edilmiş olup, usulsüz tebliğ şikayeti ve bunun sonucu olarak da borca itirazın süresinde olmadığı görülmektedir....

        Somut olayda, davacı vekilinin usulsüz tebligata ilişkin şikayet dilekçesinin incelenmesinde, ödeme emrinin usulsüz tebliğine ilişkin şikayet sebeplerine yer verildiği, 103 davetiyesine ilişkin usulsüz tebligat şikayetinin bulunmadığı, icra dosyasının yapılan incelemesinde, şikayetçiye 13.11.2019 tarihinde 103 davetiyesinin T.K.'...

        No:5 Sivas" olan mernis adresine T.K.nun 21/2 maddesi gereğince tebligat yapılması konusunda meşruhat verilerek tebligat çıkartılmış, birinci tebligattan farklı adres olduğu görülen adrese çıkartılan ikinci tebligat 19/12/2018 tarihinde T.K.nun 21/2 maddesi gereğince tebliğ edilmiş, 27/12/2018 tarihinde açılan dava ile takibi öğrenme tarihinin 26/12/2018 günü olup, tebligat tarihinin düzeltilmesi, ödeme emrine senet suretinin ekli olmaması, takibe konu senedin kambiyo senedi vasfında olmaması nedenleri ile ödeme emri ve takibin iptali istenilmiş, mahkemece tebligat tarihinin düzeltilmesi şikayetinin kabulü ile tebligat tarihinin 26/12/2018 günü olarak düzeltilmesine, diğer taleplerin reddine karar verilmiştir. Mahkeme kararı davalı borçu tarafından istinaf edilmiş olup, istinaf başvuru sebepleri gereğince somut olayda senedin kambiyo vasfında olup olmadığı ve senet suretlerinin davacıya tebliğ edilip edilmediğinin değerlendirilmesi gerekmektedir....

        Şti'nin usulsüz tebligat şikayeti yönünden yapılan değerlendirmede, iş ortaklığı temsilcisi davacı pilot ortağın tüm dosyalardan ve takiplerden haberdar olduğu, 26/04/2017 tarihinde dosya borç tahsilatı olarak yapılan ödemeden haberdar olduğu bu tarihten itibaren pilot ortağın İİK'nın 16. maddesi uyarınca 7 gün içerisinde tebligatların usulsüzlüğüne ilişkin herhangi bir şikayetinin bulunmadığı bu nedenle usulsüz tebligat şikayetinin süreden reddine ilişkin kararın yerinde olduğu, borçlu Özhan Mühendislik Ltd. Şti'nin takibin iptaline yönelik talebinin borca itiraz niteliğinde olup İİK'nın 169/a-5 maddesi gereğince yasal süresi içerisinde ileri sürülmediğinden bu talebinin süreden reddine kararının yerinde olduğu ayrıca borçlu Özhan Mühendislik Ltd....

        DAVA KONUSU : Usulsüz Tebligat Şikayeti KARAR : Taraflar arasında görülen davanın yapılan yargılaması sonucunda verilen karara karşı davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine HMK'nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı alacaklı tarafından Maçka İcra Müdürlüğünün 2016/58 Esas sayılı dosyası üzerinden müvekkili aleyhine icra takibi başlatıldığını, takip uyarınca gönderilen ödeme emrinin usule uygun şekilde tebliğ edilmediğini, müvekkilinin tebliğ işleminden 20.01.2022 tarihinde haberdar olduğunu ileri sürerek ödeme emrinin tebliğ tarihinin 20.01.2022 tarihi olarak düzeltilmesine, takibin ve satışın durdurulması ile ihalenin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

        Ancak borçlu usulsüz tebliğ şikayeti ile birlikte takipten haberdar olduğu düzeltilen tebliğ tarihine göre yasal 7 günlük itiraz süresi içerisinde takibe ve borca itiraz sunmamış ise 7 günlük sürenin dolmasıyla borçlu hakkında takip işlemlerine devam edilir, bu kapsamda borçlu hakkında haciz uygulanabilir. Eğer icra mahkemesince ödeme emrinin borçluya usulsüz tebliğ edildiğine kanaat getirilerek tebliğ tarihinin düzeltilmesi yerine ödeme emrinin iptaline karar verilmiş ise, takibin kesinleşmesi; ödeme emrinin borçluya yeniden ve usulüne uygun tebliğini gerektirdiğinden ve ödeme emrinin iptali kararı ile birlikte takip kesinleşmemiş sayılacağından, İİK.nun 78. Maddesi uyarınca alacaklının henüz haciz isteme hakkı doğmamış kabul edileceğinden, bu sebeple hacizler usulsüz hale geleceğinden, icra mahkemesinin özellikle iptale yönelik kararının infazı için kesinleşmesi gerekmediğinden borçlu hakkında uygulanan hacizlerin kaldırılması gerekir....

        İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 05/03/2020 NUMARASI : 2020/5 ESAS, 2020/111 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz)|Yetki İtirazı KARAR : Taraflar arasında görülen usulsüz tebligat şikayeti, borca ve yetkiye itiraz davasının yapılan yargılaması sonunda verilen karara karşı yasal süre içerisinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine HMK 353. madde uyarınca dosya üzerinden inceleme yapıldı. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA: Davacı dava dilekçesinde özetle; aleyhine başlatılan icra takibinde icra emrinin tebliğinin usulsüz olduğunu, yanlış kişiye tebligat yapıldığını, bu nedenle öğrenme tarihinin 02.01.2020 olarak kabul edilmesini, ayrıca takibe konu kredi sözleşmesindeki imzanın kendisine ait olmadığını, bu nedenle borcunun da olmadığını, takibin yetkisiz icra dairesinde açıldığını, yetkili icra dairesinin Kağızman icra dairesi olduğunu belirterek; borca, yetkiye, imzaya ve usulsüz tebligat şikayetine ilişkin itirazlarının kabulünü talep ve dava etmiştir....

        UYAP Entegrasyonu