Ancak haczedilen mal satılıp paraya çevrildikten sonra vazgeçilirse tahsil harcı tam olarak alınır" hükmüne yer verilmiştir. 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 264. maddesinin son fıkrasında; “Borçlu müddeti içinde ödeme emrine itiraz etmez veya itirazı icra mahkemesince kesin olarak kaldırılır veya mahkemece iptal edilirse, ihtiyati haciz kendiliğinden icrai hacze inkılabeder” hükmüne yer verilmiştir. Bu hükme göre; genel haciz yoluyla yapılan takipte, ödeme emrinin tebliğinden sonra borçlu tarafından yasal süre içerisinde ödeme emrine itiraz edilmemesi ya da itirazın icra mahkemesince kesin olarak kaldırılması veya mahkemece iptal edilmesi halinde ihtiyati haciz kendiliğinden kesin hacze dönüşecektir. Somut olayda; alacaklı tarafından, Uşak Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2019/231 D....
Genel haciz yoluyla takiplerde faiz oranına ilişkin iddialar borca itiraz olup, takibin şekline göre; İİK'nun 62/1. maddesi uyarınca, ödeme emrinin tebliğ tarihinden itibaren yedi gün içinde icra müdürlüğünü yapılması gerekir. İcra müdürlüğü yerine, icra mahkemesine yapılan itiraz fuzuli olup bir hukuki sonuç doğurmaz. İİK'nun 58/3, 61/1 maddeleri gereğince takibin belgeye dayanması halinde belgenin tasdikli bir örneğinin ödeme emrine eklenmesi gerektiği, İİK.nun 58 ve 61. maddelerine aykırılık nedenlerine dayalı şikayetin İİK'nun 16/1. maddesi uyarınca ödeme emrinin tebliğinden itibaren yedi günlük yasal sürede yapılması gerekir. Ödeme emri, davacı borçluya 24/01/2019 tarihinde tebliğ edilmiş, borçlu İİK'nun 16/1. maddesinde öngörülen yasal günlük süreyi geçirdikten sonra 08/02/2019 tarihinde icra mahkemesine başvurmuştur" gerekçesi ile, davacının İİK.58 ve 60. maddelerine ilişkin şikayetinin süre aşımından reddine, davacının faize itirazının esastan reddine karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :İcra Hukuk Mahkemesi Davacı(Alacaklı):... Davalı(Borçlu) : ... Besicilik İnş.Tic.AŞ (3.Kişi):... -K A R A R- Dosya içeriğine göre dava, İcra Müdürlüğünün İİK”nun 97.maddesi uyarınca 3.kişinin istihkak iddiası nedeniyle takibin taliki veya devamı konusunda karar verilmesi yönünde gönderilmesi üzerine, İcra Mahkemesince verilmiş takibin taliki kararına ilişkindir. Başkanlar Kurulu Kararı ve Yargıtay Yasasının 14. maddesine göre temyiz inceleme görevi Yüksek 12 .Hukuk Dairesine aittir. Bu nedenlerle dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE 3.11.2009 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili T1 tarafından 23/03/2016 tarihinde borçlular T5 T3 T4 ve T6 aleyhinde ilamsız icra takibine başlanıldığını, takip değeri olan 1.209.487,50 TL'lik miktara ilişkin takip borçlularının T4, T3 ve T5 30/03/2016 tarihinde örnek no:7 ödeme emrine itiraz ettiklerini, takip borçlularından T6'in ise 01/04/2016 tarihinde ödeme emrine kısmi itirazda bulunduğunu, ödeme emrinden yazılı asıl alacağının 750.000,00 TL'lik kısmını açıkça kabul ettiğini, sadece borcun kalan kısmına itiraz ettiğinin anlaşılmış olduğunu, borçlu tarafından yapılan kısmi itiraz neticesinde takibin ilgili borçlu için itiraz edilen miktarı bakımından durdurulmasına, kabul edilen kısmı içinse takibin devamına karar verilmesi gerekirken takibin tüm borçlular açısından usul ve yasaya aykırı olarak 18/04/2016 tarihli tensip tutanağına...
Dosyanın yapılan incelemesinde, şikayetçi alacaklı tarafın müdürlüğe ödeme emrinin tebliğinden önce borçlunun yaptığı itirazın geçersiz olduğundan takibin devamı talebinin reddine ilişkin 18/08/2022 tarihli müdürlük kararına şikayet edildiği, mahkemece davanın reddine karar verildiği görülmüştür. İİK.nın 62.maddesinde "İtiraz etmek istiyen borçlu, itirazını, ödeme emrinin tebliği tarihinden itibaren yedi gün içinde dilekçe ile veya sözlü olarak icra dairesine bildirmeye mecburdur. (Değişik ikinci cümle: 17/7/2003- 4949/13 md.) İtiraz, takibi yapan icra dairesinden başka bir icra dairesine yapıldığı takdirde bu daire gereken masrafı itirazla birlikte alarak itirazı derhal yetkili icra dairesine gönderir; alınmayan masraftan memur şahsen sorumludur. Müddeti içinde yapılan itiraz takibi durdurur....
Noterliği 09.03.2019 tarihli 4363 yevmiye no'lu ihtarla itiraz edildiğini, bu nedenle takibin ilamsız nitelikle olması ve müvekkillere de icra emri değil ödeme emri gönderilmesi gerektiğini, takibin ilamsız ipotek takibi olması gerekmesinden dolayı da takibin başlatıldığı Yalova İcra dairesinin yetkisiz olduğunu, yetkili icra dairelerinin müvekkillin ikametgahının bulunduğu İstanbul icra dairesinin olduğunu bu nedenle yetkiye itiraz ettiklerini, takip konusu kredinin çiftçi tarım kredisi olduğunu ve tarım kredi borçluları için 21.02.2019 tarihli 7166 Sayılı Kanun'un 17. Maddesiyle borçluların talebi halinde yapılandırma yapılması gerektiğine dair amir hükümlü düzenleme yapıldığını, müvekkili yapılandırma talebinde bulunmuş olmasına rağmen bu haktan yararlandırılmadığını beyanla icra dairesinin yetkisizliğine ve icra emrinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesince; Davanın reddine dair karar verilmiştir....
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 19/03/2021 tarihinde T2 tebliğ edilen Mudanya İcra Dairesinin 2021/191 sayılı İcra Emri ile davalı firmanın Yapılandırma kapsamından yararlanmak üzere İdareye başvuru yaptığı ve anılı başvuru ekinde yer alan davadan vazgeçme dilekçeleri ile vazgeçmiş olduğu davalara ait kararların icraya konulduğunu, 7526 sayılı Yasanın 3/13- ç maddesinde; “vazgeçilen davalarda verilen kararlar ile hükmedilen yargılama gideri, avukatlık ücreti ve fer'i lerinin talep edilemeyeceği, bu alacaklar için icra takibi yapılamayacağı” hususunun açıkça düzenlenmiş olduğunu, anılı yasa uyarınca şikayete konu icra emrine dayanak mahkeme ilamlarının cebri icraya konu olamayacağını bu nedenle şikayete konu takibin iptali ile iş bu takibin icrasının karar verilinceye kadar durdurulmasını talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Dava konusu icra takibinin, Kocaeli 2....
Buna göre borçlu ödeme emrine itiraz ederse, bu itiraz alacaklıya hemen tebliğ olunur. Alacaklı itirazın kendisine tebliğinden itibaren yedi gün içinde ya icra mahkemesinden itirazın kaldırılmasını istemek (m. 68- 70) veya mahkemede itirazın iptali davası açmak (m.67) zorundadır (m. 264,2 c.1 ve c.2). İcra mahkemesi itirazın kaldırılması talebini redderse, alacaklının, bu ret kararının tefhim veya tebliğinden itibaren yedi gün içinde genel mahkemede borçluya karşı alacak davası açması gerekir (m. 264/2, c.3) (Prof. Dr. Baki Kuru, İcra ve İflas Hukuku El Kitabı, syf. 913 vd.). Alacaklının bu müddetleri geçirmesi veya davasından veya talebinden vazgeçmesi veya takip talebinin yasal sürenin geçmesi nedeniyle düşmesi veya HMK.nun 150.maddesi gereğince davanın açılmamış sayılması ya da davada haksız çıkması hallerinde ihtiyati haciz hükümsüz kalır (İİK.nun 264/4). Bu konudaki şikayet, İİK.nun 16/2.maddesi uyarınca bir hakkın yerine getirilmemesi ile ilgili olup süreye de tabi değildir....
İCRA VE İFLAS KANUNU [ Madde 97 ] "İçtihat Metni" Mahalli mahkemesinden verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü: İlK.nun 97/1. maddesinde; (istihkak iddiasına karşı alacaklı veya borçlu tarafından itiraz edilirse, İcra Müdürü dosyayı İcra Mahkemesine verir. İcra Mahkemesi, dosya üzerinde veya lüzum görürse ilgilileri davet ederek murafaa ile yapacağı inceleme neticesinde varacağı kanaate göre takibin devamına veya talikine karar verir) hükmüne yer verilmiştir. İstihkak iddia edilmesinden sonraki aşamada, İcra Müdürünün 03.12.2004 tarihli yazısı ile dosyanın yukarıda yer verilen hüküm gereğince İcra Mahkemesine intikal ettirildiği saptanmış, 3. kişi tarafından açılan bir istihkak davasının bulunmadığı anlaşılmıştır....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 18/02/2020 NUMARASI : 2019/390 ESAS, 2020/162 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz)|Şikayet (İcra Memur Muamelesi)|Takibin Taliki Veya İptali KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının yasal süresi içerisinde istinaf yolu ile incelenmesi talep edilmiş olup, dosya yerel mahkemece Dairemize gönderilmiş olmakla, üye hakim tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosyadaki tüm belgeler okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp, düşünüldü. İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili aleyhine çek alacağından dolayı takip başlatıldığını, borca ve faize itiraz ettiklerini, müvekkili şirketin çeki avans olarak verdiğini ancak karşılığında malların gelmediğini, ayrıca avalimdir yazısı ile ciro silsilesinin bozulduğunu, senedin kambiyo senedi özelliğini yitirdiğini söyleyerek takibin durdurulmasına ve davalı aleyhine tazminata hükmedilmesine karar verilmesini istemiştir....