Mahkemece yukarıda belirtilen madde hükmü uyarınca icranın geri bırakılması yerine, takibin iptaline karar verilmesi isabetsiz olup hükmün bu nedenle bozulması gerekmekle beraber anılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını zorunlu kılmadığından mahkeme kararının düzeltilerek onanması yoluna gidilmiştir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile... (İcra Hukuk) 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 17.02.2012 tarih ve 2011/67 E, 2012/10 K. sayılı kararının hüküm bölümünün (1) numaralı bendinde yer alan “takibin zamanaşımı nedeniyle iptaline” sözcüklerinin karar metninden çıkarılmasına, yerine “icranın geri bırakılmasına” sözcüklerinin yazılmasına, mahkeme kararının düzeltilen bu şekliyle İİK 366. ve HUMK’nun 438. maddeleri uyarınca (ONANMASINA), mahkeme kararı düzeltilerek onandığından harç alınmasına yer olmadığına, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 26/11/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....
İcra Hukuk Mahkemesinin 30.09.2014 tarih ve 2014/578–2014/878 sayılı kararı ile takibin iptaline karar verildiği görülmektedir. Takibin iptali ile ilgili konular taraflar arasında tartışılması gereken hususlar olup, yukarıda yazılı fesih nedenleri arasında bulunmamaktadır. Nitekim somut olayda gözlendiği gibi, devletin cebri icra gücü vasıtasıyla, devlet güvencesinde yapılan ihalede mahcuzu satın alan üçüncü kişinin, takibin iptali, icranın geri bırakılması veya ihaleden sonra borcun ödenmesi nedenleriyle doğrudan hiçbir ilişkisi olamaz. Bu nedenle mahkemece, ihaleden ve ihalenin feshine ilişkin bu dava açıldıktan sonra, takibin mahkeme hükmü ile ortadan kalktığından bahisle borçlunun ihalenin feshi talebinin reddi doğru değildir. Mahkemece, borçlunun ihalenin feshi talepli şikayet dilekçesinde ileri sürdüğü ihalenin feshi nedenlerinin incelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....
reddedildiğinin kabul edilmesi gerektiğini beyanla, itirazlarının kabulünü, takibin ve icra emrinin iptalini, davacılar bakımından ilam zaman aşımı süresini kesen veyahut durduran usulüne uygun icra takip işlemi yapılmadığından icranın geri bırakılmasına karar verilmesini, takibin durdurulmasını, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; Şikayetin konusu takibin kesinleşmesinden sonraki devrede borcun zamanaşımına uğraması nedeniyle icranın geri bırakılması talebine ilişkindir. İİK’nun 71. maddesinin 2. fıkrası "Borçlu, takibin kesinleşmesinden sonraki devrede borcun zamanaşımına uğradığını ileri sürecek olursa, 33/a maddesi hükmü kıyasen uygulanır" hükmünü içermektedir....
Kaybetmesi veya yedi gün içinde dava açmaması halinde ise icranın geri bırakılması kararı, takibin iptaline ilişkin sonuçları doğurur (Yargıtay 12. Hukuk Dairesinin 2013/35851 esas, 2014/2112 Karar ve 28.01.2014 tarihli içtihadı). O halde mahkemece, İzmir 7. İcra Hukuk Mahkemesinin 2020/701 esas, 2021/103 karar sayılı kararıyla, asıl borçlu Kazım Karataş'ın zamanaşımı itirazının kabulü ile icranın geri bırakılmasına karar verildiği ve iş bu kararın 27/02/2021 tarihinde kesinleştiği, kararın tebliğinden itibaren 7 gün içerisinde alacaklı tarafından İİK'nun 33/a-2 maddesi uyarınca alacak davası açılmadığı görülmekle, icranın geri bırakılması kararı takibin iptaline ilişkin sonuçları doğuracağından, Mahkemece şikayetçinin talebinin 'icranın geri bırakılması' olduğu da nazara alınarak şikayetçi kefil yönünden icranın geri bırakılmasına karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz olmuştur....
DAVA: Şikayetçi borçlu vekili dava dilekçesinde; davalı alacaklı tarafından müvekkili aleyhine ilamlı icra takibi başlatıldığını, dayanak ilama karşı istinaf yoluna başvurduklarını, icranın geri bırakılması için Müdürlükten mehil talep ettiklerini, mehil süresi içinde icranın geri brakılmasına dair Bölge Adliye Mahkemesi kararını icra dosyasına sunduklarını, icranın geri bırakılması kararından sonra taraflarına, bakiye borç muhtırası gönderilmesinin hukuka aykırı olduğunu iddia ederek müdürlük işleminin kaldırılmasını ve takibin iptalini talep etmiştir. II. CEVAP: Davalı alacaklı vekili cevap dilekçesinde; ilama dayalı alacak için süresinde borçlu kuruma başvuruda bulunduklarını, icra takibinin hukuka uygun olduğunu, borçlunun mehil süresi içinde icrayı geri bırakma kararını sunmadığını savunarak davanın reddine ve borçlu aleyhine dava konusu miktarın %20’si oranında tazminata hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir. III....
Takibin kesinleşmesinden önce zamanaşımı itirazı İİK.nun 168/3. maddesine göre 5 günlük süreye tabi ise de, takibin kesinleşmesinden sonraki devrede bonoda zamanaşımının geçtiğine ilişkin şikayet ise İİK.nun 71. maddesi göndermesi ile uygulanması gereken İİK.nun 33/a maddesine göre süreye tabi değildir (HGK.nun 4.11.1998 tarih ve 1998/12-763 E. - 1998/797 K.). Somut olayda 28.01.2013 tarihinde başlatılan takipte kambiyo senetlerine mahsus ödeme emri şikayetçi borçluya 27.03.2013 tarihinde tebliğ edilmiş, borçlu tarafından, bu tarihten sonra şikayet tarihine kadar dosyasının işlemsiz bırakıldığı ileri sürülerek icranın geri bırakılması talep edilmiştir. O halde, takipten sonra gerçekleşen zamanaşımı şikayeti süresiz olarak ileri sürülebileceğinden şikayetin TTK.nun 749. maddesi koşullarında esasının incelenmesi ve oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, şikayetin süre yönünden reddine karar verilmesi isabetsizdir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Alacaklı tarafından bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla başlatılan takibe karşı borçlunun, takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde takip dosyasının işlemsiz bırakılması nedeniyle alacağın zamanaşımına uğradığını ileri sürerek takibin iptali istemi ile icra mahkemesine başvurduğu; mahkemece, şikayetin kabul edilerek icranın geri bırakılmasına karar verildiği anlaşılmaktadır. 6102 sayılı TTK'nun 778. maddesinin yollamasıyla bonolar hakkında da uygulanması gereken aynı Kanunun 749. maddesi uyarınca takibe konu bono, vade tarihinden itibaren üç yıllık zamanaşımı...
Maddede belirtilen herhangi bir belgeye dayanmadığı gibi İİK 36. maddesi gereğince icranın geri bırakılması talebi konusunda karar v erme yetkisinin mahkememizde olmadığı, bu haliyle borçlunun icranın geri bırakılması talebinin şartları bulunmadığından reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur..." şeklinde açıklanan gerekçeleriyle, "Davanın reddine" karar verildiği görülmüştür. Davacı istinaf dilekçesinde özetle; Dava dilekçesinde ileri sürülen hususları tekrarla; takip dayanağı Mahkeme kararının istinaf incelemesinde olduğunu ve henüz dönmediğinden bahisle, takibin dosyanın istinaf mahkemesinden dönüşüne kadar durdurulmasına, icra takibinin geri bırakılmasına karar verilmesini istemiştir. Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe: Dava, davacının takibe dayanak karara karşı istinaf yasa yoluna başvurulması sebebiyle icranın geri bırakılması istemine ilişkindir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ: Kambiyo senetlerine (bono) özgü takipte takibin kesinleşmesinden sonra 10/03/2017 ile 03/02/2022 tarihleri arasında 3 yıldan fazla dosyanın işlemsiz bırakılması nedeniyle alacağın zamanaşımına uğradığı anlaşıldığından, davanın kabulü ile davacı borçlu yönünden zamanaşımı sebebiyle icranın geri bırakılmasına karar verilmiştir. İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili tarafından, cevap dilekçesindeki nedenler tekrarlanarak istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İstinaf konusu, takibin kesinleşmesinden sonraki süreçte gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle icranın geri bırakılması talebine ilişkindir....