Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İİK'nun 62. maddesine göre; "İtiraz etmek isteyen borçlu itirazını, ödeme emrinin tebliği tarihinden itibaren yedi gün içinde dilekçe ile veya sözlü olarak icra dairesine bildirmeye mecburdur." Aynı yasanın 66. maddesinde ise; "Müddeti içinde yapılan itiraz takibi durdurur" hükmü düzenlenmiştir. Somut olayda ilamsız icra yoluyla yapılan takibe karşı borçlunun icra müdürlüğüne başvurusu, borca kısmi itiraz niteliğinde olup yukarıda anılan yasa hükümleri uyarınca müdürlükçe takibin durdurulmasına karar verilmesi gerekirken, borçlunun dilekçesinde yer alan itiraz nedenlerini inceleme ve değerlendirme yetkisi bulunmadığı halde yetkisini aşmak suretiyle itirazın kısmen kabulüne karar verilmesi doğru değildir. İcra müdürlüğünce yapılması gereken, yasal süresi içerisinde yapılmış olan itiraz üzerine takibin durdurulmasına karar vermektir....

    İtirazın iptali davası, takip alacaklısı tarafından itiraz etmiş olan takip borçlusuna karşı açılır. İcra takibinde yer alan ve borçlu tarafından itiraza uğrayan kısım davanın konusunu oluşturur. Borcun tamamına ya da bir kısmına itiraz hallerinde olduğu gibi imzaya itiraz ile faize itiraz edilmesi durumunda da itirazın iptali davası açılabilir. İcra İflas Kanununun 68 ve 68 (a) maddelerinde sözü edilen belgelerden birine sahip olmayan alacaklı, itirazın giderilmesini sağlayabilmek için yalnız itirazın iptali yoluna başvurabilir. Borçlu ödeme emrine itiraz etmemiş ya da itiraz geçerli değilse alacaklının itirazın iptali davası açmasında hukukî yarar yoktur. İtirazın iptali davası süreye tabidir. Alacaklı itirazın kendisine tebliğinden itibaren bir yıl içinde davayı açabilir. İcra takibi konusu alacak davası iş mahkemesinin görevine girmekte ise, itirazın iptali davası da iş mahkemesinde açılır (Kuru, Baki: İcra ve İflas Hukuku, İstanbul Kasım 2004, s. 223.)....

      TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ Davacı vekili, davasında özetle; müvekkilinin iş adresinin Ümraniye olması nedeniyle mahkemenin yargı çevresi içerisinde olduğunu, icra takibinde de İstanbul Anadolu İcra Dairelerinin yetkili olduğunu, davacı müvekkilinin mevcut alacağına karşılık ilamsız icra takibi başlattığını, davalının yetkiye ve faize itiraz ettiğini, itiraz dilekçesinde de taraflar arasındaki ticari alışverişin varlığının ikrar edildiğini, davalı borçlu şirketin sadece faize ve yetkiye yönelik itirazda bulunduğunu, asıl alacağa yönelik bir itirazın bulunmadığını, takip ve dava konusu edilen ürünlerin kendilerince teslim alınmadığı itirazında da bulunulmadığı gibi, iş bu fatura bedellerinin ödendiğine dair de dosyaya herhangi bir yazılı delil ve belgenin sunulmadığını, 12.075,38 TL cari borcun vadesinde ödenmediğini, itirazın haksız olduğunu belirterek, itirazların iptali ile takibin devamına, %20 oranındaki icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline, yargılama giderlerinin...

        İcra Müdürlüğü'nün 2007/1096 esas numaralı dosyası ile takip başlattığını, müvekkil ve kefillerin bu dosyada kısmi ödemelerde bulunarak borcun bir bölümünü kapattığını, mükerrer olarak ve yapılan ödemeler mahsup edilmeksizin başlatılan takibin ve açılan davanın kötüniyetli olduğunu savunmuş, davanın reddi ile kötüniyet tazminatına karar verilmesini talep etmiştir....

          Mahkemece yapılan yargılama, toplanan deliller neticesinde, davalının kabul ettiği asıl alacak yönünden takibin devam ettiği, faiz ve masraflar bakımından itiraz üzerine takibin durduğunu, benimsenen bilirkişi raporuna göre itirazın haksız olduğu gerekçeleri ile davanın kısmen kabulüne, işlemiş faize yönelik 40.515.89 TL, BSMV’ye yönelik 2.025.79 TL.na ilişkin itirazın iptali ile takibin bu miktarlar üzerinden devamına, davacının fazlaya ilişkin talebinin reddine karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalının yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 24.04.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            Borcun tamamına ya da bir kısmına itiraz hallerinde olduğu gibi imzaya itiraz ile faize itiraz edilmesi durumunda da itirazın iptali davası açılabilir. İcra İflas Kanunu'nun 68 ve 68 (a) maddelerinde sözü edilen belgelerden birine sahip olmayan alacaklı, itirazın giderilmesini sağlayabilmek için yalnız itirazın iptali yoluna başvurabilir. Borçlu ödeme emrine itiraz etmemiş ya da itiraz geçerli değilse alacaklının itirazın iptali davası açmasında hukukî yarar yoktur. İtirazın iptali davası süreye tabidir. Alacaklı itirazın kendisine tebliğinden itibaren bir yıl içinde davayı açabilir. İcra takibi konusu alacak davası iş mahkemesinin görevine girmekte ise, itirazın iptali davası da iş mahkemesinde açılır. (Kuru, Baki: İcra ve İflas Hukuku, İstanbul Kasım 2004, s. 223.) Buna göre davada 5521 sayılı İş Mahkemeleri Kanunun 7’nci maddesi uyarınca sözlü yargılama usulü uygulanır. İtirazın iptali davasında, işçilik alacaklarıyla ilgili olarak tahsil hükmü kurulması mümkün olmaz....

              İcra Dairesi'nin 2009/3954 takip sayılı dosyasında, borçlular tarafından yetkiye ve borca itiraz edildiği, davalı- borçlu şirketin itirazı üzerine 13.05.2009 tarihinde, davalı-borçlu ...' in itirazı üzerine 14.04.2009 tarihinde takibin her iki borçlu açısından durdurulduğu, alacaklı tarafından Kayseri 2....

                Mahkemece; davalıların davacı banka ile dava dışı asıl borçlu arasında imzalanan Tarım Destek Kredisinin müşterek borçlusu ve müteselsil kefili oldukları, işlemiş faize itiraz ettikleri, bilirkişi raporunun yeterli olduğu, faiz alacağının likit olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, davalının faize itirazının iptali ile takibin 1.625.19 TL. faiz ve 81.29 TL. buna ilişkin vergisi üzerinden takip talebinde belirtilen diğer asıl alacak ve fer'ileri ile birlikte devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine, dava konusu alacağın %40'ı üzerinden hesaplanan 650 TL. icra inkar tazminatının davalılardan müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere ve özellikle yeterli inceleme ve değerlendirmeyi içeren bilirkişi raporunun hükme esas alınmasında bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalılardan ... vek. Av. ...'...

                  "İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi Dava Türü : İtirazın iptali YARGITAY İLAMI Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtay'ca incelenmesi taraflarca istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşılmakla, dosya incelendi, gereği görüşüldü: 1-Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayandığı maddi delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davacının tüm, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazlarının reddine, 2- Davacı, kesinleşen işe iade davası sonrası mahkeme kararın ifası ve eski işine iadesi için davalı işverene başvurduğunu ancak işe davet edilmediğini, 8 aylık ücret tutarındaki tazminat alacağının tahsili için İcra Müdürlüğü'nün 2012/1412 sayılı takip dosyası ile icra takibi yaptığını, davalı tarafın takibe, faize ve ferilerine itiraz ettiğini, takibin durduğunu belirterek itirazın iptali ile takibin devamına ve %40 tan...

                    İtirazın iptali davası, takip alacaklısı tarafından itiraz etmiş olan takip borçlusuna karşı açılır. İcra takibinde yer alan ve borçlu tarafından itiraza uğrayan kısım davanın konusunu oluşturur. Borcun tamamına ya da bir kısmına itiraz hallerinde olduğu gibi imzaya itiraz ile faize itiraz edilmesi durumunda da itirazın iptali davası açılabilir. İcra İflas Kanununun 68 ve 68 (a) maddelerinde sözü edilen belgelerden birine sahip olmayan alacaklı, itirazın giderilmesini sağlayabilmek için yalnız itirazın iptali yoluna başvurabilir. Borçlu ödeme emrine itiraz etmemiş ya da itiraz geçerli değilse alacaklının itirazın iptali davası açmasında hukuki yarar yoktur. İtirazın iptali davası süreye tabidir. Alacaklı itirazın kendisine tebliğinden itibaren bir yıl içinde davayı açabilir. İcra takibi konusu alacak (davası) iş mahkemesinin görevine girmekte ise, itirazın iptali davası da iş mahkemesinde açılır (Kuru, Baki: İcra ve İflas Hukuku, ... Kasım 2004, s. 223.)....

                      UYAP Entegrasyonu