konulmuş olduğunu, ancak, bu haczin öğrenildiğine dair kayıt olmadığından kanuni itiraz süresinin başlamadığını, 103 davetiyesinde mesken olarak kullanılan taşınmaza haciz konulduğuna dair kayıt bulunmadığından meskeniyet şikayeti süresinin öğrenme tarihinden itibaren başladığını, ayrıca, dava dilekçesinde 3 ayrı icra dosyası için şikayette bulunduklarını, sadece 2019/6387 esas sayılı dosya için karar verildiğini belirterek, mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir....
Davalı vekili cevap dilekçesinde; icra dosyasından borçluya gönderilen ödeme emrinin 15/11/2018 tarihinde bizzat kendisine teslim edildiğini, itiraz olmaksızın takibin konulduğunu, davacı tarafın meskeniyet iddiası ve satış kararının iptali ile haczin kaldırımasına ilişkin taleplerinin reddine, yargılama cevap vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece 17/02/2020 gün 2019/530 E. 2020/138 K sayılı kararla; "1- Açılan davanın kabulü ile, 2- Küçükçekmece 1. İcra Müdürlüğünün 2018/16173 Esas sayılı dosyasında davacının haciz konulan İstanbul ili Eyüp ilçesi, Akşemsettin Mahl, Bereket Sok, No:29 Birinci Bodrum kat: 4 Adresinde bulunan meskenin üzerinde konulmuş haczin kaldırlmasına,karar kesinleşene kadar satış işlemlerinin DURDURULMASINA, " karar verilmiştir....
bulunduğunu, bu evin davacının haline münasip evi olduğunu ve haczedilemeyeceğini, ayrıca dosya kapsamında borcu karşılamaya yetecek miktardan daha fazla taşınmaz üzerine haciz konulduğunu belirterek 188 ada 1 parsel sayılı taşınmaz üzerindeki haczin meskeniyet şikayeti nedeniyle, diğer taşınmazlarda ise borcu karşılamaya yetecek değerde olan taşınmaz belirlenerek diğerleri üzerindeki haczin kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir....
Buna göre Mahkemece davanın süresinde açılıp açılmadığı ve dosyada ileri sürülen derdestlik itirazı da değerlendirilerek, sonucunda davanın süresinde açıldığı ve derdestlik itirazının yerinde olmadığı kanaatine varılması halinde; meskeniyet şikayeti yönünden yukarıda açıklanan yasal düzenlemelere uygun mahallinde bilirkişi heyeti oluşturularak keşif incelemesi yapılarak sonucu gidilmesi gerekir. "Şikayetçinin meskeniyet şikayeti ileri sürülen adreste oturmadığının sabit olduğu, ileride bu adreste oturacağına dair bir iddia ileri sürmediği" gerekçesine dayanılarak hacze konu taşınmazla ilgili şikayetin reddine karar verilmesi isabetsizdir....
İİK mad. 16 uyarınca meskeniyet itirazının 7 günlük süreye tabii olduğu, davacı borçluya İİK 103 davet kağıdının 28/06/2017 ve 14/07/2017 tarihlerinde bizzat tebliğ edildiği, davacının taşınmazına konan hacizleri her 3 icra dosyası yönünden de İİK 103 davet kağıdını bizzat tebliğ aldığı, tebliğ tarihlerinde öğrendiği, tebligatların usulüne uygun bizzat borçlunun kendine yapıldığı dikkate alındığından usulsüz tebliğ şikayeti yerinde görülmemiş, mahkememize meskeniyet şikayeti davası da öğrenme tarihinden itibaren, 7 günden çok sonra 24/01/2018 tarihinde açıldığı, meskeniyet şikayeti davasının süresinde açılmadığı ..'' şeklindeki gerekçe ile davanın reddine karar verilmiştir....
Hukuk Dairesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki davacı/borçlulardan ... ve ... tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından kambiyo senetlerine mahsus genel haciz yolu ile başlatılan icra takibinde, borçluların icra mahkemesine başvurularında; borçlu ... yönünden takibin iptali istemi ile birlikte meskeniyet şikayetinde bulundukları, mahkemece taşınmaz üzerindeki ipoteğin zorunlu ipotek olmadığı gerekçesi ile meskeniyet şikayetinin ve takibin iptali isteminin reddine karar verildiği, borçlular vekilinin istinaf talebi üzerine bölge adliye mahkemesince istinaf isteminin kısmen kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, borçlu ... yönünden takibin iptaline, taşınmaz üzerindeki...
İcra Hukuk Mahkemesi dosyasının getirtilerek incelenmesi mirasın hükmen reddi şikayeti hakkında mahkemece verilen davanın açılmamış sayılmasına kararının kesinleşmediği görülür ise derdestlikten bu yöne ilişkin davanın reddine karar verilmesi aksi halde mirasın reddi davasının bekletici mesele yapılması bu dava sonunda mirasın hükmen reddi kararı verilir ise takibin iptali yönünde hüküm tesisi, anılan dava reddedilir ise borçluların meskeniyet şikayetinin esası incelenerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken mirasın reddi davasının henüz sonuçlanmadığı işlemlerin usule uygun olduğu gerekçeleri ile şikayetin reddine karar verilmesi isabetsizdir. SONUÇ : Borçluların temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366. ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 06/11/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Meskeniyet iddiası ile haczedilmezlik şikayeti ancak taşınmaz maliki borçlu ya da Anayasa Mahkemesi Genel Kurulunun 12/12/2019 tarihli 2016/10454 sayılı kararı gözetildiğinde dava konusu taşınmaz üzerinde haciz tarihinden önce aile konutu şerhi mevcut olan borçlunun eşi tarafından yapılabilir. Davacı takibin borçlusu olmadığı gibi hacze konu taşınmazlar da davacının eşi borçlu adına kayıtlı olmadığından takibin diğer borçlusu adına kayıtlı taşınmazlar üzerindeki haczin kaldırılması isteminde davacının hukuki yararı bulunmadığı gibi aktif husumeti de mevcut değildir. Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin istinaf başvurusu üzerine kamu düzeni yönünden yapılan incelemeye göre, kararın usul ve yasaya uygun olmadığı anlaşılmakla, HMK'nın 353/1- b/2 maddesi uyarınca kararın kaldırılmasına ve davanın hukuki yarar yokluğundan usulden reddine karar verilmesi gerekmiştir....
İcra Hukuk Mahkemesi'nin 07/02/2023 gün, 2022/377 Esas- 2023/100 Karar ilamı ile, "Meskeniyet şikayeti İİK 16/1. Maddesi gereğince 'şikayet bu muamelerin öğrenildiği tarihten itibaren 7 gün içinde yapılır hükmü gereğince 7 günlük hak düşürücü süreye tabidir. Meskeniyet şikayeti davasının 10.10.2022 tarihinde açıldığı, davacıya 103 davetiyesinin 04.04.2022 tarihinde tebliğ edildiği, usulsüz tebliğe ilişkin yapılmış bir şikayetin mahkememizde ileri sürülmediği anlaşıldığından şikayetçinin davasını, dava açılması için zorunlu olan 7 günlük sürede açmadığından davası reddedilmiştir. Tüm dosya kapsamından mahkememizce edinilen kanaate göre süresinde yapılmayan şikayetin reddi ile şikayetçinin talebi reddedilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur." gerekçesi ile, "1- Süresinde olmayan meskeniyet ŞİKAYETİNİN REDDİNE" karar verilmiştir....
Meskeniyet şikayetinin ise süre yönünden reddine karar verilmesi gerektiğinden, meskeniyet şikayetine ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddine, ancak HMK'nun 355 ve 353- (1) b) 2) maddesi gereğince mahkeme kararının gerekçesi düzeltilerek meskeniyet şikayetinin süre yönünden reddine karar verilmesi gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur. HÜKÜM: Yukarıda açıklanan sebeplerle; 1- Davacı vekilinin Ankara 12. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2017/700 Esas - 2018/1011 Karar sayılı kararına karşı istinaf başvuru dilekçesinin taşkın haciz yönünden kesin nitelikte olması nedeniyle İİK.nun 363/1, 365/son maddeleri gereğince REDDİNE, 2- Davacı vekilinin meskeniyet şikayeti yönünden istinaf başvurusunun REDDİNE, HMK'nun 355 ve 353- (1) b) 2) maddesi gereğince Ankara 12....