İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 15/01/2019 NUMARASI : 2016/661 ESAS - 2019/50 KARAR DAVA KONUSU : Takibin Taliki Veya İptali KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı İcra Hukuk Mahkemesince verilen karara karşı davacılar vekili tarafından istinaf kanun yolu başvurusunda bulunulmakla; dosyadaki tüm kayıtlar okunup gereği düşünüldü; Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; davalının 27/01/2016 tarihinde Kayseri 6. İcra Müdürlüğünün 2016/10097 Esas sayılı dosyası ile müvekkilleri hakkında icra takibi yaptığını, taraflarınca borca itiraz edildiğini, icra müdürlüğünce takibin durdurulmasına karar verildiğini, davalının bu takipten feragat etmediğini ve itirazın kaldırılması veya iptali davası açmadığını, 11/07/2016 tarihinde Kayseri 6....
İcra Müdürlüğünün 2019/2436 sayılı ipotekli takip dosyasında borçlunun sadece davacı şirket olduğunu, davacı T1'nun bu takip dosyasında taraf olmadığından mükerrerlik iddiasında bulunmayacağını, kaldı ki davacı şirket yönünden de tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla Marmaris 2. İcra Müdürlüğünün 2019/2594 sayılı ilamsız takibin başlatıldığını, ayrıca İİK'nun 45. maddesi uyarınca ilamsız takip değil kambiyo takiplerine ilişkin mükerrerlik iddiasının ileri sürülebileceğini, davacı T1'nun ipotek veren değil kredi sözleşmesinin müteselsil kefili olduğunu, müteselsil kefil hakkında ilamsız takip başlatılmasına yasal bir engel bulunmadığını, tüm bu nedenlerle kararın kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. GEREKÇE : Dava ilamsız takibin mükerrerlik iddiasına ilişkin iptaline yönelik şikayettir. İİK.'...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Borçlunun, aleyhine başlatılan ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takip sonuçlandırılmadan hakkında genel haciz yoluyla takip yapıldığını belirterek takibin iptali istemiyle icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece genel haciz yoluyla takipte mükerrerlik itirazının icra müdürlüğüne yapılması gerektiğinden bahisle şikayetin reddine karar verildiği anlaşılmıştır. Başvurunun bu hali ile takibin İİK'nun 45. maddesine aykırı olduğu nedeniyle iptali talebinden ibarettir....
İcra Müdürlüğünün 2020/911 esas sayılı dosyasıyla rehin alacağından dolayı takip başlatıldığını, yapılan ikinci takibin aynı ilişkiden kaynaklanan borç olduğundan dolayı mükerrer olduğunu, takibe dayanak bonoda ciro silsilesinin bozuk olduğunu, bu nedenle bono vasfına haiz olmadığını, ayrıca davaya dayanak bononun teminat senedi olarak verildiğini, bononun anlaşmaya aykırı olarak doldurulduğunu, bu nedenlerle ilk derece mahkemesi kararının hukuka aykırı olduğu belirtmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : Tüm dosya kapsamı uyarınca, Uyuşmazlık, bonoya dayalı kambiyo takibinde, mükerrerlik nedeniyle takibin iptali istemine, senedin kambiyo vasfına yönelik şikayete ve borca itiraza ilişkindir....
iptali ile takibin devamına, asıl alacağın temerrüt tarihinden itibaren işleyecek temerrüt faizi ile birlikte tahsiline, %20'den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
de aynı alacağa dayalı olarak genel haciz yoluyla ilamsız icra takibi başlatıldığını, başlatılan bu takibin mükerrer olduğunu ileri sürerek takibin iptalini talep ettiği, İlk Derece Mahkemesince şikayetin reddine hükmedildiği, kararın şikayetçi borçlu tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak yeniden hüküm kurulmak suretiyle, “mükerrerlik iddiasının takibin şekline göre borca itiraz niteliğinde olup, 7 gün içerisinde İcra müdürlüğünde ileri sürülmesi gerekirken İcra mahkemesine yapılan başvurunun fuzuli olduğu ve sonuç doğurmayacağı” gerekçesiyle istemin reddine karar verildiği, kararın şikayetçi borçlu tarafından temyiz edildiği görülmüştür....
Borçlunun mükerrerlik iddiası ve faize ilişkin itirazı borca itiraz niteliğinde olup, takibin şekline göre bu itirazın İİK'nın 62. maddesi uyarınca icra dairesine yapılması gerekir. Başvurunun icra dairesi yerine icra mahkemesine yapılması fuzuli bir talep olup sonuç doğurmaz (Yargıtay 12. HD., 2016/19783 E-2017/12012 K ; 2018/5873 E -2019/3912 K.sayılı ilamı)....
Borçlunun mükerrerlik iddiası ve faize ilişkin itirazı borca itiraz niteliğinde olup, takibin şekline göre bu itirazın İİK'nın 62. maddesi uyarınca icra dairesine yapılması gerekir. Başvurunun icra dairesi yerine icra mahkemesine yapılması fuzuli bir talep olup sonuç doğurmaz (Yargıtay 12. HD., 2016/19783 E-2017/12012 K.; 2018/5873 E.-2019/3912 K.sayılı ilamı)....
Buna göre alacaklının önce ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takip yapması yasal zorunluluk olduğundan, mükerrerlik iddiasının ancak rehnin paraya çevrilmesi yolu ile yapılan takip dışındaki diğer takipler yönünden ileri sürülebileceği muhakkaktır. Dairemizce yapılan değerlendirmelere göre; mükerrer olduğu iddiası ile iptali istenen Ankara 18....
Bu borçlu ilk yapılan takiple ilgili mükerrerlik itirazında bulunamaz. Bu gerekçe ile mükerrerlik itirazının reddine karar verilmesi gerekirken mahkemece başka gerekçe ile mükerrerlik itirazının reddine karar verilmesi isabetsiz olmuştur. (Benzer karar Yargıtay 12. Hukuk Dairesinin 29/04/2021 tarih 2021/43 esas 2021/4689 karar) Diğer borçlular T1 T4 ve T2 ise ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takipte taraf sıfatları bulunmadığından bu davacılar hakkında mükerrer takipten söz edilemez. Mahkemenin bu borçlular yönünden verdiği kararda hukuka aykırılık buluhmamaktadır. Yukarıda belirtilen nedenlerle; davacıların istinaf talebinin yerinde olmadığı, T3 ve Ticaret A.Ş.'...