Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Buna göre, temerrüd nedeniyle tahliye davasının ödeme emrinin tebliğ tarihinden itibaren otuz günlük yasal ödeme süresi dolduktan sonra açılması gerekmekte ve mahkemece tahliye istemi yönünden red kararı verilmesinde bir isabetsizlik yok ise de; kira alacağına ilişkin itirazın iptali talebi ayrı bir dava olup, alacak talebiyle ilgili itirazın iptali davasının açılması için anılan otuz günlük sürenin beklenilmesi zorunluluğu bulunmamaktadır. Buna göre; ödeme emri borçluya 19.03.2012 tarihinde tebliğ edilmiş olup, borçlunun itiraz ettiği alacağın tespiti ve icra takibinin devamını sağlamaya yönelik iş bu dava, 12.04.2012 tarihinde İİK Mad. 67/1 deki bir yıllık süre içinde açılmış olmakla, mahkemece, işin esası hakkında yapılacak yargılama sonucunda hasıl olack sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde davanın süresinde açılmadığından bahisle tümden reddine karar verilmesi doğru görülmemiş, bu husus bozmayı gerektirmiştir....

    Yukarıda belirtilen nedenlerle; ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında davacının dava etmekte hukuki yararının bulunmadığı bu nedenle mahkemece borçlunun ödeme emrinin iptali şikayetinin hukuki yararı bulunmadığından reddine karar vermesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisinin isabetsiz olduğu ancak söz konusu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerekli kılmadığı anlaşıldığından davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile HMK'nın 353/1- b.2. bendi gereğince mahkeme kararının kaldırılmasına, "Davacının ödeme emrinin iptali talebinin HMK'nın 114/1- h ve 115/2 maddeleri uyarınca dava şartı yokluğundan usulden reddine" dair aşağıdaki hüküm hukuka uygun bulunmuştur....

    , kabul anlamına gelmemekle beraber Haziran ayı kirasına ilişkin icra müdürlüğü kararı haklı olsa dahi Temmuz ayı yönünden kararın iptali gerektiğini söyleyerek 23/07/2020 tarihli icra müdürlüğü kararının kaldırılmasını istemiştir....

    Borçlunun kira sözleşmesine veya kira sözleşmesi dışındaki itirazı ile ilamsız tahliye takibi durur (İİK m. 269/3,c. l). Alacaklının itiraz ile duran tahliye takibine devam edebilmesi için itirazın tebliği tarihinden itibaren altı ay içinde icra mahkemesinden itirazın kaldırılmasını ve tahliye istemesi gerekir. Son olarak İcra İflas Kanunu’nun 63.maddesi gereğince borçlu itiraz sebepleri ile bağlı olup, itirazın kaldırılması istemi ile açılan eldeki davaya cevabı ile itiraz sebeplerini genişletemez ve değiştiremez. Somut olaya gelince; taraflar arasında 10.09.2020 başlangıç tarihli, 1 yıl süreli, yazılı kira sözleşmesi bulunduğu konusunda ihtilaf bulunmamaktadır....

    Davacı alacaklılar vekili tarafından davalı borçlu hakkında kira alacağının tahsili amacıyla tahliye istekli olarak başlatılan icra takibi nedeniyle düzenlenen ödeme emrine davalı borçlu tarafından itiraz edilmediğinden takibin kesinleşmesi üzerine davacı alacaklılar vekili icra mahkemesine başvurarak tahliye isteminde bulunmuştur. Davacının dayandığı ... 3. İcra Müdürlüğünün 2012/4678 esas sayılı icra takip dosyasında, davalı borçluya gönderilen örnek 13 ödeme emrinde yasal otuz günlük ödeme süresi ile yedi günlük itiraz sürelerinin metin kısmında yazılmadığı, matbu olarak düzenlenen ödeme emrinde A ve B harfli dipnotta yasa maddelerinin açıklamalarının yazılı olduğu görülmüştür. İİK nun 269/1 maddesi yollaması ile uygulanması gereken Türk Borçlar Kanununun 315. maddesinde yer alan yasal otuz günlük ödeme süresinin ödeme emrinde açıkça yazılması zorunlu olup dipnotta yazılı olması ödeme emrinin yasaya uygun şekilde düzenlendiği anlamına gelmez....

      Davacı alacaklı tarafından davalı borçlu hakkında kira bedelinin tahsili amacıyla tahliye istekli olarak başlatılan icra takibine davalı borçlu süresinde itiraz ettiği halde, Kırklareli İcra Müdürlüğü tarafından İİK md.62'ye uygun olmadığı gerekçesiyle itirazın reddine karar verilmiştir. Davacı icra mahkemesinden kiralananın tahliyesi isteminde bulunmuştur. Mahkemece tahliyeye karar verilmesi üzerine karar, davalı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı 09.04.2015 tarihinde başlatmış olduğu icra takibinde toplam 46.537,98- TL kira bedeli ve faizinin tahsilini talep etmiştir. Davalı borçluya örnek 13 tahliye ihtarlı ödeme emrinin 08.05.2015 tarihinde tebliği üzerine borçlunun süresinde icra müdürlüğüne verdiği 13.05.2015 tarihli dilekçesi içerik itibariyle borcun tamamına itiraz niteliğindedir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tahliye İcra mahkemesince verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı karar davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, kesinleşen takip nedeniyle İ.İ.K. 269/a maddesine dayalı tahliye istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı borçlu tarafından temyiz edilmiştir. Davacı alacaklı, davalı-borçlu hakkında 02/12/2014 tarihinde başlattığı haciz ve tahliye istekli icra takibi ile 3.600,00.-TL kira alacağın tahsili isteminde bulunmuştur. Ödeme emri davalı borçluya 04/12/2014 tarihinde tebliğ edilmiş, davalı ödeme emrine itiraz etmemiş ve yasal süre içerisinde takip konusu borcunu ödememiştir. Davacı alacaklı 15/07/2015 tarihinde açmış olduğu dava ile temerrüt nedeniyle kiralananın tahliyesini istemiştir....

          İİK. 269/1.maddesi göndermesi ile uygulanması gereken Türk Borçlar Kanunu'nun 315.maddesi gereğince 30 günlük ödeme süresinin dolması beklenmeden alacaklı tarafından icra mahkemesinden tahliye isteminde bulunulamaz.Alacaklı vekili tarafından 30 günlük ödeme süresi dolmadan 08.06.2012 tarihinde icra mahkemesinden tahliye isteminde bulunulmuştur. Bu nedenle tahliye isteminin reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde tahliyeye karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ:Kararın yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenle alacağa ilişkin kısmının ONANMASINA, (2) nolu bentte açıklanan nedenle tahliyeye yönelik karar kısmının 6100 sayılı HMK'YA 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3. madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428 ve İİK.nın 366. maddesi uyarınca BOZULMASINA ve onanan kısım için temyiz harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına mahal olmadığına, 03.10.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

            Ödeme emrinin tebliğinden itibaren yasal otuz günlük ödeme süresi beklenilmeden tahliye isteminde bulunulamaz. Bu durumda mahkemece tahliye isteminin reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile tahliye kararı verilmesi hatalı olmuştur.Diğer taraftan davacı alacaklının ....02.2015 tarihinde başlatmış olduğu icra takibinde ....045,59-TL kira alacağı yanında su ve elektrik kullanımından kaynaklanan alacak bedellerini de talep ettiği görülmüştür. Bu tür alacaklarda davacı alacaklı ancak kendisi tarafından ödendiğini belgelendirmesi halinde alacakları talep edebileceğinden, dava konusu elektrik ve su bedellerinin davacı kiralayan tarafından ödenip ödenmediği araştırılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekmektedir. Karar bu nedenlerle bozulmalıdır....

              İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesince "İlgili icra dosyası ve toplanan delillerin bir bütün olarak irdelenmesi neticesinde; davacı borçlu hakkında kira alacağı ve tahliye istemli ilamsız takip başlatıldığı, borçlunun süresinde yaptığı itiraz üzerine takibin durdurulduğu, takibin kesinleşmediği, davacı borçlu vekilinin tahliye talepli ödeme emri gönderilemeyeceğine yönelik itirazlarının itirazın iptali ya da itirazın kaldırılması davasında öne sürülebileceği, iş bu takibin iptali davasında incelenemeyeceği anlaşılmakla davanın reddine" dair karar verildiği görülmüştür. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davalı tarafından İstanbul 26....

              UYAP Entegrasyonu