Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

nın 04.06.2015 tarihli haciz sırasında haczedilen bir adet dalga kıran kompresör ve iki adet bilgisayar kasasının mesleği için gerekli eşyalar olduğunu ileri sürerek İİK'nun 82. maddesinin .... fıkrasının .... bendi uyarınca haczin kaldırılması isteğiyle icra mahkemesine başvurduğu görülmektedir. Nitekim, şikayetçi üçüncü kişinin ........2015 tarihli duruşmada, haczedilmezlik şikayetinde bulunduğunu tekrar ederek talebinin istihkak davası niteliğinde olmadığını beyan ettiği anlaşılmaktadır. Bu durumda, yukarıda değinilen yasal düzenleme ve açıklamalar gereğince, adı geçen üçüncü kişinin icra takibinde taraf olmaması ve takipte "borçlu" sıfatını taşımaması nedeniyle İİK'nun 82/.... maddesinin .... bendi kapsamında haczedilmezlik şikayetinde bulunamayacağı açıktır....

    İcra Müdürlüğünün 2017/674 Talimat sayılı dosyası ile müvekkili şirketin maliki olduğu Tekirdağ İli, Ergene İlçesi, Kırkgöz Köyü, 152 Ada 4 Parsel'deki taşınmazda bulunan fabrika binasına borçludan olan alacağını tahsil için geldiğini, alacaklının sunulan belgelere ve ibraz olunan kayıtlara rağmen, talimat gereği haciz yapmak suretiyle müvekkili şirkete ait makinelere ve bilgisayarlara haciz tatbik ettiğini, alacaklının gerçekte müvekkili şirkete ait olan ve tapu siciline kayıtlı mahcuza haciz tatbik ettiğini, haciz esnasında söz konusu mahcuzların müvekkili şirkete ait olduğu, faturasının mevcut olduğu, tapu siciline şerh edilmiş olduğu ve taşınmazdan bağımsız şekilde haczi kabil olmadığının beyan edilmesine rağmen yapılan haciz işleminin hukuka aykırı olduğunu, haczedilen malların müvekkiline ait fabrika içerisinde bulunan, fabrikanın işlevine katkıda bulunan mütemmim cüz niteliğinde bulunan teferruat listesinde yer alan menkuller olduğunu, bu menkullerin fabrikadan ayrı olarak haczinin...

    İcra Müdürlüğünün 2017/675 Talimat sayılı dosyası ile müvekkili şirketin maliki olduğu Tekirdağ İli, Ergene İlçesi, Kırkgöz Köyü, 152 Ada 4 Parsel'deki taşınmazda bulunan fabrika binasına borçludan olan alacağını tahsil için geldiğini, alacaklının sunulan belgelere ve ibraz olunan kayıtlara rağmen, talimat gereği haciz yapmak suretiyle müvekkili şirkete ait makinelere ve bilgisayarlara haciz tatbik ettiğini, alacaklının gerçekte müvekkili şirkete ait olan ve tapu siciline kayıtlı mahcuza haciz tatbik ettiğini, haciz esnasında söz konusu mahcuzların müvekkili şirkete ait olduğu, faturasının mevcut olduğu, tapu siciline şerh edilmiş olduğu ve taşınmazdan bağımsız şekilde haczi kabil olmadığının beyan edilmesine rağmen yapılan haciz işleminin hukuka aykırı olduğunu, haczedilen malların müvekkiline ait fabrika içerisinde bulunan, fabrikanın işlevine katkıda bulunan mütemmim cüz niteliğinde bulunan teferruat listesinde yer alan menkuller olduğunu, bu menkullerin fabrikadan ayrı olarak haczinin...

    Lüzumlu eşyanın değeri ise pek fahiş olmadığı sürece haczedilmezlik şikayeti dinlenmelidir.Somut olayda haczedilmezlik şikayetine konu edilen eşyaların haciz zaptında da açıklandığı üzere birden fazla olduğu ve değerli oldukları belirtildiğine ve bu zabıtta yer alan bilgilerin doğruluğunun aksi de iddia ve ispat edilmediğine göre haczedilmezlik şikayetinin tümüyle reddine karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile şikayetin kabulüne dair hüküm tesisi isabetsizdir.SONUÇ: Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 17.04.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      dosyasında verilen karar şikayete konu 11/01/2019 tarihli haciz ile ilgili değil, daha önce uygulanan ve düşen 04/10/2016 tarihli haciz ile ilgili olduğu, bu nedenle kesin hüküm teşkil etmesi ve uygulanmasının mümkün olmadığı, bu nedenle ilk derece mahkemesi kararının yasaya uygun olduğu anlaşılmakla istinaf talebinin esastan reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur....

      HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/3870 KARAR NO : 2022/3130 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : BEYKOZ İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 29/03/2021 NUMARASI : 2020/360 ESAS- 2021/154 KARAR DAVA KONUSU : HACZEDİLMEZLİK ŞİKAYETİ KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı-borçlu vekili dava dilekçesinde özetle; Antalya 9. İcra Müdürlüğünün 2011/2378 e sayılı dosyasında davalı-alacaklı tarafından müvekkil hakkında yapılan takip nedeniyle yapılan talimat uyarınca Beykoz İcra Müdürlüğünün 2020/1376 talimat sayılı dosyasında müvekkilin ikamet ettiği konutunda haciz işlemi uygulandığını, haczedilen malların İİK 82 maddesi gereğince haczi caiz olmayan mallardan olup, haciz işleminin kaldırılması gerektiğini, haczedilen mallardan evde bir adet bulunduğunu beyanla; şikayetin kabulü ile yapılan haciz işleminin iptaline, muhafaza altına alınan eşyaların tarafına iadesine karar verilmesini istemiştir....

      Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde, TMK'nun 194. maddesi gereğince eşlerden birinin diğer eşin açık rızası olmaksızın, aile konutunu devredemeyeceğini ve aile konutu üzerindeki hakları sınırlayamayacağını, müvekkilinin eşinin ipoteğe muvafakat vermediğini, mahkemece bu konuda herhangi bir araştırma yapılmadığını, ayrıca ipoteğin zorunlu ipotek olup olmadığının incelenmediğini ileri sürerek ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasına ve şikayetin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. Dava İİK'nun 82/1- 12 maddesi uyarınca açılmış meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayetidir. İİK'nun 82/1- 12. maddesinde yer alan borçlunun haline uygun meskeninin haczedilemeyeceğine ilişkin haczedilmezlik şikayeti, haciz yoluyla yapılan takipler hakkında uygulanır. İpoteğin paraya çevrilmesi yolu ile yapılan icra takibinde haciz safhası olmadığından, bir diğer anlatımla haciz bulunmadığından, haczedilmezlik (meskeniyet) şikayetinde bulunma olanağı yoktur ( Yargıtay 12....

      , mahkeme masrafları ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

      İpoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamlı icra takibinde haciz safhası bulunmadığı gibi meskeniyet şikayetine konu edilecek bir “haciz işlemi” de mevcut olmadığından bir diğer anlatımla haciz bulunmadığından haczedilmezlik (meskeniyet) şikayetinde bulunma olanağı yoktur. Tüm bu nedenlerle Mahkemece aynı doğrultuda gerekçe ile verilen karar usul ve yasaya uygun olup, HMK.'nın 357. maddesi uyarınca dava dilekçesinde ileri sürülmeyen iddiaların istinaf incelemesi sırasında nazara alınamayacağı, HMK.'...

      İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI; tüm dosya kapsamına göre davanın Meskeniyet İddiasına Dayalı Haczedilmezlik Şikayeti ve Kıymet Takdirine İtiraz olduğu, icra müdürlüğünce yapılan keşif sonucu alınan kıymet takdiri raporu ile Mahkemece yapılan keşif sonucu alınan raporda taşınmazın bedelinin aynı yani 170.000. TL olarak tespit edildiği ve raporların bir birlerini teyit ettiği belirtilerek Kıymet Takdirine İtirazın Reddine karar verilmiştir. Meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayeti için; Davanın yasal süresinde açıldığı, davacının birden çok taşınmazı olmasının dahi bu taşınmazlardan bir tanesi için meskeniyet iddiasında bulunmasına engel teşkil etmediği, taşınmaz üzerinde mevcut ipoteğin zorunlu esnaf kredisinden kaynaklandığı ve bu suretle ipoteğinde meskeniyet iddiasına engel teşkil etmediği, ancak davacının sosyal ve ekonomik konumuna göre haline münasip evin bedelinin 150.000. TL olup, mahcuz evin bedelinin 170.000....

      UYAP Entegrasyonu