Yukarıda açıklanan ilkeler ışığında somut olaya gelince; temliken tescil isteyen davacı kendi kadastral parseline bina yaparken davalıların kadastral parseline tecavüz ettiğinden iyiniyetli değildir. Çapa bağlı taşınmaza inşaat yaparken gerekli özeni göstermeyen davacının iyiniyetli olduğundan söz edilemez. Sübjektif koşul gerçekleşmediğinde diğer koşulların gerçekleşip gerçekleşmediğinin araştırılmasına da gerek bulunmamaktadır. O halde mahkemece, somut olayda temliken tescil koşulları oluşmadığından davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu nedenle kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalılar ... ve ...'in temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatıranlara iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 03.10.2018 gününde oybirliği ile karar verildi....
Çaplı taşınmazlarda iyiniyet iddiası korunamayacağından ve yukarıda açıklanan sebeplerle davacının temliken tescil talepli davasının davalı Ümmügülsüm yönünden esastan reddine karar vermek gerekmiştir. Davacı, tapu kaydında malik olarak gözükmeyen babası T4 yönünden de temliken tescil talebinde bulunmuş ise de; davalı Yahya tapuda artık malik olmadığından temliken tescil davasının davalı Yahya yönünden pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine, Davacının tazminat talebi yönünden ise; davacı dava konusu taşınmaz üzerindeki yapının kendisi tarafından yaptırıldığını, dosya kapsamı itibariyle ispatlayamamıştır. Yazılı delil başlangıcı sayılabilecek herhangi bir delil de bulunmadığından, tanık beyanlarına da itibar edilememiştir. Bu nedenle davalı Ümmügülsüm yönünden davacının tazminat talepli davasının esastan reddine karar vermek gerekmiştir....
Şu duruma ve dosyada mevcut delillere göre davacının iyi niyetle başkasının arsasına inşaat yaptığı ispatlanmadığından mahkemece temliken tescil isteminin reddine, elatmanın önlenmesi ve kal isteminin kabulüne karar verilmesi gerekirken, yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması doğru görülmediğinden kararın bozulması gerekmiştir. Ancak, davacının temliken tescil isteminden sonra ikinci kademedeki isteği ise, tazminat istemine ilişkindir. Hal böyle olunca, yukarıda belirtilen ilkeler çerçevesinde araştırmalar yapılması, davacının iyi niyetli olduğunun ispat edilmediği anlaşıldığından asgari levazım değeri üzerinden davalı-karşı davacıların temellüke razı olup olmadıklarının sorulması, sonucuna göre bir karar verilmesi gerekir. Ayrıca, karşı davada davacılar-karşı davalıların ecrimisil talebi de bulunmaktadır. Bilindiği üzere ecrimisil, kötü niyetli zilyedin malike ödemekle yükümlü olduğu bir nevi haksız işgal tazminatıdır....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 21.03.2011 ve 03.05.2012 günlerinde verilen dilekçeler ile temliken tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 03.10.2013 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Mahkeme kararı ve dayandığı gerekçeler, yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya içeriğine uygun olduğu gibi özellikle TMK'nın 724. maddesi gereğince temliken tescil talep eden davacının başkasının çaplı taşınmazı üzerine yaptığı inşaat nedeniyle iyiniyetli sayılamayacağı, TMK'nın 724. maddesi uyarınca açılacak davaların muhdesatı inşa eden kişi tarafından muhdesatın inşa edildiği tarihteki taşınmaz malikine karşı yönetilmesi gerektiğinin anlaşılmasına göre davacı vekilinin yerinde olmayan...
Bütün bunlardan ayrı; bu koşulların gerçekleşmesi halinde malzeme sahibinin mülkiyete yönelik isteğinin kabulü için, daha önce malzemenin sökülüp kaldırılmasının talep edilmemiş veya edilmişse talebin reddedilmiş olması ve malzeme malikinin de Türk Medeni Kanunun 723.maddesi uyarınca tazminat talep etmemiş olması gerekir (Prof.Dr.M.... Oğuzman-Prof.Dr.... Seliçi, Eşya Hukuku İstanbul 2006 sh.397). Çünkü tercihini bedel (tazminat)doğrultusunda kullanan malzeme maliki sonradan bundan vazgeçerek tescil talebinden bulunamaz. Hemen belirtmek gerekir ki, temliken tescil isteme ... ancak yapı yapıldığı sıradaki taşınmazın maliki olan kişiye karşı açılacak davada ileri sürülebilecek bir kişisel haktır.Gerçekten arazi mülkiyetinin başkasına geçmesi halinde malzeme sahibi yeni malike karşı tescil talebinde bulunamıyacağı gibi inşaat sebebiyle masraf dahi isteyemez.(15.05.1957 tarih 11/9 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı.-Prof.Dr.... T.Gürsoy,Fikret ...,......
Temliken tescil şartları gerçekleştiğinden karşı davanın kabulüne karar verilmiştir. Temliken tescil kararı verildiğinden el atmanın önlenmesi ,kal ve tazminat davaları yönünden, Davacı karşı davalının el atmanın önlenmesi ve kal davası ve tazminat talepleri yönünden esas hakkında Karar Verilmesine Yer Olmadığına," Karar verilmiştir. İleri Sürülen İstinaf Sebepleri: Davacılar vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; bilirkişi raporunda yapı bedeli zararı olarak 23.716,80- TL tespit edildiğini, mahkemece yapı bedeli tespit edilmesine rağmen bu konuda karar verilmediğini, yine bilirkişi raporunda dava tarihi itibariyle arsanın tecavüzlü kısmının 11.286,00- TL olarak belirlendiğini, asıl davanın kabulü gerektiğini, kararın kaldırılarak davanın tüm talepleri yönünden kabulüne karar verilmesini talep etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAŞKIN İNŞAAT NEDENİYLE -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre, dava; 634 sayılı Yasadan kaynaklanan elatmanın önlenmesi-ecrimisil istemine ilişkindir. Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 16.01.2016 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 26.02.2016 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 01.03.2016 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 18. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hâl böyle olunca, 11.4.2015 tarihinde yürürlüğe giren, Yargıtay Kanunu ile Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nda Değişiklik Yapılması Hakkındaki 6644 sayılı Kanun gereğince dosyanın 18.Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 01.09.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAŞKIN İNŞAAT NEDENİYLE -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre dava; kamulaştırmasız elkoymadan kaynaklı müdahalenin men'i ve ecrimisil istemine ilişkindir. Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 16.01.2015 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 26.02.2016 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 01.03.2016 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 18. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hal böyle olunca, 2797 Yargıtay Kanunu'nun 23.07.2016 tarihinde yürürlüğe giren 6723 sayılı Kanun'un 21. maddesi ile değişik 60/3. maddesi gereğince dosyanın Yargıtay 18.Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 22.09.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
yapmak suretiyle el attığı açık olduğunu belirterek, taşkın inşaat nedeniyle el atmanın önlenmesi, taşkın yapı kısmının yıkılması ve davalıların haksız kullanımı nedeniyle geriye dönük 2017, 2016, 2015, 2014 ve 2013 yıllarına ilişkin şimdilik 5.000,00....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 08/06/2017 NUMARASI : 2018/43 ESAS - 2018/426 KARAR DAVA KONUSU : Elatmanın Önlenmesi, Yıkım , Ecrimisil ve Temliken Tescil KARAR : Dairemizce verilen 11/04/2019 tarih ve 2019/330 Esas - 2019/588 Karar sayılı kararına karşı yapılan temyiz başvurusu nedeniyle dosyanın Yargıtay'a gönderildiği, Dairemizce verilen karar Yargıtay 8....