WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacı ..., binanın taşkın olduğu taşınmazlarda hak iddia etmektedir. Davacının binasını yaptığı 6 parsel sayılı taşınmaz ortaklığın giderilmesi sonucu rızai taksime tabi tutulmuştur. Davacının evi de kendi rızası ile taşkın hale gelmiştir. Yukarıda değinilen 725. madde başkasına ait taşınmazda iyiniyetle taşkın olduğu bilinmeden bina yapılması halinde uygulanabilir. Davacı aynen taksime razı olmuş, kendi iradesi ile binasının bir kısmının davalıların taşınmazında kalmasına onay vermiştir. Taksim gerçekleştikten sonra taşınmaz üzerinde ayni hak iddiasının dinlenmesi olanağı yoktur. Mahkemece açıklanan nedenlerle davanın reddi gerekirken koşulları oluşmayan Türk Medeni Kanununun 725. maddesi hükmü gerekçe gösterilerek davacı lehine irtifak hakkı tesisi doğru olmamış, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir....

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER ve GEREKÇE: Taraflar arasındaki asıl dava, Elatmanın Önlenmesi, Yıkım ve Ecrimisil istemine, karşı dava, TMK.nun 725. maddesi uyarınca taşkın yapı nedeniyle tescil istemine ilişkindir....

    Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile toplanan delilere göre davacı karşı davalının maliki olduğu 295 ada 4 parsel sayılı taşınmazda inşa edilen yapının A harfi ile gösterilen 63,98 m2'lik bölümünün davalı karşı davacının malik olduğu 3229 parsel sayılı taşınmaza taşkın olduğu, taşkın yapının taşınmazın çapa bağlanmasından sonra yapıldığı, bu nedenle iyiniyet iddiasının dinlenmesinin mümkün olmadığı gibi kişisel hak niteliğindeki temliken tescil isteğinin inşaatın yapımı sırasında malik olan dava dışı Hazine'den satın alan davalı karşı davacıya karşı ileri sürülme olanağının bulunmadığı, davacı karşı davalı tarafından mülkiyet hakkına veya şahsi hakka dayalı üstün hakkın varlığının kanıtlanmadığı, İlk Derece Mahkemesi tarafından yazılı şekilde mülkiyet hakkına üstünlük tanınmak suretiyle elatmanın önlenmesi, ecrimisil ve yıkım talebinin kabulüne ve temliken tescil davasının reddine karar verilmesi doğru olduğundan davacı birleştirilen...

      Karar Dairemizce; "Dava, Türk Medeni Kanununun 725. maddesinde düzenlenen taşkın inşaat nedeniyle temliken tescil isteğine ilişkindir. Taşılan arazi malikinin devir borcu eşyaya bağlı bir borç olduğundan inşaat maliki hakkını taşılan arazinin her malikine karşı kullanabilir. Yeni malikler de Türk Medeni Kanununun 725. maddesinde belirtilen haklardan yararlanabilecekleri gibi borçlardan da sorumlu olur..." gerekçesiyle bozulmuştur. Mahkemece bozma ilamına uyulup yeniden yapılan yargılama sonucunda davanın kabulüne, 26.12.2011 tarihli keşif krokisinde (A) ve (B) harfleri ile gösterilen toplam 104,74 m2'lik kısmın 552 sayılı parselden ifraz edilerek davacılar adına tesciline, depo edilen bedelin davalıya ödenmesine karar verilmiştir. Hükmü, davalı vekili temyiz etmiştir. Dava, Türk Medeni Kanununun 725. maddesine göre taşkın inşaat nedeniyle temliken tescil isteğine ilişkindir. Dava konusu 552 parsel sayılı taşınmazın tapulama ile 17.04.1982 tarihinde davacı ... ...'...

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ, YIKIM Taraflar arasında görülen davada; Davacılar, kayden paydaş bulundukları 363 parsel sayılı taşınmaza davalı tarafından taşkın bina yapılmak suretiyle müdahale edildiğini ileri sürerek, elatmanın önlenmesi ve yıkım isteğinde bulunmuşlardır. Davalı, davanın reddini savunup, savunma yolu ile temliken tescil istemiştir. Dahili davalılar, davanın reddini savunmuşlardır....

          Dava, Türk Medeni Kanununun 725. maddesinde düzenlenen taşkın inşaat nedeniyle temliken tescil isteğine ilişkindir. Taşkın inşaat, taşkın yapı ile iki komşu taşınmazı fiilen birleştirmekte, ekonomik bir bütünlük oluşturmaktadır. Bu özelliğinden dolayı taşkın yapıya dayanan temliken tescil isteği taşınmaza bağlı kişisel hak niteliğindedir. Taşılan arazi malikinin devir borcu eşyaya bağlı bir borç olduğundan inşaat maliki hakkını taşılan arazinin her malikine karşı kullanabilir. Yeni malikler de Türk Medeni Kanununun 725. maddesinde belirtilen haklardan yararlanabilecekleri gibi borçlardan da sorumlu olur. Tüm bu açıklamalar ışığında, mahkemenin işin esasını inceleyerek sonucuna göre bir karar vermesi gerekirken, yazılı olduğu şekilde yasa hükümlerinin yorumunda yanılgıya düşülerek davanın yazılı gerekçe ile reddine karar verilmesi doğru görülmemiş, kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir....

            Yasal ayrıcalıklar dışında, TMK'nın 684/1 ve 718/2 maddeleri hükümlerine göre, arazinin mülkiyeti ve buna bağlı olan tasarruf hakkı o arazide kalıcı olmak koşuluyla yapılan şeyleri de kapsar TMK'nın 725. maddesinde bu kuralın istisnalarından birisi düzenlenmiş, böylece muhdesatla arasındaki bağlantı kesilmiş bina sahibine bazı koşulların oluşması halinde ayrılmaz parça niteliğindeki taşkın yapı için üzerinde bulunduğu taşınmaza malik olabilme olanağı tanınmıştır. Bunun için, tapuya kayıtlı özel mülkiyete konu bir taşınmaz üzerinde, temelli kalması amacıyla yapılan binanın ayrılmaz parçası yine tapuda kayıtlı üçüncü kişiye ait taşınmaza taşkın yapılmış olmalıdır. Taşkın inşaat, taşkın yapı ile iki komşu taşınmazı fiilen birleştirmekte, ekonomik bir bütünlük oluşturmaktadır. Bu özelliğinden dolayı taşkın yapıya dayanan temliken tescil isteği taşınmaza bağlı kişisel hak niteliğindedir....

              DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:Bafra 3.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2021/227 esas, 2022/135 karar sayılı dava dosyasında verilen tapu iptali ve tescil (taşkın bina yapımı nedeniyle) talebinin reddine karşı, davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurması üzerine, dosyanın yapılan inceleme sonucunda; İddia ve savunmaya mahkemece toplanıp değerlendirilen deliller ile duruşma tutanaklarına yansıyan bilgi ve belgelere göre; İstinaf incelemesine konu ve esas teşkil eden eldeki dava; tapu iptali ve tescil (taşkın bina yapımı nedeniyle) istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince yapılıp bitirilen yargılama sonucunda, "...-Davanın aktif husumet yokluğu nedeniyle REDDİNE," karar verilmiştir. Karara karşı, davacı vekili tarafından süresinde istinaf başvurusunda bulunulmuştur. 6100 sayılı HMK’nun 355. maddesi uyarınca inceleme, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır, kamu düzenine aykırılık olup olmadığı ise re'sen gözetilir; Yine; HMK'nun 357....

              "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 09.01.2014 gününde verilen dilekçe ile taşkın bina yapımı nedeniyle tapu iptali ve tescil talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 20.05.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya içeriğine göre, mahkeme kararı ve dayandığı gerekçeler usul ve yasaya uygun bulunduğundan yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 16.05.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

                Anılan yönetmeliğe uygun izin alınmaksızın ve yönetmeliğin belirlediği koşullara uygun düşmeyen bir bina meydana getirilmesi bu bina tıpkı 3194 sayılı İmar Kanununa aykırı ve yıkımı gereken bina sayılır. Yasaya aykırı yapılmış bina sebebiyle bir taşınmaz için irtifak hakkı tesisi yasalara aykırılığın devamı sonucu meydana getireceğinden, İmar Mevzuatına uygun yapılmamış binalarda irtifak hakkı tesisi olanağı yoktur. Kabule göre de; yukarıda değinilen konuda bir araştırma yapılmaksızın istemin hüküm altına alınması doğru olmamıştır. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde yatırana iadesine, 21.01.2008 gününde oybirliği ile karar verildi....

                  UYAP Entegrasyonu