Böyle bir irtifak hakkı yoksa zarar gören malik taşmayı öğrendiği tarihten başlayarak onbeş gün içinde itiraz etmediği, aynı zamanda durum ve koşullar da haklı gösterdiği takdirde, taşkın yapıyı iyi niyetle yapan kimse, uygun bir bedel karşılığında taşan kısım için bir irtifak hakkı kurulmasını veya bu kısmın bulunduğu arazi parçasının mülkiyetinin kendisine devrini isteyebilir" şeklindedir. Böylece, muhdesatla arasındaki bağlantı kesilmiş bina sahibine aşağıdaki koşulların oluşması halinde ayrılmaz parça niteliğindeki taşkın yapı için üzerinde bulunduğu taşınmaza malik olabilme olanağı tanınmıştır. Bunun için: 1-Tapuya kayıtlı özel mülkiyete konu bir taşınmaz üzerinde, temelli kalması amacıyla yapılan binanın ayrılmaz parçası yine tapuda kayıtlı üçüncü kişiye ait taşınmaza taşkın yapılmış olmalıdır. 2- Taşkın inşaat, taşkın yapı ile iki komşu taşınmazı fiilen birleştirmekte, ekonomik bir bütünlük oluşturmaktadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 25.12.2001 gününde verilen dilekçe ile temliken tescil ve birleşen dosya ile müdahalenin men'i, kal ve ecrimisil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne, birleşen davanın reddine dair verilen 19.10.2006 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, Türk Medeni Kanununun 725.maddesine dayalı taşkın yapı nedeniyle tapu iptali tescil, ikinci kademedeki istek ise irtifak hakkı kurulmasına ilişkindir. Karşı dava da ise çapa dayanarak elatmanın önlenmesi, kal ve tazminat istenmiştir. Mahkemece karşı davanın reddine, asıl davanın kabulü ile 9287 parsel yararına 9288 parselin 128.99 metrekare yüzölçümlü bölümü üzerinden irtifak hakkı tesisine karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ,YIKIM,TEMLİKEN TESCİL,TAZMİNAT Taraflar arasında birleştirilerek görülen davada; Asıl davada davacı, kayden maliki olduğu 12 sayılı parsele komşu 23 nolu parseldeki binanın taşkın olduğunu ileri sürüp, el atmanın önlenmesi ile tecavüzlü kısmın yıkımına karar verilmesini istemiştir. Davalı asıl davanın reddini savunmuş, birleşen davasında ise taşkın yapı nedeniyle temliken, tescil, bu talebin kabul edilmemesi halinde harici satış nedeniyle uyarlanmış harici satış bedelinin tahsili isteğinde bulunmuştur. Mahkemece, el atma sabit görülerek asıl davanın kabulüne, temliken tescil koşullarının oluşmadığı ve davacıya bedel ödendiği iddiasının kanıtlanamadığı gerekçesiyle birleşen davanın reddine karar verilmiştir. Karar, davalı (birleşen dosya davacısı) tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...'ın raporu okundu, açıklamaları dinlendi....
Böyle bir irtifak hakkı yoksa zarar gören malik taşmayı öğrendiği tarihten başlayarak onbeş gün içinde itiraz etmediği, aynı zamanda durum ve koşullar da haklı gösterdiği takdirde, taşkın yapıyı iyi niyetle yapan kimse, uygun bir bedel karşılığında taşan kısım için bir irtifak hakkı kurulmasını veya bu kısmın bulunduğu arazi parçasının mülkiyetinin kendisine devrini isteyebilir" şeklindedir. Görüldüğü üzere, Türk Medeni Kanununun 725.maddesi gereğince taşkın inşaat nedeniyle temliken tescil istenebilmesi için davacının taşkın inşaatın bulunduğu taşınmazın maliki olması gerekir. Davacı ise bu taşınmazın maliki olmayıp, halen belediye adına kayıtlı olan taşınmaza inşa etmiş bulunduğu gecekondusu nedeniyle tapu tahsis belgesi sahibidir....
Arsa malikinin arsasının uğrayacağı değer kaybı uzman bilirkişilerden rapor alınmak suretiyle Türk Medeni Kanununun 4., Türk Borçlar Kanununun 50. maddesi uyarınca ve aynı zamanda sebepsiz zenginleşmeyi önleyecek biçimde en uygun şekilde tespit ve takdir edilmeli, önceden ödenen bedel var ise mahsup edilmek suretiyle arsa sahibine ödenmek üzere depo ettirilmelidir. 5-Aranacak diğer bir koşulda taşkın kısmın ana taşınmazdan ayrılarak müstakil parsel oluşturacak şekilde veya ait olduğu taşınmazla birleştirilerek ifrazen tescilinin mümkün olması koşuludur. Somut olayda; Davacı, 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 725. maddesine dayanarak 26.01.2006 tarihinde tescil harici bırakılan ve özel mülkiyete konu teşkil etmeyen yol niteliğindeki taşınmaza 10.04.2011 tarihinde taşkın olarak inşa ettiği bina nedeniyle temliken tescil istemiştir....
ifrazının yapılarak bina ölçüleri doğrultusunda taşan kısmın müvekkilinin adına temliken tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Böyle bir irtifak hakkı yoksa zarar gören malik taşmayı öğrendiği tarihten başlayarak onbeş gün içinde itiraz etmediği, aynı zamanda durum ve koşullar da haklı gösterdiği takdirde, taşkın yapıyı iyi niyetle yapan kimse, uygun bir bedel karşılığında taşan kısım için bir irtifak hakkı kurulmasını veya bu kısmın bulunduğu arazi parçasının mülkiyetinin kendisine devrini isteyebilir" şeklindedir. Böylece, muhdesatla arasındaki bağlantı kesilmiş bina sahibine aşağıdaki koşulların oluşması halinde ayrılmaz parça niteliğindeki taşkın yapı için üzerinde bulunduğu taşınmaza malik olabilme olanağı tanınmıştır. Bunun için: 1-Tapuya kayıtlı özel mülkiyete konu bir taşınmaz üzerinde, temelli kalması amacıyla yapılan binanın ayrılmaz parçası yine tapuda kayıtlı üçüncü kişiye ait taşınmaza taşkın yapılmış olmalıdır. 2-Taşkın inşaat, taşkın yapı ile iki komşu taşınmazı fiilen birleştirmekte, ekonomik bir bütünlük oluşturmaktadır....
Ayrıca; mahkemece iptal ve tescile karar verilebilmesi için taşkın yapının zeminindeki arazi parçasının ana taşınmazdan ifrazının da mümkün olması gereklidir. İfrazın mümkün olup olmadığı ilgili idareden araştırılarak, mümkün olması hâlinde bunun idari kararla (örneğin taşınmazın Belediye imar planı içerisinde olması halinde ifraza ilişkin Belediye Encümen Kararı alınarak) tespit edilmesi gerektiği gözetilmelidir. 32. Bunların yanında, taşkın inşaat yapanın, taşınmaz malikine taşkınlık nedeniyle muhik tazminat (uygun bedel) ödemesi gereklidir. Taşkın inşaatın yıkılması gerekmiyorsa, mahkemece az yukarıdaki açıklamalar doğrultusunda belirlenerek takdir edilecek bedel arsa sahibine ödenmek üzere depo ettirilmelidir. 33. Bu koşulların varlığı hâlinde taşkın yapı maliki uygun bir bedel ödeyeceğini bildirerek açacağı yenilik doğurucu nitelikteki temliken tescil davası ile taşkın kısmın mülkiyetini veya üzerine bir irtifak hakkı kurulmasını isteyebilir....
Bu özelliğinden dolayı taşkın yapıya dayanan temliken tescil isteği taşınmaza bağlı kişisel hak niteliğindedir. Taşılan arazi malikinin devir borcu eşyaya bağlı bir borç olduğundan inşaat maliki hakkını taşılan arazinin her malikine karşı kullanabilir....
(Durum ve koşulların haklı göstermesi) şeklinde açıklanan ikinci koşuldan ise, imar durumuna göre ifrazın mümkün olması, ifraz halinde arsa malikinin uğrayacağı zarar ile taşkın yapı malikinin elde edeceği yarar arasında aşırı bir farkın bulunmaması, gibi hususlar anlaşılmalıdır. Bu iki koşulun varlığı halinde taşkın yapı maliki uygun bir bedel ödeyeceğini bildirerek açacağı yenilik doğurucu nitelikteki temliken tescil davası ile taşkın kısmın mülkiyetini veya üzerine bir irtifak hakkı kurulmasını isteyebilir. Ayrıca, iyiniyet savunmasının yukarıda açıklanan niteliği dikkate alınıp, bu savunma içerisinde temliken tescil isteğinin de bulunduğu kabul edilerek, tescil talebi, ayrı bir davaya gerek olmaksızın açılan davada savunma yoluyla da ileri sürülebilir. Esasen bu kuralın uyuşmazlıkların en kısa sürede sağlıklı biçimde çözümlenmesi ve dava ekonomisi yönünden büyük yarar sağlayacağı da kuşkusuzdur....