"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tazminat Uyuşmazlık, taşkın inşaat nedeniyle tecavüz edilen yerin tapusunun iptali ile davalı adına tescili ve irtifak hakkının tesisi istemine ilişkindir. Uyuşmazlığın bu niteliğine göre temyiz incelemesi Dairemizin görevi dahilinde olmayıp Yargıtay 1 .Hukuk Dairesi'ne ait bulunduğundan dosyanın adı geçen Daire Başkanlığı'na gönderilmesine, 21.05.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
fazla olması halinde ise, haksız tecavüz nedeniyle müvekkilinin uğradığı zararın tazmin edilmesi gerektiğini, yalnızca yapı değerinin arazinin değerinden fazla olduğunun tespit edilmesi davacının davasında haklı olduğunu göstermeyeceğini, davacının taleplerini yöneltebilmesi için müvekkilinin arazisine tecavüz edilen bu kısmın terkin edilmesi neticesinde kullanımında bir engel yaratıp yaratmayacağının da belirlenmesi gerektiğini, son olarak, taşkın inşaat yapanın, taşınmaz malikine bu bedeli ödemesi gerektiğini, bu üç koşulun yanısıra, mahkemece iptal ve tescile karar verilebilmesi için taşkın yapının zeminindeki arazi parçasının ana taşınmazdan ifrazının da mümkün olması gerektiğini, tüm bu koşulların gerçekleşmesi halinde taleplerini yöneltebilecek olan davacının davalı müvekkillerine bu taşkın yapı nedeniyle uygun bir bedel ödemesi gerektiğini, aksi halde davanın reddi gerektiğini, davalı müvekkillerinin huzurdaki davanın açılmasında herhangi bir kusurları bulunmadığını, taşkın yapının...
bu durumu çok çok uzun yıllardan beri görmesine bilmesine rağmen bir girişimde bulunmadığını, nitekim bu hususların uydu fotoğraflarınca da sabit olduğunu, davacı taşınmaz sahibi taşmayı öğrendiği 15 gün içinde itiraz etmediğini, Taşan evin bir kısmının yıkılamayacağını, kısmen yıkılması halinde evin tümden zarar göreceğini, Mahkemenin Yargıtay kararları ışığında temliken tescil taleplerinin değerlendirilmediğini, temliken tescil talepleri değerlendirilmeden müdahalenin menine ve kale karar vermiş olduğunu, verilmiş olan bu karar milli servete, ekonomik bütünlüğe ve tarafına son derece fahiş zararlar verdiğini ve vereceğini, ortada taşkın inşaat durumunun söz konusu olduğunu, taşkın inşaat ile haksız inşaat arasında farklar olduğunu, (-taşkın inşaatta, taşan inşaat, taştığı arsanın ayrılmaz parçası olmaz, mülkiyeti inşaat sahibine ait olur. - taşkın inşaata karşı on beş günlük itiraz süresi öngörülmüştür....
Gerekçe ve Sonuç İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; Bolu 1.Asliye Hukuk Mahkemesinin 16.07.2021 tarih ve 2020/414 E. - 2021/353 K. sayılı takip konusu ilam; düzenleme şeklinde gayrimenkul satış vaadi ve kat karşılığı inşaat sözleşmesinin feshi ile sözleşmeden doğan kira alacağının tahsili, birleşen dava ise kat karşılığı inşaat sözleşmesinin feshi ve manevi tazminat istemine ilişkin olup, takip konusu ilamın verildiği mahkemeyle yapılan yazışma neticesinde, ilamın gayrimenkulün aynına ilişkin hüküm içermediği ayrıca borçlunun taşınmazlar üzerindeki hisse değerinin, denetime elverişli ve hükme esas almaya yeterli şekilde düzenlenen bilirkişi raporuyla 3.070.210,00 TL olduğu, icra dosya kapak hesabının ise 1.813.727,02 TL olduğu, satış aşamasına geçilmesi halinde gayrimenkullerin muhammen bedelinin %50'si ve masrafları karşılaması gerektiği hususu birlikte değerlendirildiğinde hacizlerin taşkın olmadığı gerekçesiyle takibin iptali talebinin ve taşkın haciz...
Böyle bir irtifak hakkı yoksa, zarar gören malik taşmayı öğrendiği tarihten başlayarak onbeş gün içinde itiraz etmediği, aynı zamanda durum ve koşullar da haklı gösterdiği takdirde, taşkın yapıyı iyi niyetle yapan kimse, uygun bir bedel karşılığında taşan kısım için bir irtifak hakkı kurulmasını veya bu kısmın bulunduğu arazi parçasının mülkiyetinin kendisine devredilmesini isteyebilir. Görüldüğü üzere taşkın yapının korunmasındaki bireysel ve kamusal yarar nedeniyle TMK'nin 684, 718, 722. maddelerinde kabul edilen “üst toprağa bağlıdır” kuralına ayrıcalık getirilmiş taşkın yapı malikinin komşu taşınmazda inşaat veya irtifak hakkı gibi ayni bir hakkının bulunması halinde taşan kısım, taşılan taşınmazın değil, ana yapının bulunduğu taşınmazın tamamlayıcı parçası (mütemmim cüz’ü) sayılmış, tecavüz edilen kısım üzerinde yapı maliki yararına irtifak hakkı tanınmıştır....
, taşkın inşaatın kaldırılması için yapılan ihtarların sonuçsuz kaldığını, taşkın inşaat nedeniyle taşınmazının o alanından mahrum kalındığı gibi, yeni inşaat yapılamadığı, başkasının tapulu alanına tecavüz eden kişinin iyiniyetli kabul edilmesine imkan bulunmadığını, ecrimisil sorumluluğun bulunduğu, dava tarihinden geriye doğru 5 yıllık 5.000 TL ecrimisil tazminatının ve bir yıl bir dönem sayılmak yoluyla 500 TL işlemiş faizin davalıdan tahsili gerektiğini, çaplı taşınmazda iyiniyet savunmasının dinlenemeyeceği, taşkın inşaatı kıyı kenar çizgisinde kaldığı için yapı hakkında yıkım kararı bulunduğu, Pazar 1....
Yargılama aşamasında toplanan deliller, yapılan keşif ve bilirkişi incelemesi neticesinde, dava konusu 926 parsel sayılı taşınmazın davacı adına kayıtlı bulunduğu, komşu 919 parselde bulunan yapının davacı taşınmazına taşkın olduğu anlaşılmaktadır. Taşkın inşaat, taşkın yapı ile iki komşu taşınmazı fiilen birleştirmekte ekonomik bir bütünlük oluşturmaktadır. Bu özelliğinden dolayı taşkın yapıya dayanan temliken tescil isteği taşınmaza bağlı kişisel hak niteliğindedir. Taşılan arsa malikinin devir borcu eşyaya bağlı bir borç olduğundan inşaat maliki hakkını taşılan arsanın her malikine karşı kullanabilir. Yeni malikler de Türk Medeni Kanun'un 725.maddesinde belirtilen haklardan yararlanabilecekleri gibi borçlardan da sorumlu olur....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 13/01/2022 NUMARASI : 2021/74 ESAS, 2022/4 KARAR DAVA KONUSU : Haksız İşgal Tazminatı (Ecrimisil),Tapu İptali Ve Tescil (Taşkın Bina Yapımı Nedeniyle) KARAR : Kocaeli 7....
Somut olayda davacı, taşkın inşaat nedeniyle elatmanın önlenmesi, taşkın kısmın yıkılması ve ecrimisil istemlerinde bulunmuştur. Davalı, yargılamanın devamı sırasında 07.10.2008 tarihli dilekçesi ile savunma yoluyla taşkın kısmın adına tescilini istemiş, eldeki davada hüküm verilmesinden sonra 20.10.2008 tarihinde temliken tescil istemli dava açmıştır. Davalının Mustafakemalpaşa Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2008/1258 esas numarasında açtığı tescil istemli davanın sonucu eldeki dava sonucunu etkileyecek niteliktedir. Bu nedenle, HUMK’nun 45. maddesinde belirtilen yol izlenerek, eldeki dava ile Mustafakemalpaşa Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2008/1258 esas numarasında kayıtlı dava birleştirilerek görülmelidir. Yukarıda açıklanan nedenle hükmün bozulması gerekmiştir....
Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dava dilekçesinde, davacıya ait 2075 nolu parselde davalının taşkın inşaat yapması nedeniyle daha evvel müdahalenin önlenmesi ve kal davası açıldığını, mahkemece kabul edildiğini, davalının buna rağmen taşınmazı işgal etmeye devam ettiğini belirterek 01/02/2004- 31/12/2008 arası 156.000 TL ecrimisilin davalıdan kademeli faizi ile tahsilini talep etmiştir.Davalılar vekili cevabında, dava konusu inşaatın belediyenin yapı ruhsatı vermesi nedeniyle 1973 yılında yapıldığını, davacının sonradan malik olduğunu beyan etmiştir.Mahkemece; bilirkişi raporuna göre davanın kısmen kabulü ile 100.806,52 TL ecrimisilin her dönem sonu yasal faizi ile tahsiline karar verilmiş, hükmü taraf vekilleri temyiz etmiştir.Dava konusu 2075 nolu parsele ait tapu kaydına göre davacının 02/06/2000 tarihinde malik olduğu, davalının ise 2076 nolu parsele malik olduğu anlaşılmaktadır.Davada, davacının tapulu taşınmazına davalı tarafından yapılan taşkın inşaat nedeniyle ecrimisil...