DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, davacı adına satış vaadi sözleşmesine göre tescili yapılan taşınmazdaki hukuki ayıp niteliğinde bulunan haciz ve ipotekleri fekki , terditli olarak da sözleşmeden dönerek taşınmazın rayiç bedeli istemine ilişkindir. Dairemiz önüne gelen uyuşmazlık davalı T3 vekilinin ihtiyati tedbir kararına itirazının reddine ilişkin ara karara yöneliktir. Bilindiği ve öğretide de kabul edildiği üzere ihtiyati tedbir ''kesin hükme kadar devam eden yargılama boyunca davacı veya davalının dava konusu ile ilgili olarak hukuki durumunda meydana gelebilecek zararlara karşı ön görülmüş geçici nitelikte geniş veya sınırlı olabilen hukuki korumadır'' şeklinde tarif edilmiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Asıl dava, yüklenicinin temlikine dayalı tapu iptal ve tescil; birleşen dava, ayıp niteliğindeki ipoteklerin fekki istemine ilişkindir. Davalı Akbank T.A.Ş. vekili İDM'nin 14/12/2021 tarihli davalı Akbank vekilinin tedbire itirazının reddine ilişkin ara kararını süresinde istinaf etmiştir. 6100 sayılı HMK'nun 341/1. maddesi uyarınca ilk derece mahkemelerinden verilen nihai kararlar ile ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz taleplerinin reddi kararları, karşı tarafın yüzüne karşı verilen ihtiyadi tedbir ve ihtiyati haciz kararları, karşı tarafın yokluğunda verilen ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararlarına karşı yapılan itiraz üzerine verilen kararlara karşı istinaf yoluna başvurulabilir....
Bilindiği ve öğretide de kabul edildiği üzere ihtiyati tedbir ''kesin hükme kadar devam eden yargılama boyunca davacı veya davalının dava konusu ile ilgili olarak hukuki durumunda meydana gelebilecek zararlara karşı ön görülmüş geçici nitelikte geniş veya sınırlı olabilen hukuki korumadır'' şeklinde tarif edilmiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava konut satım sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ile tüm takyidatlardan ari tescil, ipoteklerden dolayı borçlu olmadığının tespiti, ipoteklerin ve hacizlerin fekki istemine ilişkindir. 6100 sayılı HMK'nun 341/1. maddesi uyarınca ilk derece mahkemelerinden verilen nihai kararlar ile ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz taleplerinin reddi kararları, karşı tarafın yüzüne karşı verilen ihtiyadi tedbir ve ihtiyati haciz kararları, karşı tarafın yokluğunda verilen ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararlarına karşı yapılan itiraz üzerine verilen kararlara karşı istinaf yoluna başvurulabilir. Bilindiği ve öğretide de kabul edildiği üzere ihtiyati tedbir ''kesin hükme kadar devam eden yargılama boyunca davacı veya davalının dava konusu ile ilgili olarak hukuki durumunda meydana gelebilecek zararlara karşı ön görülmüş geçici nitelikte geniş veya sınırlı olabilen hukuki korumadır'' şeklinde tarif edilmiştir....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ : 07/09/2020 NUMARASI : 2018/355 E - 2020/299 K DAVA KONUSU : İpotek KARAR : Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle , dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı dava dilekçesinde özetle; davalı banka tarafından müvekkili taşınmazına konulan ipoteklerin iptali ve fekki için açılan dava devam ederken davalı tarafından haksız ve kötüniyetli olarak Kocaeli 8....
Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre, 30.3.2006 tarihi itibariyle davacının hiçbir borcunun kalmadığı, mektupların teminat dışı kaldığı, bu itibarla ipoteklerinde fekki gerektiği gerekçesiyle davanın kabulüne, teminat mektuplarının iadesine ve ipoteklerin fekkine karar verilmiş, hüküm davalı banka vekilince temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı ... Bank AŞ vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, 13.12.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Öte yandan, ipoteğin fekki yanında ayrıca menfi tespit davası açılmış olması ipoteğin fekki davasında dava şartı niteliğindeki kesin yetki kuralını ortadan kaldırmayacaktır. Menfi tespit davası ile ipoteğin fekki istemi borcun bulunmadığı hukuki sebebine dayalı olduğundan delillerin birlikte değerlendirilmesi gerektiğinden tefrik de usul ekonomisine aykırı olacaktır. Hal böyle olunca, mahkemece menfi tespit ve ipoteğin fekki istemiyle açılan davada ipotekli taşınmazın bulunduğu yer mahkemesinin kesin yetkili olduğu, kesin yetki kuralının dava şartı niteliğinde bulunduğu, taşınmazın bulunduğu yer olan Ankara Asliye Ticaret Mahkemesi kesin yetkili olduğu gözetilerek işin esasına girilerek karar verilmesi gerekirken yanılgılı gerekçe ile yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması usul ve yasaya aykırıdır....
Davalı vekili, müvekkili bankanın davacı tarafından müvekkili lehine tanınan ipoteklerin fekki için Tapu Sicil Müdürlüğüne yazılan talepnameyi 5.2.2009 tarihinde elden teslim ettiğini, davanın konusuz kaldığını beyan ederek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, Tapu Sicil Müdürlüğünce verilen cevabi yazıya göre; davacıya ait taşınmazın 27.1.2009 tarihinde dava dışı kişiye satıldığı, taşınmaz üzerindeki ipoteğin 5.3.2009 tarihinde terkin edilmiş olduğunun bildirildiği, davalı bankanın ipoteğin fekki için tapu sicil müdürlüğüne talepte bulunduğu yazıyı davacının imzalamış olduğu, davanın açılmasına davalı bankanın sebep olmadığı gerekçesiyle konusuz kalan dava nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir....
"İçtihat Metni" Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki ipoteğin fekki davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince her ne kadar duruşmalı olarak temyiz edilmiş ise de miktar itibarıyla bu isteğin reddiyle incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, müvekkili ile davalı arasındaki ticari ilişkinin teminatını teşkil etmek üzere 34 ve 83 parsel sayılı taşınmazlarını ipotek ettiklerini, 5 yıl önce akdi ilişkinin sona ermesine, ihtar keşide edilmesine rağmen ipoteklerin fek edilmediğini ileri sürerek, borçlu olmadıklarının tespitini ve ipoteklerin fekkini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacıdan alacaklı olduklarını beyan ederek, davanın reddini istemiştir....
Somut olayda; talep, davacıya ait taşınmazların tapu kaydına, davalı yararına konulan ipoteklerin fekki istemine ilişkindir.Tapu kayıtlarında davalı yararına ipotek tesis edilen Kahramankazan ilçesi ...aynı yer ... ve yine aynı yer ... dosyaya getirtilen ipotek işlemlerine ilişkin ....mülkiyeti davacıya ait bu taşınmazlar üzerine (kaydına) davalı yararına ipotek tesis edildiği, adi ortaklık ilişkisinin... arasında bulunduğu, bu ortalık nedeniyle bu ipoteklerin tesis edildiğinin taraflar kabul edildiği anlaşılmıştır. Davacıların tacir olmadığı, davanın her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan bir dava olmadığı gibi, 6102 sayılı TTK'un 4. maddesinde sayılan düzenlemelerden doğan bir davada da olmaması nedeniyle, uyuşmazlığın asliye hukuk mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir....