Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bilindiği üzere, tapu kaydındaki şerhin terkin edilmesi istekli davada pasif davalı sıfatı şerh lehdarına aittir. Bu nedenle tapudaki şerh lehdarı davada yer almadan talep doğrultusunda haciz şerhlerinin kaldırılmasına karar verilmesi doğru değildir. Hal böyle olunca, davacıya süre verilerek haciz lehtarı hakkında da dava açması ve eldeki dava ile birleştirilmesi ve haciz şerhinin kaldırılıp kaldırılmayacağının değerlendirilmesi, dava açılmaması halinde sadece iptal tescile karar verilmesiyle yetinilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. Davalıların yerinde görülen temyiz itirazlarının kabulü ile, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 373/1. maddesi uyarınca İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA, İlk Derece Mahkemesi kararının yukarıda yazılı nedenlerden dolayı 6100 sayılı HMK’nın 371/1-a maddesi uyarınca BOZULMASINA, dosyanın kararı veren İstanbul 14....

    Sayılı "takibin kaldırılması talepli" dava açtığını, davanın halen derdest olduğunu, müvekkili ile davalı alacaklı vekili arasında 24/09/2020 tarihinde protokol başlıklı yazılı sözleşme yapıldığını, bu sözleşmeye göre ; müvekkilinin Bursa ili, Özlüce Mah. 4815 ada, 18 parseldeki ... adına olan taşınmazın tapu kaydındaki kat karşılığı inşaat sözleşme şerhini 02/10/2020 tarihine kadar kaldıracağını, kat karşılığı inşaat sözleşme şerhinin kaldırılmasından sonra, Davalının Bursa 17. İcra Müdürlüğünün 2020/... E....

      Gayrimenkulün 94.md. hükmüne göre süratle ihaleye çıkarılarak satılması gerekir. davalı idare 2003 yılında dava dışı Yalçın Korkmaz'ın vergi borcu için taşınmazlara haciz koydurmuş, bu zamana kadar da amme alacağının tahsili için kanun hükümleri çerçevesinde taşınmazın satışı yoluna gidilmemiştir. 18 yıl önce tesis edilen haciz şerhinin hüküm ifade ettiği söyleme olanağı yoktur.Vergi idaresi koymuş olduğu hacizleri süratle paraya dönüştürüp, satış işlemine geçmesi zorunludur. (6183 sayılı kanun md. 73,74)....

      Talep eden vekili 06/10/2020 tarihli dilekçesinde özetle; müvekkilinin Uzunköprü İcra Müdürlüğünün 2017/456 Talimat sayılı dosyasında yapılan ihale sonucu 118 ada 43 parsel sayılı taşınmazı satışa engel olmadığına dair yazı üzerine alacağına mahsuben aldığını, satışın kesinleştiğini ve taşınmazın müvekkili adına tescil edildiğini, ancak tapu kaydındaki ihtiyati tedbir şerhinin kaldırılmadığını, Edirne İcra Hukuk Mahkemesinin 17/06/2019 tarih 2018/572 Esas 2019/409 Karar sayılı ilamı ile icra müdürlüğünün mahkeme şerhinin tescilde de devam etmesi gerektiğine yönelik kararının kaldırılmasına karar verdiğini, bu kararın 11/09/2019 tarihinde kesinleştiğini bildirerek müvekkilinin taraf olmadığı işbu davanın taşınmazın tam hissesine tesis edilen ipotek işleminden sonra açılmış olması nedeniyle verilen tedbir kararının müvekkilinin tasarrufunu yasal olarak engellemeyeceğinden tedbir şerhinin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPUDA HACİZ ŞERHİNİN KALDIRILMASI -KARAR- Dava, tapuda haciz şerhinin kaldırılması isteğine ilişkindir. Davanın açıklanan bu nitelendirmesine göre, 2797 Sayılı Yargıtay Yasasının 14.maddesi uyarınca temyiz incelemesi Yüksek 14. Hukuk Dairesine ait bulunduğundan dosyanın ilgisi yönünden anılan Daire Başkanlığına gönderilmesine, 30.11.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

        Ancak; Dava konusu 563 parsel numaralı taşınmazın tapu kaydındaki ipotek şerhinin bedele yansıtılmasına karar verilmemesi, Doğru değilse de; bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, Gerekçeli kararın hüküm fıkrasına ayrı bir bent eklenerek (Dava konusu 563 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydındaki ipotek şerhinin bedele yansıtılmasına) cümlesinin yazılmasına, Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 10.06.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          Taşınmazın üzerinde haciz varken, alacaklının talebi üzerine yeniden haciz konulması, önceki hacizden vazgeçildiği anlamına gelmediği gibi, daha önce konulmuş haczi ve sonuçlarını da ortadan kaldırmaz. Haciz tarihi itibarıyla uygunlanması gereken İİK'nın 106. maddesi gereğince alacaklının haczolunan taşınmazın satışını hacizden itibaren 1 yıl içinde istemesi gerekir. Aynı kanunun 110.maddesine göre de, yasal sürede malın satılması istenmez veya talep geri alınıp da bu müddet içinde yenilenmezse o mal üzerindeki haciz kalkar. Somut durumda takip dosyasında alacaklı vekilinin davaya konu taşınmaza ilişkin 25/08/2017 tarihli ve 19/09/2017 tarihli haciz talepleri mevcut ise de, taşınmaz tapu kaydındaki haciz şerhinin 25/08/2017 tarihli haciz yazısı üzerine işlendiği tapu kaydındaki takyidat şerhi ile sabit olup kaydında 19/09/2017 tarihli talep üzerine işlenen haciz şerhi bulunmamaktadır....

          Ancak; 1-Dava konusu taşınmazın bulunduğu bölgenin iklim durumu ve aynı bölgeden Dairemize intikal eden dava dosyaları dikkate alındığında, dava konusu taşınmazın değerinin yalnız buğday ve arpa münavebesi uygulanmak suretiyle belirlenmesi gerekirken, nadasa bırakıldığı kabul edilmek suretiyle az bedele hükmedilmesi, 2-Kamulaştırılan taşınmaz, yol durumuna dönüştürüldüğünden, 4721 sayılı T.M.K’nun 999.maddesi uyarınca tapudan terkinine karar verilmesi ile yetinilmesi gerekirken, terkin maksadıyla hazine adına tesçiline karar verilmesi, 3-Tapu kaydındaki haciz şerhinin hükmedilen bedele yansıtılması gerektiğinin düşünülmemesi, Doğru görülmemiştir. Davalı vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 09.02.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            Ancak; 1-Taşınmazın dosyada ve bilirkişi raporunda yazılı özelliklerine göre objektif değer artırıcı unsur oranı % 20 'den çok olamayacağı gözetilmeden, daha yüksek oran alınarak fazla bedel belirlenmesi, 2-Dava konusu taşınmazın güncel tapu kaydına göre tapu maliki olmayan .....hakkında açılan davanın husumet nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken bu konuda olumlu olumsuz bir hüküm kurulmaması, 3- Tapu kaydındaki haciz şerhinin hükmedilen bedele yansıtılmaması, Doğru görülmemiştir. Davacı idare vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 06/12/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              İcra Müdürlüğünün 2018/12177 Esas sayılı dosyası ile ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takip yapılmış olup ipotek limiti 1.000.000,00 TL'dir ve 150/c şerhinin kaldırılması için ipotek limiti üzerinden hesaplanan 22.700,00 TL harç yatırılmıştır. Eskişehir 8. İcra Müdürlüğünün 2018/10751 Esas sayılı dosyası ilamsız takip olup toplam alacak miktarı 5.331.428,96 TL'dir. İki ayrı takibin konusunu oluşturan alacak Eskişehir 7. Noterliğinin 01/11/2018 tarih 17580 yevmiye nolu ihtarnamesi ve aynı kredi sözleşmelerine dayanmaktadır. Takip tarihleri 21/11/2018 ve 10/12/2018'dir. Takipte tekerrür olmamak kaydı konulmuş, hangi icra takibi ile mükerrer olduğu belirtilmemiştir. Alacaklı vekili ipotek dosyasında 150/c şerhinin, ilamsız takip dosyasında ipotekli taşınmazdaki haciz şerhinin kaldırılmasını istemiştir. İcra müdürlüğü ipotek dosyasında alacak limiti üzerinden 22.700 TL harç alınmasına karar vermiş ve tahsil edilmiştir....

              UYAP Entegrasyonu