Tüketici Mahkemesi’nce verilen 25/11/2015 gün ve 2015/237-2015/822 sayılı hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: Dava taşıma sözleşmesinden kaynaklanan maddi-manevi tazminat istemine ilişkin olup mahkemece davanın kısmen kabulüne, 2000 TL maddi tazminatın davalıdan tahsiline, manevi tazminat isteminin reddine karar verilmiştir. 5219 sayılı Kanun ile yapılan değişiklik sonucu karar tarihinde yürürlükte bulunan HUMK 427 maddesinde öngörülen kesinlik sınırı, 5236 sayılı Kanun'un 19'ncu maddesiyle HUMK'ya eklenen Ek-Madde 4' te öngörülen yeniden değerleme oranı da dikkate alındığında, 2015 yılı için 2.085,00 TL'dir. Davalı vekilince temyize konu yapılan miktar yukarıda anılan madde hükmüne göre temyiz sınırının altında kaldığından davalı vekilinin temyiz isteminin reddine karar vermek gerekmiştir....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2018/268 KARAR NO : 2018/292 DAVA : Tazminat (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 20/04/2018 KARAR TARİHİ: 25/04/2018 Mahkememizde görülmekte bulunan Tazminat (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili mahkememize verdiği dava dilekçesinde özetle; müvekkillerinin Maldivlere gitmek amacıyla Antalya'dan İstanbul'a, İstanbul'Dan da Male'ye olacak şekilde bağlantılı uçuş planı ile davalı şirketten uçak bileti aldıklarını, davalı havayolu şirketinin planladığı şekilde bir önceki seferi olan İstanbul-Antalya seferini vaktinde tamamlayamaması ve Antalya'dan İstanbul'a giden uçağın 55 dakika gecikmesi nedeniyle müvekkillerinin bir sonraki uçuşu olan İstanbul-Male uçağını kaçırdıklarını, bu nedenle Maldivlere varmaları gereken zamanda varamadıklarını, bir gün gecikmeli olarak Türkiye'den ayrıldıklarını, planladıkları tatilin bir günü eksik olarak otelde konakladıklarını, 1 gece...
DAVA :İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 26/07/2018 KARAR TARİHİ : 22/10/2020 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 30/11/2020 Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde ;davacı şirket , dava dışı ... Tekstil Tic. Ltd Şti 'den satın almış olduğu Print Heads Type T2 isimli 2.006,00 EURO bedelli ürünü, garanti kapsamında tamir ettirmek üzere yine aynı şirkete kargo yoluyla gönderme kararı verdiğini ve 02/12/2017 tarihinde davalı şirketin Kestel Şubesi teslim aldığını, Davalı kargo şirketinin Kestel şubesine tarafından teslim alınan dava konusu ürün dava dışı ... Tekstil......
Mahkemece, yapılan yargılama sonunda iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, taşıma sözleşmesinden kaynaklanan alacak davalarında zaman aşımı süresinin 1 yıl olduğu, davaya konu taşıma belgelerinin davalı şirket şubesine 01.06.2010 tarihinde teslim edildiği, davanın ise 11.05.2012 tarihinde açıldığını, davalının ağır kusuru bulunduğu veya davalı şirketin hile yoluna başvurduğunun kabul edilemeyeceği, davacının eşyayı teslim ederken herhangi bir değer de belirtmediği gerekçesiyle davanın zamanaşımı nedeni ile reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. Dava, davacı gönderici tarafından taşıyıcıya teslim edilen eşyanın gönderilene teslim edilmemesi nedeniyle uğranılan zararın tazmini istemine ilişkindir. Mahkemece, davalının zamanaşımı def’inde bulunması nedeniyle TTK’nın 767/1'nci maddesi uyarınca davanın zamanaşımına uğradığı gerekçesiyle reddine karar verilmiştir....
Sulh Hukuk Mahkemesince, taraflar arasındaki ilişkinin, taşıma sözleşmesi niteliğinde olup, 6762 sayılı Türk Ticaret Kanununun 4. maddesi gereğince, ticari davalara ticaret mahkemesince bakılacağından görevsizlik kararı verilmiş, hüküm temyiz edilmediğinden kesinleşmiş ve dosya, ticaret mahkemesi sıfatıyla bakacak olan Iğdır 1. Asliye Hukuk Mahkemesine aktarılmıştır. Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından ise, davanın, araç kiralama sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili istemine ilişkin olduğu, 6100 sayılı HMK'nın 4/a. maddesi uyarınca davaya bakmakla görevli mahkemenin sulh hukuk mahkemesi olduğu gerekçeleriyle görevsizlik kararı verilmiş, yargı yerinin belirlenmesi için dosyanın Yargıtay 17. Hukuk Dairesine gönderilmesine karar verilmiştir. Somut olayda; Bakırköy 10....
Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 19/01/2016 tarih ve 2013/387-2016/44 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: Davacı vekili, müvekkili ile davalı şirket arasında 03/05/2012 tarihli yurtiçi taşıma sözleşmesinden kaynaklanan ticari ilişki mevcut olduğunu, anılan taşıma esnasında hasar gören ürünler için 01/07/2013 tarihinde 369790 ve 369791 numaralı faturalar ile toplam 26.600,94 TL fatura düzenlendiğini, faturanın noter aracılığıyla davalıya gönderildiğini, ancak davalı şirketin eksik ve zarar görmüş ürün teslimi olmadığı gerekçesiyle faturayı iade ettiğini, bunun üzerine davalı şirket aleyhine icra takibi yapıldığını, davalı tarafın itirazı üzerine takibin durduğunu ileri...
Uyuşmazlık sigorta sözleşmesinden kaynaklanan tazminatın tahsili istemine ilişkindir. Taraflar arasında deniz taşıma hukukundan kaynaklanan ve taşıma sigortasına dayalı bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Olayda Türk Ticaret Kanununun 4. Kitabı hükümlerinin uygulama olanağı bulunmadığından uyuşmazlığın İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; HUMK.’nun 25. ve 26. maddeleri gereğince İstanbul 6.Asliye Ticaret Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 13.05.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Turizm olan araçta biletli yolcu iken araç sürücüsünün tek taraflı kazası neticesinde yaralanması nedeniyle tazminat talep etmiş olup, taraflar arasında temelinde taşımacılık sözleşmesinden kaynaklanan bir uyuşmazlık söz konusudur....
Dava, taşıma sözleşmesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir. Davacı ile akdi taşıyan davalı arasında düzenlenen 13/04/2011 tarihli taşıma sözleşmesinde; malın teslim edileceği tarih 16/05/2011 belirlenmiş olmasına rağmen, emtianın bu tarih geçtikten sonra fuarın kapandığı 20/05/2011 günü akşamı teslim edildiği anlaşılmaktadır....
Ancak hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13/3. maddesine göre; "Maddi tazminat istemli davanın kısmen reddi durumunda, karşı taraf vekili yararına bu Tarifenin üçüncü kısmına göre hükmedilecek ücret, davacı vekili lehine belirlenen ücreti geçemez." Somut olayda da uyuşmazlık konusu, taşıma sözleşmesinden kaynaklanan zarara ilişkin tazminat niteliğinde olduğundan, söz konusu tarife hükmü gereğince davalı yararına hükmedilecek vekalet ücreti, davacı lehine hükmedilen 946,87 TL'yi geçemeyecektir. Bu nedenle ilk derece mahkemesi kararı bu yönüyle isabetsizdir. Açıklanan nedenlerle; davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, belirtilen hata yeniden yargılama gerektirmediğinden, ilk derece mahkemesi kararının HMK'nın 353/(1)b-2 maddesi uyarınca kaldırılarak "ilk derece mahkemesi hükmünün aynen tekrarı ile davalı lehine 946,87 TL vekalet ücretine hükmedilmesine" karar verilmiştir....