Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Elektrik abonelik sözleşmesini imzalayan ve aboneliği devam eden abone, tesisatta kullanılan elektrik bakımından elektrik dağıtım şirketine karşı sözleşme gereği sorumlu olduğu gibi, elektrik sayacının muhafazası konusunda da sorumluluğu devam eder. Buna göre, fiili kullanıcıya karşı rücu hakkı mevcut olan abonenin, sözleşmesi iptal edilmediği sürece, kullanım bedelinden dolayı fiili kullanıcı ile beraber müteselsil sorumluluğunun devam edeceği kuşkusuzdur. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun ve Yargıtay 3. Hukuk Dairesinin istikrar kazanmış uygulamasına göre, abonelik iptal ettirilmedikçe, o abonelik üzerinden tüketilen su, elektrik ve doğalgaz gibi abonelik bedellerinden fiili kullanıcı ile birlikte abone de müteselsilen sorumludur....

Somut olayda; 11.09.2009 tarihli kaçak tespit tutanağı 9217841 nolu tesisata ilişkin olarak düzenlenmiş, davacı taraf davalının abonelik sözleşmesi olduğunu iddia etmiştir. Dosya içerisinde 9217841 nolu tesisata ilişkin 03.06.1996 tarihli dava dışı Sema Tek'e ait abonelik sözleşmesi bulunmaktadır. Mahkemece anılan sözleşme aslı dosyaya celp edilerek, kaçak tespit tutanağının düzenlenen yere ait olup olmadığı değerlendirilmeden eksik inceleme ile hüküm kurulması doğru görülmemiştir. O halde; mahkemece 9217841 nolu tesisata ilişkin 03.06.1996 tarihli dava dışı Sema Tek'e ait abonelik sözleşmesinin aslı getirtilerek aboneliğin dava konusu yere ilişkin olup olmadığı tespit edilmeli, tutanak tarihi itibariyle davalının aboneliğinin mevcut olup olmadığının tespit edilmesi gerekmektedir....

    "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki Tüketicinin Açtığı Abonelik Sözleşmesi davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. K A R A R Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre yerinde olmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda dökümü yazılı 22,35 TL. kalan harcın temyiz edenden alınmasına, HUMK’nun 440/1 maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 10.12.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki tüketicinin açtığı abonelik sözleşmesi davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. K A R A R Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre yerinde olmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda dökümü yazılı 18,40 TL kalan harcın temyiz edenden alınmasına, HUMK’nun 440/1 maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 15.10.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TÜKETİCİ MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen tüketicinin açtığı abonelik sözleşmesi talebi davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 15.25.TL fazla alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 09.09.2013 günü oybirliğiyle karar verildi....

          TÜKETİCİ MAHKEMESİ Taraflar arasındaki tüketicinin açtığı abonelik sözleşmesi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddi ile usule ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 20.01.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TÜKETİCİ MAHKEMESİ Taraflar arasındaki tüketicinin açtığı abonelik sözleşmesi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddi ile usule ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, HUMK'nun 440/III-2 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 27.10.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

              - K A R A R - Davacı vekili, müvekkili ile davalı arasında TTnet abonelik sözleşmesi imzalandığı müvekkilinin bu nedenle davalıdan alacaklı olduğunu, bu alacağın tahsili için girişilen takibe davalının haksız olarak itiraz ettiğini belirterek itiraz iptali ile takibin devamına ve % 40 tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı davaya cevap vermemiş, yargılamaya da katılmamıştır. Mahkemece uyuşmazlığın 4077 Sayılı Kanun kapsamında kaldığı, bu nedenle davaya bakma görevinin ... Tüketici Mahkemesine ait olduğu gerekçesiyle dava dilekçesinin görev yönünden reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. 4822 Sayılı Yasa ile değişik 4077 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunun 3.maddesinde “tüketici, bir mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen, kullanan veya yararlanan gerçek ya da tüzel kişi” olarak tanımlanmıştır....

                Somut olayda, her ne kadar davacı ile davalı arasında halihazırda şeklen abonelik sözleşmesi bulunuyor ise de, davacının iddiası, davalı ... tarafından atıldığı iddia edilen sahte imza ile davacının bilgisi ve rızası dışında adına abonmanlık sözleşmesi düzenlendiği yönündedir. Bu durumda, haksız fiilden kaynaklan ve 4077 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun kapsamında bulunmayan uyuşmazlığın, genel hükümler çerçevesinde değerlendirilerek, dava değerine göre Sulh Hukuk Mahkemesinde çözümlenmesi gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 Sayılı HMK.’nun 21. ve 22. maddeleri gereğince ... Sulh Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 07/11/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                  Bu nedenle, 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 68/1 ve HUMK'nun 427.maddesinde belirtilen kesinlik sınırının eldeki davada gözetilmeden, davanın miktar ve değerine bakılmayarak, kararın temyizi kabil olduğunun anlaşılması karşısında, kararın kesin olduğundan bahisle temyiz dilekçesinin reddine dair mahkemece verilen ek kararın kaldırılmasına karar verilmiş, yasal süresi içinde verilen temyiz dilekçesinin incelenmesine geçilmiştir. 2-Taraflar arasında düzenlenen elektrik abone sözleşmesi gereğince davacının meskeni ile ilgili abonelik nedeniyle düzenlenen dava dilekçesi ekindeki faturada dava konusu bedellerin yer aldığı anlaşılmaktadır....

                    UYAP Entegrasyonu