"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Devre mülk sözleşmesinin iptali, ödenen bedelin iadesi istemine ilişkin olarak açılan davada .... Mahkemelerince ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile dosyada son karar bölge adliye mahkemelerinin faaliyete geçmesinden sonra verilmiş ise de iki farklı bölge adliye mahkemesinin yargı çevresinde kalan mahkemelerce karşılıklı olarak yetkisizlik kararı verilmiş olması ve 5235 sayılı Kanunun 36/3. maddesi gereğince bölge adliye mahkemeleri hukuk dairelerinin görevinin yargı çevresi içerisinde bulunan adlî yargı ilk derece hukuk mahkemeleri arasındaki yetki ve görev uyuşmazlıklarını çözmek olduğundan yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, taraflar arasında düzenlenen devre mülk sözleşmesinin iptali, ödenen bedelin iadesi ve menfi tespit istemine ilişkindir. .... 2....
Dava, taraflar arasındaki Vera Yonca Residance Projesinden daire satışına ilişkin teminat olarak verilen bononun iptali ve menfi tespit istemine ilişkin olup, mahkemece, taraflar arasındaki uyuşmazlığın tüketici işleminden kaynaklandığı tespit edilip, 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 73/A maddesinde hüküm altına alınan arabuluculuğa başvuru koşulunun yerine getirilmediği gerekçesi ile davanın usulden reddine karar verilmiştir. 28.07.2020 tarihinde Resmi Gazete'de yayımlanan ve yayımı ile de yürürlüğe giren 7251 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun'un 59.maddesi ile 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'a " Dava şartı olarak arabuluculuk" başlığı ile 73/A maddesi eklenmiş olup, anılan madde ile aynı zamanda arabuluculuğa başvurulması zorunlu olmayan istisnalar düzenlemiştir....
tüm hüküm ve sonuçları ile birlikte iptaline karar verilmişken tekrar bir menfi tespit hükmü kurulmasının hatalı olduğunu, kredi sözleşmesinin iptal edilmesi sözleşmeyi hükümsüz hale getireceğinden ayrıca bir menfi tespit hükmün kurulmasının ve bu yönde bir talebin bulunmasının hukuka aykırı olduğunu, menfi tespit hükmü yönünden kararın kaldırılması gerektiğini belirterek usul ve yasaya aykırı kararın müvekkili yönünden reddine karar verilmesini talep etmiştir....
Tesisi İnşaatı işine ilişkin olarak yapılan 03.04.2008 tarihli sözleşme uyarınca, davacı tarafın davalıya 11.04.2008 tarihinde yer teslimini yaptığı, sözleşme konusu işin öngörülen süre içinde davalı tarafça yapılmadığı, 22.09.2008 tarihli tutanakla bu durumun tespit edildiği, bu nedenle davacı tarafça sözleşmenin feshedilmek zorunda kalındığı, davalı tarafın, ekonomik kriz nedeniyle maliyetlerin arttığı, bu durumun mücbir sebep olduğu belirtilerek sözleşmenin iptali için açtığı davada,......
bilgisi ve rızası dışında gerçekleştiğini, davalı T3 aleyhine açılan Tüketicinin Açtığı Menfi Tespit ilişkin davada 10/04/2023 tarihli yazımız ile Davacı T1 (T.C No: )'ın Denizbank Beylikdüzü şubesine ait 6852390 nolu hesabından kullanılan 80.000,00 TL'lik kredinin dava sonuçlanıncaya kadar taksit ödemelerinin durdurulmasına karar verilmiş olduğu, davalı vekili dilekçesi ile ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasını talep etmiştir....
Somut olayda davacı alıcı ile davalı satıcı arasında iki adet dairenin satımına ilişkin sözleşme düzenlenmiş olup, davacı davalıların sözleşmeye aykırı davrandığını ileri sürerek, sözleşmenin feshi ile senetlerin iptali istemiyle eldeki davayı açmıştır. Taraflar arasındaki uyuşmazlık Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun kapsamında kaldığına göre davaya bakmaya Tüketici Mahkemesi görevlidir. Satıma konu dairenin iki tane olmasıda bu sonucu değiştirmez. Bu itibarla mahkemece işin esasına girilerek hasıl olacak sonuca uygun karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçeyle görevsizlik kararı verilmesi usul ve yasaya yakırı olup, bozmayı gerektirir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz edilen hükmün BOZULMASINA, HUMK’nun 440/III-2 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 30.9.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
(TMK m.706, BK m.213, TBK. md 237, T.Kanunu m.26 Noterlik Kanunu m.60) ve 6502 sayılı TKHK'nun 41. Maddesi gereğince sözleşmenin geçerliliği için resmi şekle riayet zorunludur. Geçersiz sözleşme yok hükmündedir. Geçersiz sözleşmenin feshi veya geçersiz sözleşmeden dönmek mümkün değildir. Geçersiz sözleşme nedeniyle uygulanması gereken sebepsiz zenginleşme hükümleri olup taraflar ancak geçersiz sözleşme kapsamında verdiklerini talep edebilirler. Sözleşmenin feshi ve sözleşmeden dönme ise; B.K.'nun 125. ve 126. Maddelerinde düzenlenmiş olup; sözleşmenin feshi ve sözleşmeden dönme hükümlerinin uygulanabilmesi kanunun aradığı şekle uygun geçerli bir sözleşmenin kurulmuş olması gereklidir. Bu hükümler borçlunun temerrütü halinde alacaklının haklarına ilişkin düzenlemeler içermektedir. Sözleşmenin geçersizliği ile şekle aykırılığın ileri sürülememesi halininde birbirine karıştırılmaması gerekir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki tüketicinin açtığı menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacılar ve davalı ... Yapı Taah. San Ve Tic. Ltd. Şti avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. K A R A R Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre yerinde olmayan her iki tarafın bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda dökümü yazılı 7.673.18 TL. kalan harcın davalı ... Yapı Taah. San. Ve Tic ltd. Şti'nden alınmasına, HUMK’nun 440/1 maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 16.4.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"Davacı ... ve ... ile davalı .... aralarındaki tüketicinin açtığı Menfi Tespit davasına dair Manisa 3. Asliye Hukuk(Tüketici) Mahkemesinden verilen 25/03/2015 tarihli ve 2013/522 E.-2015/175 K. sayılı hükmün onanması hakkında (Kapatılan)13.Hukuk Dairesince verilen 05/12/2018 tarihli ve 2015/33339 E. 2018/11715 K. sayılı ilama karşı davacılar tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiştir. Düzeltme isteğinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Düzeltilmesi istenilen Yargıtay ilamında benimsenen mahkeme kararındaki gerekçelere göre düzeltme dileğinde ileri sürülen sebepler HUMK'nın 440. maddesindeki yazılı hallerden hiç birisine uymadığından vaki düzeltme isteğinin REDDİNE, 23/12/2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki tüketicinin açtığı menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı dava konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı ... A.Ş. Adi Ortaklığı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. K A R A R Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre yerinde olmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda dökümü yazılı 3,15 TL. kalan harcın davalı ... A.Ş. İzmir Tanıtım Ltd. Şti. Adi Ortaklığı'ndan alınmasına, HUMK’nun 440/1 maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 20.03.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....