Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Her ne kadar dava açmadan önce müvekkili ödeme yapmış ise de, müvekkilinin dosya borcunu ödeme amacı bulunmadığını, müvekkilinin sadece yapılan ihtiyati haczin durdurulması ve ticari itibarını korumak için İİK 'nın 263. maddesi çerçevesinde teminat olarak ödeme yaptığını, Menfi tespit davasının yargılaması devam ederken ihtiyati tedbir kararının (İİK m. 72/2-3) verilmemiş olması sebebiyle, takibe devam edilmiş ve takip konusu borç alacaklıya ödenmişse, menfi tespit davasına artık istirdat davası olarak devam edileceğini, (İİK m. 72/6), yani mevcut davaya artık istirdat davası olarak devam edilmesi gerektiğini, Borçlunun menfi tespit davasında takibin durdurulması için ihtiyati tedbir kararı talep etmemiş olması ya da tedbir talebinin mahkemece reddedilmesi durumunda, menfi tespit davası devam ederken takip konusu borç ödenmişse, menfi tespit davasının artık istirdat davasına dönüşeceğini, menfi tespit davası sonuçlanmadan önce borcun alacaklıya...
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Her ne kadar dava açmadan önce müvekkili ödeme yapmış ise de, müvekkilinin dosya borcunu ödeme amacı bulunmadığını, müvekkilinin sadece yapılan ihtiyati haczin durdurulması ve ticari itibarını korumak için İİK 'nın 263. maddesi çerçevesinde teminat olarak ödeme yaptığını, Menfi tespit davasının yargılaması devam ederken ihtiyati tedbir kararının (İİK m. 72/2- 3) verilmemiş olması sebebiyle, takibe devam edilmiş ve takip konusu borç alacaklıya ödenmişse, menfi tespit davasına artık istirdat davası olarak devam edileceğini, (İİK m. 72/6), yani mevcut davaya artık istirdat davası olarak devam edilmesi gerektiğini, Borçlunun menfi tespit davasında takibin durdurulması için ihtiyati tedbir kararı talep etmemiş olması ya da tedbir talebinin mahkemece reddedilmesi durumunda, menfi tespit davası devam ederken takip konusu borç ödenmişse, menfi tespit davasının artık istirdat davasına dönüşeceğini, menfi tespit davası sonuçlanmadan önce borcun alacaklıya...
Dava, menfi tespit ve istirdat davasıdır. Menfi tespit ve istirdat davaları İcra ve İflas Kanunu’nunn 72. maddesinde düzenlemiştir. Menfi tespit davası borçlu olmayan kişinin borçlu olmadığının tespitine ilişkindir. İstirdat davası ise; kişi borçlu olmadığı halde ödeme yapmış ise bu ödemenin geri alınmasını sağlayan dava türüdür. Menfi tespit ve istirdat davalarında yetkili mahkeme, alacaklının yerleşim yeri ya da açılmış bir icra takibi varsa icra dairesinin bulunduğu yer mahkemesidir. Menfi tespit davası için yasada herhangi bir hak düşürücü ya da zamanaşımı süresi öngörülmemiştir. Ancak borçlunun borçlu olmadığı hukuki sebebe göre zamanaşımı süresi söz konusu olabilir. İstirdat davasının ise, borçlu olunmayan paranın icra dairesine tamamen ödendiği tarihten itibaren bir yıllık hak düşürücü süre içerisinde açılması gerekir....
Davacı vekili 24/05/2011 tarihli celsede icra dosyasına ödeme yapılması nedeniyle davaya istirdat davası olarak devam edilmesini istemiştir. Davalı cevap vermemiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda toplanan delillere göre davanın İİK'nun 89/3 maddesi uyarınca üçüncü kişinin açtığı menfi tespit davası olduğu, 89/3 maddesi gereğince, haciz ihbarnamelerine karşı olumsuz (menfi) tespit davası açma süresinin, üçüncü haciz ihbarnamesinin tebliğ gününden itibaren 15 gün olduğu, davacıya üçüncü haciz ihbarnamesi 12.05.2010 tarihinde tebliğ edildiği, davanın yasada belirtilen hak düşürücü süre geçtikten sonra açıldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
(HGK. 05.10.2005 tarih ve 12- 534 2005/554 sayılı kararı) aynı uygulama menfi tespit davasından dönüşen istirdat davaları için de geçerli ise de doğrudan istirdat davası olarak açılan ilamlar yönünden düzenleme bulunmadığından ilamlı takibe konu edilmesi için kesinleşmesi gerekmemektedir.T.C.İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi,2017/1400 esas, 2017/1607karar sayılı ilamı). Açıklanan nedenlerle takibe konu ilamın konusunun istirdat davası olduğu anlaşılmakla ilamın kesinleşmesi gereken ilamlardan olmadığından şikayetin reddine " karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle , Anadolu 7....
Menfi tespit davasını düzenleyen İİK'nun 72/5. maddesine göre; "Dava borçlu lehine hükme bağlanırsa derhal takip durur. İlâmın kesinleşmesi üzerine münderecatına göre ve ayrıca hükme hacet kalmadan icra kısmen veya tamamen eski hale iade edilir. " Takip nedeni ile açılan menfi tespit davasının, davacı borçlu lehine sonuçlanması üzerine İİK' nun 72/5. maddesi gereği takibin tarafları arasında icranın iadesi söz konusu olur. Borçlu tarafından alacaklıya yapılan ödemelerin alacaklı tarafından borçluya iade edilmesi gerekir Somut olayda; borçlunun, ... .... İcra Müdürlüğünün 2009/ 27171 Esas sayılı takip konusu 20.000.000 USD'lik borca istinaden açtığı menfi tespit davasında borçlu olmadığının tespitine karar verildiği, bu kararın 11.02.2013 tarihinde kesinleşmesi üzerine icranın eski hale iadesi kapsamında borçlu vekilinin, alacaklı ile aralarındaki vekalet ücreti sözleşmesi gereği takip dosyasından ödenen paraların alacaklı vekili Av. ...'...
"İçtihat Metni"İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı menfi tespit - istirdat davasına dair karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, menfi tespit ve istirdat istemine ilişkindir. Mahkemece davanın süresinde açılmadığından bahisle reddine karar verilmesi üzerine karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. İcra ve İflas Kanunu’nun 72/7 maddesinde takibe itiraz etmemiş veya itirazının kaldırılmış olması yüzünden borçlu olmadığı bir parayı tamamen ödemek mecburiyetinde kalan şahsın, ödediği tarihten itibaren bir sene içinde, umumi hükümler dairesinde mahkemeye başvurarak paranın geriye alınmasını isteyebileceği düzenlemesi yer almaktadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasında görülen menfi tespit ve istirdat davası sonucunda verilen hükmün onanmasına ilişkin Dairemizin 09.07.2012 gün ve 2328 Esas, 4739 Karar sayılı ilamının karar düzeltme yoluyla incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, dosya incelendi, gereği görüşüldü: - KARAR - 5219 sayılı Kanun ile yapılan değişiklik sonucu HUMK'nın 440/...-I maddesindeki parasal sınır, 5236 sayılı Kanun'un .... maddesiyle HUMK'na eklenen Ek-Madde ...'te öngörülen yeniden değerleme oranı da dikkate alındığında 2012 yılı için ....300,00 TL'dir. Davacı vekili, menfi tespit ve istirdat isteminde bulunmuş, mahkemece 2006/128 E. ve 2007/214 E. sayılı takip dosyalarına konu toplam ....157,......
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Menfi tespit-İstirdat Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı menfi tespit-istirdat davasına dair karar, davalılardan Maliye Hazinesi adına İstanbul Muhakemat Müdürlüğü tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, menfi tespit ve istirdat talebine ilişkindir. Mahkemece dava konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalılardan tahsili ile davacı tarafa verilmesine karar verilmiş, hüküm davalı Maliye Hazinesi tarafından temyiz edilmiştir....
Maddesi gereğince takibin iptaline ve hacizlerin fekkine karar verilmesi istemi ile dava açtığı, İİK.'nun 72/1.maddesinde sözü edilen " Boçlu,icra takibinden önce veya takip sırasında borçlu bulunmadığını ispat için menfi tespit davası açabilir." hükmü gereğince menfi davası açmadığı anlaşılmıştır. Bu durumda, davacı, ödeme nedeniyle İİK.nun 71/1.maddesi gereğince icra takibinin iptali talep adilen uyuşmazlığın, İcra Hukuk Mahkemesi tarafından görülüp, çözümlenmesi gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 Sayılı HMK.’nun 21. ve 22. maddeleri gereğince Anamur İcra Hukuk Mahkemesi'nin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 28.06.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....