Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Tüketici) Taraflar arasındaki menfi tesbit istemine ilişkin davada Eskişehir 1. Asliye Hukuk (Tüketici) ile 2....

    İcra Müdürlüğünün 2012/3279 Esas sayılı dosyası ile icra takibine geçtiği, davacının sözleşmeden caydığını belirterek icra takibi nedeniyle borçlu olmadığının tespiti isteminde bulunulduğu, 4077 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunun 2.maddesi gereğince bu Kanunun 1.maddesinde belirtilen amaçlarla mal veya hizmet piyasalarında tüketicinin taraflardan birinin oluşturduğu her türlü tüketici işlemini kapsadığı, aynı Kanunun tanımlar başlıklı 3.maddesinin c fıkrasında mal tanımlaması yapılırken tatil amaçlı taşınmaz malların da mal kapsamı içinde yer aldığı gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunda değişiklik yapan 4822 sayılı Kanununn 3/c maddesinde “konut ve tatil amaçlı taşınmaz malların” da tüketicinin korunması hakkındaki kanun kapsamına alındığı anlaşılmakta olup, aynı Kanunun 23. maddesine göre de bu Kanunun uygulanması ile ilgili olarak çıkacak her türlü uyuşmazlıkların tüketici mahkemesinde görüleceği hüküm altına alınmıştır...

      Davacı vekili her ne kadar açmış olduğu davanın menfi tespit davası olduğunu ileri sürmüş ise de dava dilekçesi incelendiğinde davacı vekilinin menfi tespit isteminin yanı sıra icra takip dosyasına ödenen bedelin ödenmesini de talep ettiği görülmektedir. Bu nedenle davacı vekilinin davası menfi tespit isteminden ibaret değildir. Davacı vekili menfi tespit isteminin yanı sıra icra takip dosyasına ödenen bedelin de iadesini talep etmiş olduğundan uyuşmazlık 6502 Sayılı Yasanın 73/A maddesine göre zorunlu arabuluculuk müessesine tabidir. Tüm bu nedenler ile ilk derece mahkemesi kararı mevzuata uygun olduğundan istinaf talebinin reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesisi usul ve yasalara uygun görülmüştür....

      Asliye Ticaret Mahkemesince, davalı 5464 sayılı Kanun gereğince kart hamilinin banka aleyhine açtığı davalarda tüketici mahkemelerinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. 01.03.2006 tarihinde yürürlüğe giren 5464 sayılı Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanununun 44. maddesinin birinci fıkrasında, "Tüketici olan kart hamili" tarafından açılacak davalarda 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 22 ve 23. maddelerinin uygulanacağını ve dolayısı ile tüketici mahkemelerinin görevli olacağı, ikinci fıkrasında ise "Kart çıkaran kuruluşlar" tarafından kart hamili aleyhine açılacak davalar yönünden 1086 sayılı HUMK'nın (6100 sayılı HMK'nın 447/2. maddesinde, başka kanunların HUMK'ya yaptığı atıfların HMK'ya yapılmış sayılacağı belirtildiğinden 01.10.2011 tarihinden itibaren bu atıf HMK olarak anlaşılmalıdır) görev ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanacağı belirtilmektedir....

        -TL bedelli senede istinaden Tekirdağ 1.İcra Müdürlüğünün 2000/3021 Esas sayılı dosyasında yaptıkları takip sonucunda davalıya ait taşınmazın satılarak alacağın tahsil edildiğini, davalının taşınmazın satışına ilişkin olarak açtığı ihalenin feshi davasının reddedilerek kesinleştiğini, ancak davalının akabinde açtığı menfi tesbit davası sonucunda verilen karar ile satış dosyasından aldıkları parayı iade etmek zorunda kaldıklarını, senedin 13.000.-TL olarak düzenlenmesine rağmen asıl borcun 5.000.-TL'sinin davalıya ait olduğunu, davalının Tekirdağ Asliye Ceza Mahkemesinde verdiği ifade ile kabul ettiğini bildirerek iade etmek zorunda kaldıkları 23.283.-TL’nin davalıdan tahsili için Tekirdağ 1.İcra Müdürlüğünün 2008/7501 esas sayılı dosyasında yaptıkları takibe davalının itirazının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

          Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2013/19 Esas sayısın alıp bozmadan sonra 2018/521 Esasına kayıtlı 31.08.2012 tarihli dava dilekçesiyle açtığı kat karşılığı inşaat yapım ve gayrimenkul satış vaadi sözleşmesiyle ilgili verilen sözleşmenin feshine ilişkin karar bozma kapsamı dışında kalarak 17.07.2014 tarihinde kesinleşmiş ise de; asıl davanın davacısı olan yüklenici kooperatif ... 6. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2012/616 Esasına kayıtlı olarak açtığı davadaki 09.11.2012 tarihli dava dilekçesinde arsa sahibinin ... 2. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2012/447 Esas sayılı dosyasında açtığı fesih davasını kabul edip, fesih nedeniyle imalât bedeli ve menfi zararlarını talep ettiğinden tarafların, fesih iradeleri bu davanın açıldığı 09.11.2012 tarihi itibariyle birleşmiş ve hukuki sonuçlarını doğurmuştur.Bu açıklamalardan sonra somut olaya gelince; davalı-birleşen dosya davacısı arsa sahibinin arsa payı karşılığı inşaat yapım sözleşmesinin feshi ile ilgili 31.08.2012 tarihli dilekçe ile ......

            konu olup yapımcıya devredilen tapu kaydının iptali ile müvekkili adına tescilini, mümkün olmaması halinde arsa bedeli ve menfi zararların bedeli olarak fazlaya dair talep ve dava hakkı saklı kalmak kaydıyla 10.000,00....

              KARAR Davacı, davalı şirketten satın aldığı aracın bedelini fazlasıyla ödemesine rağmen hakkında başlatılan takip yönünden açtığı menfi tespit davasının lehine sonuçlanarak kesinleştiğini, bu süreçte aracın haczen ve düşük bedelle satıldığını ileri sürerek ödemek zorunda kaldığı satış bedeli fazlasının, haksız yere hacizde satılan aracın bedelinin ve düşük bedelle satılmasından doğan zararının davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı, davaya cevap vermemiş, herhangi bir savunmada bulunmamıştır. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı tarafça temyiz edilmiştir. 1- Dava, davalı şirketle tüketici davacı arasındaki araç satışından kaynaklanmaktadır. 4077 sayılı yasanın 23.maddesi, bu kanunun uygulanması ile ilgili her türlü ihtilafa tüketici mahkemelerinde bakılacağını öngörmüştür. Taraflar arasındaki uyuşmazlık Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun kapsamında kaldığına göre davaya bakmaya Tüketici Mahkemesi görevlidir....

                ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2021/726 Esas KARAR NO : 2022/386 DAVA : İtirazın İptali (Kefalet Sözleşmesinden Kaynaklanan), Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (Menfi Tespit) DAVA TARİHİ : 04/08/2021 KARAR TARİHİ : 24/05/2022 Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Kefalet Sözleşmesinden Kaynaklanan), Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (Menfi Tespit) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; alacaklı banka tarafından başlatılan ilamsız icra takibinin icra dosyasından kefil sıfatı ile müvekkile usulsüz olarak tebliğ edildiği ve takibin kesinleştiğini, müvekkile ait olan --------------------sırasında ---------taşınmaz üzerine haciz konulduğunu, ------ ------- dosyası ile satış işlemi ile ihale yapıldığını, --------------- feshi davasının müvekkili tarafından açıldığını, menfi tespit istenilen icra takip konusu olan banka sözleşmesinde davacı...

                  Davalı, ipotekli gayrimenkullerin ihalelerin usulüne uygun olarak gerçekleştiğini, davacının açtığı ihalenin feshi davasının reddolunduğunu, faizin taraflar arasında akdedilen sözleşme hükümlerince ve Merkez Bankasının belirlemiş olduğu tebliğe uygun olarak hesaplandığını belirterek davanın reddini dilemiştir....

                    UYAP Entegrasyonu