Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bir hukuki işlemin 6502 Sayılı Kanun kapsamında kaldığının kabul edilmesi için taraflardan birinin tüketici olması ve işlemin tüketici işlemi sayılması gereklidir. Somut uyuşmazlıkta; taraflar arasında zorunlu deprem sigortası poliçesinden kaynaklı hukuki ilişki bulunduğu, bu hukuki ilişki uyarınca davacının tüketici, taraflar arasındaki sigorta ilişkisinin de tüketici işlemi sayılacağı ve davacı tarafça zorunlu deprem sigortası poliçesinden kaynaklı tazminat talebinde bulunulduğu gözetildiğinde, dava tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunu'nun 73. maddesi uyarınca taraflar arasındaki uyuşmazlığın Tüketici Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. Bu nedenle, somut uyuşmazlıkta Tüketici Mahkemeleri görevli olduğu anlaşılmakla davanın görev şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmiştir....

    Aynı Yasa'nın 73/1. maddesinde tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğabilecek uyuşmazlıklara ilişkin davalarda tüketici mahkemelerinin görevli olduğu belirtilmiş, 83/2. maddesinde ise taraflardan birini tüketicinin oluşturduğu işlemler ile ilgili diğer kanunlarda düzenleme olmasının, bu işlemin tüketici işlemi sayılmasını ve 6502 sayılı Yasa'nın görev ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanmasının engelleyemeyeceğine değinilmiştir. Her ne kadar görevsizlik kararı veren mahkemece, İstanbul BAM .... Hukuk Dairesi'nin 13/09/2022 tarih ve .... Esas, ... Karar sayılı ilâmı esas alınarak görevsizlik kararı verilmişse de; ilgili karar içeriğinde tartışılan hususun, kaybolan bagajdan kaynaklı ve bagaj taşımasına yönelik tazminat istemi olduğu görülmüştür. İş bu yargılamadaki ihtilaf ise, herhangi bir bagaj kaybı ya da bagaj taşımasına ilişkin olmayıp, bilet işlemleri nedeniyle uçağa alınmamaya dayalı davalı işleminden kaynaklanan tazminat istemine yöneliktir....

      Hal böyle olunca mahkemece taraflar arasındaki ilişkinin sigorta ilişkisi olduğu, davacının ticari ve meslek amaçlı hareket etmediği, tüketici sıfatına haiz bulunduğu, sigortalı aracın hususi otomobil olduğu, davacının tacir olmadığı işbu tazminat davasının tüketici mahkemesinin görevi alanında kaldığı gözetilerek davanın göreve ilişkin dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verilmiştir. HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenler ile; 1-H.M.K'nın 114/1-c ve 115/2 maddeleri gereğince göreve ilişkin dava şartı yokluğu nedeni ile davanın USULDEN REDDİNE, 2-Hüküm kesinleştiğinde ve istek halinde dava dosyasının görevli KAYSERİ NÖBETÇİ TÜKETİCİ HUKUK MAHKEMESİ'NE gönderilmesine, 3-HMK.'...

        Hal böyle olunca mahkemece taraflar arasındaki ilişkinin sigorta ilişkisi olduğu, davacının ticari ve meslek amaçlı hareket etmediği, tüketici sıfatına haiz bulunduğu, sigortalı aracın hususi otomobil olduğu, davacının tacir olmadığı işbu tazminat davasının tüketici mahkemesinin görevi alanında kaldığı gözetilerek davanın göreve ilişkin dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verilmiştir. HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenler ile; 1-H.M.K'nın 114/1-c ve 115/2 maddeleri gereğince göreve ilişkin dava şartı yokluğu nedeni ile davanın USULDEN REDDİNE, 2-Hüküm kesinleştiğinde ve istek halinde dava dosyasının görevli KAYSERİ NÖBETÇİ TÜKETİCİ HUKUK MAHKEMESİ'NE gönderilmesine, 3-HMK.'...

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ (TÜKETİCİ MAHKEMESİ SIFATIYLA) Dava, tüketici hukukundan kaynaklanmaktadır. Davanın açıklanan bu niteliğine göre Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 09.02.2012 gün ve 1 sayılı kararı ile kabul edilen Hukuk Dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 13. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Bu nedenlerle dosyanın görevli Yargıtay 13. Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 28.12.2012 gününde oybirliği ile karar verildi....

            Tüketici Mahkemesi tarafından ise taraflar arasındaki sözleşmesinin 4077 sayılı Kanunun yürürlükte olduğu 2014 yılında yapıldığı ve eser sözleşmesinden kaynaklı davanın genel mahkemelerde çözümlenmesi gerektiğinden bahisle görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur. 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 3. maddesine göre tüketici; ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi, tüketici işlemi; mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukukî işlemi ifade eder. 6502 sayılı Kanunun 73. maddesi bu Kanunun uygulanması ile ilgili her türlü ihtilafa tüketici mahkemelerinde bakılacağını öngörmüştür....

              Tüketici Mahkemesince ise davanın haksız fiilden kaynaklı tazminat istemine ilişkin olduğu gerekçesiyle karşı görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur. 6502 sayılı Kanunun; tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamaların tüketici mahkemelerinde çözümünü öngören 73. maddesi hükmü ile, “Taraflardan birini tüketicinin oluşturduğu işlemler ile diğer kanunlarda düzenleme olması bu işlemin tüketici işlemi sayılmasını ve bu Kanunun göreve ilişkin hükümlerinin uygulanmasını engellemeyeceğini” düzenleyen 83/2. maddesinin açık hükmü nedeniyle somut uyuşmazlığa bakma görevi tüketici mahkemelerinin görev alanına girmiştir. Somut olayda, davacı vekilinin, müvekkilinin, ... Cumhuriyet Başsavcığılınca yürütülen soruşturma dosyasında, ... Barosu tarafından müdafi olarak tayin edildiği, müvekkilinin ......

                G.. için 10.000 TL iş göremezlik (bakıcı ücreti dahil maddi) tazminat ve 60.000 TL manevi tazminat, müvekkili anne N.. G.. için 30.000 TL manevi tazminat, müvekkili baba Y.. G.. için 30.000 TL manevi tazminat olmak üzere, toplam 130.000 TL tazminatın dava tarihinden itibaren avans faizi, mahkeme masrafları ve avukatlık ücretiyle davalılardan müteselsilen tahsilini talep ve dava etmiştir....

                  Kanun'un “tanımlar” başlıklı 3. maddesinin (l) nolu bendinde ise tüketici işlemi, “Mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi ifade eder” biçiminde tanımlanmıştır. 6502 sayılı TKHK'nın 73. maddesi uyarınca tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğacak uyuşmazlıklara ilişkin davalarda tüketici mahkemesi görevli kılınmıştır....

                    Madde uyarınca adam çalıştıranın sorumluluğu ilkesi uyarınca her iki davalı da davacılara karşı müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğunu, davanın, haksız fiilden kaynaklı manevi tazminat isteminden ibaret olduğu konusunda tereddüt bulunmadığını, davanın tüketici yasasından kaynaklı uyuşmazlık olduğu gerekçesi ile görevsizlik kararı verilmiş ise de verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, yanılgılı değerlendirme ile taraflar arasındaki ilişkinin akdi ilişkiye dayandırıldığını ancak meydana gelen olayın niteliği itibarı ile akdi ilişki değil haksız fiilden kaynaklı bir uyuşmazlık olduğunu, haksız eylem niteliğindeki olayların tüketicinin korunması yasasına tabii olmadığını, aksi durumun kabulünün genişletici yoruma girdiğini, olayın salt davalılara ait işyerinde meydana gelmiş olması nedeniyle tüketici uyuşmazlığı olarak nitelendirilemeyeceğini, somut uyuşmazlığın cismani zarar ile alakalı olduğu kararın kaldırılmasını talep etmiştir....

                    UYAP Entegrasyonu