Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Yapılacak , 28.6.1976/6-4 sayılı Yarğıtay İçtihatı Birleştirme Başkanlar Genel Kurulu Kararı uyarınca, Sosyal Güvenlik Kurumu Genel Sağlık Sigortası Genel Müdürlüğü tarafından belirlenen sürekli göremezlik oranının tesbitine dair rapor ile Adli Tıp 3.İhtisas Kurulu tarafından belirlenen sürekli göremezlik oranına dair rapor arasındaki çelişkiyi Adli Tıp Genel Kurulundan rapor almak suretiyle giderdikten sonra kesinleşen göremezlik oranına göre tazminatları yeniden yöntemince belirlemekten ibarettir. 2- Öte yandan trafik kazasına maruz kalarak malul olan işçi, kesinleşen mahkeme ilamıyla akdiyle çalıştığına karar verilen davalı ...'nin işçisidir. Olay günü, öğretmenler günü şenliğine katılmak için davalı ...'ne ait araç ve yine bu davalının işçisi olan diğer davalı ...'nun kullandığı araçla...a giderken, diğer davalı ...'ın kullandığı araçla çarpışma sonucu kazasına maruz kalmış ve yaralanmıştır....

    Sürekli göremezlik oranının düşmesi halinde; sürekli göremezlik oranının en başından itibaren mi, yoksa azalma kaydıyla mı değiştiği tespit edilmeli, sürekli göremezlik oranındaki düşmeye bağlı olarak değişime uğrayan gelir, yüksek göremezlik oranı nedeniyle bağlanmış olan başlangıçtaki gelir olduğundan, gelir hesabındaki unsurlardan biri olan göremezlik oranındaki düşme karşısında, başlangıçtaki gelirin, değişen göremezlik oranına uyarlanması gerektiği dikkate alınmalı, bu durumda, peşin sermaye değerli gelirin başladığı tarih itibariyle düşen göremezlik oranına göre belirlenmesi zorunlu olduğundan, başlangıçtaki yüksek göremezlik oranı nedeniyle fazladan (yüksek göremezlik oranı ile düşen göremezlik oranı arasındaki fark göremezlik nedeni ile) ödenen fark gelirlerin, yeni oran üzerinden belirlenmiş olan peşin sermaye değerli gelire ilavesi ile, yapılacak hesaplamanın da yüksek göremezlik oranına göre belirlenen ilk peşin sermaye değerli gelirden...

    Rapora karşı davalı vekilince itiraz dilekçesi sunulmuş ise de, raporun içeriği ve dosya kapsamı hüküm kurmak için elverişli olmakla, ek rapor alınması cihetine gidilmeyerek rapordaki hesaplama hükme esas alınmak suretiyle, davanın sürekli göremezlik yönünden poliçe limiti olan 250.000,00 TL bakıcı gideri yönünden 2.935,80 TL'nin toplam 252.935,80 TL için kabulü, geçici göremezlik kaybı ile ilgili 100,00 TL tazminat isteminin reddi cihetine gidilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

      Tarafların bildirmiş olduğu deliller toplandıktan sonra dosyanın aktüer bilirkişiye tevdi edildiği, 12/01/2021 tarihli söz konusu bilirkişi raporunda, poliçe limiti dahilinde sigortalı araç sürücüsünün %30 kusur oranına göre davacı ...'ın %25 özür oranına istinaden 97.205,23-TL sürekli göremezlik zararı, 18 ay tıbbi iyileşme süresine istinaden 7.514,68-TL geçici göremezlik zararının olduğunun rapor edildiği, söz konusu raporun kaza tarihi itibari ile geçerli olan TRH 2010 Yaşam Tablosu yönetmeliğe göre rapor alınması için raporu hazırlayan bilirkişiye tevdi edildiği, 17/05/2021 tarihli alınan söz konusu ek raporda, TRH 2010 Yaşam Tablosu'na göre belirlenen muhtemel ömür süresi ile sigortalı araç sürücüsünün %30 kusur oranına göre davacı ...'ın %25 özür oranına istinaden 114.052,72-TL sürekli göremezlik zararı, 18 ay tıbbi iyileşme süresine istinaden 7.514,68-TL geçici göremezlik zararı olduğunun rapor edildiği görülmüştür....

        göre hesaplama yapıldığında, davacı lehine 109.163,00-TL sürekli göremezlik tazminatı hesaplandığını, Özürlülük Ölçütü Yönetmeliği %9 maluliyet oranına göre 80.530,09-TL sürekli göremezlik tazminatı hesaplandığını, devre başı rant yöntemine göre, 1,8 Teknik faiz kullanılarak hesaplama yapıldığında, Çalışma Gücü Yönetmeliği %12,2 maluliyet oranına göre 74.839,92-TL, Özürlülük Ölçütü Yönetmeliği %9 maluliyet oranına göre 55.209,78-TL sürekli göremezlik tazminatı hesaplandığını, mahkeme tarafından ise davacının kazanılmış hakkı olduğu göz önüne alınarak, hatalı yönetmelik hükmüne göre yapılan %12.2 maluliyet oranı dikkate alınarak buna göre yapılan hesaplamanın hükme esas alındığını, ancak, davacının kazanılmış hakkı olmadığını, ilk yargılamada da hatalı yönetmeliğe göre yapılan maluliyet oranına (12,2) itiraz edildiğini, buna rağmen itirazlarının dikkate alınmadığını, Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 26....

          Üst Kurul raporlarının aynı yönde olduğu anlaşıldığından belirlenen maluliyet oranı doğrultusunda davanın kabulüne karar vermek gerekmiş..." gerekçesiyle, "Davanın kabulü ile, 1- Davacının 07.01.2013 tarihli kazası nedeniyle maluliyet oranının % 40.2 olduğunun tespitine," karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı Kurum vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. GEREKÇE : Dava, 07.01.2013 tarihli kazası sonucunda davacıda oluşan sürekli göremezlik oranının (meslekte kazanma gücü kaybı) tespiti istemine ilişkindir. Sürekli göremezlik ve malullük halinin belirlenmesinde izlenecek yol; 5510 sayılı Kanun'un “Sağlık Raporlarının Usul ve Esasları”na dair 95. maddesinde (506 sayılı Kanun'un 109. maddesinde) hükme bağlanmıştır. Buna göre, Kurum sağlık tesisleri tarafından raporlara dayanılarak verilen kararlara karşı ilgililerin S.S....

          Davalı şirket vekili istinaf dilekçesinde özetle; tazminat davasında davacı tarafın Kurum Yüksek Sağlık Kurulu tarafından belirlenen %8’lik sürekli göremezlik oranına itiraz etmediğini, bu orana sadece davalı şirketin itiraz ettiğini, davalının itirazı üzerine davacı lehine artış olduğunu, davacının Yüksek Sağlık Kurulu raporuna itiraz etmemesi nedeni ile davalı lehine usulü kazanılmış hak oluştuğunu, kazanın üzerinden 10 yıl geçtikten sonra sürekli göremezlik derecesinin tespiti için dava açılmasının hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, aradan geçen zamanda sürekli göremezlik derecesinin artmasında davacının kusurunun bulunup bulunmadığının bilirkişi marifetiyle araştırılması gerektiğini beyanla ilk derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir....

          Çoğunluk ile aradaki temel uyuşmazlık, kazasından kaynaklı maddi ve manevi tazminat davasında davacının sürekli göremezlik oranına itiraz etmemesi nedeni ile sonradan oranının artmasının ve ayrıca bilinen dönemin değiştirilmesinin davalı lehine usulü müktesep hak teşkil edip etmeyeceği” noktasında toplanmaktadır. 2. Çoğunluk tarafından çoğunluk tarafından ilk derece mahkemesinin % 75 sürekli göremezlik oranı üzerinden maddi tazminat miktarının belirlendiği, davacının % 57 oranındaki sürekli göremezlik oranına ve ayrıca maddi tazminat hesabına ilişkin ilk hesap raporu olan 20.11.2017 tarihli hesap raporuna itiraz etmediği, bu durumun davalı lehine usulü kazanılmış hak olduğu, % 57 sürekli göremezlik oranına ve 20.11.2017 tarihindeki hesap raporundaki bilinen/iskontolu, bilinmeyen/iskontosuz dönem başlangıç ve bitiş tarihleri değiştirilmeden karar verilmesi gerektiği gerekçesi ile bozulmasına karar verilmiştir. II....

            Bilirkişi tarafından asgari ücret esas alınarak hesaplanan geçici göremezlik tazminatının 1.775,11 TL olduğu görülmüş, ve SGK tarafından ödenen geçici göremezlik tazminatı mahsup edilerek davacının geçici göremezlik tazminatı talep edemeyeceği anlaşılmış, bu talebi yönünden davanın reddine karar verilmiştir. Sürekli göremezlik nedeni e-imza e-imza ile oluşan maddi zararının ise 29.753,99 TL olduğu anlaşıldığından ıslah dilekçesi gözetilerek talebinin bu yönden kısmen kabulüne karar verilmiştir. Davacı vekili 06/06/2021 tarihli ıslah dilekçesi ile, dava dilekçesinde belirttikleri 500,00 TL olarak açtıkları sürekli göremezlik tazminatı taleplerini 47.722,60 TL olarak, 500,00 TL olarak açtıkları geçici göremezlik tazminatı taleplerini 3550,22 TL olarak arttırdıklarını beyan etmiştir....

              Sürekli göremezlik oranının düşmesi halinde; sürekli göremezlik oranının en başından itibaren mi, yoksa azalma kaydıyla mı değiştiği tespit edilmeli, sürekli göremezlik oranındaki düşmeye bağlı olarak değişime uğrayan gelir, yüksek göremezlik oranı nedeniyle bağlanmış bulunan başlangıçtaki gelir olduğundan, gelir hesabındaki unsurlardan biri olan göremezlik oranındaki düşme karşısında, başlangıçtaki gelirin, değişen göremezlik oranına uyarlanması gerektiği dikkate alınmalı, bu durumda, peşin sermaye değerli gelirin başladığı tarih itibariyle düşen göremezlik oranına göre belirlenmesi zorunlu olduğundan, başlangıçtaki yüksek göremezlik oranı nedeniyle fazladan (yüksek göremezlik oranı ile düşen göremezlik oranı arasındaki fark göremezlik nedeni ile) ödenen fark gelirlerin, yeni oran üzerinden belirlenmiş olan peşin sermaye değerli gelire ilavesi ile, yapılacak hesaplamanın da yüksek göremezlik oranına göre belirlenen ilk peşin sermaye değerli gelirden...

              UYAP Entegrasyonu