Davacının geçirdiği iş kazası sonucu SGK Kocatepe Sağlık Sosyal Güvenlik Merkezi'ne ait 20.06.2012 gün ve 0013709 sayılı sürekli iş göremezlik derecesi tespit kararı ile % 100 oranında sürekli iş göremezlik derecesi verildiği ve davacının bu maluliyetine ilişkin 01.12.2013 tarihinde kontrol muayenesi gerektiğinin yazılı olduğu, ancak mahkemece bu kontrol kaydının sonucu araştırılmadan, kararda yazılı şekilde karar verildiği görülmektedir. Davacının geçirdiği kaza sonucu oluşan maluliyetinin kesinleşip kesinleşmediğinin anlaşılamadığı, bu halde, kontrol kaydı var iken saptanan orana göre tazminat hesabının yapılamayacağı açıktır. Gerçekten sigortalıya bağlanacak gelir ve hükmedilecek tazminat tutarını doğrudan etkileyeceğinden iş göremezlik oranının kesin olarak saptaması, bunun için de kontrol kaydı sonucunun araştırılması gerektiği ortadadır....
Dosya kapsamından davacının iş kazası sonucu Kurumca tespit edilen %40,20 oranında sürekli iş göremezliğinin bulunduğu ancak sürekli iş göremezlik oranına dair bu raporda kontrol kaydı bulunduğu ve fakat tıbbi belgelerdeki eksiklik nedeniyle kontrolün yapılarak maluliyet oranının henüz kesinleştirilmediği, iş kazasının meydana gelişinde davacı sigortalının %25, davalının ise %75 oranında kusurlu oldukları anlaşılmaktadır. Davacının geçirdiği kaza sonucu oluşan maluliyeti kesinleşmediğinden, kontrol kaydı ile saptanan bu orana göre tazminat hesabının yapılamayacağı açıktır. Gerçekten sigortalıya bağlanacak gelir ve hükmedilecek tazminat tutarını doğrudan etkileyeceğinden iş göremezlik oranının kesin olarak saptaması, bunun için de kontrol kaydı sonucunun araştırılması gerektiği ortadadır....
Somut olayda; iş kazasına uğrayan sigortalı .....’ın %53 sürekli iş göremezlik derecesine göre gelir bağlandığı, yapılan kontrol muayenesi sonucu 15.3.2003 tarihinden itibaren sürekli iş göremezlik derecesinin %33,20’e düştüğü, tekrar yapılan kontrol muayenesi sonucu 1.6.2011 tarihinden itibaren sürekli iş görmezlik derecesinin %26'e düştüğü kontrol gerektirmez kaydı düşülerek kesinleştiği anlaşılmaktadır. Sürekli iş göremezlik derecesindeki düşmeye bağlı olarak değişime uğrayan gelir, yüksek iş göremezlik oranı nedeniyle bağlanmış olan başlangıçtaki gelir olup; gelir hesabındaki unsurlardan biri olan iş göremezlik oranındaki düşme karşısında, başlangıçtaki gelirin, değişen iş göremezlik oranına uyarlanması zorunluluğu bulunmaktadır....
Eldeki dava ile, Kurum; 06.07.2007 tarihli iş kazası sonucu % 25 olarak belirlenen iş göremezlik oranının, yapılan itirazlar sonucu bilahare 21.05.2013 tarihi itibarıyla artmayla % 36 oranına yükselmesi nedeniyle, bakiye gelir talep edilmiştir. Mahkemenin hükmü eksik inceleme ve araştırmaya dayalıdır. Sürekli iş göremezlik oranındaki artışa bağlı olarak değişime uğrayan gelir, düşük iş göremezlik oranı nedeniyle bağlanmış olan başlangıçtaki gelir olup; gelir hesabındaki unsurlardan biri olan iş göremezlik oranındaki değişim karşısında, başlangıçtaki gelirin, değişen iş göremezlik oranına uyarlanması zorunluluğu bulunmaktadır....
Zarar miktarının belirlenmesi amacıyla öncelikle sigortalı araç sürücüsü ile davacının olaydaki kusur oranlarının belirlenmesi, bu aşamadan sonra davacıda kazaya bağlı olarak ortaya çıkan geçici ve sürekli iş göremezlik oranı ve süresi ile tedavi giderlerinin olup olmadığının, daha sonra da bu nedenlerle talep edilebilecek tazminat miktarlarının belirlenmesi gerekmektedir. Temin edilen kayıtlardan da anlaşıldığı gibi ... plaka sayılı araç için davalı ... şirketi tarafından kaza tarihi içinde koruma sağlayacak şekilde trafik ... poliçesi düzenlenmiştir. Sigortalı araç dava dışı ...idaresinde 17.05.2018 tarihinde meskun mahal içinde gündüz vakti kendisine ait araç ile ters yönden dönüş yapmak isterken davacıya çarparak davacının yaralanması ile sonuçlanan trafik kazası meydana gelmiştir....
Kurumu veya tıp fakültelerinin konuya ilişkin anabilim dalı uzmanlarından oluşturulan kurullardan rapor alınmak suretiyle, uğradığı iş kazasına bağlı olarak sigortalının meslekte kazanma güç kaybı oranının kesin biçimde belirlenmesi gerekir; bu belirleme yapılırken, sürekli iş göremezlik oranının % 0 oranına düşmesi ve sigortalıya bağlanan gelirin kesilmiş olması nedeniyle, varsa sigortalı tarafından bu konuda açılmış bir tespit davasının varlığı usulünce araştırılmalı, varlığı halinde sonucu beklenmeli, böylece, kesinleşen sürekli iş göremezlik derecesi dikkate alınarak sonucuna göre karar verilmelidir. Öte yandan kabule göre de; fiili ödeme döneminin 25.08.2002-02.04.2010 tarihleri arası dönem olarak alınması gerekirken, fiili ödeme dönem sonunun 28.02.2004 kontrol kayıt tarihi olarak alınması isabetli görülmemiştir....
Somut olayda, SGK ve Yüksek Sağlık Kurulu raporlarında davacı maluliyetinin %10,3 olarak tespit edildiği, davalı vekilinin 13.12.2010 ve 02.05.2012 tarihli duruşmalarda itirazı üzerine Adli Tıp Kurumundan alınan maluliyet raporları ile sürekli iş göremezlik oranının %15,2 olarak belirlendiği, böylelikle %10,3 iş göremezlik oranının davalılar yararına usuli kazanılmış hak teşkil ettiği gözetilerek bilirkişi hesap raporunda sadece %10,3 sürekli iş göremezlik oranına göre maddi zararın hesaplanması gerekirken; Adli Tıp Kurum raporuna kadar %10,3 ve sonrasında %15,2 maluliyet oranına göre hesaplama yapılması hatalı olmuştur. Yapılacak iş; gerçek ücretin tespiti için yukarıda anlatılan yöntemin izlenmesi ve emsal ücretin belirlenmesi, %10,3 sürekli iş göremezlik kapsamında maddi zararın hesaplanması ve usulü kazanılmış hakların gözetilmesi neticesinde karar verilmesinden ibarettir....
İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : 23/10/2020 NUMARASI : 2020/830- 2020/101 DAVA KONUSU : Tespit KARAR : Bursa 13. İş Mahkemesinin yukarıda esas ve karar numarası yazılı kararına karşı davalı Kurum tarafından istinaf yoluna başvurulduğundan dosya incelendi. TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacının, davalı şirkette çalışırken 29/01/2014 tarihinde iş kazası geçirdiğini, Bursa 4. İş Mahkemesinin 2016/142 E. sayılı dosyası ile işveren aleyhine tazminat davası açıldığını, anılan davada davacının sürekli iş göremezlik derecesinin %33 olarak belirlendiğini ileri sürerek davacının sürekli iş göremezlik derecesinin %33 olduğunun tespitine karar verilmesini talep etmiştir....
Davacının kaza sonrasında meydana gelen yaralanması nedeniyle işgücü kaybı olup olmadığının belirlenmesi için alınan raporda, Adli Tıp Kurumu tarafından düzenlenen 18/11/2020 tarihli raporda davacının kaza nedeni ile 3 ay geçici işgöremez halde kaldığı ve % 8 oranında sürekli iş gücü kaybına uğradığı belirtilmiştir. 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu'nun 91. maddesi delaletiyle 85. maddesine göre, davalı trafik sigortacısı sigortalı aracın işletilme halinde neden olduğu zararları teminat altına almaktadır. Davacının, davalının trafik sigortacısı olduğu araç sürücüsünün tam kusurlu eylemiyle geçici ve sürekli işgücü kaybına uğrayacak şekilde yaralandığı anlaşılmıştır....
İlk derece mahkemesince hükme esas alınan bilirkişi raporunda kabul edilen gelir durumunun davacının soyut beyanı, üçüncü kişileri bağlayıcı nitelik taşımayan işveren tarafından düzenlendiği bildirilen adi yazılı belge ve Konut-İş Sendikasının bildirdiği ücretler esas alınarak belirlendiği anlaşılmaktadır. Somut uyuşmazlık yukarıda yapılan açıklamalar ışığında değerlendirildiğinde; Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından kapıcı-kaloriferci mesleğinde çalıştığı belirtilen davacı T3'ın, sürekli ve geçici iş göremezlikten kaynaklanan zararının hesaplanmasında esas alınacak sürekli ve düzenli gelirinin SGK ve işvereninden getirtilecek bilgiler dikkate alınarak belirlenmesi ve hesabın bu şekilde oluşacak gelir durumuna göre yapılması gerekirken, üçüncü kişileri bağlayıcı nitelik taşımayan belgelere dayanılarak gelir durumunun belirlenmesi suretiyle zararın hesaplanmasına ilişkin bilirkişi raporuna itibar edilmesine olanak bulunmamaktadır....